Kampanyanın başlangıcı, 10 adet genetiği değiştirilmiş mısır çeşidininTürkiye’ye ithalatına ilişkin yapılan resmi başvurunun tartışıldığı bir döneme denk düşüyor.
Türkiye’de GDO denetimini üstlenenBiyogüvenlik Kurulu’nun oluşturduğu bilimsel komitelerin, söz konusu 10 mısır çeşidinedair hazırladıkları raporları Biyogüvenlik Kurulu’na sunma süresi 11 Kasımitibariyle doldu.
‘Çok kısa bir süreiçinde Türkiye’ye ithal edilen mısırların önemli bir kısmının genetiği değiştirilmiş olabilir. Bu mısır türlerinin doğrudan ya da dolaylı olarak tüketilmesi insan sağlığı için çok tehlikeli’ diyen Greenpeace Akdeniz Tarım Kampanyası Sorumlusu Tarık Nejat Dinç sözlerine şöyle devam etti: ‘Biz hayvanlarımızdan tarlamıza, semt pazarımızdan soframıza kadar tüm gıda zincirinin sağlıklı olması ve ekolojik dengeyi gözetmesi gerektiğine inanıyoruz. Ne GDO çocuklarımızın azığı olsun, ne kimyasallar tarlamızın katığı, ne de hormon domatesimizin kırmızısı. Bu kampanyayı, tarımsal üretimi sağlıklı ve ekolojik bir dengeye oturtmak ve küçük üreticiyi korumak üzere başlattık.’
10 Ekim 2011tarihinde internette başlatılan 48 saatlik imza eylemine 100 bin kişi katılarakGDO ithalatına karşı çıkmıştı. Talep, Biyogüvenlik Kurulu’nun gündemindeki 10GDO içeren mısır türüne izin verilmemesiydi. Biyogüvenlik Kurulu’nun resmisitesine girerek doğrudan görüş bildirenlerin sayısı ise rekor bir katılımla 15 bini geçti.
Türkiye’de GDO denetimini üstlenenBiyogüvenlik Kurulu’nun oluşturduğu bilimsel komitelerin, söz konusu 10 mısır çeşidinedair hazırladıkları raporları Biyogüvenlik Kurulu’na sunma süresi 11 Kasımitibariyle doldu.
‘Çok kısa bir süreiçinde Türkiye’ye ithal edilen mısırların önemli bir kısmının genetiği değiştirilmiş olabilir. Bu mısır türlerinin doğrudan ya da dolaylı olarak tüketilmesi insan sağlığı için çok tehlikeli’ diyen Greenpeace Akdeniz Tarım Kampanyası Sorumlusu Tarık Nejat Dinç sözlerine şöyle devam etti: ‘Biz hayvanlarımızdan tarlamıza, semt pazarımızdan soframıza kadar tüm gıda zincirinin sağlıklı olması ve ekolojik dengeyi gözetmesi gerektiğine inanıyoruz. Ne GDO çocuklarımızın azığı olsun, ne kimyasallar tarlamızın katığı, ne de hormon domatesimizin kırmızısı. Bu kampanyayı, tarımsal üretimi sağlıklı ve ekolojik bir dengeye oturtmak ve küçük üreticiyi korumak üzere başlattık.’
10 Ekim 2011tarihinde internette başlatılan 48 saatlik imza eylemine 100 bin kişi katılarakGDO ithalatına karşı çıkmıştı. Talep, Biyogüvenlik Kurulu’nun gündemindeki 10GDO içeren mısır türüne izin verilmemesiydi. Biyogüvenlik Kurulu’nun resmisitesine girerek doğrudan görüş bildirenlerin sayısı ise rekor bir katılımla 15 bini geçti.