İlişkili Haberler
Endometriozis, halk arasındaki yaygın ismiyle çikolata kisti hastalığı, rahmin içini dolduran doku tabakasına ait hücrelerin rahim dışına yerleşip büyümesiyle oluşuyor. Rahim dışında genellikle de alt karın boşluğunda ve buradaki yumurtalıklar, bağırsaklar ile mesane gibi organlarda görülüyor. Ülkemizde her 10 kadından 1’inde rastlanan çikolata kisti hastalığı çoğunlukla 18 ila 45 yaş arasındaki hiç hamile kalmamış kadınları tehdit ediyor. Ağrılı ve yoğun adetler, cinsel ilişkide ağrı gibi sorunlar oluşturarak hayat kalitesini oldukça düşürebiliyor.
Bununla beraber kısırlığa neden olabiliyor. Öyle ki yapılan araştırmalar çikolata kisti hastalarının yüzde 30-50’sinin hamile kalmakta güçlük çektiklerini ortaya koyuyor. Ancak hastalığa tanı konması 6-10 yılı bulabiliyor. Tanıdaki bu gecikmenin nedeni ise bazı hastalarda hiçbir belirti vermezken, bazılarında da karın ve kasık ağrısı, bağırsak problemleri gibi başka hastalıklarla ortak belirtilerinin olması. Ayrıca genç kızlarda ağrılı adetin olağan görülmesi de tanıyı geciktiren bir başka önemli nedeni oluşturuyor. Peki, ama hangi belirtiler çikolata kisti hastalığı habercisi olabiliyor? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ercan Baştu çikolata kisti hastalığının sinyali olabilen belirtileri anlattı.
ÇİKOLATA KİSTİNDE ATLANMAMASI GEREKEN 5 ÖNEMLİ BELİRTİ!
Çikolata kisti hastalığı belirtilerinin nitelikleri ve şiddeti, hastalığın yerleşmiş olduğu bölge ve yayılma durumuna göre farklılık gösterdiğini belirten Doç. Baştu, aşağıdaki belirtilerden biri bile varsa zaman kaybetmeden bir uzmana başvurulması gerektiği uyarısında bulundu:
Ağrılı ve/veya yoğun adetler: Kadınların adet zamanlarında bel ve karın bölgelerinde hissettikleri ağrı adetin ilk birkaç günüyle sınırlı olmalı. Hem ağrının uzun sürmesi, hem de kanamanın yoğun olup devam etmesi, çikolata kisti hastalığının habercisi olabiliyor. Adet dönemi öncesindeki kasık ağrısı ve kramplar da bu hastalıkta şiddet ve süre olarak çok daha fazla olabiliyor.
Cinsel ilişki sırasında ağrı: Genellikle hastalığın ileri evrelerinde görülebilen cinsel ilişki sırasında ağrı da bir başka belirtisini oluşturuyor. Çikolata kisti hastalığının oluşturduğu, adına “nodül” denilen ve ağrı ile hassasiyeti oluşturan, yaklaşık 1-4 cm’lik nohut büyüklüğünde olabilen yapılar, bu durumu daha da ağrılı ve sıkıntılı bir hale getiriyor.
Hamile kalmada güçlük ve infertilite: Hamileliğin sağlanması için yumurtanın yumurtalıktan salınması, tüp doğrultusunda ilerlemesi, bir sperm tarafından döllenmesi ve kendini rahim duvarına yerleştirmesi gerekiyor. Çikolata kisti hastalığı (endometriozis), kısırlığa yol açması, yumurtalık ve tüplere zarar verebilen hastalıklı dokuların bu yerleri etkilemesinden kaynaklanıyor. Çikolata kisti hastalığı, ek olarak yumurtaya veya sperme zarar vererek de hamile kalmayı engelleyebiliyor.
Bağırsak alışkanlıklarında değişmeler: Çikolata kistlerinin karın içi organlarda yaygın olarak görüldüğü kadınlarda dışkılamada zorlanma, aşırı ağrı hissetme, kabızlık ve ishal gibi bağırsak alışkanlıklarının değişmesi sorunu gelişebiliyor. Bu durum adet zamanı daha da artabiliyor.
Uzun süreli kasık ve karın ağrısı: Pelvik (kasık) ağrı; alt karın bölgesinde ya da pelvik bölgesinde hissedilen her türlü ağrı olarak nitelendiriliyor. Uzun süreli pelvik ağrı oldukça sık görülen bir durum. Neredeyse her 6 kadından 1‘i 6 aydan uzun süren pelvik ağrıdan şikayetçi oluyor. Pek çok kadın ise tanı konana kadar uzun yıllar boyunca bu ağrıyı çekiyor. Tanıdaki bu gecikmenin bir nedeni, ise pelvik ağrının pek çok nedenden kaynaklanabiliyor olması.
Bununla beraber kısırlığa neden olabiliyor. Öyle ki yapılan araştırmalar çikolata kisti hastalarının yüzde 30-50’sinin hamile kalmakta güçlük çektiklerini ortaya koyuyor. Ancak hastalığa tanı konması 6-10 yılı bulabiliyor. Tanıdaki bu gecikmenin nedeni ise bazı hastalarda hiçbir belirti vermezken, bazılarında da karın ve kasık ağrısı, bağırsak problemleri gibi başka hastalıklarla ortak belirtilerinin olması. Ayrıca genç kızlarda ağrılı adetin olağan görülmesi de tanıyı geciktiren bir başka önemli nedeni oluşturuyor. Peki, ama hangi belirtiler çikolata kisti hastalığı habercisi olabiliyor? Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ercan Baştu çikolata kisti hastalığının sinyali olabilen belirtileri anlattı.
ÇİKOLATA KİSTİNDE ATLANMAMASI GEREKEN 5 ÖNEMLİ BELİRTİ!
Çikolata kisti hastalığı belirtilerinin nitelikleri ve şiddeti, hastalığın yerleşmiş olduğu bölge ve yayılma durumuna göre farklılık gösterdiğini belirten Doç. Baştu, aşağıdaki belirtilerden biri bile varsa zaman kaybetmeden bir uzmana başvurulması gerektiği uyarısında bulundu:
Ağrılı ve/veya yoğun adetler: Kadınların adet zamanlarında bel ve karın bölgelerinde hissettikleri ağrı adetin ilk birkaç günüyle sınırlı olmalı. Hem ağrının uzun sürmesi, hem de kanamanın yoğun olup devam etmesi, çikolata kisti hastalığının habercisi olabiliyor. Adet dönemi öncesindeki kasık ağrısı ve kramplar da bu hastalıkta şiddet ve süre olarak çok daha fazla olabiliyor.
Cinsel ilişki sırasında ağrı: Genellikle hastalığın ileri evrelerinde görülebilen cinsel ilişki sırasında ağrı da bir başka belirtisini oluşturuyor. Çikolata kisti hastalığının oluşturduğu, adına “nodül” denilen ve ağrı ile hassasiyeti oluşturan, yaklaşık 1-4 cm’lik nohut büyüklüğünde olabilen yapılar, bu durumu daha da ağrılı ve sıkıntılı bir hale getiriyor.
Hamile kalmada güçlük ve infertilite: Hamileliğin sağlanması için yumurtanın yumurtalıktan salınması, tüp doğrultusunda ilerlemesi, bir sperm tarafından döllenmesi ve kendini rahim duvarına yerleştirmesi gerekiyor. Çikolata kisti hastalığı (endometriozis), kısırlığa yol açması, yumurtalık ve tüplere zarar verebilen hastalıklı dokuların bu yerleri etkilemesinden kaynaklanıyor. Çikolata kisti hastalığı, ek olarak yumurtaya veya sperme zarar vererek de hamile kalmayı engelleyebiliyor.
Bağırsak alışkanlıklarında değişmeler: Çikolata kistlerinin karın içi organlarda yaygın olarak görüldüğü kadınlarda dışkılamada zorlanma, aşırı ağrı hissetme, kabızlık ve ishal gibi bağırsak alışkanlıklarının değişmesi sorunu gelişebiliyor. Bu durum adet zamanı daha da artabiliyor.
Uzun süreli kasık ve karın ağrısı: Pelvik (kasık) ağrı; alt karın bölgesinde ya da pelvik bölgesinde hissedilen her türlü ağrı olarak nitelendiriliyor. Uzun süreli pelvik ağrı oldukça sık görülen bir durum. Neredeyse her 6 kadından 1‘i 6 aydan uzun süren pelvik ağrıdan şikayetçi oluyor. Pek çok kadın ise tanı konana kadar uzun yıllar boyunca bu ağrıyı çekiyor. Tanıdaki bu gecikmenin bir nedeni, ise pelvik ağrının pek çok nedenden kaynaklanabiliyor olması.
NEDENİ HENÜZ BİLİNMİYOR
Çikolata kisti hastalığının oluşum sebebi hala bilinmemekle birlikte pek çok teori öne sürülüyor. Yaygın bir teori adet kanının bu dönem sırasında rahimden geçerek kadının tüplerine ve buradan karın ve kasık içine sızması. Bu dokunun sonradan karın ve kasık boşluğunun içine doğru büyüyerek yerleştiği düşünülüyor. Bu teoriye ’geriye doğru adet görme’ denebilir. Başka teoriler de öne sürülüyor ve bu durumun sebebi hakkındaki araştırmalar devam ediyor.
RİSK FAKTÖRLERİ
- Doğum yapmamış olmak.
- Adet görmeye erken yaşta başlamak.
- Menopoza geç yaşta girmek.
- Vücutta daha yüksek östrojen oranına sahip olmak veya vücudun hayat boyu üretilen östrojene daha çok maruz kalması.
- Düşük vücut kütle indeksi.
- Alkol tüketimi.
- Çikolata kisti hastalığı bulunan bir veya daha fazla akrabaya sahip olmak (anne, hala/teyze veya kız kardeş.)
- Adet kanının vücuttan normal atılım yolunu engelleyen herhangi bir durum.
Çikolata kisti hastalığının oluşum sebebi hala bilinmemekle birlikte pek çok teori öne sürülüyor. Yaygın bir teori adet kanının bu dönem sırasında rahimden geçerek kadının tüplerine ve buradan karın ve kasık içine sızması. Bu dokunun sonradan karın ve kasık boşluğunun içine doğru büyüyerek yerleştiği düşünülüyor. Bu teoriye ’geriye doğru adet görme’ denebilir. Başka teoriler de öne sürülüyor ve bu durumun sebebi hakkındaki araştırmalar devam ediyor.
RİSK FAKTÖRLERİ
- Doğum yapmamış olmak.
- Adet görmeye erken yaşta başlamak.
- Menopoza geç yaşta girmek.
- Vücutta daha yüksek östrojen oranına sahip olmak veya vücudun hayat boyu üretilen östrojene daha çok maruz kalması.
- Düşük vücut kütle indeksi.
- Alkol tüketimi.
- Çikolata kisti hastalığı bulunan bir veya daha fazla akrabaya sahip olmak (anne, hala/teyze veya kız kardeş.)
- Adet kanının vücuttan normal atılım yolunu engelleyen herhangi bir durum.