Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenler'de 15 Temmuz Millet Bahçesi ile Yapımı Tamamlanan Tesis ve Projelerin Toplu Açılış Töreni'ne katıldı.
Burada bir konuşma yapan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Esenler 31 Mart'ta sandıkları patlatmaya var mıyız? Yaklaşık 600 yıldır bizim olan bu şehri (İstanbul), hala bize çok görenler olduğunu biliyoruz. Ülkemize ve milletimize yönelik husumetlerin altındaki sebeplerin en başında gelenlerden biri işte İstanbul'dur. İstanbul'a ne kadar sahip çıkarsak ülkemizin geleceğine de o denli büyük katkı yaptığımızı biliyoruz. AK Parti döneminde hayata geçirdiğimiz dünya çapındaki projelerle sadece İstanbul'u değil Türkiye'yi güçlendirdik.
Bizden önce böyle bir şey var mıydı? Denizin altından hem Marmaray'dan hem araçlarla gidiyoruz. Bunları biz yaptık Bay Kemal. Onların hayalleri bile ulaşamaz. Ama biz yaptık. Üçüncü köprüyü yaptık mı, yaptık. Bir de İstanbul'u İzmir'e bağlayalım dedik. Osmangazi Köprüsü'nü yaptık. Onlar konuşur biz yaparız. Yabancı misafirler geliyor, liderler denizin altından raylı sistem geçiyor, buradan arabalar geçiyor diyoruz. Şaşırıyorlar, 10 sene önce geldiğimizde yoktu diyorlar.
1994 yılında bu şehri yönetme sorumluluğunu bu kardeşinize verdiniz, İstanbul'da yeni bir dönemi başlattık. İstanbul'a belediye başkanı olduğumuzda İstanbul'un hali neydi. Çöp dağları var mıydı, su var mıydı, hava kirliliği var mıydı? Bunları kim yok etti. Dağları delerek İstanbul'a su getirdik. İstanbul'un su sorununu 2040 yılına kadar çözdük. CHP çöp, susuzluk, hava kirliliği demektir. CHP yoksulluk demektir, CHP yasaklar demektir ve CHP yoksulluğun daniskası demektir.
Biz gençlik yıllarımızda mazot kuyruklarını biliriz. Bunları bize CHP yaşattı. Utanmadan şimdi farklı şeyler konuşuyorlar. Önümüzde şimdi yeni bir yol ayrımı var. İstanbul'u çok daha iyi hizmetlere kavuşturmaya talibiz. İstanbul tercihini bir kez daha hizmet siyasetinden yana kullanmaya var mısın? Çevreci belediye nedir bunu göreceksiniz. Çevrecilik bizim işimiz, belediyecilik bizim işimiz, hizmet bizim işimiz.
"SINIRLARIMIZA SALDIRANA BEDELİNİ ÖDETECEĞİZ"
Zeytinlik operasyonunu, Afrin operasyonunu yaptık mı, yaptık. Şimdi Sincar operasyonunu yaptık mı yaptık. Her zaman teröristlerin beynindeyiz. Onların açtıkları çukurlara onları gömmeye devam edeceğiz. Teröristler benim milletimin başına bela olmaktan çıkacak. Biz Mehmetçiklerimizle oralardayız. ÖSO ile oralardayız. Hep birlikte Allahın izniyle sınırlarımıza ve vatanımıza saldıranlara bedelini ödeteceğiz. İçeride bunlardan rahatsız olanlar varsa, Bay Kemal bu teröristlerle kol kola dolaşma. Bunlardan sana fayda yok. Yerli ve milli ol. Bunları savunmaktan vazgeç. Şimdi 31 Mart'ta yine onlarla beraber yola çıkmaya hazırlanıyor. Dürüst ol dürüst.
"YALANLARINI İFŞA ETMEKTEN BIKTIK"
Göreve geldiğimde 50 bin haneye doğalgaz veriliyordu. Cezaevine giderken 1 milyon 250 bin haneye veriliyordu. İSKİ'nin su aboneleri arasında ödeme güçlüğü çekenlere her türlü kolaylık gösteriliyor. Kılıçdaroğlu'nun yalanlarını ifşa etmekten bıktık. Kılıçdaroğlu'nun mantığına göre sanayi devleri derhal kapıya kilit vurmalıdır. Ofset denilen bir olay vardır. ABD bugün F35 yapıyor, bize 120 tane gelecek. Belirli parçalarını biz veriyoruz, oraya gönderiyoruz. İhracat ithalatın altyapısını oluşturur. Türkiye'nin şanssızlığı, anamuhalefet partisinin işte böyle bir zihniyetin esareti altında bulunuyor olmasıdır. CHP'yi asıl rahatsız eden Türkiye'nin namerde muhtaç olmamasıdır.
"KİMSEYİ SOKAĞA ÇIKARAMAYACAKSIN"
Bay Kemal kimseyi sokağa çıkartamayacaksınız. Bak sana bir şey söyleyeyim, burası Paris değil, burası Hollanda da değil. Sen Gezi olayalrındaki gibi bir şey yapmaya çalışırsan o TV ekranında kendini bilmez, haddini bilmez birilerinin davetiyle iş yapacağını zannediyorsan bu millet, 15 Temmuz'da nasıl meydanları dar ettiyse yine dar ederiz. Gücün yetiyorsa işte sandık, ne yapacaksan işte sandık. Buna fırsat vermeyiz, gereğini de yapacağız. 15 Temmuz gecesinde tankların arasından kaçıp Bakırköy Belediyesine gitmiş olabilirsin ama bu defa kaçmaya fırsat bile bulamazsın, onu bil."