KKTC Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre Tatar, 21 Aralık 1963'te Kıbrıs Türküne yönelik başlatılan saldırılarla (Kanlı Noel) Kıbrıs Türk halkının katliamdan geçirildiğini ve bunun Yunanistan’ın desteğiyle Kıbrıs’ta gerçekleşen ilk darbe olduğunu kaydetti.
Tatar, Kıbrıs’taki Türk direnişini kıramayıp başarılı olamayan Yunanistan ile EOKA terör örgütünün, 15 Temmuz 1974'te Kıbrıs’ta ikinci darbe ve işgali gerçekleştirdiğini belirtti.
Bu darbe ile “Kıbrıs Elen Cumhuriyeti”nin ilan edildiğini ve ana hedefin ise Kıbrıs Türk halkını yok edip Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etmek olduğunu aktaran Tatar, "Bu büyük tehlike karşısında uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan haklarını ve yetkilerini kullanan anavatan Türkiye, 20 Temmuz 1974'te gerçekleştirdiği Barış Harekatı ile Kıbrıs Türk halkını katliamdan kurtarıp özgürlüğe kavuştururken tüm Kıbrıs’a da barış ve huzurun gelmesini sağladı." ifadelerini kullandı.
Tatar, darbeye karşı çıkan binlerce Rum'un katliamdan kurtarıldığını, Yunanistan’daki cunta yönetimin de yıkılarak, ülkeye demokrasinin gelmesini sağlandığını aktardı.
Tatar, dış güçler tarafından desteklenen ve organize edilen FETÖ terör örgütünün de halk iradesini ve demokrasiyi çiğnemek, Türkiye'yi bölüp, parçalamak ve esaret altına sokabilmek amacıyla 15 Temmuz 2016'da darbe kalkışmasında bulunduğunu vurguladı.
Darbe kalkışmasında halkın iradesinin temsil edildiği TBMM'nin saldırıya uğradığı ve yüzlerce vatandaşın darbeciler tarafından katledildiğini kaydeden Tatar, "Ama ne var ki bu darbe kalkışması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türk halkı ve devletine bağlı Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları ile emniyet güçleri tarafından önlendi." değerlendirmesinde bulundu.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının da bu darbe kalkışmasına çok sert tepki gösterdiğini vurguladı.
FETÖ terör örgütünün darbe kalkışmasının hemen akabinde bazı Rum liderleri tarafından "15 Temmuz akşamı Kuzey’e saldırıp Türk askerlerini esir alsaydık, Kıbrıs yeniden bizim olacaktı" şeklinde açıklamalar yapıldığını hatırlatan Tatar, bunun FETÖ terör örgütünün bir diğer karanlık yüzünü ve ilişkilerini gösterdiğini belirtti.
Tatar, FETÖ terör örgütü mensuplarını koruyan, kollayan ve Türkiye'ye karşı kullanmaya çalışan bazı ülkeleri kınayarak, "Dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun insan hak ve özgürlükleri ile demokrasiye ve halk iradesine karşı yapılan bütün darbeleri bir kez daha lanetliyorum. FETÖ terör örgütün 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirdiği darbe kalkışmasını önlemek, Türkiye ile demokrasiyi ve halk iradesini korumak için şehit düşenleri bir kez daha rahmetle anarken, gazileri de saygıyla selamlıyorum." ifadelerini kullandı.
Tatar, Kıbrıs’taki Türk direnişini kıramayıp başarılı olamayan Yunanistan ile EOKA terör örgütünün, 15 Temmuz 1974'te Kıbrıs’ta ikinci darbe ve işgali gerçekleştirdiğini belirtti.
Bu darbe ile “Kıbrıs Elen Cumhuriyeti”nin ilan edildiğini ve ana hedefin ise Kıbrıs Türk halkını yok edip Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etmek olduğunu aktaran Tatar, "Bu büyük tehlike karşısında uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan haklarını ve yetkilerini kullanan anavatan Türkiye, 20 Temmuz 1974'te gerçekleştirdiği Barış Harekatı ile Kıbrıs Türk halkını katliamdan kurtarıp özgürlüğe kavuştururken tüm Kıbrıs’a da barış ve huzurun gelmesini sağladı." ifadelerini kullandı.
Tatar, darbeye karşı çıkan binlerce Rum'un katliamdan kurtarıldığını, Yunanistan’daki cunta yönetimin de yıkılarak, ülkeye demokrasinin gelmesini sağlandığını aktardı.
Tatar, dış güçler tarafından desteklenen ve organize edilen FETÖ terör örgütünün de halk iradesini ve demokrasiyi çiğnemek, Türkiye'yi bölüp, parçalamak ve esaret altına sokabilmek amacıyla 15 Temmuz 2016'da darbe kalkışmasında bulunduğunu vurguladı.
Darbe kalkışmasında halkın iradesinin temsil edildiği TBMM'nin saldırıya uğradığı ve yüzlerce vatandaşın darbeciler tarafından katledildiğini kaydeden Tatar, "Ama ne var ki bu darbe kalkışması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türk halkı ve devletine bağlı Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları ile emniyet güçleri tarafından önlendi." değerlendirmesinde bulundu.
Tatar, Kıbrıs Türk halkının da bu darbe kalkışmasına çok sert tepki gösterdiğini vurguladı.
FETÖ terör örgütünün darbe kalkışmasının hemen akabinde bazı Rum liderleri tarafından "15 Temmuz akşamı Kuzey’e saldırıp Türk askerlerini esir alsaydık, Kıbrıs yeniden bizim olacaktı" şeklinde açıklamalar yapıldığını hatırlatan Tatar, bunun FETÖ terör örgütünün bir diğer karanlık yüzünü ve ilişkilerini gösterdiğini belirtti.
Tatar, FETÖ terör örgütü mensuplarını koruyan, kollayan ve Türkiye'ye karşı kullanmaya çalışan bazı ülkeleri kınayarak, "Dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun insan hak ve özgürlükleri ile demokrasiye ve halk iradesine karşı yapılan bütün darbeleri bir kez daha lanetliyorum. FETÖ terör örgütün 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirdiği darbe kalkışmasını önlemek, Türkiye ile demokrasiyi ve halk iradesini korumak için şehit düşenleri bir kez daha rahmetle anarken, gazileri de saygıyla selamlıyorum." ifadelerini kullandı.