Facebook'tan yapılan yazılı açıklamada, "Geçtiğimiz yıl boyunca, Myanmar'da Facebook üzerindeki şiddet aktörleri ve kötü içeriklere karşı sürekli olarak eyleme geçtik. Myanmar'da yaşanan etnik şiddet korkunç ve hizmetlerimizin nefreti yaymak, şiddeti kışkırtmak ya da tansiyonu yükseltmek için kullanılmasını istemiyoruz." ifadesi kullanıldı.
Myanmar'daki şiddete yönelik Facebook'un daha önce de adımlar attığı aktarılan açıklamada, "Bugün daha fazla adım atarak, Myanmar'daki 4 grubu 'daha zararlı örgütler' olarak nitelendiriyoruz. Bu gruplar, Arakan Kurtuluş Ordusu, Myanmar Ulusal Demokratik Birlik Ordusu, Kaçin Bağımsızlık Ordusu ve Ta'ang Ulusal Özgürlük Ordusu. Bu silahlı gruplar şu anda Facebook'ta yasaklandı ve tüm ilgili övgü, destek ve temsiller platformdan kaldırılacak." denildi.
Arakanlı Müslümanların dramına şahitlik eden Arakan eyaletinde ortaya çıkan ve Budistlerden oluşan Arakan Kurtuluş Ordusu isimli grup ise aralık ayından bu yana Myanmar ordusuyla çatışıyor.
FACEBOOK'UN ARAKANLI MÜSLÜMANLAR KONUSUNDA YETERSİZ KALDIĞI İDDİALARI
Özellikle Arakanlı Müslümanlara karşı toplumsal nefreti körükleyen içeriği engelleme konusunda çok az şey yapmakla eleştirilen Facebook, aralık ayında Myanmar'da 425 sayfanın, 17 grubun, 135 hesabın, ayrıca 15 Instagram hesabının kaldırıldığını açıklamıştı. Facebook söz konusu hesapların Myanmar ordusuyla bağlantılı olduğunu duyurmuştu.
"Business for Social Responsibility (BSR)" adlı sivil toplum kuruluşunun hazırladığı, "İnsan Hakları Etki Değerlendirmesi: Myanmar'da Facebook" başlıklı bağımsız raporda, Facebook ve diğer sosyal medya platformlarının Myanmar'da insan hakları ihlallerinin yaygınlaşmasına "uygun ortam" sağladığı belirtilmişti.
ARAKANLI MÜSLÜMANLARA ETNİK TEMİZLİK
Birleşmiş Milletlere (BM) göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 725 bine ulaştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların gerekli güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.
Myanmar'daki şiddete yönelik Facebook'un daha önce de adımlar attığı aktarılan açıklamada, "Bugün daha fazla adım atarak, Myanmar'daki 4 grubu 'daha zararlı örgütler' olarak nitelendiriyoruz. Bu gruplar, Arakan Kurtuluş Ordusu, Myanmar Ulusal Demokratik Birlik Ordusu, Kaçin Bağımsızlık Ordusu ve Ta'ang Ulusal Özgürlük Ordusu. Bu silahlı gruplar şu anda Facebook'ta yasaklandı ve tüm ilgili övgü, destek ve temsiller platformdan kaldırılacak." denildi.
Arakanlı Müslümanların dramına şahitlik eden Arakan eyaletinde ortaya çıkan ve Budistlerden oluşan Arakan Kurtuluş Ordusu isimli grup ise aralık ayından bu yana Myanmar ordusuyla çatışıyor.
FACEBOOK'UN ARAKANLI MÜSLÜMANLAR KONUSUNDA YETERSİZ KALDIĞI İDDİALARI
Özellikle Arakanlı Müslümanlara karşı toplumsal nefreti körükleyen içeriği engelleme konusunda çok az şey yapmakla eleştirilen Facebook, aralık ayında Myanmar'da 425 sayfanın, 17 grubun, 135 hesabın, ayrıca 15 Instagram hesabının kaldırıldığını açıklamıştı. Facebook söz konusu hesapların Myanmar ordusuyla bağlantılı olduğunu duyurmuştu.
"Business for Social Responsibility (BSR)" adlı sivil toplum kuruluşunun hazırladığı, "İnsan Hakları Etki Değerlendirmesi: Myanmar'da Facebook" başlıklı bağımsız raporda, Facebook ve diğer sosyal medya platformlarının Myanmar'da insan hakları ihlallerinin yaygınlaşmasına "uygun ortam" sağladığı belirtilmişti.
ARAKANLI MÜSLÜMANLARA ETNİK TEMİZLİK
Birleşmiş Milletlere (BM) göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 725 bine ulaştı. Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların gerekli güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik kampanyasına yol açacağı endişesini taşıyor.