"Enflasyonun sorumlusu domates değil"

Antalya Organize Sanayi Bölgesi'nde bir plastik fabrikasını gezen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, seralarda kullanılan naylon üretimini inceledi, yetkililerden bilgi aldı.

Ardından EXPO Kongre Merkezi'nde düzenlenen EXPO 2016 Antalya Fuarı'nın sezon açılışı ile Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu'nun (TKDK) "10. Yılımızda Kırsal Kalkınma Buluşması" etkinliğine katılan Çelik, yaptığı konuşmada, EXPO 2016 Antalya'nın bir yıl önce açıldığını ve 6 ay hizmet verdiğini söyledi.

Açılışına 57 ülkenin katıldığını hatırlatan Çelik, EXPO'yu her türlü olumsuzluğa rağmen 5 milyon kişinin ziyaret ettiğini anlattı.

Çelik, "EXPO'nun gelecekte de Antalya'ya hizmet sunması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnşallah bu sezon hizmetinizde olacak ama umuyorum yeni sahibiyle birlikte buranın canlılığı, aktivitesi daha güzel bir noktaya taşınmış olacak" diye konuştu.

EXPO'nun amacının doğaya, tabiata, tarıma karşı farkındalık oluşturmak olduğunu ifade eden Çelik, tabiatın bugün büyük bir tahribatla karşı karşıya kaldığını belirtti. Tahribatların savaşları, her alanda dengesizlikleri, açlığı ve sefaleti de beraberinde getirdiğini anlatan Çelik, 15 yıl içerisinde dünyadaki 700 milyon insanın bulundukları ülkelerden daha rahat yaşayabilecekleri bir ortama göç edeceklerinin ifade edildiğini söyledi.

Bakan Çelik, 10 milyon Suriyelinin derdine deva olamayan dünyanın, 2030 yılında ülkelerinden hareket edecek 700 milyon insanla nasıl baş edeceğini herkesin düşünmesi gerektiğini vurguladı. Bu çerçevede doğaya, tabiata, tarım arazilerine, tarıma karşı yanlış bakış ve yönelişlerin faturasının çok ağır olacağına işaret eden Çelik, gıda savaşlarının beklendiğini dile getirdi.

Çelik, 39 ülkede gıdaya, 80 ülkede suya erişimde sıkıntı olduğunu belirterek, en kıymetli mesleğin bugün ve gelecekte çiftçilik ve tarım olduğunu anlattı.

MİLLİ TARIM PROJESİ

Milli Tarım Projesi'ni yürürlüğe koyduklarını aktaran Çelik, şunları kaydetti:

"Hayvancılıkta millilik, kendi kendine yeten hayvancılık, tarımda millilik... Milli Tarım Projesi ile bir karış toprağın dahi zayi olmadığı her karış toprağın ekildiği, üretime katıldığı bir projeyi hayata geçirmiş bulunuyoruz. Tarıma ve üreticiye  kalkınması, refah düzeyinin artması için destek veriyoruz. 15 sene içerisinde 103 milyar lira tarımsal destek vermişiz, bu artarak devam ediyor. Bakanlığımızın bünyesindeki kırsal kalkınma vasıtasıyla kırsaldaki yatırımlar için 3 milyar 200 milyon lira destek vermişiz."

Toplamda 7 milyar liralık yatırım olduğunu ve yaklaşık 60 bin istihdam gerçekleştiğini belirten Çelik, IPARD 2 programının 8 Mayıs'ta yürürlüğe girdiğini ve 2020'ye kadar devam edeceğini anlattı.

Gerek AB hibelerinin gerekse yerli kırsal kalkınma desteklerinin kıymetini bilmek gerektiğini vurgulayan Çelik, "Tarım kalkınmadan ülkenin kalkınması mümkün değildir. Kırsalda kalkınmadan da tarımın kalkınması mümkün değil. Onun için hep beraber, bütün imkanları destekleri kullanarak, üretmemiz, kalkınmamız gerekiyor." dedi.

"DOMATESTEN DOLAYI ENFLASYON YÜKSELDİ" İDDİALARI

Enflasyondaki artışa yönelik tartışmalara da değinen Çelik, şöyle konuştu:

"Doğrudur, bir iki puan artabilir. 'Bulduk, domatesten dolayı enflasyon yükseldi'. Gelen, geçen bunu konuşuyor. Antalya'dan çıkış fiyatlarını aldım 2 lira. Problem şu iki noktada. Geçen yıl da Antalya'ya geldim domates 40-50 kuruştu. Bir kişinin ağzı açılmadı, demedi ki 'bu çiftçi bunu nasıl idare ediyor?' Çiftçinin halini sormayanlar, bu yıl çiftçinin biraz yüzü gülüyor, ayağa kalkmış ya, 'enflasyonun sorumlusu domates'... Yok öyle bir şey, geçin arkadaşlar. Domates tarladan 2 liraya çıkıyor, çiftçi alın terinin karşılığında memnunsa ne güzel. Biz de mutluyuz ama pazarda 8 liraysa hesap sorulacak yer 2 lira ile 8 lira arası nereye gidiyor? Konuşmamız gereken o, burada adres çiftçi değil.

Çiftçi ürettiğinin üzerinden karını alacak ki çiftçi daha hevesli bir şekilde gelecek yıl üretimini yapsın, koşa koşa tarlasına gitsin, tabii ki kazanacak ama hiç bu teri akıtmayan insanlar eğer aradaki zincirde para kazanıyorlarsa çözülmesi gereken o dur. Gıda komitesi bununla meşgul. Onun için adresleri birbirine karıştırmayalım. Burada sorun alanı çiftçi değil, sorun alanı pazara kadar giderken yaşanan sorunlardır, zincirdir. Oradaki yanlış halkaları kestiğiniz an çiftçi de mutlu olacak tüketici de." 

Bakan Çelik, önemli yasal düzenlemelerin Mecliste olduğunu ve bunlar çıkınca tarım kesiminin yüzünün daha da güleceğini kaydetti.