Genç müzisyen Yiğit Karataş: Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası sonrası çok güzel bir serüven başladı
Henüz 11 yaşında Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası'na katılan ve ardından Carnegie Hall, Lincoln Center gibi dünyaca önemli salonlarda çalan keman sanatçısı Yiğit Karataş, "Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası sonrası çok güzel bir serüven başladı. Birçok önemli konser salonunda, festivallerde, çok değerli sanatçılarla birlikte konser yapma imkanımız oldu" diyor. (Batuhan DURMUŞ / batuhan.durmus@ntv.com.tr)
Haberler ntv.com.tr 22.01.2021 - 16:09
-
Merak edenler için Yiğit Karataş'ı tanıyabilir miyiz?
- Keman sanatçısıyım. 26 yaşındayım. Mersin'de doğdum daha sonra İstanbul'a taşındım. Müzik eğitimim için ve kardeşimden görüp enstrüman çalmaya heveslendim. Kendimi en iyi ifade edebildiğim yolun o olduğunu fark edince artık bunun hayatımı geçireceğim yol olduğuna karar verdim. Kendimi bildiğimden beri bu işi yapıyorum. Ülkemizi dünyada birçok uluslararası festivallerde ve konserlerde temsil ettim. Bunlar arasında Carnegie Hall, Lincoln Center gibi dünyaca önemli salonlar yer alıyor. Türk vatandaşı olarak, aslında Avrupa'nın müziği olarak bilinen klasik müziği dünya çapında yapıyor olmak beni çok gururlandırıyor. Eğitimimi Juillard Müzik'te tamamladım. Şuan New York'ta yaşamaktayım. -
-
Müzik yolculuğunuz nasıl başladı, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası ile yollarınız nasıl kesişti?
- 11-12 yaşlarında Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın seçmelerine katıldım. Ve ondan sonra müzik yolculuğumda çok güzel bir serüven başladı. Türkiye’deki ve Avrupa’daki birçok önemli konser salonunda, festivallerde, çok değerli sanatçılarla birlikte konser yapma imkanımız oldu. O yaşlarda böyle profesyonel bir yapıda orkestra deneyimi elde etmek benim için gerçekten çok önemliydi. -
Doğuş Çocuk bu süreçte sizlere neler kattı?
- Hayatımda kişiliğimin şekillenmeye başladığı, hocalarımla ilişkimi geliştirdiğim önemli bir yerdi Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası. Ayrıca o yaşlarda katıldığım kamplar için; evinden ve ailesinden ilk defa evden çıkmış bir çocuk gerçekten çok değerli anlar olduğunu söyleyebilirim. O yıllardan kurduğum güzel arkadaşlıklarım var ki onlar, şu an beraber çaldığımız meslektaşlarım oldu. Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, evrensel sanat müziği başta çocuklar olmak üzere herkese sevdirmeyi ve kolay erişilebilir kılmayı hedefleyen bir proje. Böyle anlamlı bir projede yer aldığım için ben de kendimi çok şanslı hissediyorum. -
-
Yiğit Karataş günümüzde neler yapıyor, müziğin neresinde yer alıyor?
- Bu hafta “Vivaldiye 4. Arıyoruz” adında bir yarışma başlattık. İki kemancı dostum Ozan Sarı ve Can Özhan ile birlikte yaptığımız bu yarışmada 11-21 yaşındaki tüm kemancıların katılabileceği güzel bir etkinlik gerçekleştirmek istedik ki salgın döneminde müzisyen genç arkadaşlarımıza moral olsun diye. Çünkü müzisyenler çok etkilendi bu durumdan özellikle, maddi zorluklardan dolayı ihtiyaçlarını karşılayabilsinler diye seçilen 5 arkadaşımıza ödüller vereceğiz. Bu hediyeler içinde el yapımı bir keman kullanım hakkı keman teli ve orjinal müzik notaları var. -
İleriye dönük hayalleri/hedefleri nedir?
- Benim kişisel olarak yapacak olduğum turneler ve konserler pandemi başlayınca ne yazık ki ertelendi. Sahneye çıkmayı çok özledim ve özellikle önümüzdeki yıl planladığımız Çin turnesini umarım gerçekleştirebiliriz. Kemancı olmanın yanı sıra besteler de yapıyorum. Kendi yazmış oldugum ilk keman piyano sonatımı bu turnede gerçekleştirmek gibi bir planım var. Hayatımda bu yolda ilerleyip, ülkemizi temsil etmek aslında benim için en büyük hayallerden biri diyebilirim. Bunu ne kadar çok çoğaltırsam o kadar mutlu eder beni. Üretmez isem mutsuzum, üretirsem dünyanın en mutlusu benim. -
-
Geçmiş tecrübelerinize dayanarak müziğe adım atmak isteyen çocuklara ve ailelere ne tavsiye edebilirsiniz?
- Çocuklara verebileceğim en büyük tavsiye kendilerine güvenmeyi öğrenmeleridir. Etraftaki eleştirilerin kendilerini yollarından saptırmadan yollarına devam etmeleridir. Burada aileler çok büyük etken. Onların yapabileceği en büyük iyilik, çocuklarının isteklerini gözardı etmeden dinlemeleridir. İmkanlar dahilinde, ufkunu açacak, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası gibi projelere dahil olmalarını sağlamak olur. Bunun için çok geniş kapsamlı araştırma yapmak ailenin görevi burada. Çocuğun yurt dışında bir kursa gitmesi başka bir ortamı görebilmesi bile çok önemli çünkü bu çocuğun özgüvenini sağlamlaştıracak bir adım. Müzikte en önemli unsurlardan biri de özgüvendir. Sahne işi yapıyoruz sonuçta ve eğer sanatçı kendine inanmaz ise karşıda ki kesinlikle inandıramaz.