Ricky Martin konserinde neler yaşandı?
Ricky Martin, Expo 2016 kapsamında Antalya'da konser verdi. Sürprizlerle dolu olan konserin detaylarını Suat Kavukluoğlu anlattı.
Haberler ntv.com.tr 14.09.2016 - 11:38
-
ANTALYA'DA RICKY RÜZGARI
15 Temmuz sonrası İstanbul’da birçok dünya starının konseri iptal olup ertelenirken Antalya’da düzenlenen Expo 2016 bu yaz sığındığımız tek liman oldu. Yaz boyu Antalya’ya birçok dünya starı geldi, şahane konserler verdi. Deep Purple’dan Lara Fabian’a, son olarak Elton John’dan Ricky Martin’e birçok sanatçı Antalya’da sahne aldı. Ben de bayramın 1. gününde latin star Ricky Martin’i izlemek üzere Antalya’daydım. Müzikal kariyerine, yaşam enerjisine ve hayattaki sağlam duruşuna hayran olduğum Martin’in bu performansını çok merak ediyordum. Muhteşem bir konsere şahitlik ettim. Bu kadarını beklemiyordum. Farklı müzik türlerine göre farklı değerlendirmeler yapılabilir ama benim için bu yazın yıldızı Ricky Martin olmuştur, duyurulur.
-
-
İZLEYİCİYİ ETKİLEDİ
Yıllar önce İstanbul’da Kuruçeşme Arena’da izlemiştim Ricky Martin’i. Enerji ve tutku dolu sahne performansına şapka çıkarmıştım. Antalya’ya giderken az çok nasıl bir şeyle karşılaşacağımı biliyordum ama Ricky Martin beni yeniden şaşırtmayı, sil baştan etkilemeyi başardı. Sadece şarkıları, sahne enerjisi, dansları, şovları değildi bu etkiyi yaratan. Karşımda git gide daha iyi bir insan olmak için uğraşan, dünyayı güzelleştirmek için büyük emek harcayan biri vardı. Dünyanın acıdan kavrulduğu bu zor zamanlarda bütün kalbini ortaya koyarak yaraları sarmaya çalışan birinin varlığı ruhuma çok iyi geldi. Antalya’daki konser alanını dolduran on binlerce insan da eminim benimle aynı hisleri paylaşıyordu.
-
HAYAT ENERJİSİ YÜKLEDİ
Sadece bir konser vermedi Ricky Martin. Hepimize hayat enerjisi yükledi. Kendimizi - laf olsun diye değil- tam olarak iyi hissedene kadar, bataryalarımız yeniden şarj olana kadar bizimle bekledi. Yeniden güç, umut ve enerji dolduğumuza iyice emin olana kadar sahneden inmedi. Bir ara hepimizi sahnenin orta yerinden ikiye böldü. “Bir yarışma yapacağız” dedi. “Sıranız geldiğinde sizden özgürce ellerinizi havaya kaldırarak dans etmenizi istiyorum. Her şeyi geride bırakın. Sadece kendiniz olun, özgür olun. İçinizden nasıl geliyorsa öyle dans edin. Buradan bütün dünyaya hep birlikte pozitif enerji yollayacağız. Ben müziğin gücüne çok inanıyorum. Müziğin her şeyi iyileştirebileceğine inanıyorum. Hadi şimdi izin verin, önce müzik sizi iyileştirsin, sonra da bizim burada ürettiğimiz bu pozitif enerji dünyada ihtiyacı olanlara gitsin.” Söylediği gibi de oldu. Birbirimize öyle bir coşkuyla kenetlendik ki, gördüklerim ve hissettiklerim karşısında duygulanmamak elde değildi. Son karede hepimiz Antalya’dan tüm dünyaya aşk, barış ve enerji yollayarak eninde sonunda sevginin kazanacağına bir kez daha inanmış bir halde birbirimize gülümsüyorduk.
-
-
TÜRKİYE MESAJI
Konserin başında çok da anlamlı ve duygulu bir konuşma yaptı. Kelimesi kelimesine aynen şöyle dedi: “Birkaç ay önce bana bazı arkadaşlarım ‘Ricky Türkiye’ye gidiyorsun. Güvenli olmayabilir. Emin misin?” diye sordular. Gideceğim, dedim. Ben Türkiye’yi biliyorum, çok seviyorum. Oraya birçok kez gittim, yine gideceğim, dedim. İyi ki gelmişim. Yine geleceğim. Türkiye benim kariyerimde ve hayatımda çok önemli. Size teşekkür borçluyum. Sizi çok seviyorum.”
-
TÜRKÇE TEŞEKKÜR
Türkçe teşekkür etmeyi ihmal etmeyerek konuşmasına şöyle devam etti. “Ben bu gece bütün problemleri, hayatınızdaki, okuldaki, evdeki, işteki bütün problemlerinizi unutmanız için buradayım. Buradayım çünkü ben özgür olmak istiyorum. Sizler de bu gece özgür olmak istiyor musunuz? Bugün İspanyolca, İngilizce ya da herhangi bir dilde, aşkın dilinde iyi zaman geçirmek için buradayım. Sizi seviyorum.” Bu söyledikleri müziğin aslında sadece eğlendiren bir şey değil şifa veren, iyileştiren büyülü bir şey olduğunu bir kez daha kanıtlar gibiydi. Hele de bir sanatçı müziğin bu iyileştiren gücünü sadece şarkılarıyla değil kendi adına kurduğu bir yardım vakfıyla da taçlandırıyorsa.
-
-
YARDIM DERNEĞİ KURDU
Konserin bir bölümünde “Ricky Martin Foundation” adını verdiği yardım derneğinin tanıtım videosunu izledik. İnsan ticaretine karşı farkındalık yaratmak amacıyla Ricky Martin adına kurulan bu vakıf yıllardır genç ve yardıma muhtaç insanlara yardım etmeye çalışıyor. Konserde vakfın çalışmalarını anlatan video sonrası çok anlamlı bir şarkı geldi Ricky’den “I am Made of You”. Şöyle diyordu o şarkının nakaratında: “Ben senden oluşuyorum, sen benden oluşuyorsun. Ateşe de karanlığa da güneşe de beraber yürüyeceğiz / tutkuyla akan iki nehir gibi birlikte okyanusa döküleceğiz / Okyanusta bir olacağız.” Evet bu bir aşk şarkısı olarak da algılanabilirdi ama Ricky Martin Foundation sonrasında bana başka duygular hissettirdi. Aslında hepimizin görünmez bağlarla birbirine bağlı olduğunu bir kez daha anladım. Hepimiz birbirimizi etkiliyoruz. İyi olursak hep birlikte iyi olacağız. Birlikte olmaktan, birbirimizin elini tutmaktan başka çaremiz yok.
-
EZBER BOZAN PERFORMANS
Gelelim sahne performansına. Ricky’nin Antalya’sına kadar sayısız konsere gitmiş, yerli yabancı birçok starı izlemiş bir gazeteci olarak, ister istemez yıllar içinde bir doygunluğa ulaştığımı, artık ağızlarıyla kuş tutup taklalar atsalar da hiçbir müzisyenin beni yeteri kadar heyecanlandıramayacağını düşünüyordum. Zamanla Candan Erçetin’in bir şarkısında dediği gibi her şeye “alışıyor”duk. Yine seviyorduk ama işte daha az bir keyifle. Antalya’da Ricky Martin bütün ezberimi ilk dakikada bozuverdi. Ben starım diye kanatlanan herkesin şapkasını önüne alıp bir ders gibi izlemesi gerekiyor Martin’i sahnede.
-
-
HEM SÖYLEDİ HEM DANS ETTİ
“Mr. Put it Down” ile başladı konserine Martin. “This is Good”, “Drop it /Shake”, “Adrenalina” ve “Tal Vez”le verdikçe verdi coşkuyu. Cayır cayır çalan şahane bir orkestra eşlik ediyordu Ricky’ye. Müzisyenlerin bu olağanüstü performansını Enbe Orkestrası’nın şefi Behzat Gerçeker’le tabiri caizse ağzımız açık izledik. Her şarkıda heyecanlandık. “Vay be” dedik. Ve bu efsane orkestranın önünde dansçılarıyla tam bir şov adamı olarak parlıyordu Ricky Martin. Enerjisi bir an bile düşmedi. Her şarkıda hem dans etti hem de her şarkıyı kanının son damlasına kadar en iyi şekliyle yorumladı. “Livin’ La Vida Loca”dan “She Bangs”e, “La Bomba”dan “Maria”ya iki saate yakın en enerjik şarkılarıyla adeta kendinden geçti. Finalde hızını alamadı, iki kez bis yaptı. -
SAHNE KOSTÜMLERİ
Neredeyse her şarkıda başka bir kıyafetle çıktı sahneye. Şıklığıyla adeta moda dergilerinden fırlamış gibiydi. Kendi ruhunu, enerjisini en iyi yansıtan, ona en yakışan parçalarla karşımızdaydı. Göz kamaştırıyordu. Her biri özenle seçilmiş seksi tişörtler, uzun stil gömlekler, kumaş ve deri pantolonlar ve konserin bir bölümünde giydiği gladyatör eteğiyle sahnede çok iyi görünüyordu. Bazen de giydiği sıradan bir kumaş pantolon ve gömlekle bizim starların pek rağbet ettiği “sahne kostümleri illa biraz taşlı, tuşlu, parlak, normaldan abartılı olmalıdır” klişesini yerle bir ediyordu. -
-
AYŞE HATUN ÖNAL’LA DÜET SÜRPRİZİ
Gecenin sürprizi ise Ricky Martin’in Ayşe Hatun Önal ile “Adios” isimli şarkıda yaptığı düet oldu. İkili şarkıyı Ricky Martin’in geçen yıl çıkardığı 'A Quien Quiera Escuchar - Turkish Edition' albümü için seslendirmişti. Ve o albümün ardından Martin’in ilk Türkiye konserinde sahnede Ayşe Hatun Önal’ı görmek beni gururlandırdı. Ayşe de çok iyi görünüyordu Ricky sahnesinde. Bir dünya starı gibiydi. Birbirlerine de çok yakışmışlardı. Sanki yıllardır beraber sahne alıyor gibiydiler.
-
"OLAĞANÜSTÜ BİR SAHNEYDİ, RICKY MARTIN’İN İNSANI RAHATLATAN BİR ENERJİSİ VARDI"
Ayşe Hatun Önal’ı konser sonrası tebrik etme şansım oldu. “Nasıldı Ricky ile aynı sahnede şarkı söylemek” diye sordum. “Çok heyecanlandım. Olağanüstü bir sahneydi. Ricky Martin’in insanı rahatlatan bir enerjisi vardı” dedi. Gündüz provalarda ilk kez bir araya geldiklerini anlattı. “Ricky Martin bizzat kendisi karşıladı bizi. Rahat etmemiz için her şeyi yaptı. İsteklerimizi sordu, bizimle sonuna kadar ilgilendi. Provalarda da çok samimi ve sakinleştiriciydi. İster istemez yeni tanıştığım bir ekip olduğu için çok heyecanlıydım ancak hem kendisi hem de ekibi, sıcakkanlılığıyla sanki uzun süredir birlikte çalışıyormuşuz gibi hissettirdi.”
-
-
"TÜRKİYE'NİN TANITIMI İÇİN ÖNEMLİ"
Konser sonrası Expo 2016 Antalya Ajansı Genel Sekreteri Fırat Işık’la konuştuk. Işık, zor bir yaz geçirdiğimizi ama sanatçıların gözünde Türkiye’nin değerinin değişmemesi için ellerinden geleni yaptıklarını anlattı. Sanatçılara Türkiye’de yaşananları en doğru biçimde anlattıklarında her sanatçının tavrının değiştiğini, yurt dışında haberlerde gördükleri Türkiye’den farklı bir Türkiye ile karşılaştıklarını söyledi. “Yabancı sanatçılar git gide Türkiye’yi daha çok önemsemeye başladı. Türkiye onlar için önemli bir pazar haline geldi. Eğer kendilerini güvende ve iyi hissetmeseler gelmezlerdi. Hepsi severek ve isteyerek geldi. Bu Türkiye’nin dünyaya tanıtımı açısından çok değerli.”
-
"RICKY MARTIN TÜRKİYE AŞIĞI"
Işık, özellikle Ricky Martin’in tam bir Türkiye aşığı olduğunu söyledi. Antalya’ya konserden iki gün önce çocuklarıyla birlikte geldiğini anlattı. “Çok beğenmediğim yerlerde kalmıyorum. Sadece konserimi verip gidiyorum ama Türkiye benim çok sevdiğim bir yer. Burada özellikle birkaç gün kalıp mini bir tatil yapmak istedim” demiş Martin. Güvenlik görevlileri dahil 50 kişilik bir ekiple gelmiş Antalya’ya. Havaalanından otele kadar çocuklarının elini bir an olsun bile bırakmamış. Çocuklarını çok sevdiğine, çok iyi baba olduğuna şahit olmuş bütün ekip.
-
-
MÜTEVAZI İSTEKLER
Peki Ricky ne yemiş, ne içmiş, günlerini Antalya’da nasıl geçirmiş? Meraklılarına hemen cevabını verelim: “Konser öncesi ve sonrası otelinde dinlenmeyi, çocuklarıyla vakit geçirmeyi tercih etti. Ciğeri çok sevdiğini öğrendik. Ona tavuk ve ciğerden oluşan özel bir mönü hazırlattık. Bizim önerdiğimiz ciğeri de çok beğendi. Bal kaymağa bayıldığını söyledi. Bol bol yedi ve giderken kavanozlarla bal kaymak da aldı.” Bu arada Ricky Martin’in kulisi için de oldukça mütevazı istekleri olmuş. Çay, kahve ve sağlıklı yiyecekler.
-