TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız, "Elektrikli otomobil üretiminde, özgün bir tasarımla, düşük maliyetle ve elektrik depolama teknolojisindeki gelişmelerin takibiyle yarışa başlayan ve bugüne kadarki tecrübesini kullanan bir Türkiye, rahatlıkla bu yeni aşamada elektrikli araç üretiminde küresel bir başat aktör olabilir. " dedi.
Altunyaldız, yerli otomobil ile ilgili çalışmaların ve şirket kurma sürecinin devam ettiğini belirtti.
Türkiye'nin otomotiv sektöründeki tecrübesi ve birikimi, küresel tedarik zincirine entegrasyonu ve dünya ihracatındaki yerinin önemli olduğunu ifade eden Altunyaldız, bu deneyimlerin çalışmaların olumlu sonuçlanmasında doğrudan etkili olacağını dile getirdi.
Otomotiv sektöründe Türkiye'nin Ar-Ge, tasarım, kalite, teknoloji ve yerli üretim altyapısıyla yerli marka otomobil üretimine hazır olduğuna işaret eden Altunyaldız, "Türkiye uzun yıllardır kendi yerli otomobil markasını bu tecrübe üzerine inşa etmek istiyor ve artık bugün ortaya konulan irade ile bu yolda emin adımlarla ilerliyor. Özel sektör ve kamu bu işe stratejik bir bakış açısıyla bakıyor ve tam bir iradeye sahip." diye konuştu.
2019'DA PROTOTİPİ, 2021'DE OTOMOBİLLERİN TRAFİĞE ÇIKMASI HEDEFLENİYOR
Yerli otomobili üretecek 5'li konsorsiyumun, otomotiv endüstrisinin bugünkü gelişmelerini ve gelecek perspektifini kapsayacak şekilde hem iç pazarı hem de küresel pazarı hedefleyen teknoloji, tasarım, üretim ve pazarlama altyapısı çalışmalarına hızlı şekilde başlaması gerektiğini anlatan Altunyaldız, 2019'da ilk otomobil prototipinin üretilmesinin, 2021'de ise otomobillerin trafiğe çıkmasının hedeflendiğini hatırlattı.
Dünyada otomotiv sektörünün önemli bir teknoloji değişimin kavşağında olduğuna dikkati çeken Altunyaldız, bu nedenle Türkiye'nin ilk yerli otomobilinin elektrikli olmasının doğru olacağını ifade etti.
Altunyaldız, şu an dünya sokaklarında dolaşan 1 milyar arabanın 2 milyonun elektrikli olduğunu, 2025'te üretilen her arabadan yüzde 10'unun, 2040'ta ise yüzde 35-40'ının elektrikli olmasının öngörüldüğünü aktardı.
"TÜRKİYE OLARAK ÖNEMLİ BİR ATILIM YAPACAĞIZ"
Gelişmelere bakıldığında bu oranın yüzde 50'lere varabileceğini dile getiren Altunyaldız, şunları kaydetti:
"Dünya markaları 2025'ten sonra yapacağı her modelin elektrikli versiyonunu da piyasaya sürmeyi hedefliyor. 5 yıl sonra, piyasaya 120 civarında elektrikli araç modelinin çıkacağı öngörülüyor. Otomobil sektörü önemli bir değişim ve dönüşüm sürecinde. Büyüyen, gelişen ve yeni modellere potansiyel vadeden bir fırsat penceresi var. İşte bu teknoloji ve tüketim kalıplarındaki değişim ve dönüşüm kavşakta, Türkiye olarak önemli bir atılım yapacağız. Otomotiv sektöründeki bu değişim sürecinde yarışa katılmayı bu sefer kaçırmayacağız. Bu yarışta Türkiye, rahatlıkla ortaya koyduğu irade ve organizasyon yapısı ve otomotivdeki altyapısıyla ana aktörlerden biri olacaktır.
"TÜRKİYE'NİN YERLİ OTOMOBİL MARKASIYLA DÜNYAYA AÇILMAMASI İÇİN BİR SEBEP YOK"
Devletin iradesi var, finansman var, teknolojiyi yakalayacak yetenek ve yapı var, otomobil üretme ve pazarlama tecrübesi var. Artık Türkiye'nin yerli otomobil markasıyla dünyaya açılmaması için bir sebep yok. Elektrikli otomobil üretiminde, özgün bir tasarımla, düşük maliyetle ve elektrik depolama teknolojisindeki gelişmelerin takibiyle yarışa başlayan ve bugüne kadarki tecrübesini kullanan bir Türkiye, rahatlıkla bu yeni aşamada elektrikli araç üretiminde küresel bir başat aktör olabilir."