Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Mayıs ayı faiz toplantısını gerçekleştirdi.
Kurul, politika faizini değiştirmeyerek yüzde 6.25'te bıraktı. Borçlanma faiz oranı yüzde 1,50, borç verme faiz oranı yüzde 9 düzeyinde kaldı. Banka zorunlu karşılık oranlarında artış yapmadı.
CNBC-e'nin anketine katılan 10 kurumun tamamı bu ay faizde bir değişiklik beklemiyordu. Munzam artışı konusunda 10 kurumdan sadece 3'ü artış olacağını öngörmüştü.
Erdem Başçı başkanlığında Mart'ta ilk kez toplanan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu beklendiği gibi politika faizini yüzde 6.25'te bırakmıştı. Ancak banka zorunlu karşılık oranlarını artırmıştı.
Para Politikası Kurulu alınan sıkılaştırıcı tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki etkilerinin ikinci çeyrekten itibaren görülmeye başladığını; önlemlerin gecikmeli yansımalarının bir müddet daha takip edileceğini ve gerekirse aynı doğrultuda ilave tedbirler alınacağını belirtti.
Yapılan açıklamada, "Alınan sıkılaştırıcı tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yılın ikinci çeyreğinden itibaren görülmeye başlamıştır. Ancak, gerek enerji ve diğer emtia fiyatlarının bulunduğu yüksek seviyeler gerekse dış talebi zayıflatan gelişmeler, cari dengedeki iyileşmeyi yılın son çeyreğine ertelemiştir. Bu değerlendirmeler doğrultusunda Kurul, son dönemde küresel ekonomideki artan belirsizlikleri de göz önüne alarak, alınan önlemlerin gecikmeli yansımalarının bir müddet daha takip edilmesinin faydalı olacağını belirtmiştir" denildi.
GEREKLİ OLURSA TEDBİRLER ALINIR
Fiyat istikrarına ve finansal istikrara ilişkin risklerin azaltılması açısından, mevcut politika bileşiminin sıkılaştırıcı yöndeki etkilerinin yakından izlenmeye devam edileceği kaydedilen açıklamada, gerekli görüldüğü takdirde aynı doğrultuda ilave tedbirler alınmasının uygun olacağı belirtildi.
Açıklamada son dönemde iktisadi faaliyete dair açıklanan verilerin Enflasyon Raporu'nda sunulan çerçeveyi teyit ettiğini, özel tüketim ve yatırım talebinin 2010 yılındaki güçlü artıştan sonra daha ılımlı bir seyir izlediğini, dış talebin ise zayıf görünümünü koruduğu belirtildi.
TALEP ENFLASYON BASKISI YARATMIYOR
İstihdam koşullarındaki iyileşme devam ederken issizlik oranlarının kriz öncesi seviyelerine yaklaştığı, imalat sanayinde kapasite kullanım oranlarının düşük düzeylerini korumasının toplam talebin henüz enflasyon üzerinde baskı oluşturacak seviyeye gelmediğine işaret ettiği belirtilen açıklamada, "Bununla birlikte, ithalat fiyatlarındaki birikimli artışların gecikmeli etkilerine bağlı olarak kısa vadede temel enflasyon göstergelerindeki sınırlı yükselisin süreceği tahmin edilmektedir. Ayrıca Kurul, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki baz etkisiyle enflasyonun Mayıs ayında yıl sonu hedefi olan yüzde 5.5'in üzerine çıkabileceğini ve Enflasyon Raporu'nda öngörülen seviyelerde dalgalı bir seyir izleyeceğini not etmiştir" denildi.
Kurul, politika faizini değiştirmeyerek yüzde 6.25'te bıraktı. Borçlanma faiz oranı yüzde 1,50, borç verme faiz oranı yüzde 9 düzeyinde kaldı. Banka zorunlu karşılık oranlarında artış yapmadı.
CNBC-e'nin anketine katılan 10 kurumun tamamı bu ay faizde bir değişiklik beklemiyordu. Munzam artışı konusunda 10 kurumdan sadece 3'ü artış olacağını öngörmüştü.
Erdem Başçı başkanlığında Mart'ta ilk kez toplanan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu beklendiği gibi politika faizini yüzde 6.25'te bırakmıştı. Ancak banka zorunlu karşılık oranlarını artırmıştı.
Para Politikası Kurulu alınan sıkılaştırıcı tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki etkilerinin ikinci çeyrekten itibaren görülmeye başladığını; önlemlerin gecikmeli yansımalarının bir müddet daha takip edileceğini ve gerekirse aynı doğrultuda ilave tedbirler alınacağını belirtti.
Yapılan açıklamada, "Alınan sıkılaştırıcı tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yılın ikinci çeyreğinden itibaren görülmeye başlamıştır. Ancak, gerek enerji ve diğer emtia fiyatlarının bulunduğu yüksek seviyeler gerekse dış talebi zayıflatan gelişmeler, cari dengedeki iyileşmeyi yılın son çeyreğine ertelemiştir. Bu değerlendirmeler doğrultusunda Kurul, son dönemde küresel ekonomideki artan belirsizlikleri de göz önüne alarak, alınan önlemlerin gecikmeli yansımalarının bir müddet daha takip edilmesinin faydalı olacağını belirtmiştir" denildi.
GEREKLİ OLURSA TEDBİRLER ALINIR
Fiyat istikrarına ve finansal istikrara ilişkin risklerin azaltılması açısından, mevcut politika bileşiminin sıkılaştırıcı yöndeki etkilerinin yakından izlenmeye devam edileceği kaydedilen açıklamada, gerekli görüldüğü takdirde aynı doğrultuda ilave tedbirler alınmasının uygun olacağı belirtildi.
Açıklamada son dönemde iktisadi faaliyete dair açıklanan verilerin Enflasyon Raporu'nda sunulan çerçeveyi teyit ettiğini, özel tüketim ve yatırım talebinin 2010 yılındaki güçlü artıştan sonra daha ılımlı bir seyir izlediğini, dış talebin ise zayıf görünümünü koruduğu belirtildi.
TALEP ENFLASYON BASKISI YARATMIYOR
İstihdam koşullarındaki iyileşme devam ederken issizlik oranlarının kriz öncesi seviyelerine yaklaştığı, imalat sanayinde kapasite kullanım oranlarının düşük düzeylerini korumasının toplam talebin henüz enflasyon üzerinde baskı oluşturacak seviyeye gelmediğine işaret ettiği belirtilen açıklamada, "Bununla birlikte, ithalat fiyatlarındaki birikimli artışların gecikmeli etkilerine bağlı olarak kısa vadede temel enflasyon göstergelerindeki sınırlı yükselisin süreceği tahmin edilmektedir. Ayrıca Kurul, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki baz etkisiyle enflasyonun Mayıs ayında yıl sonu hedefi olan yüzde 5.5'in üzerine çıkabileceğini ve Enflasyon Raporu'nda öngörülen seviyelerde dalgalı bir seyir izleyeceğini not etmiştir" denildi.