Gazze ve Batı Şeria'da saldırılar devam ederken İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 8 Eylül'de üç İsraillinin öldürüldüğü Kral Hüseyin Sınır Kapısı'nda incelemelerde bulundu.
Burada açıklama yapan Netanyahu, "çok yönlü bir çatışmanın ortasında olduklarını ve bu durumda Ürdün ile doğu sınırında güvenliğini sağlamaları gerektiğini söyledi.
"Burası barış sınırıdır ve öyle tutmak için de Ürdün ile işbirliği yapıyoruz" dedi.
Ürdün üzerinden işgal altındaki Batı Şeria ve İsrail'in kentlerine silah ve "terörist" olarak nitelediği insan kaçakçılığının arttığını savunan Netanyahu, bunu durdurmak için tüm taraflarla işbirliği yaptıklarını belirtti.
Netanyahu, şunları söyledi: "Burada kaçakçılık girişimlerine karşı sağlam duvar inşa etmek için çalışacağız, bunu da komşularımızla koordineli olarak yapıyoruz. Bu sınırların barış ve güvenlik sınırları olarak kalmasını sağlamak bizim için önemli."
İsrail ile Ürdün, 1994 yılında “Vadi Araba Anlaşması” olarak isimlendirilen barış anlaşmasını imzalamıştı.
DUVAR İNŞA EDİLMESİNİ İSTEDİ
İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, 13 Ağustos'ta, İran Devrim Muhafızlarının Ürdün'e, oradan da Batı Şeria'ya silah ve para kaçırmak için Lübnan'daki Hamas ile işbirliği yaptığını iddia ederek Ürdün sınırına hızlı şekilde duvar inşa edilmesi çağrısı yapmıştı.
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi ise İsrailli bakana şu ifadelerle yanıt vermişti:
"Ürdün'ü hedef alan aşırılık yanlısı İsrailli yetkililerin yaydığı yalanlar, uydurma iddialar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları, uluslararası hukuku ve Filistin halkının haklarını ihlal etmesi, İsrail'in bölgenin güvenliği ve istikrarı için en büyük tehdit olduğu gerçeğini gizleyemeyecek."