Güzellerden mektup var
Miss Turkey 2010 finalistleri belli oldu.
Haberler 23.03.2010 - 13:12
-
01-BESTE ERKİN (ANKARA)
22 Mayıs 1986, Ankara doğumlu güzelimiz, 1.85 boyunda ve 89/65/91 ölçülerine sahip. Erkin, yarışmaya katılma kararını nasıl verdiğini söyle açıklıyor: "Bilkent İletişim ve Tasarım Bölümü 3. Sınıf öğrencisiyim. Bu bölüme girdikten sonra medya sektöründe çalışmak istediğimi farkettim ve Miss Turkey'e başvurmamın benim için iyi bir başlangıç olacağını düşündüm." En beğendiği özelliği; sosyal, planlı ve düzenli olması... Hobileri ise şöyle: "7 yaşımda müzikle tanıştım ve konservatuar eğitimleri aldım. Operada görev aldım ve müzik hayatımın merkezi haline geldi. Voleybol oynadım. Şu an kısa filmler ve belgeseller çekiyorum. Modayla yakından ilgileniyorum, karakalem resim yapıyorum"... "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Bu soruyu diğer ilkokul arkadaşlarıma sormak daha doğru olur sanırım" diye yanıt veriyor. Türkiye'nin ve dünyanın en güzel kadınını ise şu sözlerle anlatıyor: "Türkiye'de bir çok güzel kadın var tabii ki. Ancak ben güzelliği sadece dış görünüş ile tanımlamıyorum. Zerafet, zeka, eğitim, dış güzellik bence hepsi birleştiği zaman güzellik tanımlanabilir. En büyük hayali, eğitimini aldığı branşları bir araya getirebileceği bir program yapmak ve yönetmek. Erkin, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Sevdiklerimle beraber olmak her şeyden önemli tabiiki. Ancak ileride başarılı bir kariyere sahip olmak da beni herşeyden çok mutlu eder. " diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sanırım en çok bir gün hedefim kalmazsa çok mutsuz olurum. Bir de yalnız kalmak tabii ki..." diye cevap veriyor. -
-
KAMPTA ÇOK DEĞİŞTİM
Bugün kampta 6. günümüz. ve ben gerçekten burada ne kadar değiştiğimi şimdiden farkedebiliyorum. Geçen Pazar günü çok keyifle gelmiştim Doğuş Power Center'a; ancak elemeler başladıkça stresim arttı. Ankara'dan geldiğim için hiç tanıdığım bir arkadaşım yoktu yarışmada bu yüzden de extra bir stres çektim tabiki... İlk 50'ye düştüğümüzde heyecandan numaramı duymadım ve toplanıp arkadaşlarımla vedalaştım. Beni kapıdan Saliha Hanım döndürdü ve bu şekilde sanırım onunla aramızda farklı bir bağ oluştu. :) Yola çıkmadan bütün grubla arkadaş olmuştum çoktan. Bu benim için en önemli şeydi. Buraya gelmeden önce en büyük korkum anlaşabileceğim birilerini bulamamaktı. Yolculuğumuz sonrasında otele geldik ve odalarımız ayrıldı. Oda arkadaşım Naz'la çok iyi anlaştık neyseki... Simetri ve düzen hastalığım var. Bu yüzden de oda arkadaşımın bana uyumlu biri olması beni çok mutlu etti. -
HER GÜN BİR KAHVE VERİRLERSE HEP BU TEMPODA YAŞABİLİRİM
Kamp temposuna ikinci gün alışmaya başladım. İlk başta sabah 7'de uyanmak çok zor geldi tabi sonra hipotalamusumda alışınca :) daha rahat uyumaya başladım. Yeme düzenimde burada oldukça değişti. Ben normal hayat düzenmde sabahtan öğleden sonraya kadar çok fazla yemek yemiyordum ve günde bir öğün salata yemek bana yetiyordu. Buraya geldiğimde aslında hiç uygulamayadığım ber şeyi , yeme düzenimi oturtmayı başardım. Genel olarak bütün arkadaşlarımı seviyorum burda.Hepsiyle yarışma sonrası içinde bir çok plan yaptık şimdiden. Kamp annelerimizden de çok memnunum. Burcu Hanım özellikle bizimle çok yakından ilgileniyor. Saliha Hanım benim için şimdiden bir abla gibi oldu. Işıl Hanımla çok sohbet etme imkanı bulamasakta onu da stajdan hatırlıyorum ve adı gibi cıvıl cıvıl neşeli bir kadın. Bu da etrafına inanılmaz bir enerji yayıyor. Nurcan Hanım da çok resmi dursa da aslında çok kaliteli ve canayakın biri. Burada olmak bence sonuç ne olursa olsun çok büyük bir tecrübe benim için... Eğer her gün bir kahve içme şansım olsaydı hep bu tempoda yaşayabilirdim. -
-
02 SELVİNAZ BAYRAKTAR (İSTANBUL)
27 Aralık 1988, Antakya doğumlu güzelimiz, 1.82 boyunda ve 90/63/95 ölçülerine sahip. Bu sene kendine güvendiğinin farkına varmış ve yarışmaya katılmaya karar vermiş. En beğendiği özellikleri; ayna karşısında tango yapıp kendimi izlemesi ve titiz, düzenli, sevecen ve iyi bir dinleyici olması... Yabancı müzik dinlemek, spor, dans, alışveriş hobileri arasında yer alıyor. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır ama ikinciydim" diye yanıt veriyor. Bayraktar'a göre; Türkiye'nin en güzel kadınları Türkan Şoray ve Gülşen Bubikoğlu ; dünyanın en güzel kadınları ise annesi ve teyzesi. En büyük hayali; modellik üzerine eğitim almak, Türkiye'yi yurt dışında temsil etmek, ayrıca iyi bir dans okulunda tango öğrenmek. Bayraktar, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Bu hayatta sahip olduğum annem, kardeşim, eniştem, teyzem, kuzenlerim, erkek arkadaşım, arkadaşlarımdan ayrılmamak" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiklerime zarar gelmesi" diye cevap veriyor. -
Güzellerden mektup var
Buraya geldiğim için çok mutluyum. İlk 20'de olmam bile benim için çok önemli. İlk kamp gününde beri çok mutluyum, eğleniyorum, gülüyorum. Bir kaç kişiyle anlaşamama rağmen morelimi hiç bozmuyorum, en çok sevdiğim arkadaşlarım Beste ve Dilay... Kampta memnun olmadığım hiç birşey yok her şeyden memnunun. Nurcan Hanım, Burcu Hanım Saliha Hanım, Işıl Hanıma çok teşekkür ediyorum, gerçekten ilgileri, disiplin olmaları bizim için çok avantajlı. Dans dersleri inanılmaz eğlenceli geçiyor. İlke Hanım eşliğinde yaptığımız dans koreografisinde inanılmaz zevk aldım. Hayatım keşke hep kamptaki gibi dolu dolu geçse. Yemekler gayet sağlıklı, ara yemeklerimiz heyecanla bekliyoruz burda :) -
-
SON GÜN HAVUZA GİRMEK İSTİYORUM
Uğurkan Erez'in eşliğinde yapmış olduğumuz çalışmalar benim için çok önemli. Pür dikkat gözlemliyorum. Ağzından çıkan her kelime, bize göstermiş olduğu koreografiler... Çok mutluyum ve kimsenin beni yarışma gününe kadar mutsuz etmesine izin vermeyeceğim. Çok heyecanlı olduğumu belirtmek istiyorum, herkesi seviyorum. Burcu inanılmaz birisin :) Not: (Son gün havuza girmek ve danette antep fıstıklısından yemek istiyorum :) ) -
03 BÜRDE ASLAN (iZMİR)
1 Ocak 1989, İzmir doğumlu güzelimiz, 1.80 boyunda ve 89/63/92 ölçülerine sahip. Aslan, 5 yıldır profesyonel olarak modellik yapıyor, kendini bu sene hazır hissetmiş ve yarışmaya katılma kararı almış. "Her şeye pozitif bakmaya çalışmam en beğendiğim özelliğim ve yardımsever olmayı seviyorum." diyor ve hobilerini ise şöyle sıralıyor: "Kitap okumak, sinema, yüzmek, bowling oynamak, tv seyretmek"... "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Tabii ki herkes kendine göre güzeldir. Fakat ben ilkokulda güzelliğimin pek farkında değildim" diye yanıt veriyor. Aslan'a göre Türkiye'nin en güzel kadını annesi ve Hülya Avşar; dünyanın en güzeli ise Angelina Jolie. Aslan'ın en büyük hayali; Ceylan Saner, Deniz Pulaş, Sema Şimşek, Çağla Şikel gibi işini düzgün, kaliteli yapan bir model olup model okulları açmak. Aslan, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Bütün işlerimin yolunda gitmesi ve başarılı işlere imza atmak" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Hedeflerime ulaşamazsam dünyanın en mutsuz insanı olurum heralde" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Buraya gelmeden önce sıkı bir disiplin oludğunu biliyorum.O yüzden şaşırmadım.Ama burda olmaktan o kadar mutluyumki... Ne kadar yorgun olursam olayım arkadaş ortamım ve sizler sürekli beni güldürebiliyorsunuz. Çok eğlenceli ve kaliteli bir kamp süreci sunduğunuz için sizlere çok teşekkür ederim. Bu kampta ilk önce annemi, özel makarnalarımı ve çikolatalarımı çok özledim. Daha 1. olabilir dediğim birisi aslında yok. Son güne kadar bekliyorum. -
Güzellerden mektup var
Uğurkan Erez'e bayılıyorum, bitiyorum,en önemlisi aşığım... O bize bağırırsa bağırsın ben bizim için kalbinden geçenleri az da olsa tahmin edebiliyorum. Burada düzenli beslenmeyi, sağlıklı olmanın kurallarını öğrendim. Bana farkına varmadan aslında bir çok şey kattınız. Bunlar için sizlere ayrı ayrı çok teşekkür ederim. Ve kim ne derse desin bence en iyi anlaşan 20 kız bu kamptayız :)) -
-
04 DİLAY KORKMAZ (ANKARA)
20 Haziran 1990, Ankara doğumlu güzelimiz, 1.82 boyunda ve 95/69/97 ölçülerine sahip. Korkmaz, yarışmaya katılma kararını nasıl verdiğini söyle açıklıyor: "Uzun zamandır yakınlarım ısrar ediyorlardı, ben de Miss Turkey'in reklamlarını görünce aileme danıştım ve daha sonra başvurdum." En beğendiği özelliği, hayatta başına gelen olumsuzluklara çok üzülmeyip, kendini harap etmeyip, mutlu olması... Hobileri arasında alışveriş yapmak, yakınlarını onların hayal ettiği gibi giydirmek, takı ve kıyafet tasarlayıp dikmek var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Bilmiyorum : Sınıf arkadaşlarıma sormak gerekir" diye yanıt veriyor. Türkiye'nin ve dünyanın en güzel kadınını ise şu sözlerle anlatıyor: "Annem : Çağla Şikel bana göre çok güzel. Dünya çapında ise Alessandra Ambrossie. Ama daha güzelleri de vardır tabii ki..." En büyük hayali; mutlu olabileceğim işlerde çok iyi yerlere gelmek. Korkmaz, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Bütün sevdiklerimin yanımda olması ve hep birlikte gülebilmemiz" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Haksızlığa uğramak ve yakınlarımdan birinin hayatını kaybetmesi" diye cevap veriyor. -
ARTIK DANS VE YÜRÜYÜŞ DERSLERİNE ALIŞTIM
Kampa geldiğim ilk gün herşeyin çok farkında değildim. Günler geçtikçe Türkiye'nin ilk 20 güzeli arasına girdiğimi daha iyi anladım. İlk başlarda yemeklere alışmak zor gelmişti. Canım tatlı ve makarna istiyordu. Ama şu anda yemeklere alıştım. Doğru beslenmeyi vedisiplini öğrendim. Ankara'ya döndüğümde artık yemeğin üzerine hemen tatlı yiyeceğimi hiç sanmıyorum.:) Dans ve yürüyüş koreografileri zor gelmişti ama ikinci gün alışmaya başladım. İlk gün hiç dans edemediğim için İlke Hanım uyarmıştı. 11 numara Melis bana gösterdiği ve birlikte dans ettik. İkinci gün dansın bir bölümünü yapmaya başladım. .. Çalıştıkça her şeyi yapabileceğimi görünce mutlu oldum ve moralim daha yüksek oldu. Uğurkan beyle çalışmak çoz güzel bir duygu ondan öğreneceğim çok şey olduğuna inanıyorum. Ekip çok iyi Işıl, Burcu, Nurcan, Saliha Hanım, dansçımız İlke Hanım hepsi birbirinden yetenekliler ve bize sürekli bi'şeyler vermeye çalışıyorlar. Oda arkadaşım ve diğer arkadaşlarımı seviyorum, başta gözde, Beste, Naz olmak üzere... Annemi, kardeşimi ve babamı çok özledim. Babamın beni desteklemesi kendime olan güvenimi arttırdı. Kamp bitmeden bir kere daha telefon şansı verseler ve bir kere de çikolata yedirseler çok daha mutlu olucam. Kim birinci olur bilmiyorum; çünkü kampta herkes gün geçtikçe farklılaşıyor. Şimdilik bu kadar. Günlerim güzel geçiyor. Bakalım 1 Nisan akşamı bizi neler bekliyor? -
-
05 YELİZ GÜVENÇ (İSTANBUL)
3 Nisan 1987, İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.81 boyunda ve 82/62/90 ölçülerine sahip. Yarışmaya, mankenlik yapmak istediği ve Miss Turkey de okul olduğu için karar vermiş. En beğendiği özelliği; sakin, sabırlı olması ve yerine göre konuşması. Hobileri arasında müzik dinlemek, kitap okumak, köpeğiyle oynamak ve sohbet etmek bulunuyor. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır. Dikkat çekerdim sadece boyumla fakat güzellik konusunda en zayıf halkaydım diyebilirim" diye yanıt veriyor. Güvenç'e göre; Türkiye'nin en güzel kadını Tülin Şahin, dünyanın en güzel kadını ise Bar Rafaeli. En büyük hayali; Avrupa'da mankenlik yapmak. Güvenç, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Annemle vakit geçirmek, köpeğimi uyurken kaşımak, Güliz'le (kardeşim) sohbet etmek" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Evimden uzaklaşmak" diye cevap veriyor. -
Güzellerden mektup var
Kampta 5. günümüz doldu bugün. İk geldiğim günü hatırlıyorum; geri mi dönsem acaba demiştim. Çünkü annemi ve biricik bebeğim Leo'u (köpeğimiz) daha bir kaç saat geçmesine rağmen çok özlemiştim.Sonra hayallerimi düşündüm ve sabrettim.Bugünbunu yazarken iseburada olmamın ne kadar önemli bir karar ve bir o kadar da yerinde karar olduğunu anladım. 17 yaşımdan bire manken olmayı istiyordum. Ama mankenlik zor.Yürüyüş bilmeden hiçbir ajans seni bünyesine almıyor.Miss Turkey ise zoru başartan bir okul. Sadece 11 günlük bir kap sürecinde sizi getirdikleri nokta paha biçilemez. Eğitim demişken Uğurkan Erez geliyor aklıma. Ne kadar aralarda sert çıksada bizim canım acımasın diye topuklu ayakkabılarımız çıkarttırmayı düşünecek kadar yufka yüreklidir. Gerçekten geldiği yeri hak eden bir eğitmen. Burada bizimle ilgilenen annelerimeze de çok teşekkür etmek istiyorum. Işıl, Saliha ve Burcu Hanım çok iştenler. Bize birer bebek gibi baktılar. Bunun dışında çalışmalarımız sırasında bizi izlemeye gelen çok sıcak kanlı bir insan olan Özcan Bey'i görmek bize enerji verdi. Tabi ki evemi, annemi ve Leo'yu çok özlüyorum. Ama buradaki kısa kamp sürecinde hayatımdan öğrenmekte zorluk çekeceğim şeyi öğrendim; özgüven... Her ne kadar yemekler az bulunsada annelerimiz ve Uğurkan Bey bizi güler yüzüyle doyuruyor :))) -
-
06 BUSE IŞIK (İZMİR)
10 Şubat 1988, Karahallı doğumlu güzelimiz, 1.79 boyunda ve 88-62-91 ölçülerine sahip. Modellik yapan Işık, kariyeri açısından önemli bir basamak olduğunu düşündüğü için yarışmaya katılmış. En beğendiğiniz özelliği, eğlenceli bir insan olması. Hobileri arasında tenis oynamak, buz pateni, kitap okumak, dans etmek, film seyretmek var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Işık'a göre Türkiye'nin en güzel kadını Tuğçe Kazaz; dünyanın en güzeli ise Heidi Klum. En büyük hayali Victoria's Secret defilesine çıkmak. Işık, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Başarılı olmak" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Ailemi kaybetmek" diye cevap veriyor. -
Güzellerden mektup var
Kamp günlüğü : Bazen uykusuz kalıyorum. Bitki çaylarıyla da kendime gelmeye çalışıyorum. Koreografi çalışırken çok keyif alıyorum, çok eğleniyorum.Fakat çalışmalar biraz uzun sürünce gece geç saatlere kadar çalışmamız gerekiyor. Uğurkan Erez ise çok tatlı biri, enerjisi çok güzel. Yaptığı bir çok şeyi hissederek yapıyor. Bu da beni heyecanlandırıyor. Çok mutluyum burda olmak beni çok mutlu ediyor. Ailemi yavaş yavaş özlemeye başladım. Kazanırsam bu yarışmayı eve gidip annemin kollarında ağlamak istiyorum. Çok duygulu anlar yaşıyorum. Çünkü bazı koreografi müzikleri sanki insanın ruhunu okşuyor (Kazanamasam da ağlayacağım!) Oda arkadaşım çok tatlı bir kız. Çok iyi anlaştık (Gerçi müzik tarzımız ve bir çok sosyal yönümüz ortak olmasa da biz yine de ortak alanlar bulup keyif almaya çalışıyoruz. ) -
-
Güzellerden mektup var
Bu yarışmada favorim çok var. Umarım herkes mutlu olur. Favorim; 3, 4, 9, 15 ve 7 numaralı yarışmacı arkadaşlarım. Ama burada herkes güzel , her birinin ayrı ayrı şansları var. Ama bende kendime güveniyorum. benim de şansım var. Kamp annelerimiz ya da sorumlu ablalarımız da çok iyiler. Her bir ihtiyacımızı gidermeye çalışıyorlar (Çok iyiler). Her ne kadar mesafeyi korumaya çalışsalar da ben onların içini görebiliyorum. Uyumak istiyoruuum. Hep gecenin sonuna dorğu koreografi çalışırken uykum geliyor. Konsantre olamıyorum. ama yapıcak bir şey yok.Sonuçta bu bir yarışma. Saygılar -
07 BAŞAK BİLGİNER (İSTANBUL)
9 Eylül 1991, Şişli - İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.82 boyunda ve 86-66-97 ölçülerine sahip. Bilginer, yarışmaya arkadaşları ve yakınlarıyla konuşup başvurma kararı almış. En beğendiği özelliği şöyle tarif ediyor: "Gülümsemem, samimiyetim ve içtenliğim"... Hobileri arasında yeni yerler gezerek fotoğraf çekmek, yağlı boya resim yapmak var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Tatlıydım da güzellik bilemiyorum" diye yanıt veriyor. Ona göre; Türkiye'nin en güzel kadını Tülin Şahin, dünyanın en güzel kadını ise Sharon Stone... En büyük hayali, çektiği fotoğrafların yağlı boya resmini yaparak, fotoğraf ve resmin yan yana durduğu bir sergi açmak. Bilginer'i en mutlu eden şeyler arasında ailesi, başarıları, en değerli varlığı ve yakın arkadaşları var. En mutsuz eden şey ise sevdiklerini kaybetmek... -
-
Güzellerden mektup var
Kampımız çok kontrollü, disiplinli, bazen eğlenceli, bazen de yorucu oluyor. Beklediğimden de az yemek yiyoruz. Aslında olmasıgereken şekilde beslenmimez rağmen alışık olmadığım için biraz zorlanıyorum. Yeni yeni yemek alışkanlığımın düzene girdiğini, dikkatli beslendiğimi farkediyorum. Babamı, annemi çok özledim. Arada sırada annemle çok kavga ederiz, çok dağınık oludğum için amaonları bile özledim. Yunusu, Ferhatı, Kübrayı, dershanede sınıf arkadaşlarımı ve telefonumu çok özledim. Hep elimizde olan telefondan da ayrı kalmak zormuş. Çok habersiz kalıyoruz kamp dışından. Burdan çıkınca yemeğimin suyuna ekmek banarak yiyeceğim galiba... Çikolatalı dondurmalı suflelerde yiyebilirim. Kolay dayanabilecek miyim bilmiyorum.Böle kısa bir arayla burdaki şekilde beslenmeye devam edeceğim. Kampta oda arkadaşımla çok iyi anlaşıyorum. Çok iyi ve hoş biri. Uğurkan Bey'in dersleri çok yorucu. Aramızda konuştuumuzda haklı olarak sinirleniyor. Aslında çok merhametli ve kibar. Topuklu ayakkabılara da alışık olamadığım için uzun süre ayakta durmak zor. Onun dışında her şey çok güzel kamp annelerim, ablalarım da çok iyi... Mutluyum... -
08 EMEL ERDEMANAR (BURSA)
17 Ocak 1988, Dammam - Suudi Arabistan doğumlu güzelimiz, 1.75 boyunda ve 90-60-89 ölçülerine sahip. Yarışmaya katılmaya ailesi ile birlikte karar vermiş. En beğendiği özelliği, samimiyeti ve gülümserliği. Hobileri; yüzmek, puzzle yapmak, dans etmek ve müzik dinlemek. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Erdemanar'a göre; Türkiye'nin en güzel kadını Azra Akın; dünyanın en güzel kadını ise Adriana Lima. En büyük hayali Victoria's Secret mankeni olmak. Erdemanar, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Miss Turkey 2010'da birinci seçilmek" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Ailemin yanımda olmaması" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
İlk gün 180 kişiden 20 kişiye inmek binem için anlatılmaz bir mutluluktu. Kampımızda yemekler çok az gelip beni mutlu etmeselde; her gün dans, koreografi ya da yürüyüş adına birşeyler öğrendiğimi farkettiğimde mutluluğum mutsuzluğumu ya da açlığımı tamamen bastırıyor. Kampımızın disiplininegelince; kesinlikle çok disiplinli. Bu yüzden o kadar yakarışlarımız anlayıp, güleryüzle karşılayıp düşüncelerimizi aydınlatan kap annelerime teşekkürlerimi sunarım. Oda arkadaşımdan çok memnunum. Gülümsemesi beni rahatlatıyor. Düşüncelerimiz uyutuğu için çok iyi anlışıyoruz. Burada oluduğm için kendimi çok şanslı hissediyorum. Çünkü hiç bir tecrübemyok amabunu Türkiye'nin en iyi hacalarıyla açığımı kapatma şamsım var. Teşekkürler... -
09 SERENAY SARIKAYA (ANKARA)
1 Temmuz 1992, Ankara doğumlu güzelimiz, 1.75 boyunda ve 88-62-99 ölçülerine sahip. "Miss Turkey'e katılma kararını nasıl verdiniz?" sorusuna, "Böyle bir organizasyonun varlığından zaten haberim vardı" diye yanıt veriyor. En beğendiği özelliği, pozitif ve enerjik olması. Hobileri arasında spor yapmak, dans etmek ve vizyon filmlerini ve tiyatroları takip etmek bulunuyor. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Bilmem... Ama peşimde çok erkek olduğunu hatırlıyorum. Biraz da kafa dengiydim sanırım hatta erkek gibi..." diye yanıt veriyor. Sarıkaya'ya göre; Türkiye'nin en güzel kadını Gülben Ergen, dünyanın en güzel kadını ise annesi. En büyük hayali; hayallerini gerçekleştirebilmek! Sarıkaya, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Her şeyden mutlu olurum. Samimiyet, içtenlik ve masumiyet önemli! Evrendeki her şey zaten mutluluk sebebi" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiklerimin herhangi bir sebepten benim arkamda olmayışları ya da onlara bir şey olması beni çok mutsuz" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Buraya gelmeden önce Miss Turkey kampını eğlenceli vakit geçirebileceğim, her anını tadını çıkarabileceğim, çok dengeli beslenebileceğimiz için en azından hayatımda ilk defa on gün boyunca sağlıklı zaman geçireceğim bir yer olduğunu düşünüyordum. Nitekim öyle de oldu. Özel hayatımda disiplini, tertipi, düzeni, sağlıklı yaşamı ve yoğun çalışma temposunu, bir saniyenin bile boş olmaması durumunu inanılmaz sevdiğim için öncelikle burada olmaktan çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Bir çok konuda diğer arkadaşlarıma kıyasla beni zorlayan pek birşey olmadı. Ben burada yarışmaya odaklı değil, olabildiğindce zamanımı güzel değerlendirmeye ve bir çok şey öğrenerek buradan çıkmaya odaklı zaman geçiriyorum. Ama her şey anlattığım kadar da pozitif değil aslında... :) ÇİKOLATA'yı akşama kadar uyumayı, çıldırmış gibi yemek yemeyi inanılmaz özledim. Bi'de ANNE'mi! :( Yine de burada olabilmekten son derece gururlu ve mutluyum! buna sebep olan herkese TEŞEKKÜRLER! Dilerim hepimiz en azından gelecekte hayal ettiğimiz yerlerde oluruz! -
10 GÖZDENUR BEŞKARDEŞ (İSTANBUL)
1 Ocak 1991, İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.72 boyunda ve 88-64-94 ölçülerine sahip. Beşkardeş, yarışmaya daha önce de katılmak istiyormuş ama cesareti yokmuş ve arkadaşlarının desteğiyle başvurmaya karar vermiş. En beğendiği özelliği, uyumlu ve samimi olması. Hobileri; yüzmek, snowboard yapmak, fotoğraf çekilmek-çekmek, alışveriş yapmak, kitap-dergi okumak, takı tasarlamak, arkadaşları ve ailesiyle vakit geçirmek. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Beşkardeş'e göre; Türkiye'nin en güzel kadını Hülya Avşar; dünyanın en güzel kadını ise Adriana Lima. En büyük hayali; yaşlandığında, geçmişi gözden geçirirken her şeyi dolu dolu yaşamış olduğunu anımsamak. Beşkardeş, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Buradan dereceyle ayrılıp sevdiklerime kavuşmam" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Uzun süre ailemden ayrı kalmak" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Yarışmaya başvururken bu kampta olmayı çok içten dilemiştim ve buradayım.Elemeler sırasında vedaha sonrada bu kampta tanıştığım kızlarla şu anda çok güzel arkadaşlık ilişkileri kurduk. Provalarda ciddi olmak zorunda olduğumuz için dinlenme aralarımızda muhabbet edip, güzel vakit geçiriyoruz. Burada gelmeden önce daha soğuk ve mesafeli insanlarla karşılaşacağımı düşünürken, tam aksine çok içten ve eğlenceli kızlarla tanıştım. Bu yüzden zamanım çok keyifli akıyor. Kampta her şey düzenli, yemeklerimiz dengeli, vaktimiz az ve değerli. bunedenle her anımızda bir aktivite halindeyiz. Bu da beni mutlu ediyor. Bazı arkadaşlarımın zorlandığı oluyor ama daha benim için bir sorun yok, rahatım. Tüm bu güzel ve eğlenceli anların dışında özlediğim şeyler var. Biricik annemi, babamı ve kardeşimi inanılmaz özledim. Günlük hayatımda vaktimin çoğunu beraber geçirdiğim Didem, Gizem ve Reyhan'a kocaman sarılmak istiyorum ve buradan çıktığımda beni nasıl karşılayacağını bilmediğim birini de çok fazla özledim! -
Güzellerden mektup var
Burada bizim sağlıklı bir şekilde fit olmamız için verilen diyet listesine göre besleniyoruz. Uğurkan Beyin ve İlke Hanım'ın söyledikleriyle daha iyi nasıl yürüyebileceğimizi, nasıl durup, nasıl bakacağımızı öğrenmeye çalışıyoruz. Böyle özel ilgiyle, bu kadar değerli bilgileri alabileceğimiz bir ortamda olduğumuz için hepimiz çok şanslıyız. Ve tabii ki bize her konuda yardımcı olan kamp annelerine sahip olmazı da büyü şans.Olara da ayrıca tek tek teşekkür ederim. Rumeli'de saatlerce hahvaltı yapmayı ve çikolatalı suffle yemeyi,geç saatlere kadar uyumayı çok istiyorum.Bunları ymak için biraz daha vaktimiz var.Final gecesi için çok güzel kıyafetler hazırlanıyor ve bunları en iyi şekilde sergileyebilmemiz için çok özel koreografiler hazırlanıyor. Umarım bana öğretilen her şeyi en iyi şekilde jüriye sunup o geceden güzel bir sonuçla ayrılabiliriz. Bunu her şeyden çok istiyorum. Bu 20'de yer alan her kız çok özel, hepsine iyi şanslar diliyorum, hepimizin yolu açık olsun... :) -
-
11 MELİS ŞEN (İSTANBUL)
19 Nisan 1990, Üsküdar-İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.73 boyunda ve 85-65-89 ölçülerine sahip. Babasının vasiyetini yerine getirmek için yarışmaya katılmaya karar vermiş. En beğendiği özelliği; dürüst olması, samimiyeti, gözleri ve komiklikleri... Hobileri arasında bale, dans, seyahat ve alışveriş bulunuyor. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Öyle diye hatırlıyorum" diye yanıt veriyor. Şen'e göre; Türkiye'nin en güzel kadınları Hülya Avşar ve annesi; dünyanın en güzel kadınları ise Alessandra Ambrosio ve Charlize Theron. En büyük düşü; düşlediğinden de fazlasını gerçekleştirmek. Şen, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Sevdiklerimle birlikte olmak, emek verdiğim bir şeyi başarmak ve mantı yemek" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "İhanet ve sevdiklerimi kaybetmek" diye cevap veriyor. -
Güzellerden mektup var
Bu yarışma benim için bir dönüm noktası oluyor diyebilirim. Kampta her şey çok güzel başladı. Herkes yeni yeni birbirini tanımaya çalışıyordu. Ama ben bir amaç edindim; "Hepimiz birer rakipte olsak, birlikte çokça zaman geçireceğimiz için dostluklar kurabiliriz." Öyle de oldu, provalardan ara verdiğimiz azamanlarda hep birlikte çok keyifli vakit geçiriyoruz. Normalde yemeğe daha doğrusu en çok hazır yemeğe çok düşkünüm. Bu nedenle biraz zorlanıyorum. Ama her şeye değiyor. Ben tam olarak nerde bulunduğumuz yeni yeni idrak etmeye başlıyorum. Evet, ben bir yarışmaya katıldım ve ama herkesin yarışmaya hak kazanamayacağı 20 özel ve güzel genç kızın biri de benim. Yani biz Türkiye'nin en güzel 20 kızıyız. Bunun verdiği gurur, dereceye girmesem bile ileride çocuklarıma anlatacağım en güzel anılarımdan bir iolarak kalacak. Kamp hayatı çok yorucu, çok çalışıyor ve çok yoruluydoruz. Akşam odalarımıza gittiğimizde ayaklarımı patlıcan gibi görünce önce şok olmuştum ama artık alıştım. Yağlı yemekleri ve hazır yemekleri çok özledim. Hatta ikinci gece rüyamda doya doya mantı yedimi gördüm. Bu rüyaya bütün kızlar güldük. Çoğu yarışmacıyla paylaşımım var. Ben sıcakkanlı biriyim. Samimi olduğum için kimseyle iletişim problemi yaşamıyorum. -
-
Güzellerden mektup var
Dans derslerinden çok büyük keyif alıyorum. Çok uzun yıllar bale ve dans eğitim aldığım için burda dansetmek beni kendime getirdi. Koreorafi dersleri kendime güvenimin artmasına yardımcı oluyor. Bir hafta sonra yürüyüşümün, bakışımın, duruşumun tamamen değişeceğini şimdiden hissediyorum. Bu tecrübeyi başka bir yerde, başka bir zamanda kanamam. Hayatımda okadar önemli bir yer ettiki gelecekleilgilibütün planlarım değişti. Bun buyarışmayı gerçekten kazanıp etrafıma ışık saçmak istiyorum. Biricik annemi, teyzemi çok özledim. Ama Nurcan, Işıl, Saliha,Burcu ablam neredeyse annem - ablam gibi oldular. Hepsine çok teşekkür ederim. En çok özlediğim benim için en özel insanlardan biride hem en yakın arkadaşım, hem en yakın dostum, hem de dünyadaki en değerli partnerim sevgilim Berk. Onu çok özledim. Biliyorum oda aynı şeyleri hissediyor. Ama yarışma günü onun da izleyeceğini bildiğim için çok daha zarif ve estetik olmaya çalışıyorum.Bu rüya gibi kampa, rüya gibi yarışmaya bütün kalbimle inanıyorum. Masumluğa inanıyorum. Bana buyarışmaya girmem için destek olan Annem, Teyzem ve erkek arkadaşıma sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. Çünkü hayata bakış açım ve hayatımın renklerinin değiştiğini görüyorum. Çok mutluyum, gözlerimin içi gülüyor. Umarım her şey çok güzel olacak, ben inanıyorum. Herkese bol şans diliyorum ve teşekkür ediyorum. İyi varsınız... -
12 YILDIZ ERAS (ALMANYA)
1 Ocak 1990, Adapazarı doğumlu güzelimiz, 1.74 boyunda ve 90-65-90 ölçülerine sahip. Etrafındaki insanların desteği sayesinde yarışmaya katılmış. En beğendiği özelliği her şeyi pozitif olarak görebilmesi. Hobileri arasında resim çizmek, çekmek ve dikiş dikmek var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Eras'a göre; Türkiye'nin en güzel kadını Tuba Büyüküstün, dünyanın en güzel kadını ise Megan Fox. En büyük hayali; Victoria's Secret'ta bir kez dahi olsa sahne almak. Eras, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Şu an yarışmayı dereceyle kazanmak" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "İlk 20'ye girip, hiçbir yere gelememek" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
İlk olarak bana burada olma şansı verildiği için kendimi çok şanslı hissediyorum. Burada öğrendiğim her şey ileride benim için büyük bir deneyim olacak. Kamp hayatımız yorucu olmasına rağmen zaman su gibi akıp gidiyor. Uykusuzluğa ve açlığa bu kadar tahammül edebileceğimi zannetmezdim, yemeklerimiz az ama öz olduğu için olsa gerek.:) Yarışmacı arkadaşların oğuyla iyi anlaşıyorum. Hocalarımız ve tüm görevliler ara sıra kırıcı olsalar da anca böyle öğrenebileceğimizi düşündükleri ve haklı da oldukları için onlardan çok memnunum. Dışarıdaki hayattan hissettiğim tek eksiklik ailem ve en yakın çevrem. Dahasık telefon görüşmesi yapabilseydik çokmutlu olurdum. Çünkü ailemden ilk defa tamamen uzaklaştım . :( Ben sürekli dışarıda yemek yiyen biri olduğum için sadece o lezzetlerin biraz eksikliği var. Günler ilerledikçe hepimiz pozitif bir şekilde değişiyoruz. Bu yüzden 1 nisan gecesinin rüya gibi bir gece olacağına inanmaya başladım. Son olarak tüm ekibe çok ama çok teşekkürler etmek istiyorum ve biz yarışmacılara sabır ve bol şans diliyorum. :) -
13 İLAYDA OLGAÇ (İSTANBUL)
17 Ağustos 1987, İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.75 boyunda ve 86-60-93 ölçülerine sahip. Arkadaşları ve ailesinin baskısı sonucu yarışmaya katılmış. Hatta, ilk başvuruyu arkadaşı, onun adına yapmış. En beğendiği özelliği; doğal olması ve mücadeleci yapısı. Hobileri; amatör olarak fotoğraf çekmek, yüzmek, kitap okumak, sahilde köpeği ile yürüyüş yapmak. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Olgaç'a göre; Türkiye'nin en güzel kadını Hülya Koçyiğit, dünyanın en güzel kadını ise Audrey Hepburn ile Rita Hayworth. En büyük hayali; çok başarılı bir spiker ve program sunucusu olmak. Olgaç, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Sevdiklerimle beraber olduğum her an" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiğim birini kaybetmek" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
İlk 20'ye kladığım zaman çevremde duyduklarımdan dolayı kampta zorlanacağımı düşünmüştüm ama düşündüğüm gibi olmadı. Her şeyden gayet memnunum, her şy olması gerektiği gibi... Şimdiye kadar yemek açısından bir problem yaşamadım. Genelde kendimi tok hissediyorum. En sevdiğim öğün kahvaltı oludğu için sabahları kahvaltıya inip sofradaki çeşitleri görünce, evde yaptığım kahvaltılarımı özlemiyor değilim.Hatta annemin yaptığı bütün yemekleri ve anneannemin lezzetli tatılalarını çok özledim. Neyse ki şurda sayılı günümüz var. Bunu bilmek beni rahatlatıyor. Diğer özlediğim şeyler, arkadaşlarım ve tabii ik cannımdan bir parça olan köpeğim "Köpük".Onunla sahilde yürümeyi ve oyun oynamayı özledim. Burdan çıkınca ilk işlerimden bir tane, onunla ilgilenmek olacak. Sabahları zaten erken uyandığım için kamptada zorlanmıyorum. Uğurkan Erez'le yaptığımız koreografi derslerinden büyük keyif alıyorum ve severekyapıyorum. Zaman nasıl geçtiğini anlamıyorum bile... Dans koreografisinde ise ilk gün biraz zorlandım ve bu benim bir hayli canımı sıktı. Oda arkadaşımla birlikte aralarda çalıştım ve şimdi onu da çok keyif alarak ve eğlenerek yapıyorum. Bir diğer canımısıkan olay ise internette hakkımda yazılan bilgilerde "Yarışmaya ailesi ve arkadaşlarının baskısı ile katıldığım" yazılması. Yanlış bir cümle kurdum çünkü o gün çok acelemiz vardı çekimler yüzünden. Ailem ve arkadaşlarım bana hep katılmalısın diyorlardı.Ben de istiyordum fakat sınavlarıma ve kurslarıma denk gelince katılamadım. Busenezaman uyuncu seve seve başvuruda bulundum. Yoksa kimsenin baskısıyla bir şey yapıcak biri değilim zaten. Bu yazının düzeltilmesi için ricada bulundum, umarım en yakın zamanda düzeltirler. Oda arkadaşımla çok güzel zaman geçiriyorum. Boş olduğumuz zamanlarda çok eğleniyoruz ve gülüyoruz.Bütün kızlarla aram iyi, hepsiyle sohbet ediyorum.Araşamadığım kimse yok. -
Güzellerden mektup var
Kafamda belirlediğim her hangibir favori de yok henüz. Bana göer Miss Turkey diğer modellik yarışmalarından daha farklı. Daha başka kavramları temsil ediyor. Bu kavramlara da tam anlamıyla uyacak bir ivar diyemiyorum şu anda. Sonlara yaklaştıkça belli olur diye düşünüyorum. Çünkü şu anda herkes yein yeni öğreniyor her şeyi. Öğrenilenler oturdukça, favoriler de insanların kafasında belirecektir. Kamp sürecinde en eğlendiğim anlardan biri kostümlerle yaptığımız çekimdi. O gün çok güzel geçti, tabii bir o kadar da yorucuydu. Bu arada Tanju Babacan'ın yaptığı tuvaletler mükemmel. Kıyafetimi çok sevdim, bir an evvel üzerimde taşımak için sabırsızlanıyorum. Bu bu zaman kadar en mutlu eden olay ailemle telefonda konuşmaktı.Çok daha uzun zaman onlardan ayrı kaldığım oldu, o yüzden alışkınım ben amayine de selerini duymak bana çok büyük moral oldu. Şu anda beni en mutlu edecek şey tekrar bize böyle bir hak tanınması.Gerçekten çok çok çok mutlu olurdum. Ben bunları düşünüp, hayalimi kurarken zaman da çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Az bir zaman kaldı. Hepimiz elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Umarım o gece tüm izleyenlere mükemmel bir şov yaparız. Herkesin emeğine değmiş olur. O anı sevdiklerimle beraber yaşamak ve aileme de böyle bir an yaşatmak benim hayatımdaki en önemli hatıralardan biri olacak. Hak eden kazansın:) Hepimize bol şanslar. Ayrıca Özcan Sandıkçıoğlu'yla tanışmak ve bize yapılacak olan moral gecesini sabırsızlıkla beklediğim anlar arasında. Kampta mutlu olduğum anlardan bir tanesi de çekim sırasında Ebru Şam'in numarasını bu sene ben taşıdığım için gelip benimle beraber ikili fotoğraf çektirmek istemesi oldu. Bu zamana kadar hep beraber çok güzel zaman geçirmeyi başarabildik. umarım yarışma sonuna kadar da bu güzel ve olumlu havayı korur, burdan güzel arkadaşlıklar edinir, üstümüze düşen görevleri başarıyla tamamlarız. Sonuç ne olursa olsun, hayatımda yeri olan en önemli anılardan biri olcak. Ayrıca bizme sonuna kadar ilgilenen vebize emek harcayan herkeseçok teşekkür ederim. Bize burda çok güzel zaman geçirtiyosunuz. Teşekkürler... -
-
14 GİZEM MEMİŞ (ANKARA)
16 Mayıs 1990, Ankara doğumlu güzelimiz, 1.78 boyunda ve 89-64-94 ölçülerine sahip. Yarışmaya katılmaya, daha önce katılan bir arkadaşının "Sen de katılmalısın" dediğinde karar vermiş. En beğendi yönü doğal olması. Hobileri arasında voleybol oynamak, fotoğraf çekmek ve çekinmek, dans etmek, şarkı söylemek, yemek yapmak (özellikle tatlı), seyahat etmek, alışveriş yapmak, arkadaşlarıyla beraber olmak bulunuyor. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Sanırım" diye yanıt veriyor. Meriç'e göre; Türkiye'nin en güzel kadını Tuba Büyüküstün; dünyanın en güzel kadını ise Emma Watson. Memiç, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Ailem ve arkadaşlarımın hep yanımda olması" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiğim bir şeyin kaybolması" diye cevap veriyor. -
Güzellerden mektup var
Kampa çağrıldığımı öğrendiğim zaman diyetin bu kampta büyük bir yeri olacağını tahmin etmiştim.Ama ara öğün saatlerini bukadar sabırsızlıkla bekleyeceğimi düşünmemiştim. Gerçekten de aç kalıyoruz, aç geziyoruz, aç çalışıyoruz ve aç uyuyoruz. Şikayetçi değilim ama... Ben zaten Ankara'da da bundan çok farklı beslenmiyordum.Ama keşke daha fazla çorba içebilsek... Burda genelde form bisküvileri, sala, haşlanmış sebze yemekleri, meyve ve tavuk yiyoruz. Bugün beşinci günümüz ve daha bi r kere çorba iştik.Bu akşam menüde bir ezogelin çorbası olsa da içsek... Bir de benim vzgeçemezim tatlı aklımdan çıkmıyor tabi. Burda yediğimiz en tatlı şey yine form bisküvileri. O da güzel, hiç olmamasından iyidir; ama tatlı yapmayı da en az yemeği sevrdiği kadar seven bir insan olarak bu kadarıyla yetinmekte zorlanıyorum. Kamp sonrası yapacaklarım listesinin başında hemen bir pastaneye uğrayıp kocaman bir tiramisu yemek yer alacak sanırım :) Aç kalmanın yanı sıra giymeye çalıştığım ayakkabılar artık canımı yakmaya başladı. Yarışma gecesi giyeceğimiz silap topukluayakkabların 40 numarısı olmadığından geçici olarak başka bir model verdiler bana. Ama o ayakta bile duramayacağım kadar yüksek topukludu. Ben de onun yerine 39 numara onlardan aldım. Alışmak istiyoum çünkü. Ancak artık ona da dayanabileceğimi sanmıyorum. Umarım en yakın zamanda bir çift 40 numaralı siyah ayakkabım olacak. Diğer taraftan kamp ilk anından beri çok eğlenceli geçiyor.İlke iki gün gün boyunca dışarıdaydık. Saçlarımız profesyoneller tarafından yeni bir görünüm kazandıktan sonra Tanju Babacan'ın bizim için ayrı ayrı tasarladığı tuvaletlerimiz ve elbiselerimizin provasınagittik.Hem giyeceğim elbiseyi hem de tuvaleti çok beğendim.Ertesi gün sabahtan akşama kadar poz verdik. İlk olarak fotoğraf çekimlerimiz için stüdyoda saçımız, makyajımız yine profesyoneller tarafından yapıldı. Çekimler sırasında çok eğlendim ve umuyorum çekilen fotoğraflarımı da beğeneceğim :) -
-
Güzellerden mektup var
Akşam stüdyodoan Doğuş'un stüdyosundaki klip çekimimiz için ayrıldık. Çekimde Tuba Altan'ın tasarladığı birbirinden farklı ve güzel kostümler ve aksesuarlar kullandık. Ben beyaz karpuz ekeli bir elbise, beyaz ayakkabılar, altın rengi örgü eldivenler giydim.Saçımda kocaman bir toka ve gözümde beyaz gözlükler vardı.Çok farklı bir deneyim oldu benim için. Bir yönetmen karşısında kameralara poz vermek... Hepimiz çok güzel görünüyorduk ve çok eğleniyorduk. Çarşamba günü Uğurkan Hocamız ve İlke Hocamızın gelmesiyle koreografi çalışmalarına başladık. İlk başta biraz zorlansam da onların öğretme isteği vebenim öğrenmeye çok hevesli oluşum sayesinde yol katettiğime inanıyorum.Sonuç olarak insanlara çok gzüel bir şov sergileyeceğiz. İki hocamıza da bize harcadıkları emek ve gösterdikleri sabır için çok teşekkür ediyorum. Vekızlar... Her ne kadar rakip olsak da bence buraa gelecekte devem edecek arkadaşlıkların temelini atıyoruz. Oda arkadaşımın yanı sıra iyi anlaştığım bir çok kız var.İnanıyorum ki hepimiz iyi niyetle buradayız.Birbirimize rakipmişiz gibi davranmıyoruz. Beraber gülüyoruz, eğleniyoruz, yoruluyoruz veberaber aç kalıyoruz... Çok iyi vakit geçiriyoruz ve sadece 5 günümüzün kalmış olmasıçok üzücü. Keşke her yıl belirli bir zamanda beraber kamp yapacak bir ekip olsak :) Evimi, ailemi, arkadaşlarımı, voleybol oynamayı, uhu ve prit kokusu eşliğindeki derslerimiz, hatta evdeki susmak bilmeyen kuşumuzun sesini bile özlüyorum. Ama biliyorum ki döndüğümüzde burada geçirdiğimiz güzel günleri de çok özleyeceğim... Ve teşekkürler: Bu yarışmayı gerçekleştirerek bize bir çok imkan sunan başta Özcan Sandıçıoğlu olmak üzere tüm ekip çalışanlarına çok teşekkür ediyorim. Bize gerçekten çok emek harcıyorlar ve bizleri iyi yerlerde görmek istiyorlar. İnşaallah, onların emeklerini boşa çıkarmayacağım ve elimden gelenin en iyisini yapacağım. -
15 AÇELYA KARTAL (İZMİR)
29 Ekim 1991, İzmir doğumlu güzelimiz, 1.81 boyunda ve 90/60/92 ölçülerine sahip. "Miss Turkey her genç Türk kızının hayalidir. Bu da benim hayallerimden birisi." diyor. En beğendiği özelliği, insanlara karşı her zaman bakış açısının iyi olması. Hobileri arasında kitap okumak, spor yapmak, müzik dinlemek, annesi ve arkadaşları ile vakit geçirmek var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "İlkokulda insan kimin güzel olup olmadığıyla ilgilenmez, aklı fikri oyun oynamaktır" diye yanıt veriyor. Ona göre; Türkiye'nin ve dünyanın en güzel kadını annesi... En büyük hayali, "dünyadaki en iyi top modellerden biri olup Türk'ün başarısını göstermek". Kartal'ı en mutlu eden şey spor yapmak, en mutsuz olduğu an ise evde pişkin pişkin oturmak. -
-
Güzellerden mektup var
Bugün kampta 6. günümüz. Her şey çok güzel gidiyor, özeldiklerimiz dışında. Ben en çok domates yemeği özledim ve tabii ki de annemi ve babamı... Beni en çok zorlayan şey uykusuzluk ve annemi sabah sabah o güzel enerjisiyle görememek. Dün koreografide 2. günümüzdü ve ben yüksek topuklu yüzünden dansta bileğimi burktum. Allahtan spor yapıyorum da sakatlıkları çabuk atlatıyorum. Ama yine de çok acıyor. Benim kahve içmediğim zaman başım ağrıyor, ben bir bağımlıyım bu kamptan çıkar çıkmaz koşa koşa kahve satan shoplara gideceğim.Burda olmaktan çok mutluyum. Çnkü Türkiye'nen en güzel 20 kızı arasında olmak gurur verici. Benim bir favorim yok. Çünkü bütün kızlar buraya elemelerden sonra geldi. Hepimizin kendine has havasıve güzelliği var. Bugünlük bu kadar kamp günlüğü xoxo, yarışmacı kız :) -
16 NİLŞİHAN AKAR (İZMİR)
23 Ağustos 1992, İzmir doğumlu güzelimiz, 1.78 boyunda ve 89.64.94 ölçülerine sahip. Yarışmaya ailesinin, çevresinin ve ajansının teşvikiyle katılmış. En beğendiği özellikleri; düzenli, dürüst ve pozitif olması. Hobileri arasında spor yapmak, dans etmek, müzik dinlemek, ATV kullanmak, yüzmek ve kitap okumak var. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Ona göre; Türkiye'nin ve dünyanın en güzel kadını annesi... Modellikte kendini geliştirerek, dizilerde rol almak istiyor. Akar, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Annemin yanımda olması" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiklerimi kaybetmem beni çok mutsuz eder" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Bugün kampta altıncı günümüz. Her şey çok güzel, zevkli ve bir o kadar da yoğun, yorucu geçiyor. Ben en çok annemi, arkadaşlarımı, ablamı veburger yemeyi özledim.:) Ven benien çok üzen şey uykusuzluk -uyumayı çok seviyorum- ama uykumu alamasam da kalkınca yine enerjim yerine geliyor. Dans ve koreografi lere başlayınca:) Geçen sene debu yarışma katılmıştım. Yaşıman dolayı kampın ikinci güün ayrılmıştım ve çok üzülmüştüm. Dört gözle bekliyordum 2010'u. Burada olmaktan çok mutluyum ve Türkiye'nin en güzel 20 kızı arasında olduğum için şanslı hissediyiyorum kendimi. Kamp bitinci evime gidip internete girmek olacak.İnternette vakit geçirmeyi çok seviyorum.TV yerine tüm günü nette olup her şeyi ordan izliyor, araştırmalarımı netten yapıyorum.O yüzden çok özledim. Yemek yemeyi de çok seviyorum. Buraya geldiğimde çok zorlanmıştım. Bir türlü doymuyordum ve şimdi ise bir dilim ekmeği bile zor yiyebiliyorum, alıştı midem. Ve kampta bizimle birebir ilgilenen herkeseçok teşekkür ederim. Çok seviyorum hepsini, bize çok yardımcı oluyor, ellerinden geleniyapmaya çalışıyorlar bizim isteklerimiz için. Vekoreografilerde çok güzel geçiyor. Topuklular da çok yorucu olmasına rağmen çok mutluyum. Umuyorumki bu kadar çalışmaya, yoğunluğa değecek. -
17 GÜLİZ GÜVENÇ (İSTANBUL)
3 Nisan 1987, İstanbul doğumlu güzelimiz, 1.83 boyunda ve 81-64-88 ölçülerine sahip. Model olmak istediği ve en iyi burada eğitim alabileceğini düşündüğü içiç yarışmaya başvurmuş. En beğendiği özelliğini şöyle anlatıyor: "Hayvanları özel bulmam, insanları da özel bulmamı sağlıyor ve böylelikle her canlıyı eşit görüyorum. Bu düşüncemi beğeniyorum." Hobileri; buz pateni izlemek, müzik dinlemek ve kitap okumak. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır. Hiçbir zaman da onlara özenmedim. Güzellik ne bilmezdim. Sanki herkes güzeldi gibi gelirdi bana" diye yanıt veriyor. Güvenç'e göre; Türkiye'nin en güzel kadını Tülin Şahin; dünyanın en güzel kadını ise Miranda Kerr. En büyük hayali; gerçekleştirmek istediklerini yaşamak. Güvenç, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Eşit bir yaşam" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "İnsanların sadece kendilerini düşünerek hareket etmeleri. Yani bencillik. Dünya'da tek yaşamadığımızı bilmeliyiz" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Öncelikle merhaba. Kampa geldiğimde ilk gün yataktan kaltıktan sonra ben neredeyim, napıyorum diye düşünerek bocaladım.Bir kaç günümüz kampta çekimlerle geçti ve gerçekten ben böyle bir şey hayatımda yaşamadım.Ben düzenli yaşana bir insan değildim. Kendime şaşırmayabaşladım. "Güliz bu sen misin?" inanamıyorum. Ama buradayım ve bunu isteyerek geldim ve de yapmalıyım. Çekimlerde hem çok eğlendik hem de çok yorulduk. En sevindiğim anlar hem annamle konuşabilmekhem de Uğurkan Erez'dan iyi bir söz duyabildiğim zamanlardı. Tabi annemle sadece bir kez konuşabilme şansım oldu.Uğurkan Erez'e gelince onun ne istediğini anlamay başlaım; izlemek ama disiplin içerisned. Bu hoşuma gitti. Çünkü disiplini ben de çok seviyorum. Burada bir çok kişiye çok sevdim. Burcu, Saliha Hanım ve tabiiki Işıl Hanım. Onların sabırlarına hayret ediyorum. Buraya askeri kamp diyorlar ama ben olsam bukadar yumuşak davranmazdım. Alkışlıyorum. Günün sonunda n'olur diye düşündüğümde bir kaç kişi geliyor aklıma. Bakalım bekleyip göreceğiz. Aslında buraya gelme sebebim Uğurkan Erez'den eğitim almaktı. Onunla ilk günümüzden sonra kamak istediğimi düşündüm. Ne kadar zor biriymiş. Ama çok şanslıyız. istediğimiz oluyor galiba çok iyi bir eğitimle buradan çıkmış olacağız. Buradan ayrıldığımda en çok istediğim anneme sarılmak. Ve tabii ki Leo bebeğim, canım, kardeşim, köpeciğim onu veannemi çok özledim. -
18 MERVE SARI (İZMİR)
1 Ocak 1990, Konak / İzmir doğumlu güzelimiz, 1.81 boyunda ve 90.61.91 ölçülerine sahip. Sarı, yarışmaya küçüklüğümden beri hep katılma istiyormuş ancak işleri ve okulu nedeniyle ertelemiş. Bu senenin en uygun zaman olduğunu Sarı, kendini hazır hiseetiği için yarışmaya katılmaya karar vermiş. En beğendiği özelliği; kendime güveni ve zor koşullarda kalsa dahi hiç ümidini kaybetmemesi. Hobileri; fotoğraf çekmek, yüzmek, yemek yapmak ve ailesiyle zaman geçirmek. "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır. Belki en çirkini bile sayılırdım" diye yanıt veriyor. Sarı'ya göre; Türkiye'nin en güzel kadınları Ajda Pekkan ve Türkan Şoray; dünyanın en güzel kadınları ise annesi ile Heidi Klum. En büyük hayali, yarışmada dereceye girmek ve kaliteli bir model olmak. Sarı, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "İşlerimde ve hedeflerimde başarıya ulaşmak beni hep mutlu eder" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Ailemle ilgili problemler, ve devamlı başarısızlık beni mutsuz edebilir" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
Kamp benim için beklediğimden zorlu geçiyor. uzun ve yorucu süren çalışmalarımızla gece geç yatıp sabah erken kalkıyoruz. Uyku problemi yaşıyorum. Kamp başladığından beri en çok özlediğim çikolata ve telefonumdur. Diyet programımız çok ağır. Bu beni zorluyor. Uğurkan Erez'in hazırladığı muhteşem koreagraflara saatlerce çalışsak bile yorgunluğumu hissetmiyorum. Dinlenince farkediyorum. Onunla çalışmak zor da olsa çok zevkli. Bunun için kendimi şanslı hissediyorum. Kampta favorim yok. sonuçta hepimiz 1600 kişi arasından seçildik. Bence herkes çok güzel. Kendime güveniyorum. Yarışma günü elimden geleni yapacağım. Burdan aileme sevgilerimi ve selamlarımı gönderiyorum. Beni destekleyen herkese çok teşekkür ediyorim. -
19 DÖNDÜ ŞAHİN (ALMANYA)
23 Aralık 1985, Almanya / Nürnberg doğumlu güzelimiz, 1.83 boyunda ve 90.64.92 ölçülerine sahip. Yarışmaya arkadaşları, onun yerine başvurmuş. En beğendiği özelliği, küçük şeylerden mutlu olması. Motor kullanmak, fitness ve taekwando hobileri arasında... "İlkokulda sınıfın en güzel kızı siz miydiniz" sorusuna "Hayır" diye yanıt veriyor. Şahin'e göre; Türkiye'nin en güzel kadını Türkan Şoray ve dünya'nın en güzel kadını ise Heidi Klum. En büyük düşü; tüm hayallerimi gerçekleştirmek. Şahin, "Sizi en çok ne mutlu eder?" sorusuna "Ailemin mutlu olması" diye; "En çok ne mutsuz eder?" sorusuna ise "Sevdiğim birini kaybetmek" diye cevap veriyor. -
-
Güzellerden mektup var
İlk olarak buraya gelmemesebeh olan olan arkadaşıma çok teşekkür ediyorum. Çünkü bu kampta her geçen gün yeni deneyimler yapıyorm. Bazı şeylerde zorlansam da bu deneyimlere gelecekte çok ihtiyacım olacağı için kendimi çok şanslı hissediyorum ve bana bu şansı verenlere çok minnettarım. En başta ailem olmak üzere en yakın arkadaşlarımı çok özlüyorum ve onları çok seviyorum.Kamptaki kızlarla ve ada arkadaşımla çok iyi anlaşarak çok iyi zaman geçiriyoruz. Çok az uyusam da günlerimiz yoğun ve tempolu olduğu için çok eğlenceli geçiyor ve yorgunluğumuzun farkına veriyoruz. -
Güzellerden mektup var
Diyetisyenden gelen programdaki yemekler çok güzel amabiraz daha lezzetli ve tuzlu olsa hiç fena olmaz :) Her n ekadar bu beni zorlasa da bizim formda kalmamız için yapıldığını biliyorum.O yüzden hayatımımdan memnunum, ama yine de çikolata yemeyi özledim :) Kaldığımız Legend Hotelde konforumuz yerinde, bahçesinde Lama, ördek ve tavşanlar dolaşıyor, onları izlemekten inanılmaz bir keyif alıyoruz. Burada olmaktan çok mutluyuz, hocalarımız ve bütün görevliler bizim için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar ve bize her şeyin en iyisini öğretiyor, onun için ben de her şeyin en iyisini yapmaya gayret ediyorum. Saygılarımla... -
-
20 FİLİZ ÖZGÜR (İSTANBUL)
Farklı bir ortam, farklı insanlar, farklı disiplinler , farklı enerjiler, farklı egolar ve farklı beslenmeyle sanırım burdan çıkınca farklı bir Filiz olacağım.İnanılmaz keyif alıyorum açıkçası, bir an önce yeni bir gün başlasın diye uyuyorum her gece. Kesinlikle spor kamplarından daha zevkli ve eğlenceli.Dansediyoruz, koreografiler öğreniyoruz, kıyafet provolar, kuaför vs. hakikaten zevkle buradayım. -
Güzellerden mektup var
Benden şikayet duyamazsınız. Çünkü şu an buradayım ve şu AN'ın enerjisinişikayetlerle, negatifliklerle düşünerek harcamak istemiyorum. Bu ortamda beraber bulunduğum herkesin, bu kısacık zaman da bana kattığı çok şey var. Olumsuz hareketleri görmüyorum,bana gerekeni, lazım olanı almaya çalışıyorum bu ortamdaki eğitmenlerimden ve arkadaşlarımdan. Çünkü şunu hatırlatıyorum kendime,: "Herkes aynı özden geldi, koşulsuz bütünün parçalarıyız." Bunları yaptıran egodur bize.Egoda vardır küskünlük, kırgınlık, öfke, nefret ve tüm negatiflikler. Ben ego tarafından değil de özünden bakmaya zorluyorum kendimi. İşte o zaman negatiflikleri görüp, etkilenmiyorsun. Tabi bazen etkileniyorum amakendi tekamülüm için bunların yaşanması gerektiğini düşünüyorum. Biraz felsefe yaptım sanırım ama iç dünyam günlük yazabileceklerimden daha baskın, ben kendi dünyamda yaşıyorum biraz. Beni aranıza aldığınız için bu ketamülü bana yaşattığınız için girçekten şükran borçlarımı sizelere sunuyorum. Sevgiler... -
-
Güzellerden mektup var
Türkiye'nin en güzel kızı olmaya aday Miss Turkey 2010 finalistleri 1 Nisan Perşembe gecesi Kral TV'den canlı yayınlanacak finalde yarışacak. -
Güzellerden mektup var
Beste Erkin (Ankara) -
-
Güzellerden mektup var
Selvinaz Bayraktar (İstanbul) -
Güzellerden mektup var
Bürde Aslan (İzmir) -
-
Güzellerden mektup var
Dilay Korkmaz (Ankara) -
Güzellerden mektup var
Yeliz Güvenç (İstanbul) -
-
Güzellerden mektup var
Buse Işık (İzmir) -
Güzellerden mektup var
Başak Bilginer (İstanbul) -
-
Güzellerden mektup var
Emel Erdemanar (Bursa) -
Güzellerden mektup var
Serenay Sarıkaya (Ankara), Serenay Sarıkaya ayrıca Adanalı dizisinde rol alıyor. -
-
Güzellerden mektup var
Gözdenur Beşkardeş (İstanbul) -
Güzellerden mektup var
Melis Şen (İstanbul) -
-
Güzellerden mektup var
Yıldız Eras (Almanya) -
Güzellerden mektup var
İlayda Olgaç (İstanbul) -
-
Güzellerden mektup var
Gizem Memiç (Ankara) -
Güzellerden mektup var
Açelya Kartal (İzmir) -
-
Güzellerden mektup var
Nilşihan Akar (İzmir) -
Güzellerden mektup var
Güliz Güvenç (İstanbul) -
-
Güzellerden mektup var
Merve Sarı (İzmir) -
Güzellerden mektup var
Döndü Şahin (Almanya) -
-
Güzellerden mektup var
Filiz Özgür (İstanbul) -
Güzellerden mektup var
İlk 20'ye seçilen Miss Turkey 2010 adaylarını, Polanezköy’de Legend Hotel’de 10 günlük yoğun kamp dönemi bekliyor. -
-
Güzellerden mektup var
Kampta 20 güzel final gecesi sergileyecekleri gösteri için Uğurkan Erez’in yorucu koreografi derslerine katılacak. -
Güzellerden mektup var
-