Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Selmet Şükür ile avukatları ve yakınları katıldı.
Duruşmada, kimlik tespitinin yapılması ve Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamenin özetinin okunmasının ardından Şükür'ün savunmasına geçildi.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, FETÖ üyesi olmadığını savunan Şükür, "Nasıl böyle bir işin içine düştüm gece-gündüz düşünüyorum. Bir inşaat yaptım, kendim yaptırdım. Hakan Şükür bana yaptırmamıştır, bu şekilde inşaat işlerini takip etmiyorum. İnelsan ile herhangi bir iş yapmadım, kimseyi tanımıyorum. Sadece bir inşaat yaptım, ikinci inşaata başladım fakat soruşturma nedeniyle bitmedi. Hakan Şükür'ün menajerliğini yaptım ve birçok transfer gerçekleştirdim, 50 yıl esnaflık yaptım, gelir kaynağım budur. Bana gönderildiği söylenen para; kardeşim ev yapmıştı, Hakan da ev almıştı, parayı bana gönderdi. Ben de parayı ödeyerek tapuyu Hakan adına aldım. Söz konusu para bu taşınmaza aittir" ifadelerini kullandı.
Şükür, FETÖ mensubu kimseye para vermediğini, kendisinden para istenemeyeceğini iddia ederek, "FETÖ'cü tanıdığım bir kişi yoktur. Suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuzum, beraatimi talep ediyorum" dedi.
Söz alan sanık avukatları da suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, sanığın mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılmasını istedi.
Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, tanıkların dinlenilmesini, sanığın yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının istenmesini ve dosyadaki eksik hususların tamamlanmasını talep etti.
Sanığın kardeşi E.Ş'nin tanık olarak dinlenilmesine, yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube Müdürlüğü'nden istenmesine hükmeden mahkeme, Selmet Şükür'ün mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılması talebini reddederek bu istemin incelemeye alınmasına karar verdi. Duruşma, 16 Nisan'a erteledi.
Sakarya'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında firari eski futbolcu ve milletvekili Hakan Şükür'ün babası Selmet Şükür, 12 Ağustos 2016'da gözaltına alınmış, ertesi gün çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı. Selmet Şükür, 25 Kasım 2016'da sağlık sorunları nedeniyle ev hapsi uygulanması ve yurt dışı çıkış yasağı şartıyla tahliye edilmişti.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Şükür hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Selmet Şükür'ün, kayyum atanan İnelsan şirketiyle FETÖ'nün parasını akladığına dair Sakarya Emniyet Müdürlüğüne ihbarda bulunulduğu anlatılan iddianamede, "Gizli tanık X1, 'Selmet Şükür'ün, Hakan Şükür adına inşaatlar yaptırdığını biliyorum. Örnek vermek gerekirse Hakan Şükür Konaklarını babası, oğlu adına yaptırıp satmıştır. Selmet Şükür'ün halen inşaat yapım işlerine devam ettiğini biliyorum.' şeklinde beyanda bulunmuştur. Buna göre şüphelinin firari Hakan Şükür'ün finans işlerini takip ettiği anlaşılmıştır." ifadelerine yer veriliyor.
İddianamede, sanık hakkındaki HTS raporunda, haklarında soruşturma yürütülen birçok kişi ile telefon trafiğinin de saptandığı belirtilerek, örgütün Sakarya yapılanmasında önemli konumda bulunan Remzi Çinemre ve firari Hakan Alaçam ile de telefon görüşmelerinin tespit edildiği kaydediliyor.
Duruşmada, kimlik tespitinin yapılması ve Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamenin özetinin okunmasının ardından Şükür'ün savunmasına geçildi.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, FETÖ üyesi olmadığını savunan Şükür, "Nasıl böyle bir işin içine düştüm gece-gündüz düşünüyorum. Bir inşaat yaptım, kendim yaptırdım. Hakan Şükür bana yaptırmamıştır, bu şekilde inşaat işlerini takip etmiyorum. İnelsan ile herhangi bir iş yapmadım, kimseyi tanımıyorum. Sadece bir inşaat yaptım, ikinci inşaata başladım fakat soruşturma nedeniyle bitmedi. Hakan Şükür'ün menajerliğini yaptım ve birçok transfer gerçekleştirdim, 50 yıl esnaflık yaptım, gelir kaynağım budur. Bana gönderildiği söylenen para; kardeşim ev yapmıştı, Hakan da ev almıştı, parayı bana gönderdi. Ben de parayı ödeyerek tapuyu Hakan adına aldım. Söz konusu para bu taşınmaza aittir" ifadelerini kullandı.
Şükür, FETÖ mensubu kimseye para vermediğini, kendisinden para istenemeyeceğini iddia ederek, "FETÖ'cü tanıdığım bir kişi yoktur. Suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuzum, beraatimi talep ediyorum" dedi.
Söz alan sanık avukatları da suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, sanığın mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılmasını istedi.
Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, tanıkların dinlenilmesini, sanığın yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının istenmesini ve dosyadaki eksik hususların tamamlanmasını talep etti.
Sanığın kardeşi E.Ş'nin tanık olarak dinlenilmesine, yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube Müdürlüğü'nden istenmesine hükmeden mahkeme, Selmet Şükür'ün mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılması talebini reddederek bu istemin incelemeye alınmasına karar verdi. Duruşma, 16 Nisan'a erteledi.
Sakarya'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında firari eski futbolcu ve milletvekili Hakan Şükür'ün babası Selmet Şükür, 12 Ağustos 2016'da gözaltına alınmış, ertesi gün çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı. Selmet Şükür, 25 Kasım 2016'da sağlık sorunları nedeniyle ev hapsi uygulanması ve yurt dışı çıkış yasağı şartıyla tahliye edilmişti.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Şükür hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Selmet Şükür'ün, kayyum atanan İnelsan şirketiyle FETÖ'nün parasını akladığına dair Sakarya Emniyet Müdürlüğüne ihbarda bulunulduğu anlatılan iddianamede, "Gizli tanık X1, 'Selmet Şükür'ün, Hakan Şükür adına inşaatlar yaptırdığını biliyorum. Örnek vermek gerekirse Hakan Şükür Konaklarını babası, oğlu adına yaptırıp satmıştır. Selmet Şükür'ün halen inşaat yapım işlerine devam ettiğini biliyorum.' şeklinde beyanda bulunmuştur. Buna göre şüphelinin firari Hakan Şükür'ün finans işlerini takip ettiği anlaşılmıştır." ifadelerine yer veriliyor.
İddianamede, sanık hakkındaki HTS raporunda, haklarında soruşturma yürütülen birçok kişi ile telefon trafiğinin de saptandığı belirtilerek, örgütün Sakarya yapılanmasında önemli konumda bulunan Remzi Çinemre ve firari Hakan Alaçam ile de telefon görüşmelerinin tespit edildiği kaydediliyor.