Denizli'nin Honaz ilçesine bağlı Gürlek köyünde 70 haneli Tepe Mahallesi'nin tapusunu elinde bulunduran Hüseyin Sarı, astığı levha ve gazetelere verdiği ilanla köyü satılığa çıkardı.
Sarı, yaklaşık 10 yıl önce tapu tahsisi yapılmayan mahallenin mülklerini senet karşılığı satın aldığını öne sürerek, ''Vatandaşlar toparlandı ve bize dediler ki 'Siz önder olun, tapuları alın bize dağıtın. İmar Kanunu'nun 18. maddesini uygulayın ve tapularımızı bize verin.' Biz de taahhütte bulunduk, 'en kısa zamanda size tapularınızı vereceğiz' diye. Biz resmiyetin bu kadar zor olacağını bilmiyorduk. Honaz Belediyesi'ne müracaatlarımız oldu. Bu müracaatlardan netice alamadık'' diye konuştu.
350 kişinin yaşadığı mahalledeki mülklerin müstakil tapularını bir türlü alamadığını ifade eden Sarı, ''Bunun üzerine yaklaşık 52 bin metrekare alanı kapsayan, 70 haneden oluşan, yaklaşık 350 nüfuslu yeri, hayvanıyla, ahırıyla, eviyle satılığa çıkardım'' diye konuştu.
Köydeki tapu sorununun çözemediği için böyle bir karar aldığını savunan Sarı, ''Köydeki Tepe Mahallesi'ni isteyen herkese satabilirim. Köydeki arkadaşlarım bana gücenmesinler. İçlerinden biri de köyü satın alabilir'' dedi.
KÖYLÜLER ŞAŞKIN
Köylülerden İsa Sarı ise köyün satılığa çıkarılması kararı karşısında şaşkınlığını dile getirerek, yıllardan beri yaşadığı sıkıntıyı, ''Bugün ölsem benim bir karış toprağım yok. Burada bir evim var 600-700 metrekare. Bunun tapusunu alırsam dünyalar benim olacak'' sözleriyle dile getirdi.
Vatandaşlardan Abdil Mete de ''Mülk onların üzerinde. Vicdanını bozsa satar, denilecek bir şey yok. Bunlarda bir Allah korkusu, vicdan varsa bizim hakkımızı versinler'' dedi.
Tapu alabilmek için iki ineğini sattığını ve bir sonuca ulaşamadığını anlatan Gülsün Aydın ise tapu alabilmek için iki ineğini sattığını anlatarak, ''Bugüne kadar bir sonuç alamadım. Bu sürede eşim kanserden öldü. 3 yaşında engelli bir oğlum var, o da yerlerde sürünüyor. Bir kızım ise kanserden tedavi görüyor, 3 aydır üniversite hastanesinde yatıyor. Engelli çocuğum için verilen aylıkla geçiniyoruz. Hayatta tek isteğim oturduğumuz evin tapusunu almak'' diye konuştu.
Bu arada Hüseyin Sarı'nın bazı yerel gazetelere de ''Satılık Köy'' ilan verdiği öğrenildi.
HONAZ BELEDİYESİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK
Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu ise Hüseyin Sarı'nın köyü satılığa çıkarmasına tepki göstererek, ''Şimdi oradaki herkes ona suç duyurusunda bulunacak. Kimse kimsenin arazisine satılık diyemez. O arazilerin tamamını vatandaşlardan toplayan adam o'' dedi.
Sarı'nın ilgili yasal mevzuatın uygulanması için bir süre önce belediyeye dilekçe verdiğini ancak daha sonra mahkemeye başvurarak buna itiraz ettiğini savunan Devecioğlu, ''Ben şimdi onu mahkemeye verdim. Tazminat davası açtım. O, köy satılıktır diye resim çektirdiği zaman onun bir bedeli var. Öyle kolay değil bu iş. Avukatlarımız suç duyurusunda bulunacak'' sözleriyle tepki gösterdi.
Sarı, yaklaşık 10 yıl önce tapu tahsisi yapılmayan mahallenin mülklerini senet karşılığı satın aldığını öne sürerek, ''Vatandaşlar toparlandı ve bize dediler ki 'Siz önder olun, tapuları alın bize dağıtın. İmar Kanunu'nun 18. maddesini uygulayın ve tapularımızı bize verin.' Biz de taahhütte bulunduk, 'en kısa zamanda size tapularınızı vereceğiz' diye. Biz resmiyetin bu kadar zor olacağını bilmiyorduk. Honaz Belediyesi'ne müracaatlarımız oldu. Bu müracaatlardan netice alamadık'' diye konuştu.
350 kişinin yaşadığı mahalledeki mülklerin müstakil tapularını bir türlü alamadığını ifade eden Sarı, ''Bunun üzerine yaklaşık 52 bin metrekare alanı kapsayan, 70 haneden oluşan, yaklaşık 350 nüfuslu yeri, hayvanıyla, ahırıyla, eviyle satılığa çıkardım'' diye konuştu.
Köydeki tapu sorununun çözemediği için böyle bir karar aldığını savunan Sarı, ''Köydeki Tepe Mahallesi'ni isteyen herkese satabilirim. Köydeki arkadaşlarım bana gücenmesinler. İçlerinden biri de köyü satın alabilir'' dedi.
KÖYLÜLER ŞAŞKIN
Köylülerden İsa Sarı ise köyün satılığa çıkarılması kararı karşısında şaşkınlığını dile getirerek, yıllardan beri yaşadığı sıkıntıyı, ''Bugün ölsem benim bir karış toprağım yok. Burada bir evim var 600-700 metrekare. Bunun tapusunu alırsam dünyalar benim olacak'' sözleriyle dile getirdi.
Vatandaşlardan Abdil Mete de ''Mülk onların üzerinde. Vicdanını bozsa satar, denilecek bir şey yok. Bunlarda bir Allah korkusu, vicdan varsa bizim hakkımızı versinler'' dedi.
Tapu alabilmek için iki ineğini sattığını ve bir sonuca ulaşamadığını anlatan Gülsün Aydın ise tapu alabilmek için iki ineğini sattığını anlatarak, ''Bugüne kadar bir sonuç alamadım. Bu sürede eşim kanserden öldü. 3 yaşında engelli bir oğlum var, o da yerlerde sürünüyor. Bir kızım ise kanserden tedavi görüyor, 3 aydır üniversite hastanesinde yatıyor. Engelli çocuğum için verilen aylıkla geçiniyoruz. Hayatta tek isteğim oturduğumuz evin tapusunu almak'' diye konuştu.
Bu arada Hüseyin Sarı'nın bazı yerel gazetelere de ''Satılık Köy'' ilan verdiği öğrenildi.
HONAZ BELEDİYESİ SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK
Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu ise Hüseyin Sarı'nın köyü satılığa çıkarmasına tepki göstererek, ''Şimdi oradaki herkes ona suç duyurusunda bulunacak. Kimse kimsenin arazisine satılık diyemez. O arazilerin tamamını vatandaşlardan toplayan adam o'' dedi.
Sarı'nın ilgili yasal mevzuatın uygulanması için bir süre önce belediyeye dilekçe verdiğini ancak daha sonra mahkemeye başvurarak buna itiraz ettiğini savunan Devecioğlu, ''Ben şimdi onu mahkemeye verdim. Tazminat davası açtım. O, köy satılıktır diye resim çektirdiği zaman onun bir bedeli var. Öyle kolay değil bu iş. Avukatlarımız suç duyurusunda bulunacak'' sözleriyle tepki gösterdi.