CHP Parti Meclisi üyesi Sosyolog Prof. Sencer Ayata, siyasi kariyerinin 2. gününde Canlı Gaste programına konuk oldu.
Ayata, Kılıçdaroğlu'nun seçilmesiyle Türkiye siyasetinde eksen kayması yaşandığını söyledi.
Ayata, şöyle konuştu:
“Kongrede yaygın bir heyecan, çoşku ve umut vardı. Yine bir toparlanma vardı. 12 Eylül’den sonra sol dağınıktı. İlk defa Rahşan Ecevit’in de gelmesiyle ve Kamer Genç’in katılmasıyla bir toparlanma oldu ki ben bunun oylara da olumlu yansıdığını düşünüyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu, tek başına soruşturmalarla ilgili ‘Cesur Yürek’ imajına, İstanbul adaylığı döneminde yeni bir lider doğuyor izlenimi verdi.
Deyimim belki biraz abartılı olacak ama kurultayda şöyle dedim: Kılıçdaroğlu ile CHP proleterleşti. Siyasette önemli bir kayma oldu. Kurultayla ve Kılıçdaroğlu’nun verdiği imajla ekonomik zenginliğin, egemen gücün partisi AK Parti, bunun yanında başka toplum kesimlerini, mağdurları, dışlanmışları siyasete taşıma iddiasındaki CHP.
CHP’yi iyi anlamak için kurulduğundan beri iki güçlü damar var. Birisi CHP’nin modernleşmeci, reformist damarı diğeri de milli hakimiyet yani saltanattan millete gücü verme.
CHP’de 1960’ların ortasında İnönü tarafından ortanın solu anlayışı başlatılmıştı. Bunun temel taşıyıcısı 70’lerde Ecevit oldu.
CHP oylarının çok büyük bir kısmı yüzde 70-80’i partinin programına, yaklaşımına göre veriliyor. AK Parti de daha çok lidere bağlı olarak, partinin o andaki sorunları ele alışına göre veriliyor. CHP’ye alternatif başka bir sol parti olmayacak.
Tarihi olaylara baktığınız zaman son yıllarda etnik ve dini kimliklerin etkin olmaya başladığı görülmeye başladı. Önümüzdeki 10-15 yılda kültürel kimlikler değil sosyo ekonomik kimliklere kayma olacak. CHP bu doğrultuda sosyal politikalara ağırlık verdiği ölçüde başarılı olacaktır."
Ayata, Kılıçdaroğlu'nun seçilmesiyle Türkiye siyasetinde eksen kayması yaşandığını söyledi.
Ayata, şöyle konuştu:
“Kongrede yaygın bir heyecan, çoşku ve umut vardı. Yine bir toparlanma vardı. 12 Eylül’den sonra sol dağınıktı. İlk defa Rahşan Ecevit’in de gelmesiyle ve Kamer Genç’in katılmasıyla bir toparlanma oldu ki ben bunun oylara da olumlu yansıdığını düşünüyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu, tek başına soruşturmalarla ilgili ‘Cesur Yürek’ imajına, İstanbul adaylığı döneminde yeni bir lider doğuyor izlenimi verdi.
Deyimim belki biraz abartılı olacak ama kurultayda şöyle dedim: Kılıçdaroğlu ile CHP proleterleşti. Siyasette önemli bir kayma oldu. Kurultayla ve Kılıçdaroğlu’nun verdiği imajla ekonomik zenginliğin, egemen gücün partisi AK Parti, bunun yanında başka toplum kesimlerini, mağdurları, dışlanmışları siyasete taşıma iddiasındaki CHP.
CHP’yi iyi anlamak için kurulduğundan beri iki güçlü damar var. Birisi CHP’nin modernleşmeci, reformist damarı diğeri de milli hakimiyet yani saltanattan millete gücü verme.
CHP’de 1960’ların ortasında İnönü tarafından ortanın solu anlayışı başlatılmıştı. Bunun temel taşıyıcısı 70’lerde Ecevit oldu.
CHP oylarının çok büyük bir kısmı yüzde 70-80’i partinin programına, yaklaşımına göre veriliyor. AK Parti de daha çok lidere bağlı olarak, partinin o andaki sorunları ele alışına göre veriliyor. CHP’ye alternatif başka bir sol parti olmayacak.
Tarihi olaylara baktığınız zaman son yıllarda etnik ve dini kimliklerin etkin olmaya başladığı görülmeye başladı. Önümüzdeki 10-15 yılda kültürel kimlikler değil sosyo ekonomik kimliklere kayma olacak. CHP bu doğrultuda sosyal politikalara ağırlık verdiği ölçüde başarılı olacaktır."