Genelkurmay Başkanı Akar'dan terörle mücadele mesajı

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, Şehitler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada terörle mücadeleye ilişkin mesajlar verdi.

Genelkurmay Başkanı Akar'dan terörle mücadele mesajı

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, "Devletimizin bekasına, milletimizin birlik, beraberlik ve güvenliğine kast eden hainlerin planları halkımızın sağduyusuyla, devletimizin kararlı duruşuyla ve fedakar ve kahraman silah arkadaşlarımızın büyük emek ve gayretleri sayesinde hedefine ulaşmamıştır, ulaşamayacaktır" dedi.

Orgeneral Akar, 18 Mart Şehitler Günü dolayısıyla Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'ndaki törende yaptığı konuşmasına, "şehitlerin emaneti" olarak nitelendirdiği şehit yakınlarını, şükranla selamlayarak başladı.

Çanakkale'de şehit olan Üsteğmen Ali Tahsin'nin yakınları ile Başkent'teki son terör saldırılarında şehit olanların yakınlarının etkinlikte bir araya geldiğine dikkati çeken Orgeneral Akar, "Burada sizlerin üzüntüsünü ne kadar paylaşabilirsek ve paylaşmaktan öte ne kadar azaltabilirsek ve sizlerin gururunu paylaşmak suretiyle gururunuzu ne kadar artırabilirsek bugünün sonunda o kadar mutlu olacağız" diye konuştu.

Terörle mücadelede ve hain terör saldırılarında hayatını kaybedenlere rahmet, gazilere ve yaralılara acil şifa dileyen Orgeneral Akar, şehitliğin sıfatının tarihte ve kültürde anlamının yüce olduğunu vurguladı.

Mehmet Akif Ersoy'un, "Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber" dizelerini hatırlatan Orgeneral Akar, şunları söyledi:

"Milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, görevini yaparken milletimizle, halkımızla bütünleşmesi gerçekten her türlü takdirin üzerindedir. Diğer ülkelerdekinden çok daha farklı ve anlamlı olarak Türk Silahlı Kuvvetleri halkıyla, milletiyle bütünleşmiş ve halkının, milletinin engin sevgisine mazhar olarak kendisine verilen görevleri gözünü kırpmadan gerekirse canını da feda etmek şartıyla görevlerini yapmaya devam etmektedir. Bu manada yüce, asil milletimizin sevgisinin, saygısının, desteğinin bir nişanesi olarak da gözden kaçırmamız gereken önemli bir sembol vardır; O da Mehmetçik. Hiçbir orduda olmayan bir şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki halkla olan bağlantıyı göstermek bakımından milletimiz Türk Silahlı Kuvvetleri mensubuna 'Mehmetçik' demiştir. Dolayısıyla ona olan sevgisini, ona olan güvenini bir şekilde bu kelimeyle çok kısa, fakat çok derin bir şekilde ifade etmiştir. Halkımızın gönlündeki yer bizim için çok önemlidir. Bunun kazanılması ve sürdürülmesi ve devam etmesi bizim için çok önemli bir görevdir."

"ŞEHİTLERİMİZİN EMANETİSİNİZ"

Orgeneral Akar, bu toprakların vatan olmasının şehitlerin kanı ve vatan, millet için çalışanların teriyle mümkün olduğunu belirterek, "Bu konuda hep birlikte bundan önceki silahlı kuvvetleri mensuplarının yaptığı gibi TSK mensupları olarak gerekirse kanımızı, gerekirse terimizi dökerek vatanımıza, milletimize, ülkemizin ve milletimizin özgürlüğüne, hürlüğüne ve bağımsızlığına gerekli katkıyı sağlamak için bunu bir vatan borcu bilerek çalışmalarımızı sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

Şehit ailelerinin en büyük acılardan biri olan evlat acısını yaşadığını ifade eden Orgeneral Akar, "Siz yüce milletimizin asaletinin bir göstergesi olarak büyük bir sabır örneğini sergileyerek bütün bu acılara büyük bir metanet ve sabırlar dayandınız. Gerçekten geri kalan tüm TSK mensuplarına, ailelerine çok önemli, çok büyük, çok anlamlı birer misal teşkil ettiniz, örnek oldunuz. Sizler şehitlerimizin bizlere emanetisiniz. TSK mensupları olarak TSK ile birlikte tüm devlet olarak gerçekten sizlere ne yapsak azdır" dedi.

"BİZİM İÇİN ESAS OLAN..."

"Türk Silahlı Kuvvetlerinin bugüne kadar olduğu gibi, bugün de ülkenin ve milletin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve bütünlüğü için 'gece gündüz', 'yaz kış', 'soğuk sıcak' demeden her mevsimde, bölgede teröristle mücadelesi başta olmak üzere tüm düşmanlarla mücadeleyi azimle, kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğini belirten Orgeneral Akar, şunları söyledi:

"Egemenliğimiz ve bağımsızlığımız, yüce milletimizin hak ve menfaatleri bizim için olmazsa olmaz koşullar. Buna karşı yapılabilecek her türlü taarruza, saldırıya karşı ülkemizin ve milletimizin hak ve menfaatlerini korumak için gerekirse canımızı feda etmeye hazır olduğumuzun da herkes tarafından bilinmesi lazım. Bizim için esas olan 80 milyon vatandaşımızın ve takriben 800 bin kilometrekare topraklarımızın, vatan parçasının güvenliğidir, bütünlüğüdür, rahatıdır, huzurudur. Bunun için güvenlik kuvvetlerine düşen bütün vazifeleri, görevleri bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı şiddetle, istikamette yapmaya devam edeceğiz. Devletimizin bekasına, milletimizin birlik, beraberlik ve güvenliğine kast eden hainlerin planları halkımızın sağ duyusuyla, devletimizin kararlı duruşuyla ve fedakar ve kahraman silah arkadaşlarımızın büyük emek ve gayretleri sayesinde hedefine ulaşmamıştır, ulaşamayacaktır. Bu yönde yapılması gereken bütün faaliyetlerin, planlamanın ve icranın da yapıldığını da bilmenizi istiyorum."

"TERÖRLE MÜCADELE TÜM ŞİDDETİYLE DEVAM EDİYOR"

Teröristle mücadeledeki yeni dönemin 24 Temmuz'daki hava harekatıyla başladığını ve bütün şiddetiyle devam ettiğini vurgulayan Orgeneral Akar, şunları kaydetti:

"Bununla ilgili yapmamız gereken bütün faaliyetler planlanmıştır ve bir sıra dahilinde kararlı bir şekilde icra edilmektedir. Burada övünçle, gururla belirteceğim bir husus, bu mücadelede asker, polis, korucu hatta oradaki vatandaşlarımızın bir kısmının da destek ve yardımlarıyla bu mücadele kararlı bir şekilde devletin tüm kurumlarının koordinasyonu içinde büyük bir başarıyla, büyük bir dayanışma içinde sürmektedir.

Bu faaliyetlerin, teröristle mücadelenin icrası sırasında her an yanımızda hissettiğimiz bize büyük güç ve dayanma gücü veren milletimizin engin sevgisi ve desteğidir. Bunu her zaman yanımızda bulmaktan da büyük bir onur, gurur duyduğumuzu da belirtmek istiyorum."

Bu birlik ve beraberliğin ne kadar güçlü olduğunu gösteren çeşitli örneklerin olduğunu belirten Orgeneral Akar, konuşmasına şöyle devam etti:

"En son örneği de Uzman Çavuş İsmail Ertem'in yaralanan bir polisin üzerine kendini kapatmak suretiyle onu koruma ve kollamak için gösterdiği gayrettir. Bu sadece bir örnektir, bunun dışında asker, sivil ayrımı yapmaksızın orada faaliyet gösteren kahraman silah arkadaşlarımızın büyük bir dayanışma içinde kendilerine verilen görevi en iyi şekilde yapmak için uğraştıklarını da hepimiz yakından izlemekteyiz. Bu birlik ve beraberlik içinde yapılan mücadelenin diğer önemli özelliği de burada görev yapan güvenlik güçlerinin tüm mensupları, asker sivil tüm mensupları, silahlı kuvvetler olarak, güvenlik güçleri hiçbir mezhep, etnik ayrım yapmaksızın sivil ve masum vatandaşlarımızın can kaybına müsaade etmemek için büyük bir dikkat ve hassasiyetle çalışmaktadırlar."

"ÖLÜRSEK ŞEHİT, KALIRSAK GAZİ..."

Orgeneral Akar, bölgedeki faaliyetlerin olabildiğince dikkatli, yavaş, hesaplı gitmesi için her türlü gayretin en üst düzeyde gösterildiğini belirterek, "Bu çalışmalar sırasında bölge halkımızın gösterdiği sağduyu ve desteği de şükranla anmak istiyorum. Türk Silahlı Kuvveleri ülkemizin ve milletimizin birliği, bütünlüğü, bağımsızlığı, egemenliği ve bayraklaşan vatan topraklarının korunması konusunda en önemli teminat olmaya devam edecektir. Biliyoruz ki en büyük takdir, güvenilmek en büyük başarı da bu güvene layık olmaktır. Bu nedenle TSK olarak, milletimizin güvenine layık olabilmek için elinden gelen her türlü gayreti gösterdiğini de bilmenizi istiyorum" şeklinde konuştu.Törene katılanlara tekrar şükranlarını ileten Orgeneral Akar, konuşmasını "TSK, 'ölürsek şehit, kalırsak gazi' anlayışıyla çıktığı bu yolda, kendisine verilen görevi artan bir azim ve kararlılıkla yapmaya devam etmekte, devam edecektir" sözleriyle tamamladı.

Sayfa Yükleniyor...