Kalabalık bir işadamı heyetiyle Suudi Arabistan’da bulunan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, soykırımı inkar edene hapis cezası öngören yasayı meclisinden geçiren Fransa’yla ilişkileri değerlendirirken, “Herhangi bir ambargo veya ticarette kısıtlama yok. Türkiye’de Fransız yatırımları var. Başımız üstünde yerleri var, öyle de kalacak. Ülkemize güvenmiş tüm yatırımcıların başımız üstünde yeri var. Yeni Fransız yatırımcı gelirse onların da başımız üstünde yeri var. Halen Türkiye’de faaliyet gösterenler zaten Türkiye şirketi haline gelmiş, Türkleşmiş yani. Onlara nasıl farklı gözle bakabiliriz? Onlar da ülkemizin” dedi.
‘YASSAH HEMŞERİM’LE OLMAZ
Yeni teşvik sistemiyle yatırımcıların ağzının sulanacağını belirten Çağlayan, şunları söyledi: “Türkiye de üretilmeyen ürünler üretilir hale gelecek. İki büyük yatırımı önümüzdeki günlerde açıklayacağız. Suudi Arabistan başta olmak üzere başka yatırımları da çekeceğiz. Yatırım avcılığı yapıyoruz. Avrupa’dan ciddi yatırımcılar bekliyoruz. Avrupa’daki kriz, ister istemez bizi olumsuz etkileyecektir. Ama Avrupa’dan uzun vadede büyük yatırımlar olacak. Avrupa’nın tek çıkış noktası Türkiye’dir. Ayrıca bazı konularda ‘Vur’ deyince öldürmemek lazım. ‘Yassah hemşerim’, derseniz yatırımcı gelmez. ÇED raporları konusu önemli; ancak çok fazla abartılıyor. Özelleştirme yapıyoruz, alan adama ÇED ile karşı çıkıyorsun. Bırakın yabancıyı, yerliye de engel. Bunu Çevre Bakanı ile de konuştum.”
AB YÜZÜNDEN FITIK OLDUK
Türkiye’nin AB ile 1996’da yaptığı Gümrük Birliği anlaşmasını eleştiren Çağlayan, Hürriyet’ten Şükrü Küçükşahin’in yazısına göre şu değerlendirmeyi yaptı: “AB’nin serbest ticaret anlaşması yaptığı üçüncü ülkelere biz gümrüklü satış yapıyoruz, onlar gümrüksüz. O günün hükümeti bunu düşünememiş hem de AB bize sunduğu halde. Neymiş, Kıbrıs ile ticaret yapmak zorunda kalırmışız. Ya ne ticareti var; hepsi 5 milyar dolar. Hepsi para olsa ne yazar? Ama diğer ülkelerde çok şey kaybediyoruz. Geçen gün Genişleme Komiseri Stephan Fule ile tartıştım. AB bu konularda bizi fıtık ediyor, olduk da zaten.”
KRALİYET PROTOKOLÜ İLE SICAK AĞIRLAMA
EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Suudi Arabistan’da Türkiye’ye ilginin çok iyi olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Suudi Arabistan’a girişte heyetimize Kraliyet protokolü uygulandı. Bugüne kadar hiçbir bakana böyle bir protokol uygulanmadı. Büyük şirketleri Türk işadamları ile çalışmaya başladı. Bunlar arasında Suudi Arabistan’ın en büyüğü olan Ladin Grubu da var. Suud ekonomisi dinamik, ihracatı 250, ithalatı 105 milyar dolar olan bir ülke. 500 milyar dolar civarında inşaat kapasitesi var. Ülke şantiyeye dönüşüyor 1 trilyon dolarlık bir pazar. Gıdada 18 milyar dolarlık ithalat var.”
YABANCIYA GAYRİMENKUL 15 GÜNE ÇIKAR
Zafer Çağlayan, İslam ülkeleri ile tercihli ticaret konusunda sona gelindiğini belirterek, “Gayrimenkul talepleri var. Yasası 15-20 güne TBMM’den geçer. Bu Türkiye’ye önemli bir para girişi sağlayacaktır. Sonuçta yabancı satın alacağı mülkü giderken cebine koyup götürmeyecek” dedi.
‘YASSAH HEMŞERİM’LE OLMAZ
Yeni teşvik sistemiyle yatırımcıların ağzının sulanacağını belirten Çağlayan, şunları söyledi: “Türkiye de üretilmeyen ürünler üretilir hale gelecek. İki büyük yatırımı önümüzdeki günlerde açıklayacağız. Suudi Arabistan başta olmak üzere başka yatırımları da çekeceğiz. Yatırım avcılığı yapıyoruz. Avrupa’dan ciddi yatırımcılar bekliyoruz. Avrupa’daki kriz, ister istemez bizi olumsuz etkileyecektir. Ama Avrupa’dan uzun vadede büyük yatırımlar olacak. Avrupa’nın tek çıkış noktası Türkiye’dir. Ayrıca bazı konularda ‘Vur’ deyince öldürmemek lazım. ‘Yassah hemşerim’, derseniz yatırımcı gelmez. ÇED raporları konusu önemli; ancak çok fazla abartılıyor. Özelleştirme yapıyoruz, alan adama ÇED ile karşı çıkıyorsun. Bırakın yabancıyı, yerliye de engel. Bunu Çevre Bakanı ile de konuştum.”
AB YÜZÜNDEN FITIK OLDUK
Türkiye’nin AB ile 1996’da yaptığı Gümrük Birliği anlaşmasını eleştiren Çağlayan, Hürriyet’ten Şükrü Küçükşahin’in yazısına göre şu değerlendirmeyi yaptı: “AB’nin serbest ticaret anlaşması yaptığı üçüncü ülkelere biz gümrüklü satış yapıyoruz, onlar gümrüksüz. O günün hükümeti bunu düşünememiş hem de AB bize sunduğu halde. Neymiş, Kıbrıs ile ticaret yapmak zorunda kalırmışız. Ya ne ticareti var; hepsi 5 milyar dolar. Hepsi para olsa ne yazar? Ama diğer ülkelerde çok şey kaybediyoruz. Geçen gün Genişleme Komiseri Stephan Fule ile tartıştım. AB bu konularda bizi fıtık ediyor, olduk da zaten.”
KRALİYET PROTOKOLÜ İLE SICAK AĞIRLAMA
EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Suudi Arabistan’da Türkiye’ye ilginin çok iyi olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Suudi Arabistan’a girişte heyetimize Kraliyet protokolü uygulandı. Bugüne kadar hiçbir bakana böyle bir protokol uygulanmadı. Büyük şirketleri Türk işadamları ile çalışmaya başladı. Bunlar arasında Suudi Arabistan’ın en büyüğü olan Ladin Grubu da var. Suud ekonomisi dinamik, ihracatı 250, ithalatı 105 milyar dolar olan bir ülke. 500 milyar dolar civarında inşaat kapasitesi var. Ülke şantiyeye dönüşüyor 1 trilyon dolarlık bir pazar. Gıdada 18 milyar dolarlık ithalat var.”
YABANCIYA GAYRİMENKUL 15 GÜNE ÇIKAR
Zafer Çağlayan, İslam ülkeleri ile tercihli ticaret konusunda sona gelindiğini belirterek, “Gayrimenkul talepleri var. Yasası 15-20 güne TBMM’den geçer. Bu Türkiye’ye önemli bir para girişi sağlayacaktır. Sonuçta yabancı satın alacağı mülkü giderken cebine koyup götürmeyecek” dedi.