Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Dışişleri Bakanlığı’nda Kuzey Makedonyalı mevkidaşı Nikola Dimitrov ile yaptığı görüşmeden sonra düzenlenen basın toplantısında, Avrupa'ya ulaşan mülteci sayılarının artmasını endişeyle izlediklerini belirtti.
Bu hafta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile telefonda görüştüğünü belirterek, "Burada AB’nin, AB-Türkiye mutabakatı bağlamındaki kendi yükümlülüklerini yerine getireceğine işaret ettim." dedi. Maas, Türkiye'nin de kendi yükümlülüklerini yerine getireceğinden hareket ettiklerini söyledi.
Çavuşoğlu ile yapıcı bir görüşme yaptığını aktaran Maas, mültecilerle ilgili durumun adım adım normalleşeceğini varsaydıklarını kaydetti.
LİBYA'DAKİ GELİŞMELER
Libya’daki gelişmelerle ile ilgili değerlendirmede bulunan Maas, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterinin Libya Özel Temsilcisi Gassan Salame'nin çalışmalarını ve onun 3 maddelik planını desteklediğini söyledi.
Bu planın siyasi sürecin başlatılması için iyi bir başlangıç noktası olduğuna işaret eden Maas, Libya’da kalıcı barışa ulaşmak için bunun ön koşul olduğunu belirtti.
Almanya’nın Libya konusunda bir istişare süreci başlatmak istediğini ve bu sürecin bir konferansın yapılmasına doğru gidebileceğini ifade eden Maas, "Bunun (konferansın) yapılması için daha yapılacak çok iş var ancak koşulları oluşturmak için çalışmaya başladık." değerlendirmesinde bulundu.
HONG KONGLU AKTİVİST WONG İLE BULUŞMASI
Maas, Hong Konglu aktivist Joshua Wong ile görüşme yaptıktan sonra Çin’den gelen tepkinin hatırlatılması üzerine de "Şansölye Pekin’e gittiği zaman insan hakları avukatlarıyla, aktivistlerle bir araya geliyor. Pekin’de olduğumda ben de buluşuyorum. Berlin’de olduğumda da aynı şeyi yapıyorum. Gelecekte bu konuda değişiklik olmayacak." dedi.
Hong Kong’da gösteri yapanların düşüncelerini sokakta da ifade etmelerinden yana olduklarını sürekli dile getirdiğini aktaran Maas, Almanya'nın Çin’in bir devlet iki sistem politikasına ilişkin temel tutumunun değişmediğini, bu bağlamda Çin’in bu politikası çerçevesinde Hong Kong’un haklarını desteklediklerini kaydetti.
Çin, Maas’ın Joshua Wong ile Berlin’de buluşmasının ardından Almanya’yı sert şekilde eleştirmişti.
Bu hafta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile telefonda görüştüğünü belirterek, "Burada AB’nin, AB-Türkiye mutabakatı bağlamındaki kendi yükümlülüklerini yerine getireceğine işaret ettim." dedi. Maas, Türkiye'nin de kendi yükümlülüklerini yerine getireceğinden hareket ettiklerini söyledi.
Çavuşoğlu ile yapıcı bir görüşme yaptığını aktaran Maas, mültecilerle ilgili durumun adım adım normalleşeceğini varsaydıklarını kaydetti.
LİBYA'DAKİ GELİŞMELER
Libya’daki gelişmelerle ile ilgili değerlendirmede bulunan Maas, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterinin Libya Özel Temsilcisi Gassan Salame'nin çalışmalarını ve onun 3 maddelik planını desteklediğini söyledi.
Bu planın siyasi sürecin başlatılması için iyi bir başlangıç noktası olduğuna işaret eden Maas, Libya’da kalıcı barışa ulaşmak için bunun ön koşul olduğunu belirtti.
Almanya’nın Libya konusunda bir istişare süreci başlatmak istediğini ve bu sürecin bir konferansın yapılmasına doğru gidebileceğini ifade eden Maas, "Bunun (konferansın) yapılması için daha yapılacak çok iş var ancak koşulları oluşturmak için çalışmaya başladık." değerlendirmesinde bulundu.
HONG KONGLU AKTİVİST WONG İLE BULUŞMASI
Maas, Hong Konglu aktivist Joshua Wong ile görüşme yaptıktan sonra Çin’den gelen tepkinin hatırlatılması üzerine de "Şansölye Pekin’e gittiği zaman insan hakları avukatlarıyla, aktivistlerle bir araya geliyor. Pekin’de olduğumda ben de buluşuyorum. Berlin’de olduğumda da aynı şeyi yapıyorum. Gelecekte bu konuda değişiklik olmayacak." dedi.
Hong Kong’da gösteri yapanların düşüncelerini sokakta da ifade etmelerinden yana olduklarını sürekli dile getirdiğini aktaran Maas, Almanya'nın Çin’in bir devlet iki sistem politikasına ilişkin temel tutumunun değişmediğini, bu bağlamda Çin’in bu politikası çerçevesinde Hong Kong’un haklarını desteklediklerini kaydetti.
Çin, Maas’ın Joshua Wong ile Berlin’de buluşmasının ardından Almanya’yı sert şekilde eleştirmişti.