Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, 27 Mart'ta YGS'ye giren 1 milyon 700 bin adaydan 1 milyon 400 binini cevap kağıtlarının okunduğunu ve geçen yıl düzenlenen YGS sonuçları ile karşılaştırıldığını belirterek, hiçbir olumsuzluğun söz konusu olmadığını bildirdi. Demir, YGS'nin iptal edilmesini gerektirecek bir durum olmadığını kaydetti.
Demir, basın kuruluşlarının Ankara Temsilciler ile bir araya geldi.
Toplantıda ÖSYM'nin yapısına ve çalışmalarına ilişkin bilgi veren Demir, sınavların nasıl gerçekleştirildiğini anlattı. Güvenlik önlemleri açısından getirilen yeni uygulamaları aktaran Demir, bu uygulamalar kopya çekmelerin sona erdiğini belirtti.
YGS'nin 27 Marta yapıldığını anımsatan Demir, bu tarihten 20 gün önce matbaada ''kapalı döneme'' girildiğini ve bu dönemde teknolojik yönden tüm güvenlik önlemlerinin alındığını söyledi. Görev geldiklerinde güvenlik yönünden alınan önlemleri tek tek anlatan Demir, soru hazırlama birimini ''kırmızı bölge'' ilan ettiklerini ve buraya kendisinin dahi cep telefonuyla giremediğini söyledi. Matbaada soruların basıldığı sırada içeriden dışarıya ve dışardan içeriye sızma olmaması için 100'e yakın sinyal karıştırıcının çalıştırıldığını ifade eden Demir, kablosuz iletişimin yok edildiğini, tüm giriş çıkışların kameralarla kayıt altına alındığını, içeriden dışarıya çöplerin bile çıkartılmadığını, içeriye yiyecek ve içeceklerin güvenlik kontrollerinden geçirildikten sonra alındığını, bu ortama girme çıkma yetkisinin sadece ÖSYM başkanına ait olduğunu anlattı.
Demir, sınava giren adaylardan 1 milyon 400 bininin cevap kağıtlarının okunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Adayların cevap kağıtlarını değerlendirdik. Okuduğumuz kağıtları bu adayların sonuçlarını 2010 YGS ile mukayese ettik. Olağan dışı hiçbir oluşum söz konusu değil. Matematik soruları geçen seneden daha zor. Test genelde geçen seneden daha zor. Bundan mutluyuz. Çünkü ÖSYM çok nitelikli sınavlar gerçekleştiriyor. Şunu çok rahat bir şekilde söylüyorum; olağandışı hiçbir durum söz konusu değil. Bir grubu, bir kişiyi öne çıkarıcı hiçbir sonuç görülmüyor. Sınavın iptalini gerektirecek hiçbir durum söz konusu değil. Hem soru kitapçıklarını tüm kamuoyuna açarak gösterdiğimiz hem de hem de gerçekten gösterdiğimiz tam şeffaflık dolayısıyla tüm başarı sırasını birinciden 1 milyon 700 bininciye kadar kullandıkları soru kitapçıklarının numaralarını liste halinde sonuçları açıkladıktan sonra vereceğiz. Aday, kendi soru kitapçık numarasını artık öğrendi, öğrenebilir. Bu listeye baktığında kaçıncı olduğunu kendisi öğrenebilir. Kamuoyu, herhangi bir arkadaşımın, birincinin, ikincinin, beşincinin, onuncunun kitapçığının hangisi olduğunu görebilir. Böylece o kitapta basına verilen nüshada olduğu gibi bir oluşumun olmadığı tespit edilebilir.''
ACEMİCE HAZIRLANDI
Demir, YGS'den sonra matbaadaki kapalı dönem sona ereceği için matbaadan basına verilecek bir kopya istendiğini ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
''Matbaada çalışan arkadaşları basına verilecek bir soru kitapçığı hazırlamalarını söyledik. bu talimat üzerine matbaada çalışan arkadaşlar bazsına verdiğimiz soru kitapçığını düzenlemişler. bu soru kitapçığı master soru kitapçığı değil, adaylara verilen soru kitapçığı değil. Gereksiz bir şekilde, bir miktar acemilikle doğru cevap seçeneğini yerinde tutarak yanlışları karıştırarak masterdan türetilmiş yeni bir soru kitapçığını biz basına verdik, internet sayfamıza koyduk ve tüm kamuoyunun bunu incelemesine izin verdik. böyle bir soru kitapçığı bizim öngöremediğimiz sonuçlar oluşturdu. Bu gerçekten bizim öngöremediğimiz bir sonuçtu. kontrolümüzün dışında gerçekleşen bir sonuçtu. Ama şundan emindik; bu soru kitapçığı hiçbir adaya verilmemiştir o nedenle kamuoyunu tatmin etmek adına tüm soru kitapçıklarını, soru kitapçık numaralarıyla ilişkilendirilecek biçimde internet sayfamıza koyduk. Bugün itibariyle 530 bin kitapçığı bitirmiş durumdayız.''
''ÖĞRENCİLERE MEKTUP YAZACAĞIM''
Demir, ''Sınavın iptalini gerektirecek hiçbir olgu söz konusu değildir'' dedi ve tüm adaylara bu süreci özetleyen çok net bir mektup yazacağını söyledi.
Demir, ''Bu süreci anlatan ve onlardan 18 Hazirana odaklanmalarını isteyen bir mektup yazacağım. Şunu tekrar söylüyorum, 1 milyon 400 bin aday 2010'daki aday sayısıyla aynı. Mukayese ettiğinde hiçbir adayı öne çıkaran olgu söz konusu değil. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim, tam yapan adayların kitapçıklarına baktığımızda da herhangi bir şüpheye mahal verecek hiçbir şey yok. Dolayısıyla adayların 18 Hazirana odaklanması gerekir'' diye konuştu.
Kuşkunun sonu olmadığını belirten Demir, her şeyden kuşku duyulabileceğini söyledi. Demir, kamuoyunun güvene ihtiyacı olduğunu, ÖSYM'nin de bu güveni hak ettiğini, bu güveni tesis ettiğini, kimsenin endişeye kapılmasına gerek olmadığını vurguladı.
Demir, ''Danıştayın YGS'yi iptal etmesi halinde buna saygı duyacağız ve sınavı en kısa sürede yapacağız'' dedi.
Demir, bir soru üzerine, ''Biz de 20 yıllık alışkanlığı devam ettirip 4 soru kitapçığı ya da 10 soru kitapçığı yapabilirdik, çok kolaydı. Ama çağın bir imkanı var, bir gerekliliği var ve beni derinden rahatsız eden toplu kopya raporları var. Buna nasıl müsaade ederdim. Siz de okudunuz mahkeme iddianamelerini, çocuk tuvalete gidiyor, hangi soru kitapçığını aldığını söylüyor. Yarım saat sonra bir daha gidiyor tuvalete, cevap anahtarı geliyor. Buna nasıl vicdanınız müsaade eder. Bunu engellemenin tek yolu dijital baskıdır, adaya özgü soru kitapçığıdır. Bunu yapmak zorundaydık, yaptık'' dedi.
Demir, 2010 yılında 14 sınav yaptıklarını belirterek, 36 yıldır başarılamayan bir şeyi başararak ÖSYM yasasını çıkardıklarını söyledi. Bunun kurum adına inanılmaz bir kazanç olduğunu belirten Demir, yasada, kopya çekilmesine sebep olan kurum içerisindeki bir kişinin 8 yıl hapsinin öngörüldüğünü anımsattı.
Demir, ''Bu yasayı biz oluşturduk, bu ceza hükümlerini biz oluşturduk. Bütün bunları oluşturduktan sonra kalkıp şifre denilen o basit şeyi nasıl oluşturabilirdik, nasıl verebilirdik, nasıl bir mantık bu?'' dedi.
Demir, basın kuruluşlarının Ankara Temsilciler ile bir araya geldi.
Toplantıda ÖSYM'nin yapısına ve çalışmalarına ilişkin bilgi veren Demir, sınavların nasıl gerçekleştirildiğini anlattı. Güvenlik önlemleri açısından getirilen yeni uygulamaları aktaran Demir, bu uygulamalar kopya çekmelerin sona erdiğini belirtti.
YGS'nin 27 Marta yapıldığını anımsatan Demir, bu tarihten 20 gün önce matbaada ''kapalı döneme'' girildiğini ve bu dönemde teknolojik yönden tüm güvenlik önlemlerinin alındığını söyledi. Görev geldiklerinde güvenlik yönünden alınan önlemleri tek tek anlatan Demir, soru hazırlama birimini ''kırmızı bölge'' ilan ettiklerini ve buraya kendisinin dahi cep telefonuyla giremediğini söyledi. Matbaada soruların basıldığı sırada içeriden dışarıya ve dışardan içeriye sızma olmaması için 100'e yakın sinyal karıştırıcının çalıştırıldığını ifade eden Demir, kablosuz iletişimin yok edildiğini, tüm giriş çıkışların kameralarla kayıt altına alındığını, içeriden dışarıya çöplerin bile çıkartılmadığını, içeriye yiyecek ve içeceklerin güvenlik kontrollerinden geçirildikten sonra alındığını, bu ortama girme çıkma yetkisinin sadece ÖSYM başkanına ait olduğunu anlattı.
Demir, sınava giren adaylardan 1 milyon 400 bininin cevap kağıtlarının okunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Adayların cevap kağıtlarını değerlendirdik. Okuduğumuz kağıtları bu adayların sonuçlarını 2010 YGS ile mukayese ettik. Olağan dışı hiçbir oluşum söz konusu değil. Matematik soruları geçen seneden daha zor. Test genelde geçen seneden daha zor. Bundan mutluyuz. Çünkü ÖSYM çok nitelikli sınavlar gerçekleştiriyor. Şunu çok rahat bir şekilde söylüyorum; olağandışı hiçbir durum söz konusu değil. Bir grubu, bir kişiyi öne çıkarıcı hiçbir sonuç görülmüyor. Sınavın iptalini gerektirecek hiçbir durum söz konusu değil. Hem soru kitapçıklarını tüm kamuoyuna açarak gösterdiğimiz hem de hem de gerçekten gösterdiğimiz tam şeffaflık dolayısıyla tüm başarı sırasını birinciden 1 milyon 700 bininciye kadar kullandıkları soru kitapçıklarının numaralarını liste halinde sonuçları açıkladıktan sonra vereceğiz. Aday, kendi soru kitapçık numarasını artık öğrendi, öğrenebilir. Bu listeye baktığında kaçıncı olduğunu kendisi öğrenebilir. Kamuoyu, herhangi bir arkadaşımın, birincinin, ikincinin, beşincinin, onuncunun kitapçığının hangisi olduğunu görebilir. Böylece o kitapta basına verilen nüshada olduğu gibi bir oluşumun olmadığı tespit edilebilir.''
ACEMİCE HAZIRLANDI
Demir, YGS'den sonra matbaadaki kapalı dönem sona ereceği için matbaadan basına verilecek bir kopya istendiğini ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
''Matbaada çalışan arkadaşları basına verilecek bir soru kitapçığı hazırlamalarını söyledik. bu talimat üzerine matbaada çalışan arkadaşlar bazsına verdiğimiz soru kitapçığını düzenlemişler. bu soru kitapçığı master soru kitapçığı değil, adaylara verilen soru kitapçığı değil. Gereksiz bir şekilde, bir miktar acemilikle doğru cevap seçeneğini yerinde tutarak yanlışları karıştırarak masterdan türetilmiş yeni bir soru kitapçığını biz basına verdik, internet sayfamıza koyduk ve tüm kamuoyunun bunu incelemesine izin verdik. böyle bir soru kitapçığı bizim öngöremediğimiz sonuçlar oluşturdu. Bu gerçekten bizim öngöremediğimiz bir sonuçtu. kontrolümüzün dışında gerçekleşen bir sonuçtu. Ama şundan emindik; bu soru kitapçığı hiçbir adaya verilmemiştir o nedenle kamuoyunu tatmin etmek adına tüm soru kitapçıklarını, soru kitapçık numaralarıyla ilişkilendirilecek biçimde internet sayfamıza koyduk. Bugün itibariyle 530 bin kitapçığı bitirmiş durumdayız.''
''ÖĞRENCİLERE MEKTUP YAZACAĞIM''
Demir, ''Sınavın iptalini gerektirecek hiçbir olgu söz konusu değildir'' dedi ve tüm adaylara bu süreci özetleyen çok net bir mektup yazacağını söyledi.
Demir, ''Bu süreci anlatan ve onlardan 18 Hazirana odaklanmalarını isteyen bir mektup yazacağım. Şunu tekrar söylüyorum, 1 milyon 400 bin aday 2010'daki aday sayısıyla aynı. Mukayese ettiğinde hiçbir adayı öne çıkaran olgu söz konusu değil. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim, tam yapan adayların kitapçıklarına baktığımızda da herhangi bir şüpheye mahal verecek hiçbir şey yok. Dolayısıyla adayların 18 Hazirana odaklanması gerekir'' diye konuştu.
Kuşkunun sonu olmadığını belirten Demir, her şeyden kuşku duyulabileceğini söyledi. Demir, kamuoyunun güvene ihtiyacı olduğunu, ÖSYM'nin de bu güveni hak ettiğini, bu güveni tesis ettiğini, kimsenin endişeye kapılmasına gerek olmadığını vurguladı.
Demir, ''Danıştayın YGS'yi iptal etmesi halinde buna saygı duyacağız ve sınavı en kısa sürede yapacağız'' dedi.
Demir, bir soru üzerine, ''Biz de 20 yıllık alışkanlığı devam ettirip 4 soru kitapçığı ya da 10 soru kitapçığı yapabilirdik, çok kolaydı. Ama çağın bir imkanı var, bir gerekliliği var ve beni derinden rahatsız eden toplu kopya raporları var. Buna nasıl müsaade ederdim. Siz de okudunuz mahkeme iddianamelerini, çocuk tuvalete gidiyor, hangi soru kitapçığını aldığını söylüyor. Yarım saat sonra bir daha gidiyor tuvalete, cevap anahtarı geliyor. Buna nasıl vicdanınız müsaade eder. Bunu engellemenin tek yolu dijital baskıdır, adaya özgü soru kitapçığıdır. Bunu yapmak zorundaydık, yaptık'' dedi.
Demir, 2010 yılında 14 sınav yaptıklarını belirterek, 36 yıldır başarılamayan bir şeyi başararak ÖSYM yasasını çıkardıklarını söyledi. Bunun kurum adına inanılmaz bir kazanç olduğunu belirten Demir, yasada, kopya çekilmesine sebep olan kurum içerisindeki bir kişinin 8 yıl hapsinin öngörüldüğünü anımsattı.
Demir, ''Bu yasayı biz oluşturduk, bu ceza hükümlerini biz oluşturduk. Bütün bunları oluşturduktan sonra kalkıp şifre denilen o basit şeyi nasıl oluşturabilirdik, nasıl verebilirdik, nasıl bir mantık bu?'' dedi.