31 yaşındaki Mikail Tekin, Belçika'da cezaevinde öldü. Polisle tartıştığı için gözaltına alınmıştı. Ön otopsi raporunda, gördüğü şiddet yüzünden öldüğü yazıyordu.
Ailesi, Tekin'in kalp krizi ya da yemek yerken boğulma sonucu öldüğünü öne süren cezaevi yönetimini gerçekleri örtbas etmeye çalışmakla suçluyor. Morgda çektikleri fotoğrafları da suçlamalarına kanıt olarak gösteriyorlar.
Tekin'in ölümüyle ilgili savcılık tarafından sorgulanan 3 gardiyanın ise serbest bırakıldığı, herhangi bir suçlamaya veya disiplin cezasına hedef olmadıkları bildirildi.
Türk vatandaşı Mikail Tekin'in, Belçika'da cezaevinde gördüğü şiddet yüzünden yaşamını yitirmesi Ankara'da büyük rahatsızlık yarattı. Türkiye, Belçika'ya çifte nota vererek olayın soruşturulmasını ve suçluların adalet önüne çıkarılmasını talep etti.
TÜRKİYE BELÇİKA'YA NOTA VERDİ
İlk girişim, Dışişleri Bakanlığı tarafından, Belçika'nın Ankara'daki büyükelçiliği nezdinde yapıldı.
Belçika Büyükelçiliği'ne verilen notada, işkence iddialarının soruşturulması ve gerçeğin en kısa sürede ortaya çıkarılması istendi.
Notada, suçluların yakalanarak adalet önüne çıkarılması talebi yer aldı. Benzer bir nota da, Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği tarafından Belçika Dışişleri'ne de verildi.
Dışişleri Bakanlığı, hem Ankara'da, hem de Brüksel'de eş zamanlı olarak olayla ilgili girişimlerde bulundu. Ankara, Belçika makamlarından Tekin'in ölüm nedeninin araştırılmasını ve olayın en kısa zamanda aydınlatılmasını istiyor.
Bu arada Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, bugün konuya ilişkin olarak Belçikalı muhatabı Yves Leterme'yle bir telefon görüşmesi yaptığı öğrenildi. Davutoğlu, 14 Temmuzda Dışişleri Bakanlığı görevine başlayan Leterme'e, Tekin'in ölüm nedeninin araştırılması için kendisinin özel ilgisini beklediklerini belirterek, soruşturmanın tüm tarafları tatmin edecek bir şekilde bir an önce sonuçlandırılmasını istedi.
Belçika'da Savcılık, Türk vatandaşı Mikail Tekin'in gözaltındaki ölümün şaibeli olduğunu belirterek, konuyla ilgili soruşturma başlattı.Brüksel Başkonsolosu Mehmet Poroy da, Tekin'in ölümünü yakın takibe aldıklarını açıkladı..
Savcılıktan edindikleri bilgileri NTV ile paylaşan Başkonsolos, ailenin oğullarının ölümüyle ilgili suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
Aile, oğullarının cezaevinde şiddet gördüğü için öldüğünü iddia ediyor. İddiayı soruşturan savcılık, olay sırasında görevli olan 3 gardiyanı sorguladı.
Ancak şu aşamada yeterli delil olmadığı için gardiyanlarla ilgili işlem yapılması sözkonusu değil.
Mikail Tekin'e yapılan otopsiye ilişkin ön raporunsa yaklaşık 1 ay sonra açıklanması bekleniyor.
Başkonsolos Poroy, bulguların ölümün doğal olmadığına işaret ettiğini ve savcılığın olayı aydınlatmak için önümüzdeki günlerde cezaevinde keşif yapmayı planladığını vurguladı.
KOMİSYON DEVREDE
Konuyla ilgili olarak Ankara da harekete geçti. Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Belçika Parlamentosu'na bir mektup göndererek, olayla ilgili bilgi istedi. NTV'ye konuşan Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, cezaevindeki şüpheli ölümle ilgili olarak Belçikalı yetkililerden bilgi istendiğini söyledi.
Üskül, komisyonun kısa bir süre sonra da Belçika'daki cezaevlerinde inceleme yapacağını belirtti.
BELÇİKA STK'LARIN HEDEFİNDE
Olay, Belçika'nın insan hakları sicilini tartışmaya açmış durumda. Ülke, zaten uzun süredir insan hakları kuruluşlarının hedefinde.
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliği'nin raporuna göre, 4 kişilik hücrelerde 10 mahkum yatıyor. Cezaevlerinin kapasitesi, 8 bin 200. Mahkum ve tutuklu sayısıysa 10 bini buluyor.
Belçika Adalet Bakanlığı, bu nedenle bazı mahkumları erken tahliye etmiş. Bir kısmını da Hollanda'da kiraladığı cezaevlerine nakletmek zorunda kalmıştı.
İnsan hakları raporları, cezaevlerindeki şiddetin özellikle yabancılara yönelik olduğunu ortaya koyuyor.
Cezaevlerinin güvenliği de sağlanamıyor. Son dönemde 12 tutuklunun firar etmesi üzerine Adalet Bakanı Stefan de Clerk'in de koltuğu sallanıyor. Zira de Clerk, çocuklara tecavüz edip öldürmekten hüküm giyen Marc Dütro'nun firar etmesi nedeniyle 10 yıl önce bakanlıktan istifa etmek zorunda kalmıştı.
Ailesi, Tekin'in kalp krizi ya da yemek yerken boğulma sonucu öldüğünü öne süren cezaevi yönetimini gerçekleri örtbas etmeye çalışmakla suçluyor. Morgda çektikleri fotoğrafları da suçlamalarına kanıt olarak gösteriyorlar.
Tekin'in ölümüyle ilgili savcılık tarafından sorgulanan 3 gardiyanın ise serbest bırakıldığı, herhangi bir suçlamaya veya disiplin cezasına hedef olmadıkları bildirildi.
Türk vatandaşı Mikail Tekin'in, Belçika'da cezaevinde gördüğü şiddet yüzünden yaşamını yitirmesi Ankara'da büyük rahatsızlık yarattı. Türkiye, Belçika'ya çifte nota vererek olayın soruşturulmasını ve suçluların adalet önüne çıkarılmasını talep etti.
TÜRKİYE BELÇİKA'YA NOTA VERDİ
İlk girişim, Dışişleri Bakanlığı tarafından, Belçika'nın Ankara'daki büyükelçiliği nezdinde yapıldı.
Belçika Büyükelçiliği'ne verilen notada, işkence iddialarının soruşturulması ve gerçeğin en kısa sürede ortaya çıkarılması istendi.
Notada, suçluların yakalanarak adalet önüne çıkarılması talebi yer aldı. Benzer bir nota da, Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği tarafından Belçika Dışişleri'ne de verildi.
Dışişleri Bakanlığı, hem Ankara'da, hem de Brüksel'de eş zamanlı olarak olayla ilgili girişimlerde bulundu. Ankara, Belçika makamlarından Tekin'in ölüm nedeninin araştırılmasını ve olayın en kısa zamanda aydınlatılmasını istiyor.
Bu arada Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, bugün konuya ilişkin olarak Belçikalı muhatabı Yves Leterme'yle bir telefon görüşmesi yaptığı öğrenildi. Davutoğlu, 14 Temmuzda Dışişleri Bakanlığı görevine başlayan Leterme'e, Tekin'in ölüm nedeninin araştırılması için kendisinin özel ilgisini beklediklerini belirterek, soruşturmanın tüm tarafları tatmin edecek bir şekilde bir an önce sonuçlandırılmasını istedi.
Belçika'da Savcılık, Türk vatandaşı Mikail Tekin'in gözaltındaki ölümün şaibeli olduğunu belirterek, konuyla ilgili soruşturma başlattı.Brüksel Başkonsolosu Mehmet Poroy da, Tekin'in ölümünü yakın takibe aldıklarını açıkladı..
Savcılıktan edindikleri bilgileri NTV ile paylaşan Başkonsolos, ailenin oğullarının ölümüyle ilgili suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
Aile, oğullarının cezaevinde şiddet gördüğü için öldüğünü iddia ediyor. İddiayı soruşturan savcılık, olay sırasında görevli olan 3 gardiyanı sorguladı.
Ancak şu aşamada yeterli delil olmadığı için gardiyanlarla ilgili işlem yapılması sözkonusu değil.
Mikail Tekin'e yapılan otopsiye ilişkin ön raporunsa yaklaşık 1 ay sonra açıklanması bekleniyor.
Başkonsolos Poroy, bulguların ölümün doğal olmadığına işaret ettiğini ve savcılığın olayı aydınlatmak için önümüzdeki günlerde cezaevinde keşif yapmayı planladığını vurguladı.
KOMİSYON DEVREDE
Konuyla ilgili olarak Ankara da harekete geçti. Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Belçika Parlamentosu'na bir mektup göndererek, olayla ilgili bilgi istedi. NTV'ye konuşan Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, cezaevindeki şüpheli ölümle ilgili olarak Belçikalı yetkililerden bilgi istendiğini söyledi.
Üskül, komisyonun kısa bir süre sonra da Belçika'daki cezaevlerinde inceleme yapacağını belirtti.
BELÇİKA STK'LARIN HEDEFİNDE
Olay, Belçika'nın insan hakları sicilini tartışmaya açmış durumda. Ülke, zaten uzun süredir insan hakları kuruluşlarının hedefinde.
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliği'nin raporuna göre, 4 kişilik hücrelerde 10 mahkum yatıyor. Cezaevlerinin kapasitesi, 8 bin 200. Mahkum ve tutuklu sayısıysa 10 bini buluyor.
Belçika Adalet Bakanlığı, bu nedenle bazı mahkumları erken tahliye etmiş. Bir kısmını da Hollanda'da kiraladığı cezaevlerine nakletmek zorunda kalmıştı.
İnsan hakları raporları, cezaevlerindeki şiddetin özellikle yabancılara yönelik olduğunu ortaya koyuyor.
Cezaevlerinin güvenliği de sağlanamıyor. Son dönemde 12 tutuklunun firar etmesi üzerine Adalet Bakanı Stefan de Clerk'in de koltuğu sallanıyor. Zira de Clerk, çocuklara tecavüz edip öldürmekten hüküm giyen Marc Dütro'nun firar etmesi nedeniyle 10 yıl önce bakanlıktan istifa etmek zorunda kalmıştı.