Tuğba Özay'dan eleştirilere yanıt: Felç olmamı istediniz!
Manavgat'taki yangında çiftliği alevler arasın kalan Tuğba Özay, felç geçirdiğini söylemiş, bir gün sonra İstanbul'da bir açılışta görüntülenmişti. Açılıştaki neşeli halleriyle tepki çeken Özay, yangın sonrası Manavgat’taki evine gitti. Yanan yerleri gösteren ünlü manken, "Felç olmamı istediniz!" sözleriyle kendisini reklam yapmakla suçlayanlara tepki gösterdi.
Haberler 02.08.2021 - 15:41
-
Antalya-Manavgat yangının ilk günü gözyaşları içinde yardım isteyen Tuğba Özay sesini sosyal medya hesabından tüm Türkiye’ye duyurmuştu.
"Çiftliğim yandı" sözleriyle gündeme gelen ünlü manken yaşadığı stres ve üzüntü sebebiyle felç geçirdiğini söylemişti.
-
-
Arkadaşlarının yardımıyla hastaneye götürülen Tuğba Özay, hastaneden yaptığı paylaşımdan bir gün sonra taburcu oldu, İstanbul’a döndü.
-
Ardından Şirinevler’de bulunan bir kuyumcunun açılışına katıldı. Özay’ın törendeki eğlenceli halleri sosyal medyada çok konuşuldu. Ünlü manken ‘halkı kandırmakla’ suçlandı.
-
-
YANGIN SONRASI ÇİTFLİĞİNE GİTTİ
Hakkındaki eleştirilere sosyal medyadan yayınladığı video ile yanıt veren Özay, Manavgat’a çiftliğine gitti. Yangın sonrası evinin son durumunu paylaşan ünlü manken, kendisine yapılan kötü yorumlara isyan etti ve şunları söyledi:
"Ne istediniz biliyor musunuz? Daha fazla acı çekmemi, daha çok yanmamı, daha çok gözyaşı dökmemi! Ne istediniz biliyor musunuz? Felç geçiriyorum dediğimde beni kendime geleyim diye tokatlayarak, ağlayarak hastaneye yetiştiren arkadaşlarım ve doktorlarımız sayesinde bedenimde oluşabilecek geçici ya da kalıcı travmanın neden bu kadar çabuk vücudumu terk ettiğine kızdınız! Evet, istediniz bunu! Felç olmamı istediniz. Yangının başladığı ilk gün daha İstanbul’dayken çığlık çığlığa, ağlaya ağlaya ‘ülkemiz yanıyor , Manavgat yanıyor yetişin’ diye haykırdığımda ciddiye bile almadınız belki de…"
-
"Gün geceye döndüğünde, alevler daha da yükseldiğinde, yangın tüm köylerimizi vurmaya başladığında, yangın deneyimini daha önce yaşamış ve bölgeyi çok iyi bilen biri olarak poyrazın da etkisiyle Akdeniz’in felakete sürükleneceğini hissedip uyarılarda bulunduğumda, ‘koş yetiş Türkiye’ dediğimde inanmadınız belki de!" diyen Özayşöyle devam etti:
"‘Yok canım reklam yapıyor, prim kasıyor, sahte göz yaşıdır bu, bacağını açtı, açılışa gitti, şunu desteklemiş, bu partidenmiş, Ahmet Kaya dinlermiş, oh iyi oldu, vah ben şok, ay ben manşet’ gibi gibi gibi… Sayısız mesnetsiz haber! Sayısız hakaret! Sayısız yanlı yayın!"
-
-
"BEN Kİ TABİATIN KIZIYIM"
"Bir kadın olarak 1 gün içinde 3 kez İstanbul-Manavgat arası yolculuk yapmış olmam, bu esnada yaşadığım travmalar, gördüğüm manzaralar karşısında geçirdiğim şoklar, ani duygu durum iniş ve çıkışlarım, sizlerin görmediği ama benim iliklerime dek hissettiğim acılarım, tüm bunlar karşısında yine de metanetli olup güçlü duruş sergiliyor olmam üzdü değil mi sizleri?" ifadesini kullanan Özay, tepkisini şöyle dile getirdi:
"Ben ki 14 sene önce çıkan yangın sonrası toprak yeşerip ağaçlar büyümeye başladığında gidip de o ağaçlarla boyumu karşılaştıran hah işte büyüyorlar, ben ölmeden büyüyecekler, yine göreceğiz ağaçlarımızı dev gibi diye sevinmeye çalışan insanım! Ben ki çiğnediği sakızın jelatini, içtiği suyun kapağını çöp bulana dek cebinde, çantasında taşıyan insanım! Ben ki daha düne kadar ‘cennetim’ dediğim yerde her sabah doğadaki tüm canlılar için kalan en ufak bir yemeği doğaya bırakan insanım! Yediği meyvenin çekirdeklerini çöpe atmayıp tabiata, toprağa atan insanım! Ben ki birçok zaman yabancı bir araç gördüğünde durdurup nereye gittiğini soran, sorgulayan insanım hem de korkusuzca! Hem de tek başıma ormana yürüyüşe çıkmış olsam bile… Çünkü ormanın derinliklerine getirip de hafriyatını, dev çöplerini yığanları gördü bu gözler! Elleriyle topladı birçok zaman ormandan, ırmaktan cam kırıklarını. Ben ki tabiatın kızıyım…"
-
"DOĞA İLE İLGİLİ PAYLAŞIMLARIMA BAKIN"
"Benim yıllardır paylaşımlarıma bakın bakalım! Tüm sayfamı inceleyin doğa ile Manavgat ile ilgili yazılarımı... Toroslarımı nasıl anlattığımı okuyun! İdeolojimi, felsefemi, yaşama bakış açımı irdeleyin hele!" diyen ünlü manken, "Kardeşliği, barışı, birlik olmayı nasıl savunduğumu, tüm halkları nasıl kucakladığımı yaptığım paylaşımlardan, yayınladığım fotoğraflardan, yazdığım yazılardan, söylediğim şiirlerden hissedin! Tabii varsa böyle bir empati yeteneğiniz!" diye seslendi.
Özay ayrıca, "Köylerimiz yok oldu. Ve hatta daha da acısı haritadan bile silindi. Toroslarımızın köyleri!" dedi.
-
-
"KALP YORULDU"
"Benim ana tarafım Manavgatlı! Saraçlı Aşireti… Saraçlı ve Belenobalı Yörükler! Yani gerçek Türkler! Babamın Ataları ise Karadenizli... Benim bir yanım Karadeniz bir yanım Akdeniz’dir! Ama sol yanım hep Türkiye’dir" diyen Özay, sözlerini şöyle bitirdi:
"Sol yanım hep insan, sol yanım hep doğadan yana, sol yanım hep bu vatan! Siz bunu göremediniz. Ve maalesef ki bundan sonra da asla göremeyeceksiniz. Dal kırıldı bir kere... Toprak çöle döndü bir kere. Yeşilin rengi siyah, göğün rengi siyah, göz yaşının rengi siyah, acının rengi siyah oldu bir kere… Kalp yoruldu, kalp kırıldı bir kere... Hepinizi canı sağ olsun!"
-
"YANGINDAN İKİ AY ÖNCE ANLAŞMA YAPTIM"
Dün paylaştığı Instagram videosunda da kuyumcu açılışına gitme nedenini açıklayan Özay kendisine iftira atıldığını belirtmişti.
"İlk olarak Hera ve Herkül'ü alarak çiftliği derhal boşaltmalarını söyledim. Ben hiçbir zaman kendi malımı ve mülkümü düşünmedim. Bana iftira atanlar o ateşlerde yansınlar. Bana iftira atmayın yeter. Yeter benim bir canım var. Kimseden de korkum yok. Yettiniz, çiftliğim yanmadı diye mi ben suçluyum?" diyen Özay, sözlerine şöyle devam etmişti:
"Dün bütün gece uyumadım. Uyumadığımı arkadaşlarım çok iyi biliyor. Takip edenler çok iyi biliyorlar. Bugün ben iki ay öncesinden İstanbul'da alınan evet bir programım var. Hiçbir şekilde makyaj da yok yüzümde. Makyajsız bir şekilde organizasyona gittim. 45 dakika o insanların da gönlünü hoş ettim. O insanlarla bir sözleşmem var. Ben o insanların marka yüzüyüm."
"BEN DAHA NE YAPAYIM, ÖLEYİM Mİ?"
Özay, "O insanlar da bugün için bir emek harcamışlar, yatırım yapmışlar. Sırf onları da mağdur etmemek adına, yardımcılarım ve ailemin de orada olması nedeniyle İstanbul'a geldim dün gece… Hiç uyumadım sabaha kadar yayın yaptım. Devlet yetkililerini de aradım" diye devam etmişti.
"Ben daha ne yapayım? Öleyim mi? Bunu mu istiyorsunuz?" diye seslenen Özay, "Bugün bütün acımı içime gömerek sadece bir açılışa katıldım. Bir de baktım ki kıyametler kopuyor! Ben şimdi ne yapmalıyım? Üç gün sonra ben yine Manavgat'ta olacağım. Zaten o bölgeye yardımlar da götüreceğiz. O bölgede mağdur olan herkesin yanında ben olacağım" demişti.
-
-
Özay, bugün paylaştığı videosunda Manavgat'taki çiftliğinin son halini gösterdi.