Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından Altındağ Kültür Sarayı'nda düzenlenen iftar programında konuşan Oktay, sözlerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başladı.
Covid-19 salgını sebebiyle son 2 yıldır iftar sofralarında buluşma imkanı olmadığını belirten Oktay, "Alışık olduğumuz şekilde lokmamızı sevdiklerimizle paylaşamamıştık." ifadesini kullandı.
Oktay, yaygın aşılama çalışmaları ve sağlık sektörünün virüse karşı verdiği etkin mücadele sonucunda bu ramazan yeniden bir arada olduğunu belirtti.
Ramazan ayı vesilesiyle yardımlaşmanın, dayanışmanın, birlik ve beraberliğin kıymetinin daha yoğun şekilde hissedildiğini aktaran Oktay, şöyle konuştu:
"Bizlere bunu hissettiren, sizlerle oluşturduğumuz gönül birlikteliği ve yaklaşık 20 yıldır sizlerle birlikte yürüdüğümüz yoldur. Ülkemizin içinden geçtiği nice zor dönemi hep birlikte atlattık. Darbeler, vesayet tuzakları ve spekülatif saldırılar gibi badirelere hep birlikte göğüs gerdik. Şimdi şöyle bir geriye dönüp atlattığımız süreçleri düşündüğümüzde ve bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda, birlik olduğumuzda nelerin üstesinden gelebildiğimizi daha iyi anlıyoruz. Burada birlikte müşahede ettiğimiz kardeşlik halkası, ihracat rekorları, yeni Turcorn'lar, rekabetçi girişimler ve katma değerli üretimin kaynağıdır.
"SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR EKONOMİK BÜYÜME İÇİN UĞRAŞ VERİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde yatırımın, istihdamın, üretimin ve ihracatın ivmeli şekilde artış gösterdiğini belirten Oktay, bereketiyle iş aş üreten sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için uğraş verdiklerini vurguladı.
Oktay, Türkiye'yi, son 20 yılda gerçekleşen yapısal reformlar, güçlü altyapı yatırımları, sağlanan siyasi istikrar ortamı gibi güven üreten bir zemin üzerinde yükselttiklerinin altını çizdi.
Salgının da etkisiyle dünyanın dört bir yanında yapılar, yaklaşımlar ve ticari ilişkilerin dönüştüğünü ifade eden Oktay, şunları söyledi:
"Ekonomi politikalarımızı Türkiye'nin gerçeklerine ve ihtiyaçlarına uygun olarak yeniliyoruz. Bir taraftan küresel ve bölgesel krizler karşısında ülkemizi güçlü tutmanın mücadelesini veriyor, aynı zamanda hayat pahalılığı karşısında milletimizi korumak için gayret gösteriyoruz. Sizlerin de görüşlerini alarak hayata geçirdiğimiz düzenlemelerle, gıda ürünlerindeki KDV oranını üretim, toptan ve perakende aşamalarının tamamında yüzde 8'den yüzde 1'e düşürmüştük. Meskenlerde ve tarımsal sulamada kullanılan elektriğin KDV'sini 1 Mart'tan itibaren yüzde 18'den yüzde 8'e indirmiştik. Ardından temel ihtiyaç maddelerinden olan deterjan, sabun ve bebek bezi gibi ürünlerin KDV'sini yüzde 18'den yüzde 8'e indirme kararı aldık.
Yeme-içme hizmetlerinin tamamında KDV oranını yüzde 8 olarak güncelledik. Yatırım teşvik belgesi kapsamındaki işlerin KDV istisnası yöntemini değiştirerek, turizm yatırımlarını da dahil ettik. Yeni yöntemle imalatçılar yatırımlarını bitirdikten sonra KDV iadesi talep etmek yerine, KDV ödemeden aynı işlemleri yapabilecekler. İmalat aşamasında ödedikleri KDV'leri istisna kapsamına alabilen ihracatçılara, bunun yerine ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yapılması da bir tercih olarak sunulmaya başlıyor. Sıkıntıların ardında, ülkemizin önünde duran fırsatlar olduğunu da biliyoruz. Bu fırsatları değerlendirmeniz için Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji, Tarım ve Orman ve Ticaret Bakanlığımız başta olmak üzere tüm kurumlarımızla sizlere iş yapma kolaylığı sağlamak için yanınızdayız."
Türkiye'nin ekonomik hamlelerinin, sayıları artan girişimcilerle daha da güçleneceğine inandığını dile getiren Oktay, iş insanlarıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte azmedip, çalışılacağını, üretileceğini ve geri adım atmadan birlikte hep daha ileriye gidileceğini söyledi.
İstikrar ve kalkınma ivmesini hızlandırarak bölgede güvenli bir liman ve dostlarının daima yanında güçlü Türkiye olmaya devam edileceğini kaydeden Oktay, şunları kaydetti:
"Ankara, sanayinin önemli ölçüde geliştiği, bölgeye yön veren bir başkenttir. Ankara üniversitelerin, teknoparkların, sanayi bölgelerinin, güçlü sektör kümelerinin, kamunun, uluslararası kurumların ve sivil toplum kuruluşlarının buluştuğu bir kenttir. Ankara, ekonomik, sosyal, beşeri ve entelektüel sermayeye sahip bir cazibe merkezidir. Ankara yerlileştirme ve ihracat odaklı üretim anlayışı ve yüksek kaliteli üretim sağlayan KOBİ ağırlıklı yapısı ile avantajlar sunmaktadır. 2021 yılı itibariyle Ankara'nın toplam ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 20 artış sağlayarak yaklaşık 9,5 milyar dolar düzeyine ulaşmıştır. Bu gelişme güzel, fakat yetmez. Ankaralı girişimcilerimizden yatırıma, istihdama, üretim ve ihracata çok daha güçlü destek beklediğimizi belirtmek istiyorum.
"BÖLGEMİZDE DÖNÜŞEN DENGELERİN SUNDUĞU FIRSATLARA ÖNCÜLÜK ETMENİZİ BEKLİYORUZ"
İnovasyonun yanı sıra Ankara'da var olan kaplıca turizmi, tarım ve madencilik gibi potansiyelinden hak ettiği şekilde verim alınamayan alanların ayağa kaldırılmasını arzu ettiklerini belirten Oktay, "MÜSİAD Ankara olarak bölgemizde dönüşen dengelerin sunduğu fırsatları üyelerinize göstererek öncülük etmenizi bekliyoruz." dedi.
Oktay, Ankara'yı hem milli teknoloji hamlesi hem de yeşil kalkınma devriminin başkenti olarak görmek istediklerini aktardı.
Tüm bu çalışmaları fikir birliği ve iş birliği içinde birlikte gerçekleştireceklerini vurgulayan Oktay, şunları kaydetti:
"MÜSİAD Anadolu Üretim ve Yatırım Hareketi ve MÜSİAD EXPO 2022 Ticaret Fuarı gibi etkinliklerinizin bu doğrultuda önemli bir zemin sunduğuna inanıyorum. Dün Irak'ta, Suriye'de, Libya'da ve bugün Ukrayna'da yaşanan insanlık dramını iyi okuyarak hedeflerimize daha sıkı sarılmalıyız. Birbirleriyle savaşan tarafların dahi aynı anda güvendiği ve barışın teminatı saydığı bir Türkiye'nin iş insanları olduğunuzu unutmadan, dünyanın dört bir yanında, başınız dik şekilde iş birliklerinizi güçlendirmenizi diliyorum. 20 yıldır nasıl özel sektörümüzle omuz omuza ilerlediysek Cumhuriyetin 100. yılı sonrasında da iş dünyamızla birlikte ilerleyeceğiz. Beraberliğimizin, dayanışmamızın ve kardeşliğimizin ramazan vesilesiyle perçinlenmesini, ülkemize ve milletimize verdiğiniz katkıların artarak sürmesini temenni ediyorum. İş hacmini, yatırım ve istihdamını katbekat artırarak Türkiye'nin başarı hikayelerinde pay sahibi olan tüm MÜSİAD üyelerine ve siz kıymetli MÜSİAD Ankara ailesine bu vesileyle bir kez daha şükranlarımı sunuyorum."