Alınan bilgiye göre; 12 yıldır felç hastası olan Enver Demirbağ'ın yalnız yaşadığı Kültür Mahallesi Arka Sokak'taki bir apartmanın zemin kattaki dairesinden kokular geldiğini belirten komşuları, yakınlarına ve güvenlik güçlerine haber verdi.
Olay yerine gelen itfaiye ve polis ekipleri yaptıkları incelemede Demirbağ'ı oturduğu koltukta yanmış vaziyette buldu.
Demirbağ'ın ölümünün duyulmasının ardından olay yerine gelen İl Emniyet Müdürü Fahrettin Coşkun ile Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Atik Birici incelemelerde bulunarak, yakınlarına taziyelerini iletti.
Emniyet Müdürü Coşkun, gazetecilere yaptığı açıklamada, felçli Enver Demirbağ'ın oturduğu koltuğun elektrik sobasından alev alması sonucu çıkan yangında can verdiğini belirterek, şunları söyledi: ''Herhalde üşüdü ki oturduğu koltuğun sırtını elektrik sobasına yaslamış. Sobaya fazla temas ettiğini tahmin ediyoruz. Oturduğu koltuk tutuşuyor kendisi de ayağa kalkıp yürüyebilen sağlıklı bir insan değildi. O konuda sıkıntı yaşadığını tahmin ediyorum. Koltuğun üzerinde maalesef yanarak değerli bir sanatçımızı kaybetmiş bulunuyoruz.''
Elazığ Folklor Turizm Derneği Başkanı Bünyamin Eroğlu da Demirbağ'ın uzun süredir hasta olduğunu hatırlatarak, ''Harput musikisini en güzel, en doğru ağzını kullanan ve güzel şeklinde gelecek nesillere aktaran çok değerli sanatçımızdı. Bir ustadır. Çok üzüldüm. Ölüm şekli hiç yakışmadı ama Allah'ın takdiri yapacak bir şey yok'' dedi.
Olay yerine gelen itfaiye ve polis ekipleri yaptıkları incelemede Demirbağ'ı oturduğu koltukta yanmış vaziyette buldu.
Demirbağ'ın ölümünün duyulmasının ardından olay yerine gelen İl Emniyet Müdürü Fahrettin Coşkun ile Elazığ Belediye Başkan Yardımcısı Atik Birici incelemelerde bulunarak, yakınlarına taziyelerini iletti.
Emniyet Müdürü Coşkun, gazetecilere yaptığı açıklamada, felçli Enver Demirbağ'ın oturduğu koltuğun elektrik sobasından alev alması sonucu çıkan yangında can verdiğini belirterek, şunları söyledi: ''Herhalde üşüdü ki oturduğu koltuğun sırtını elektrik sobasına yaslamış. Sobaya fazla temas ettiğini tahmin ediyoruz. Oturduğu koltuk tutuşuyor kendisi de ayağa kalkıp yürüyebilen sağlıklı bir insan değildi. O konuda sıkıntı yaşadığını tahmin ediyorum. Koltuğun üzerinde maalesef yanarak değerli bir sanatçımızı kaybetmiş bulunuyoruz.''
Elazığ Folklor Turizm Derneği Başkanı Bünyamin Eroğlu da Demirbağ'ın uzun süredir hasta olduğunu hatırlatarak, ''Harput musikisini en güzel, en doğru ağzını kullanan ve güzel şeklinde gelecek nesillere aktaran çok değerli sanatçımızdı. Bir ustadır. Çok üzüldüm. Ölüm şekli hiç yakışmadı ama Allah'ın takdiri yapacak bir şey yok'' dedi.
TÜRKÜ KAYNAĞI
Palulu İbrahim Bey ve Ayşe Hanım'ın dört çocuğundan en küçüğü olan Enver Demirbağ, 1935 yılında Palu'da dünyaya geldi.
Babasının müziğe olan ilgisi nedeniyle müzikle erken yaşta tanışan Demirbağ, çocukluğunu Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses ve Münir Nurettin Selçuk gibi sanatçıları dinleyerek geçirirken, Türk sanat müziğine ilgi duydu.
Palu'da yaşanan bir yangında evleri yanan ve bir süre sonra da babasını kaybeden Demirbağ ile kendisi gibi yerel sanatçı olan kardeşi Mehmet (Paşa) Demirbağ, Palu'nun Sekrat köyünde dayısı Ali Bey'in konağına yerleşti.
Yeğenlerinin seslerinin güzel olduğunu fark eden Ali Bey, zamanın musiki ustası Köğenkli Hafız Mustafa Süer'den ders almalarını sağladı. İki kardeş 15 yıl süren eğitimleri ile yöredeki birçok etkinlikte türküler okumaya başladı.
Çeşitli illerde konser veren Demirbağ, TRT Radyosu'nun arşivi için birçok eserler okuyarak kaynak kişi unvanını aldı, bugüne kadar 70'e yakın plak doldurdu.
Yaklaşık 10 yıl önce felç olan Demirbağ, yalnız yaşıyordu.
Enver Demirbağ, Elazığ-Harput yöresi türkülerinin yaşayan en iyi icracısı olarak kabul ediliyordu.
Palulu İbrahim Bey ve Ayşe Hanım'ın dört çocuğundan en küçüğü olan Enver Demirbağ, 1935 yılında Palu'da dünyaya geldi.
Babasının müziğe olan ilgisi nedeniyle müzikle erken yaşta tanışan Demirbağ, çocukluğunu Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses ve Münir Nurettin Selçuk gibi sanatçıları dinleyerek geçirirken, Türk sanat müziğine ilgi duydu.
Palu'da yaşanan bir yangında evleri yanan ve bir süre sonra da babasını kaybeden Demirbağ ile kendisi gibi yerel sanatçı olan kardeşi Mehmet (Paşa) Demirbağ, Palu'nun Sekrat köyünde dayısı Ali Bey'in konağına yerleşti.
Yeğenlerinin seslerinin güzel olduğunu fark eden Ali Bey, zamanın musiki ustası Köğenkli Hafız Mustafa Süer'den ders almalarını sağladı. İki kardeş 15 yıl süren eğitimleri ile yöredeki birçok etkinlikte türküler okumaya başladı.
Çeşitli illerde konser veren Demirbağ, TRT Radyosu'nun arşivi için birçok eserler okuyarak kaynak kişi unvanını aldı, bugüne kadar 70'e yakın plak doldurdu.
Yaklaşık 10 yıl önce felç olan Demirbağ, yalnız yaşıyordu.
Enver Demirbağ, Elazığ-Harput yöresi türkülerinin yaşayan en iyi icracısı olarak kabul ediliyordu.