Bu yılın başlarında NASA’nın Cassini uzay aracı Rhea’nın kuzey kutbunun 97 km yakınından geçerken bir spektometre vasıtasıyla atmosferi ‘kokladı’. Daha önce Jüpiter’in Europa ve Ganymede uydularında uzaktan gösterilmiş olsa da bu oksijenin bizzat yerinde tespit edildiği ve bunun yanında halkalı gezegenin uydularında saptanan ilk keşif.
Güneybatı Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Ben Teolis ve arkadaşları tarafından Science dergisinde yayınlanan bulguların, Güneş Sistemi’nin 3,5 milyar yıl önceki kimyasal yapısına ilişkin yeni bakış açıları sunacağı belirtiliyor.
Araştırmacılar oksijenin, Satürn’ün manyetosferik plazmasındaki ışıldama tarafından salındığını ve oksijenin büyük miktarının uydunun buları içinde halen kilitli olduğunu düşünüyorlar.
Bunun yanında karbondioksit kaynağı ise gizemini koruyor. Araştırma makalesi atmosferik karbondioksitin varlığını, ilkin karbondioksitin Rhea’nın buzları içinden fışkırması ya da yüzeydeki su molekülleri, radyolitik oksijen ve karbonlu mineraller arasında gerçekleşen radyoliz tepkimelerine dayandırıyor.
Rhea’nın atmosferinde bulunan oksijen insan yaşamı için yeterli oranda değil. 1 metreküplük havada yaklaşık 50 milyar oksijen molekülü bulunuyor ki bu da Dünya’dakinin yüzde 0.00000001’ine denk geliyor.
Avustralya Ulusal Üniversitesi Gezegenbilim Enstitüsü’nden Dr. Marc Norman bu bulguların da gösterdiği gibi uzayda oksijenin varlığının her zaman canlılığa işaret olmayacağına dikkat çekiyor, “Dünya dışı yaşam arama çalışmalarında, her oksijen tespit ettiğimizde bunu canlılığa ilişkin bir kanıt olarak sunmadan önce biraz daha dikkatli olmalıyız.”
Özgün makaleye ulaşmak için tıklayın.
Güneybatı Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Ben Teolis ve arkadaşları tarafından Science dergisinde yayınlanan bulguların, Güneş Sistemi’nin 3,5 milyar yıl önceki kimyasal yapısına ilişkin yeni bakış açıları sunacağı belirtiliyor.
Araştırmacılar oksijenin, Satürn’ün manyetosferik plazmasındaki ışıldama tarafından salındığını ve oksijenin büyük miktarının uydunun buları içinde halen kilitli olduğunu düşünüyorlar.
Bunun yanında karbondioksit kaynağı ise gizemini koruyor. Araştırma makalesi atmosferik karbondioksitin varlığını, ilkin karbondioksitin Rhea’nın buzları içinden fışkırması ya da yüzeydeki su molekülleri, radyolitik oksijen ve karbonlu mineraller arasında gerçekleşen radyoliz tepkimelerine dayandırıyor.
Rhea’nın atmosferinde bulunan oksijen insan yaşamı için yeterli oranda değil. 1 metreküplük havada yaklaşık 50 milyar oksijen molekülü bulunuyor ki bu da Dünya’dakinin yüzde 0.00000001’ine denk geliyor.
Avustralya Ulusal Üniversitesi Gezegenbilim Enstitüsü’nden Dr. Marc Norman bu bulguların da gösterdiği gibi uzayda oksijenin varlığının her zaman canlılığa işaret olmayacağına dikkat çekiyor, “Dünya dışı yaşam arama çalışmalarında, her oksijen tespit ettiğimizde bunu canlılığa ilişkin bir kanıt olarak sunmadan önce biraz daha dikkatli olmalıyız.”
Özgün makaleye ulaşmak için tıklayın.