İlişkili Haberler
Adet döngüsünün 40 yaşından önce kalıcı olarak kesilmesi durumu olan erken menopoz uzun vadede infertilite (kısırlık), osteoporoz, kardiyovasküler hastalıklar ve felç gibi ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor. Bunların yanı sıra annelik şansı da yitirilmiş oluyor. Bu nedenle erken menopoza karşı önlem almak şart.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Jale Dal Ağca, yumurtalıklara zarar veren ya da östrojen üretimini durduran herhangi bir etkenin erken menopoza neden olabileceğini belirterek, “Bu risk faktörlerinin büyük bir kısmını, değiştiremeyeceğimiz etkenler oluşturuyor. Ancak erken menopozda hatalı alışkanlıklar ve davranışlarımızın da önemli bir rol oynadığı bir gerçek. Dolayısıyla üreme sağlığı için yaşam alışkanlıklarımıza dikkat etmemiz çok önemli” diyor.
Peki erken menopoza neden olan faktörler neler? Dr. Ağca, erken menopoza yol açabilen o etkenleri şöyle anlatıyor:
Genetik: Annenizin menopoza girme yaşı, sizin menopoza giriş yaşınızı belirleyebiliyor. Dolayısıyla erken menopoz için tıbbi bir neden yoksa altta yatan faktör genetik geçiş olabiliyor
Sigara içmek: Birkaç çalışmanın analizi, uzun süredir ya da düzenli sigara içen her 10 kadından birinin erken menopoz için risk altında olduğunu gösteriyor. Yapılan çalışmalara göre; günde 20'den fazla sigara içen kadınlar, içmeyen kadınlardan 2 yıl önce menopoza giriyor. Bunun sigara dumanında bulunan polisiklik hidrokarbonlardan kaynaklı olduğu düşünülüyor.
Çok zayıf veya çok kilolu olmak: Çok zayıf olmak, örneğin yağ kitle indeksinin yüzde 12’in altında olması daha az yağ dokusu ve östrojen deposuna sahip olmak demek. Bu tablo da adetlerin kesilmesine ve bu kadınların üçte birinin erken menopoza girmesine neden olabiliyor. Bunun tam aksine çağımızın önemli bir problemi olan obezite de erken menopoza yol açan önemli etkenler arasında yer alıyor.
Egzersiz yapmamak: Hareketsiz bir yaşam tarzı, aşırı hormonların ve toksinlerin vücutta birikmesine neden oluyor. Hormonların vücutta birikimi ile toksinler de erken menopoz nedeni olabiliyor. Bunun aksine egzersizle kalp hızımız artıyor, bu da vücuda daha fazla oksijenli kanın pompalanmasını sağlıyor. Dolaşımdaki bu artış toksinlerin giderilmesine de yardımcı oluyor. Ayrıca egzersiz vücut ısısını arttırarak ter bezlerini tetikliyor. Ter vücutlarımızın toksinlerini atmasının başka bir yolu. Bu nedenle haftada en az 3 gün, mümkünse 5 gün spor yapmayı ihmal etmeyin.
D vitamini eksikliği: Çalışmalarda D vitamini eksikliğinde daha az folikül, yani yumurta geliştiği gözlenmiş. Bunun dışında beslenme açısından, gıda kaynaklarından en çok D vitamini alan grupla en az alan kadınların kıyaslandığı çalışmalarda, D vitamini alan grupta erken menopoz riskinin yüzde 17 daha düşük olduğu tespit edilmiş. Bu nedenle beslenmede D vitamini içeren besinler de düzenli olarak tüketilmeli. Ayrıca mart-ekim ayları arasında güneş kremi sürmeden, her gün 11.00-15.00 saatleri arasında, 25-30 dakika güneşlenmek çok önemli. Her sene mutlaka D vitamini seviyesine baktırılıp, gerekirse takviye ilaç almak için doktora başvurmakta da fayda var.
Kalsiyumdan eksik beslenme: Çalışmalarda gıda kaynaklarından en çok kalsiyum alan kadınlarda erken menopoz yüzde 13 oranında daha az gözlenmiş. Bu nedenle kalsiyumdan zengin beslenmeye özen gösterin. En önemli kalsiyum kaynakları ise süt ve süt ürünleridir. Bunun dışında pekmez, susam, kurubaklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, kuru meyveler, fındık ile fıstık da kalsiyumu zengin gıdalar arasında yer alıyor.
Stres: Psikolojik stres üremeyle ilişkili hormonal sistemde değişikliğe neden olabiliyor. Yapılan araştırmalar, kronik endişe, hüzün, korku ve diğer olumsuz duyguların, üreme sistemi ekseni işleyişini değiştirerek erken menopoza yol açabileceğini tespit etmiş. Çalışmalara göre psikolojik stres beynin hipotalamusunda bazı moleküllerin açığa çıkmasına neden oluyor. Bu moleküller de üreme sistemindeki işleyişi bozuyor.
Çeşitli kimyasallar: Bazı kozmetik ürünlerde bulunan kimyasallar ve teflon ürünlerinin de yumurtalıklara zarar verebileceğini gösteren çalışmalar da mevcut. Zararlı olduğu bilinen propanediol, metilolakrilamid ile monometil eter gibi kimyasal maddeleri içeren ürünleri hayatınızdan çıkartmanız çok önemli. Ayrıca mümkün olduğunca organik gıdalar alın. Organik olmayan bazı gıdalar genellikle pestisitler, herbisitler, koruyucu hormonlar ve antibiyotikler içerebiliyor. Emin olmadığınız musluk suyunu içmemeye de özen gösterin.
Vejeteryan diyet: Vejeteryan diyetin de erken menopoza yol açtığını gösteren çalışmalar mevcut. Amerika’da yapılan bilimsel bir çalışma, bunun aksine süt ürünleri gibi hayvansal gıdalar, D vitamini ile kalsiyumdan zengin beslenen kadınlarda erken menopoz riskinin daha düşük olduğunu göstermiş.
Kromozomal nedenler: Tamamlanmamış bir kromozomla, örneğin Turner Sendromu ile doğanlarda ya da Down Sendromu gibi fazladan kromozoma sahip olanlarda yumurtalıklar düzgün çalışmayabiliyor. Bunun sonucunda da erken menopoz gelişebiliyor.
Otoimmün hastalıklar: Erken menopoz tiroit ve romatoid artrit gibi otoimmün (bağışıklık sistemi) bir hastalığın sonucu da gelişebiliyor. Otoimmün hastalıklarda, bağışıklık sisteminde bir bozukluk mevcut oluyor ve bağışıklık sistemi kendi dokusunu yabancı olarak algılayıp, ona saldırıyor. Vücudun savunma sistemi yumurtalıkları da yabancı doku olarak algılayıp saldırarak, hormon yapımını önlüyor ve yumurtaların beklenenden daha kısa zamanda tükenmelerine yol açabiliyor.
Enfeksiyonlar: Kabakulak, erken menopozla bağlantılı en yaygın hastalık. Hafif geçen enfeksiyonlar bile yumurtalık yetmezliği oluşturabiliyor. Bunun dışında pelvik tüberküloz olguların yüzde 3'ünde de erken menopoz görülüyor.
Kanser tedavisi: Kemoterapi için kullanılan bazı ilaçlar ya da kanser için pelvik radyasyon tedavileri de yumurtalıklara zarar verebiliyor. Bu nedenle tedavi öncesi üremeyi koruyucu tedavilerin uygulanması çok önemli.
Cerrahi nedenler: Yumurtalıkların operasyonla alınması da erken menopoza yol açıyor. Öte yandan rahim ameliyatı olan bazı kadınlarda rahim alındığı halde yumurtalıklar bırakılıyor. Bu durumda yumurtalıklar hormon salgılamaya devam edeceği için hemen menopoza girilmiyor. Ancak yapılan cerrahi işlem bazen yumurtalıkların kan akışını etkileyebiliyor. Bu durumda yumurtalıklar korunsa bile beklenen süreçten önce menopoza girilebiliyor.