İlişkili Haberler
Güneş ışınları uzun (infrared) ve kısa dalgalardan (UVA, UVB ve UVC) oluşuyor. Çok iyi bir D vitamini kaynağı olmasının yanında, güneş ışınlarının deri üzerindeki etkileri her zaman olumlu değil.
UVA ışını, derinin alt tabakalarına (dermis) ulaşıp yayılıyor ve sonuçta cilt kanserine neden olabiliyor. UVB ışını ise, derinin üst tabakasını (epidermis) etkiliyor. Yaz aylarında ve yüksek yerlerde daha yoğun oluyor. Derinin üst tabakası, güneş ışınlarını yansıtma, dağıtma ve absorblama yoluyla UVA ve UVB ışınlarının etkisinden kısmen koruyor ancak bu koruma, günümüzde ozon tabakasının incelmesi gibi değişen çevresel faktörler dolayısıyla yeterli olamıyor.
Bu nedenle güneş ışınlarından koruyan ürünlerin UVA ve UVB filtreleri içermesi gerektiğini vurgulayan Pharmetic Girişimci Eczacilar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Nilgün Öncebe, güneş ışınlarının deri üzerinde, incelme, elastikiyetin bozulması, kırışıklık, kuruluk, pigmentasyon değişikliği, kılcal damarların belirginleşmesi, fotoyaşlanma ve cilt kanseri oluşma riskinin artması gibi önemli olumsuz etkiler meydana getirdiğini hatırlatıyor.
“HAVA BULUTLU DA OLSA KORUYUCU SÜRÜLMELİ”
Güneş ışınlarından şapka, şemşiye, uzun kollu giyeceklerle kısmen korunabiliyoruz ancak güneş ışınlarının etkisinin, beton, kum, kar, su gibi yansıtıcı yüzeylerde kaybolmadığını belirten Öncebe, “Bu durumlarda güneşin UVA ve UVB ışınlarına karşı etkili, yüksek koruma faktörü (SPF) içeren ürünler kullanmalıyız. Ayrıca uzun kollu olsa bile kıyafetler güneşten korumada yetersiz kalabilir. Pamuklu bir elbisenin, özellikle nemlendiğinde, güneşin zararlı ışınlarına karşı sıfır koruma sağladığı bilinmelidir. Yanılgı yaratan diğer bir konu da, bulutlu havalarda güneş koruyucu kullanıp kullanmayacağımız sorusudur. Güneş ışınları yaklaşık %85 oranında bulutlardan geçer. Hava bulutlu olsa dahi güneş koruyucu sürmeyi ihmal etmemeliyiz” diyor.
UVA ışını, derinin alt tabakalarına (dermis) ulaşıp yayılıyor ve sonuçta cilt kanserine neden olabiliyor. UVB ışını ise, derinin üst tabakasını (epidermis) etkiliyor. Yaz aylarında ve yüksek yerlerde daha yoğun oluyor. Derinin üst tabakası, güneş ışınlarını yansıtma, dağıtma ve absorblama yoluyla UVA ve UVB ışınlarının etkisinden kısmen koruyor ancak bu koruma, günümüzde ozon tabakasının incelmesi gibi değişen çevresel faktörler dolayısıyla yeterli olamıyor.
Bu nedenle güneş ışınlarından koruyan ürünlerin UVA ve UVB filtreleri içermesi gerektiğini vurgulayan Pharmetic Girişimci Eczacilar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Nilgün Öncebe, güneş ışınlarının deri üzerinde, incelme, elastikiyetin bozulması, kırışıklık, kuruluk, pigmentasyon değişikliği, kılcal damarların belirginleşmesi, fotoyaşlanma ve cilt kanseri oluşma riskinin artması gibi önemli olumsuz etkiler meydana getirdiğini hatırlatıyor.
“HAVA BULUTLU DA OLSA KORUYUCU SÜRÜLMELİ”
Güneş ışınlarından şapka, şemşiye, uzun kollu giyeceklerle kısmen korunabiliyoruz ancak güneş ışınlarının etkisinin, beton, kum, kar, su gibi yansıtıcı yüzeylerde kaybolmadığını belirten Öncebe, “Bu durumlarda güneşin UVA ve UVB ışınlarına karşı etkili, yüksek koruma faktörü (SPF) içeren ürünler kullanmalıyız. Ayrıca uzun kollu olsa bile kıyafetler güneşten korumada yetersiz kalabilir. Pamuklu bir elbisenin, özellikle nemlendiğinde, güneşin zararlı ışınlarına karşı sıfır koruma sağladığı bilinmelidir. Yanılgı yaratan diğer bir konu da, bulutlu havalarda güneş koruyucu kullanıp kullanmayacağımız sorusudur. Güneş ışınları yaklaşık %85 oranında bulutlardan geçer. Hava bulutlu olsa dahi güneş koruyucu sürmeyi ihmal etmemeliyiz” diyor.
GÜNEŞ KORUYUCUDA OLMASI GEREKEN ÖZELLİKLER
Uzmanların önerisine göre; dış mekanlarda çalışanlar, açık hava sporları ile uğraşanlar, yüzme, su kayağı veya rüzgar sörfü gibi su sporları yapanlar, uzun süreli güneşlenenler, yoğun terlemeye maruz kalacakları için yüksek SPF'li ve suya dayanıklı bir güneş koruyucu kullanmalı.
6 aydan daha büyük çocuklar ve gençler için ise geniş spektrumlu ve yüksek SPF'li bir güneş koruyucu losyon formu uygun olabilir. Bu yaş grubu için alkol bazlı güneş koruyucu ürünler önerilmiyor. Yetişkinler cilt tipine, cilt rengine, cilt durumuna gore güneş koruyucu seçmeli. Cilt kuru ise, krem formunda güneş koruyucu, cilt yağlı ise, losyon veya jel bazlı güneş kremi tercih edilmeli.
Egzama veya iltihaplı bir cilt üzerinde alkol bazlı güneş koruyucuları kullanmaktan kaçınmak gerektiğini belirten Öncebe, “Dudaklar için jel bazlı dudak güneş kremi kullanmanız yararlı olacaktır. Çocuklar açık havada oynadıkları için daha uzun süre güneş ışınlarının etkisi altında kalırlar. Bu nedenle cilt tipine bakılmaksızın güneşten koruyan yüksek faktör içeren ürünlerin kulanılması uygun olacaktır. Yetişkinlerde ise cilt rengine ve hassasiyet durumuna göre uygun derecede faktör içeren güneş kremi kullanılmalıdır” şeklinde konuşuyor.
GÜNEŞ IŞINLARI KATARAKTA DA NEDEN OLABİLİR!
Güneş ışınlarının katarakta da zemin hazırladığını belirten ve bu riski ortadan kaldırmak için mutlaka doğru güneş gözlüğü kullanmak gerektiğini vurgulayan Öncebe, güneş koruyucu ürünlerin kullanımında dikkat edilecek noktaları şöyle özetliyor:
“Ürün içeriğine göre güneşe çıkmadan 30 dk. ile 1 saat önce, ultraviyole (UV) güneş ışınlarına karşı koruyan güneş koruyucu uygulanmalı. Maksimum güneş koruması için, güneş kremlerini, açıkta kalan tüm cilt yüzeylerine eşit olarak ve kalın bir şekilde uygulanmalıdır (dudak dahil).
Uzmanların önerisine göre; dış mekanlarda çalışanlar, açık hava sporları ile uğraşanlar, yüzme, su kayağı veya rüzgar sörfü gibi su sporları yapanlar, uzun süreli güneşlenenler, yoğun terlemeye maruz kalacakları için yüksek SPF'li ve suya dayanıklı bir güneş koruyucu kullanmalı.
6 aydan daha büyük çocuklar ve gençler için ise geniş spektrumlu ve yüksek SPF'li bir güneş koruyucu losyon formu uygun olabilir. Bu yaş grubu için alkol bazlı güneş koruyucu ürünler önerilmiyor. Yetişkinler cilt tipine, cilt rengine, cilt durumuna gore güneş koruyucu seçmeli. Cilt kuru ise, krem formunda güneş koruyucu, cilt yağlı ise, losyon veya jel bazlı güneş kremi tercih edilmeli.
Egzama veya iltihaplı bir cilt üzerinde alkol bazlı güneş koruyucuları kullanmaktan kaçınmak gerektiğini belirten Öncebe, “Dudaklar için jel bazlı dudak güneş kremi kullanmanız yararlı olacaktır. Çocuklar açık havada oynadıkları için daha uzun süre güneş ışınlarının etkisi altında kalırlar. Bu nedenle cilt tipine bakılmaksızın güneşten koruyan yüksek faktör içeren ürünlerin kulanılması uygun olacaktır. Yetişkinlerde ise cilt rengine ve hassasiyet durumuna göre uygun derecede faktör içeren güneş kremi kullanılmalıdır” şeklinde konuşuyor.
GÜNEŞ IŞINLARI KATARAKTA DA NEDEN OLABİLİR!
Güneş ışınlarının katarakta da zemin hazırladığını belirten ve bu riski ortadan kaldırmak için mutlaka doğru güneş gözlüğü kullanmak gerektiğini vurgulayan Öncebe, güneş koruyucu ürünlerin kullanımında dikkat edilecek noktaları şöyle özetliyor:
“Ürün içeriğine göre güneşe çıkmadan 30 dk. ile 1 saat önce, ultraviyole (UV) güneş ışınlarına karşı koruyan güneş koruyucu uygulanmalı. Maksimum güneş koruması için, güneş kremlerini, açıkta kalan tüm cilt yüzeylerine eşit olarak ve kalın bir şekilde uygulanmalıdır (dudak dahil).
GÜNEŞ KREMLERİ 2-4 SAAT ARASI YENİDEN SÜRÜLMELİ
Özellikle yüzdükten veya ağır terlemeden sonra cildinizden kolayca çıkabildiğinden, güneş kremini tekrar uygulamanız gerekir. Özellikle bu ürünleri uygun bir koruma için 2 ila 4 saat arasında yeniden sürmeniz uygun olacaktır. Güneş koruyucunuzun; Titanyum dioksit, Octyl methoxycinnimate (OMC), Avobenzone, Çinko oksit içerdiğinden emin olmalısınız. Unutmayın ki, güneş koruyucular sadece harici kullanım içindir. Güneş koruyucu ürünleri özellikle sprey formlarını gözlerden uzak tutun. Ürünlerinizi kapakları kapalı, oda sıcaklığında, direkt güneş ışığından korunacak şekilde muhafaza edin. Ayrıca çocukların erişemeyeceği yerlerde saklayın.
Özetle güneşten koruyan ürünler; yüksek miktarda güneş ışınlarını süzen UVA ve UVB filtreleri içermeli. Serbest radikal oluşumu engellemeli, deriye yüksek oranda emilim sağlamalı, nemlendirmeli, suya, denize, terlemeye, buharlaşmaya, sürtünmeye dayanıklı, kokusuz ve renksiz, etki süresi uzun, kullanımı kolay olmalıdır. Ayrıca toksik, tahriş edici olmamalıdır.”
VİDEO: NE ZAMAN VE NE KADAR GÜNEŞLENMELİYİZ?
Özellikle yüzdükten veya ağır terlemeden sonra cildinizden kolayca çıkabildiğinden, güneş kremini tekrar uygulamanız gerekir. Özellikle bu ürünleri uygun bir koruma için 2 ila 4 saat arasında yeniden sürmeniz uygun olacaktır. Güneş koruyucunuzun; Titanyum dioksit, Octyl methoxycinnimate (OMC), Avobenzone, Çinko oksit içerdiğinden emin olmalısınız. Unutmayın ki, güneş koruyucular sadece harici kullanım içindir. Güneş koruyucu ürünleri özellikle sprey formlarını gözlerden uzak tutun. Ürünlerinizi kapakları kapalı, oda sıcaklığında, direkt güneş ışığından korunacak şekilde muhafaza edin. Ayrıca çocukların erişemeyeceği yerlerde saklayın.
Özetle güneşten koruyan ürünler; yüksek miktarda güneş ışınlarını süzen UVA ve UVB filtreleri içermeli. Serbest radikal oluşumu engellemeli, deriye yüksek oranda emilim sağlamalı, nemlendirmeli, suya, denize, terlemeye, buharlaşmaya, sürtünmeye dayanıklı, kokusuz ve renksiz, etki süresi uzun, kullanımı kolay olmalıdır. Ayrıca toksik, tahriş edici olmamalıdır.”
VİDEO: NE ZAMAN VE NE KADAR GÜNEŞLENMELİYİZ?