İlişkili Haberler
Artık her yaş grubunda sıklıkla görülen depresyonla mücadelede uzman yardımı almak, sosyal hayattan kopmamak, egzersiz yapmak ve dostlarla sıkıntıları paylaşmak büyük önem taşıyor.
Her 5 kişiden 1’inin yaşamının bir döneminde depresyon ile karşılaştığını söyleyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Ercan Abay, depresyonu düşündürecek en önemli 9 belirtiyi şöyle anlatıyor:
1 - Çökkün duygudurum: Kişide çökkün, kederli, kasvetli ve sıkıntılı bir duygudurum hakimdir.
2 - İlgisizlik: Önceden severek yapılan günlük etkinliklere (okumak, egzersiz yapmak, TV seyretmek gibi) ilgi azalabilir.
3 - Uyku bozuklukları: Bu durumda uyku durumuna geçememe, sık sık uyanma, sabah erken uyanma ya da uyku halinin artması gibi tablolar gözlenebilir. Depresyondaki kişiler uyumadıkları halde yatmaya eğilimlidir ki bu da söz konusu rahatsızlığın sürmesinde dikkat çekici bir özelliktir.
4 - İştah sorunları: Kişi kilo kaybedebilir. Son bir ayda diyet yapmadan ortalama kilonun %5’i kadar, en az 4-5 kilo verilebilir. Bazı depresif kişilerde de kilo artışı olabilmektedir.
5 - Konsantrasyon güçlüğü: Depresyon halinde kişide dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon güçlüğü görülür.
6 - Yorgunluk: Fiziksel enerjide azalma ortaya çıkar.
7 - Psikomotor huzursuzluk ya da retardasyon: Depresyon tablosu kişide ajitasyon hali ya da psikolojik fonksiyonlarda azalmaya yol açar.
8 - Suçluluk-değersizlik düşünceleri: Yaşanan olaylardan suçluluk duyulabildiği gibi kişinin kendini değersiz hissetmesine de rastlanabilir.
9 - Yaşamı tehdit eden düşünceler: Kişide ölüm düşünceleri, eğilimleri ya da girişimleri yani intihara yatkınlık görülebilir.
Son 15 gündür, yaşamınızın rutin akışınızı bozacak derecede bu belirtilerin en az 5’ini kendinizde fark ediyorsanız, bu durum majör depresyonla karşı karşıya olduğunuz ve psikiyatrik yardım almanız gerektiği anlamına gelebilir.
"İLAÇLARIN BAĞIMLILIK YAPTIĞI İNANIŞI DOĞRU DEĞİL"
Depresyon; hafif, orta ve ağır olmak üzere derecelendirildiğini ve depresyon ile mücadelede psikoterapi ve ilaç tedavisinin öne çıktığını dile getiren Psikiyatrist Abay, “Bununla birlikte kişinin egzersiz yapması ve beslenme düzenine dikkat etmesi de önem taşımaktadır. Depresyon halinin hafif ve orta derecede olması halinde sık seanslarla psikoterapi tek başına yeterli olabilir, ancak ağır depresyonlarda ilaç tedavisi önceliklidir ve depresyon şiddeti hafiflemeye başlayınca psikoterapi de eklenebilir. Depresyon ilaçlarının bağımlılık yaptığına dair toplumda yanlış bir inanış bulunmaktadır. Bu tür ilaçların bazı yan etkileri bazı kişilerde görülebilse de, bunlar 1-2 hafta içinde geçmektedir. 3 hafta içinde kişi ilaç tedavisinden yarar görebilmektedir. Ancak bu ilaç tek başına yeterli gelmeyebilir. Kişinin hayata bakışını düzenleyen, olumsuz otomatik düşüncelerin yerine olumlu alternatif düşüncelerin geçmesini sağlayan bilişsel yapılandırma gibi teknikleri içeren ve depresif nöbetlerin ortaya çıkmasını da önleyebilecek bilişsel-davranışçı terapi de alınması önemlidir” diyor.
VİDEO: DEPRESYON NEDEN KAYNAKLANIYOR?
Her 5 kişiden 1’inin yaşamının bir döneminde depresyon ile karşılaştığını söyleyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Ercan Abay, depresyonu düşündürecek en önemli 9 belirtiyi şöyle anlatıyor:
1 - Çökkün duygudurum: Kişide çökkün, kederli, kasvetli ve sıkıntılı bir duygudurum hakimdir.
2 - İlgisizlik: Önceden severek yapılan günlük etkinliklere (okumak, egzersiz yapmak, TV seyretmek gibi) ilgi azalabilir.
3 - Uyku bozuklukları: Bu durumda uyku durumuna geçememe, sık sık uyanma, sabah erken uyanma ya da uyku halinin artması gibi tablolar gözlenebilir. Depresyondaki kişiler uyumadıkları halde yatmaya eğilimlidir ki bu da söz konusu rahatsızlığın sürmesinde dikkat çekici bir özelliktir.
4 - İştah sorunları: Kişi kilo kaybedebilir. Son bir ayda diyet yapmadan ortalama kilonun %5’i kadar, en az 4-5 kilo verilebilir. Bazı depresif kişilerde de kilo artışı olabilmektedir.
5 - Konsantrasyon güçlüğü: Depresyon halinde kişide dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon güçlüğü görülür.
6 - Yorgunluk: Fiziksel enerjide azalma ortaya çıkar.
7 - Psikomotor huzursuzluk ya da retardasyon: Depresyon tablosu kişide ajitasyon hali ya da psikolojik fonksiyonlarda azalmaya yol açar.
8 - Suçluluk-değersizlik düşünceleri: Yaşanan olaylardan suçluluk duyulabildiği gibi kişinin kendini değersiz hissetmesine de rastlanabilir.
9 - Yaşamı tehdit eden düşünceler: Kişide ölüm düşünceleri, eğilimleri ya da girişimleri yani intihara yatkınlık görülebilir.
Son 15 gündür, yaşamınızın rutin akışınızı bozacak derecede bu belirtilerin en az 5’ini kendinizde fark ediyorsanız, bu durum majör depresyonla karşı karşıya olduğunuz ve psikiyatrik yardım almanız gerektiği anlamına gelebilir.
"İLAÇLARIN BAĞIMLILIK YAPTIĞI İNANIŞI DOĞRU DEĞİL"
Depresyon; hafif, orta ve ağır olmak üzere derecelendirildiğini ve depresyon ile mücadelede psikoterapi ve ilaç tedavisinin öne çıktığını dile getiren Psikiyatrist Abay, “Bununla birlikte kişinin egzersiz yapması ve beslenme düzenine dikkat etmesi de önem taşımaktadır. Depresyon halinin hafif ve orta derecede olması halinde sık seanslarla psikoterapi tek başına yeterli olabilir, ancak ağır depresyonlarda ilaç tedavisi önceliklidir ve depresyon şiddeti hafiflemeye başlayınca psikoterapi de eklenebilir. Depresyon ilaçlarının bağımlılık yaptığına dair toplumda yanlış bir inanış bulunmaktadır. Bu tür ilaçların bazı yan etkileri bazı kişilerde görülebilse de, bunlar 1-2 hafta içinde geçmektedir. 3 hafta içinde kişi ilaç tedavisinden yarar görebilmektedir. Ancak bu ilaç tek başına yeterli gelmeyebilir. Kişinin hayata bakışını düzenleyen, olumsuz otomatik düşüncelerin yerine olumlu alternatif düşüncelerin geçmesini sağlayan bilişsel yapılandırma gibi teknikleri içeren ve depresif nöbetlerin ortaya çıkmasını da önleyebilecek bilişsel-davranışçı terapi de alınması önemlidir” diyor.
VİDEO: DEPRESYON NEDEN KAYNAKLANIYOR?
"SOSYALLEŞMEKTEN VAZGEÇMEYİN VE BOL BOL YÜRÜYÜŞ YAPIN"
Depresyon durumunda kişinin kendi başına çare aramaktan ya da kötü alışkanlıklardan kaçınmasının önemli olduğunu söyleyen Prof. Ercan Abay, ruh sağlığını güçlendirmek için yapılabileceklere dair önerilerini ise şöyle aktarıyor:
“Mümkün olduğunca sosyal olmak, dost bilinen kişilerle sorunların paylaşmak gerekir. Ruh sağlığı uzmanlarından kaçınmamak, bu konuda aile hekimlerine danışmak ve yardım almak da önem taşımaktadır. Fiziksel aktivitenin, özellikle de tempolu yürüyüşün antidepresan etkisinin olduğu bilinmektedir. Akşam yemek öncesi gün batmadan yapılacak 30 – 40 dakikalık tempolu yürüyüşün uykuya geçişi kolaylaştırdığı ve antidepresan etkisi olduğu unutulmamalıdır. Kafeinli içeceklerin tüketilmemesi ve alkolden uzak durulması faydalı olabilir. Ayrıca kişinin intihara eğilimi, bu tür düşünceleri varsa yakınları tarafından mutlaka bir uzmana yönlendirilmesi gerekir.”
Depresyon durumunda kişinin kendi başına çare aramaktan ya da kötü alışkanlıklardan kaçınmasının önemli olduğunu söyleyen Prof. Ercan Abay, ruh sağlığını güçlendirmek için yapılabileceklere dair önerilerini ise şöyle aktarıyor:
“Mümkün olduğunca sosyal olmak, dost bilinen kişilerle sorunların paylaşmak gerekir. Ruh sağlığı uzmanlarından kaçınmamak, bu konuda aile hekimlerine danışmak ve yardım almak da önem taşımaktadır. Fiziksel aktivitenin, özellikle de tempolu yürüyüşün antidepresan etkisinin olduğu bilinmektedir. Akşam yemek öncesi gün batmadan yapılacak 30 – 40 dakikalık tempolu yürüyüşün uykuya geçişi kolaylaştırdığı ve antidepresan etkisi olduğu unutulmamalıdır. Kafeinli içeceklerin tüketilmemesi ve alkolden uzak durulması faydalı olabilir. Ayrıca kişinin intihara eğilimi, bu tür düşünceleri varsa yakınları tarafından mutlaka bir uzmana yönlendirilmesi gerekir.”