Alışık olmadığımız ama yediğinizde "keşke bu güne kadar yapsaydım" diyeceğiniz 2 tane lezzetli tarif var.
Bunlardan ilki bulgurdan, kurutulmuş et ve de salatalık ferahlığıyla yaptığımız risotto. Biz kendimizce Bulgurisotto ismini taktık. Yanında da alabaşlı, reyhanlı, hellimli, sade ama uçuran bir salata var. Yazın bize göz kırptığı şu günlerde bu tarifler ferahlık hissi veriyor ve hepsi 10 dakikada.
Refikaca Bulgur Risotto
1 su bardağı siyez bulguru
3,5 su bardağı su
4 küp et suyu
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 çorba kaşığı tereyağı
1/5 kalıp kolot peyniri
12 dilim kurutulmuş et
4 tane Çengelköy salatalık
1 çorba kaşığı biber salçası
1 çay kaşığı tuz
Risotto normalde bol nişastalı bir pirinçle yapılan bir İtalyan yemeği. Bizim memlekette de çok seviliyor ve yeniliyor. Ben de memleketin en eski değerlerinden biri olan siyez bulguruyla farklı bir risotto yaptım.
Risottonun bulgurla şenlendirdiğimiz, salatalıkla ferahlattığımız, kuru etle lezzetine lezzet kattığımız bir haline hazır mısınız?
Bulgurisottoyu pişireceğiniz lezzetli suyunuz için 3,5 su bardağı kaynar suyu, 1200 ml kadar ediyor, bir tencereye dökün. Üzerine 4 küp et suyunu, 1 çay kaşığı tuzu ve 1 çorba kaşığı biber salçasını ekleyip karıştırın. Ayrı bir tavada, 2 çorba kaşığı zeytinyağını ve 1 çorba kaşığı tereyağını eritin. Tereyağı hafif renk alınca üzerine şerit şerit doğradığınız 12 dilim kuru eti ekleyin. Etler biraz kavrulup tadını yağa verince, 1 su bardağı siyez bulgurunu da ekleyip yaklaşık 1-2 dakika taneler şeffaflaşıncaya kadar kavurun. Hazırladığınız lezzetli sudan kepçe kepçe kavrulmuş bulgura ekleyin ve karıştırarak kavurmaya devam edin. Hepsini birden eklemeyin. Risottoda su yavaş yavaş, taneler suyu çektikçe eklenir. Böylece tanelerin nişastası daha iyi çıkar ve kremamsı bir yapısı olur. Bulgurda-ya da buğdayda-bu kremalı kıvam pirince göre daha az olacaktır; ancak bulgurun lezzeti bu yemeği bambaşka yerlere taşıyor. Bulgur suyu çektikçe karıştırarak azar azar suyu eklemeye devam edin. 4 tane Çengelköy salatalığı küp küp doğrayın ve bekletin. Bulgur son suyunu çekmeye yakınken 1/5 kalıp, 100 gr kolot peyniri direk tavanın içine rendeleyin. Bunun amacı hem lezzet katmak hem de pirinçten yapılan risotto gibi kremalı bir kıvam vermek.
Yemeğinizi servis edeceğiniz tabağa alın ve doğradığınız salatalıkları üzerine serpin. Salatalıkların bir kısmını içine doğru karıştırabilirsiniz. Salatalığın ne işi var sıcak yemekte Refika diyebilirsiniz; ama kıtırtısı ve ferahlığıyla bulgurisottonun ne kadar şenlendiğine siz bile şaşıracaksınız.
Allı Morlu Salata
1 tane beyaz alabaş
1/3 bağ reyhan
1/2 kalıp hellim
1 tatlı kaşığı mavi haşhaş
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1/2 çay kaşığı tuz
Alabaş, turpgillerden inanılmaz bir sebze. Tadı tatlı bir turpa benziyor ama “elma mı bu ya?” da dedirtiyor. Tek kötü yanı birazcık gaz yapabiliyor. Yazın tatlı tatlı kendini hissettirdiği bu günlerde hem yediklerine dikkat edenlere hafif bir alternatif hem de kıtır kıtır ama ferah bir yaz salatası emrinize amade.
1 adet alabaşın kabuğunu dikkatlice soyun ve küp küp doğrayın; kabuğu biraz sert olabiliyor ve ağza gelince hoş bir his vermiyor. 1/3 bağ reyhanı kabaca doğrayın ve alabaşlarla karıştırın. Yarım kalıp hellimi önce 4 dilim olacak şekilde kesin ve hepsini ortadan ikiye tekrar kesip 8 tane şerit elde edin. Hellimleri tercihen döküm bir tavada altın sarısı renk alana dek kızartın. Alabaş ve reyhanın üzerine 1 tatlı kaşığı mavi haşhaşı, 2 çorba kaşığı zeytinyağını ve eğer hellim çok tuzlu değilse yarım çay kaşığı tuz ekleyip karıştırın. Üzerlerine kızarttığınız hellim şeritlerini de dizince, kıtır kıtır ve ferah yaz salatanız hazır.