Galatasaray’ın Ekim ayı Olağan Divan Toplantısı, Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu’nda gerçekleşti. Toplantıda konuşan Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, 22 Ekim’de çok önemli bir genel kurula gittiklerine dikkat çekerek, “Daha önce de ifade ettim; Ali Sami Yen Bey'den beri en önemli genel kurullardan bir tanesi. Bu genel kurul Galatasaray‘ı önümüzdeki yıllara daha iyi yükseltecek, daha iyi başarılar elde etmek için alınması gereken kararların alındığı bir genel kurul olacak. Onun için ben burada bulunan, bulunmayan herkesten bu genel kurula gelmelerini istiyorum. Herkesin fikrini açıklamasını ve ortak akıl kullanılmak suretiyle önemli kararlar alınması söz konusu” dedi.
Galatasaray’ın mevcut gelir gider tablosundan bahseden Özbek, “Ekrana bir tablo yansıttık. Bu tablo önemli bir tablo, bu tablo güncel bir tablo. Bu tablo Galatasaray’ın bugün itibariyle ve geçmiş itibariyle gelir ve giderlerin kabaca gözüktüğü bir tablo. Bu tablo özet olarak diyor ki; Galatasaray Kulübü’nün konselide olarak dernek ve iştirakleri olarak bakarsak, 168 milyon TL masrafı var. Aynı şekilde Galatasaray’ın 150 milyon Euro civarında gelirleri var. Şurası bir gerçek, bunu ben söylemiyorum sadece yetkili kurumlar söylüyor. Galatasaray şu an sportif alanda en fazla getirisi olan kulüp. 68 milyon masraf varken, 150 milyon gelirin varsa bu iyidir. Fakat değerli Galatasaraylılar, eğer yönetimler önümüzdeki yıllardaki gelirleri de tembik etme suretiyle bu paraları harcamışsa işleri zor. Galatasaray, gelirleri itibariyle iyi durumdadır, çok ufak bir ayarlama ile denk bir bütçe yapılabilir. Eğer siz borçlanmanızı, finansal kuruluşlarından kullandığınız parayı yok edebilir veya ayarlayabilirseniz işiniz kolay” diye konuştu.
Her sene ödenen faiz ve kur farkına da değinen Başkan Özbek, “Peki bu 150 milyon nerede? Çok önemli sponsorların gelirleri 2020’ye kadar tembik edilmiştir. Naklen yayın gelirleri temlik edilmiş, 2018, 2019’a kadar. Dolayısıyla 22 Ekim’deki genel kurulu yapacağımız ikinci bir genel kurulda başka bir şeyi gündeme getireceğiz. Burada bir haksızlık olduğunu görüyorsunuz. Sizden önceki yönetim her şeyi tüketmiş, yeni kaynak arayışına giriyorsunuz. Bu da sizi zorluyor ve performansı etkiliyor. Böyle borç ve faiz sarmalında en son verilerle Galatasaray’ın borcu 1.5 milyar TL seviyesine gelmiş. Bunun 230 milyon Doları finansman kuruluşlarına, diğerleri de tedarikçilerine. Toplamda 500 milyon Dolar borcumuz var. Bu borç faiz sarmalından Galatasaray’ın çıkması gerek. Her sene 38-40 milyon ödenen faiz ve kur parsını bir hayal edin, nasıl bir kanamadır bu. Bu tip köklü kuruluşları dibinden sallamaya yeter mi yetmez mi bir düşünün” şeklinde konuştu.
“MALİ BAĞIMSIZLIĞIMIZI SAĞLAMALIYIZ”
“Galatasaray’ın buradan çıkması lazım” diyen Dursun Özbek, “Birbirimizi ikna ederek, ne yapabilirizi ortaya koymak istiyorum. Yönetim olarak bu toplantıların hepsine geliyorum çünkü Galatasaray üyelerinin fikirlerine önem veriyorum. Sami Çölgeçen dedi ki geçen toplantıda, Galatasaray’ın bir kriterleri olması lazım. Galatasaray’ın mali kriterleri olması lazım, sportif, yönetim kriterleri olması lazım dedi. Uluslararası temsil edilirken, dikkatte alması gereken kriterler olması lazım. Bu kriterler bütün yönetimlerin önünde olması ve uyma zorunluluğu olması lazım. Galatasaray’ın en önemi sorunlarından birisi, bir spor kulübü olduğumuzu 500 yıllık gelenekten gelen ve demokratik bir kurum olduğumuzu düşürsek; değerleri koruyabilmek arzusundaysak birinci önceliğimiz bizi erezyona uğratan şeylere karşı tedbir almamız lazım. Bunun başında mali bağımsızlığımı sağlamak geliyor. Mali bağımsızlığımı sağlamak birçok yönden bize katkı sağlayacaktır. Onun için Galatasaray kriterleri oluşturmamız lazım. Bunu da ben yaptım oldu demiyorum, her konuyu buraya getirip tartıştığım gibi bunu da bir komisyon kuruyorum. Bu komisyonun amacı yönetim kurullarına uyması gereken kriterleri tespitini yapacak. Bu komisyonun çalışmalarına başlandı” ifadelerini kullandı.
“GALATASARAY BU ŞEKİLDE DEVAM EDEMEZ”
Sporda başarının bu kriterlerden sonra geleceğinin altını çizen Özbek, “Mali bağımsızlıktan kastım, bu son derece yüksek faiz oranlarıyla borçlandığımız finansal kuruluştan sıyrılabilirsek, kara geçen bir kurum haline geleceğiz. Mali bağımsızlığı çok önemsiyorum. 22 Ekim’deki genel kurulda da bu esas yatıyor. Galatasaray bu şekilde devam edemez. Bu şekilde biz önümüzdeki nesillere bu şartlarda kulübü teslim edemiyoruz. Nereye gittiğimizi sizin hayal gücünüze bırakıyorum” dedi.
“BU İÇİMİZDE SANCI OLARAK KALMIŞ”
Stat konusuna değinen Başkan Özbek, çatı ve üst kullanım hakkı ile ilgili ise, “Bildiğiniz gibi Galatasaray gayrimenkullerini değerlendirirken bazı faaliyetlerde bulunmuş. Mecidiyeköy’den çıkarak Aslantepe’ye gelmiş. Stadımız öyle veya böyle yapılmış. Stat yapıldıktan sonra ana projesinde stat üstü açılı kapanır şekilde projelendirilmiş. Statta sona yaklaşırken, şöyle bir talepte bulunmuşlar, üstünü kapatmaya gerek yok, siz oraya verilecek fonu bize verin veya istediğimiz şekilde kullanın denilmiş. Bu şöyle yansıyarak geldi. Üst kullanım hakkı şu an stadın bizde değil. Bu taahhütlerin yerine getirilmemesi sebebiyle üst kullanım hakkı bize verilmemiş. 2011’den bu yana da kimse konuya ilgi duymamış. Problem bugüne kadar geldiğine göre, bu içimizde bir sancı olarak kalmış. Her konuşmada bunu söylüyorum, stadın intifa hakkı bizde yok, niye yok gibi. Seçime giderken değerli genel kurul beni seçtiğinde, bu stadın kapatılması ile ilgili durumu çözmeyi vaad ettim. Geçtiğimiz 6 ayda çalışmalar sonucunda Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nü şu konuda ikna etik. Bizim bir kapalı spor salonuna ihtiyacımız var. Biz bu salonu yapacağız. Parça parça yerlerde oynuyoruz. Bunu yapma gayemiz sportif faaliyetleri merkezileştirmek. İkincisi ise, bakın genel müdürlük, bu arazi sizin. Bu salon yine sizin malınız. Ancak 49 yıllık üst kullanım hakkı bizim olması gerekir. Çatı kapanmasıyla ilgili borcundan daha fazla bir yatırım yapıyor Galatasaray kamuya. Kamu buna neden hayır desin. Galatasaray sizin işinizi de kolaylaştırıyor. Hem çatıdan gelen üst kullanım hakkı gibi, borçlu kalmak gibi sorunları çözüyor hem de önemli bir spor salonu kazandırıyor. 6 ay peşinden konuşuyorum, olmaması için bir sebep yoktu. Geçen hafta Spor Bakanımızı ziyarete gittik, gelişmeler olgunlaştı, kendisine buraya kadar geldik, siz buna onay verin, inşaata başlayalım dedik ve bakan imzaladı. Genel müdürlüğüne protokol yapılması için söz verildi. Şimdi protokolü yapıyoruz. Konuyla ilgili Galatasaray’ın önünün nasıl açıldığını daha detaylı anlatacağım. İş bitmiştir” şeklinde konuştu.
Galatasaray’ın geçmişten gelen sorunları olduğuna dikkat çeken Dursun Özbek, “Galatasaray’ın büyüklüğü çerçevesinde sorunları da bu derece büyük. Elbette ki şunu merak ediyor Galatasaraylılar; böyle bir finansal sıkıntı içinde bu salonu nasıl yapıyorsun. Haklılar, eğer şu bilgiyi vermezsek; değerli Galatasaraylılar bu salonu biz Galatasaray’ın cebinden 5 kuruş para çıkmadan yapmaya çalışıyoruz. Dikkate alınması gereken tek husus 10 yıllığına isim hakkı ile oluşturulacak fon. Bu salonun kendisini yapıyor. Sadece sportif faaliyet olarak da hizmet etmeyecek. Uygun ticari alanlar yapılacak. Ticari olarak 7-8 milyon Dolar kira getirebilecek yerler burada olacak. Bir teşekkürü burada Nef’e göndermek istiyorum. Kendisi bize salonun daha da geliştirmesi için proje desteği verecek. Kaba inşaatı için de görüşüyorum, çok yakın gelecekte de bunu size açıklayacağım. Nef bizim için önemli bir sponsor” açıklamasında bulundu.
Bu borçlardan ve dar boğazdan gayrimenkuller ile çıkmanın mümkün olduğunu dile getiren Özbek, “Bütün gelirlerimiz temlik edilmiş veya rehin edilecek gayrimenkul, ne hissesi kalmış, ne sponsorluk gelirleri kalmış. O zaman ne yapmak lazım, yeni kaynak yaratmak zorundayız. Bu kaynaklar neler olabilir diye düşündük. Bunların başında sahip olduğumuz gayrimenkuller var. Bu gayrimenkulleri değerlendirmek suretiyle bu dar boğazı çözmek mümkün. Bu araziyi bize çok değerli başkanım Selahattin Beyazıt kazandırdı. Çok saygıdeğer başkanımız Selahattin ağabey, Galatasaray’ın zor günlerini düşünerek o günkü zor şartlarda bu araziyi Galatasaray’a kazandırmış. Hangi şartlarda aldığını ben biliyorum. O günkü derin muhalefete rağmen. Bugün Galatasaray’ın çıkış noktalarından birisi haline geldi. Kendisine tekrar teşekkür ediyorum” dedi.
Riva’nın alındığını ve uzun süre o şekilde kaldığını hatırlatan Özbek, “2010 senesinde Adnan Polat döneminde imar çıkarmış buraya. Ona da buradan teşekkür ediyorum. İmarsız araziye imar çıkartmış. Projeler yapılmış, 840 villa yapılmış o tarihlerde ve ruhsat alınmış, ihalesi yapılmış, ihaleye 2 firma girmiş, 68 milyon karlılık, diğeri 200 milyon gibi değerler yapılmış. Sayın Ünal Aysal gelince bu ihaleler yapılamamış. O günkü tartışmalar sonucu firma vazgeçmiş. O dönemden beri Sayın Aysal yönetimi denemiş ama hiçbirisi muvaffak olmamış. Bu gayrimenkulu en iyi şekilde değerlendirip, bize bu çıkmazda destek olması için herkesin mutabık olması lazım. Yeni yaptığımız şekliyle Riva’daki arazinin bize getirisi yaklaşık 300 milyon dolar olacak. Emlak Konut’la yapılacak işin içinde bu arazi de var. Yapılan ön protokol kar paylaşımıdır. Bugün itibariyle arsanın el değiştirme protokolü değildir. Buranın imar edilmesi, satılması ve buna müteakip masrafların alınması ve geriye kalan yüzde 80 karlılığın Galatasaray’a kalmasıdır. Galatasaray’ın birliğe, beraberliğe ihtiyacı var, özellikle bu günlerde” ifadelerini kullandı.
Florya konusuna da değinen Başkan Özbek, “Galatasaray genel kuruluna söz verdiğim taahhüt ettiğim dışında hiçbir şey yapmıyorum. O taahhütün içinde unuttuğum konu varsa yine Galatasaray önüne getirip, onun onayını aldıktan sonra yapıyorum. Galatasaray’a en faydalı haline getirmek için çalışıyorum. Söz konusu projenin içinde ikinci arazi de Florya’daki 23 dönümlük arazi. Bir dönem okulda idman yapmıştır, bir dönem yandaki kömürlükte yapmışlar. Papaz çayırında yapmışlar, tam bir göçebe şeklinde maçlara hazırlanmışlar. Ne güzel ki o zaman sevgili Supi Batur, Florya’daki arsayı almış ve sahayı oluşturmuş. Alt gruplardaki oyuncular ebatlara uymayan sahalarda oynuyor burada. Ayrıca A takım hep aynı sahada yaptığı için saha deforme oluyor. Sinan Gümüş ve Cavanda’nın sakatlığı bu yüzdendir. Ünal Aysal döneminde de çalışmalar yapılmış. Çıkan proje kapsamında, altyapı için 8 tane sahaya ihtiyaç var ve bunların hepsinin Aslantepe ile aynı zeminde olması gerekiyor. Çok yakın tarihte Kasımpaşa’yı ziyaret ettim. 5 tane nizami sahaları var. Dolayısıyla her zaman sahanın uygun durumda kalmasını sağlıyorlar. Şimdi uluslararası boyutta baktım. Avrupa’daki kulüpler nasıl diye baktım. Her birinin 800 dönem, 1 bin dönüm arazileri var ve 18 sahası olanlar var. Biz geçmişte değerli başkanlarımızın yaptığını yapmamız lazım. Eğer uygun olsaydı Galatasaray Kulübü lisede idman yapardı. Geçmişte dolaştığımız gibi orda burada idman yapardık. Bizim de bugün bu gelişen ekonomi çerçevesinde uygun yapılaşmaya ihtiyacımız var. Sakın böyle anlamayın, bu projenin içinde Florya kalsın diye demiyorum bunu, gereklilik olduğunu için söylüyorum. Biz Florya’yı daha geniş bir yere taşımak zorundayız. Biz bunu Riva’ya taşınabiliriz diye söylemiştim. Tabi bunu yaparken şu da gündeme geldi; Florya’daki mevcut arazinin değerlendirilmesi gündeme geldi. 23 dönümlük tapulu arazimiz var, diğer bölümlerde de kullanım hakkımız var. Biz bu arsayı değerlendirip, Galatasaray’ın ekonomisine destek vermesi için çalışma yapmak zorundayız. Bize stada daha yakın bir yer gösterin, biz kulübü oraya taşıyalım. E kulübü nasıl taşıyacaksın, kulübü sen taşıyacaksın. Emlak Konut ile konuşuyorum; Biz buradan çıkıyoruz, Florya’daki bu projeden 200 milyon getiri bekliyor. Yeni sahalarımızı yapın biz oraya taşınalım ancak o zaman biz Florya’dan ayrılırız” diye konuştu.
Müjdeli bir haber verdiğine dikkat çeken Başkan Özbek, “Biz buradaki yerlerin takası olarak Galatasaray Kulübü’ne daha büyük bir yeri kazandıracağız. Biz ola ki böyle bir protokol yaptık ve genel kuruldan geçerse çok kıymetli bir anlaşma olacak. Bu anlaşma mali bağımsızlığımızın tescili olacak. Elimizde böyle bir kuvvet varken, o zaman hiç düşünmeden aynı şeyi yapmamız lazım. Şimdi artık paramızla var, ileriye dönük 1 milyon, 2 milyon metrekare arsa satın. Bu konuda talebimizi Sayın Bakana birinci ağızdan ilettim. Değerli Galatasaraylılar, bu paranın, bu fonun yüzde 90-95’i önce banka borçları için harcanarak. Sonra taahhütten gelen borçlar var. Bir kısmı da yeni arazi satın alınması ve Galatasaray’ın ileri dönemlerine daha rahat bakmalarını sağlayacağız. Florya bizim yuvamız. Biz buradan ancak daha genişlemeye yönelik ve uygun bir arsayı alırsak çıkarız. Size söz verdim. Bu sözler için beni başkan yaptınız. Bu sözler dışında bir şey yapmıyorum. Öyle de bir niyetim yok” dedi.
Başkan Özbek ayrıca, Galatasaray için en ufak bir projesi olanın, yaptıkları işleri beğenip beğenmeyen herkesin kendisini araması istedi.
Mecidiyeköy’de inşaatı devam eden otel hakkında da konuşan Özbek, “Otelin inşaatının bitmesi için finansal problemi yok. Çok güzel örnek teşkil edecek şekilde burayı projelendirdim. Galatasaray’ın çok önemli değerlerinden birisi burası. Alp Yalman burayı Galatasaray’a kazandırmış, tapu etmiş. Galatasaray’ın bu tip yatırımlar için kasasında parası yok. Yönetimin önüne şöyle getirdim, bu arsa güzel ve önemli bir arsa. Zaten sektörün içindeyim. Dedim ki otel çok iyi kira getirebilir. Birçok kişi tenkit etti, haklı da olabilirler. Buranın kefili benim dedim. Bu proje böyle bir proje. Bu oteli söz verdiğim şekilde açtığım an benim kefaletimi serbest bırakacaksınız. Bu şekilde bu bina bu hale gelmiştir. Bitmesi için fon sıkıntısı yoktur. Durması söz konusu değildir. Artık turizmde de eski performansımıza kavuşuyoruz. 100-150 milyon değeri var. Galatasaray’ın gayrimenkullerini değerlendirmekten başka çaresi yok. 22 Ekim’deki genel kurulda bunun tartışmasını yapacağız” şeklinde konuştu.
Özbek, son olarak UEFA’nın verdiği kararlarla ilgili tartışmalara değindi. Başkan Özbek, “UEFA diyor ki, ey Galatasaray, senin 2011-2012 -2012-2013 ve 2013-2014 yılındaki yaptığın harcamalarla yaptığımız anlaşmaya uymadığını gördük. Biz size şöyle bir ceza veriyoruz; Önümüzdeki 2 sene içinde eğer UEFA’ya katılırsanız, o turnuvaya katılmayacaksınız. Biz size 1 yıl ceza veriyoruz. 2 yıl hiçbir şey yapmazsanız da 3. yıl katılabilirsiniz. Ayrıca bir satırında da diyor ki, Bu nihai bir karardır. Bu karar bütün tartışmaların üzerindedir. Bir de diyor ki, Geçtiğimiz sezon sonunda 65 milyon üzeri para, prim ödeyemezsin futbolculara. UEFA bize bunu söylüyor çünkü bu rakam 92 milyon Euro’lardaydı. Bu sene 64 küsürle kapattık. Elimizde taahhüt şeklinde çok eski kontratlar var. Bunların bazılarından kurtulduk, bazıları devam diyor. Asıl hedefimiz bunu daha aşağı çekmek. 2017 var önümüzde. 2017’de de sporcu ödemesi olarak 65 milyon üstüne çıkamazsın. Bu iyi ki de var, dursun ama ileriye dönük Galatasaray ceza aldı diye konuşmak zarar dışında hiçbir şey getirmez. Bizim genel kurul üyelerinden, Galatasaraylılardan sakladığımız hiçbir şey yok. Bize sorun her bilgiyi verelim” şeklinde konuştu.
“GALATASARAY, EN FAZLA GETİRİSİ OLAN KULÜP”
Galatasaray’ın mevcut gelir gider tablosundan bahseden Özbek, “Ekrana bir tablo yansıttık. Bu tablo önemli bir tablo, bu tablo güncel bir tablo. Bu tablo Galatasaray’ın bugün itibariyle ve geçmiş itibariyle gelir ve giderlerin kabaca gözüktüğü bir tablo. Bu tablo özet olarak diyor ki; Galatasaray Kulübü’nün konselide olarak dernek ve iştirakleri olarak bakarsak, 168 milyon TL masrafı var. Aynı şekilde Galatasaray’ın 150 milyon Euro civarında gelirleri var. Şurası bir gerçek, bunu ben söylemiyorum sadece yetkili kurumlar söylüyor. Galatasaray şu an sportif alanda en fazla getirisi olan kulüp. 68 milyon masraf varken, 150 milyon gelirin varsa bu iyidir. Fakat değerli Galatasaraylılar, eğer yönetimler önümüzdeki yıllardaki gelirleri de tembik etme suretiyle bu paraları harcamışsa işleri zor. Galatasaray, gelirleri itibariyle iyi durumdadır, çok ufak bir ayarlama ile denk bir bütçe yapılabilir. Eğer siz borçlanmanızı, finansal kuruluşlarından kullandığınız parayı yok edebilir veya ayarlayabilirseniz işiniz kolay” diye konuştu.
“HER SENE 40 MİLYON FAİZ VE KUR PARASI, NASIL BİR KANAMADIR BU”
Her sene ödenen faiz ve kur farkına da değinen Başkan Özbek, “Peki bu 150 milyon nerede? Çok önemli sponsorların gelirleri 2020’ye kadar tembik edilmiştir. Naklen yayın gelirleri temlik edilmiş, 2018, 2019’a kadar. Dolayısıyla 22 Ekim’deki genel kurulu yapacağımız ikinci bir genel kurulda başka bir şeyi gündeme getireceğiz. Burada bir haksızlık olduğunu görüyorsunuz. Sizden önceki yönetim her şeyi tüketmiş, yeni kaynak arayışına giriyorsunuz. Bu da sizi zorluyor ve performansı etkiliyor. Böyle borç ve faiz sarmalında en son verilerle Galatasaray’ın borcu 1.5 milyar TL seviyesine gelmiş. Bunun 230 milyon Doları finansman kuruluşlarına, diğerleri de tedarikçilerine. Toplamda 500 milyon Dolar borcumuz var. Bu borç faiz sarmalından Galatasaray’ın çıkması gerek. Her sene 38-40 milyon ödenen faiz ve kur parsını bir hayal edin, nasıl bir kanamadır bu. Bu tip köklü kuruluşları dibinden sallamaya yeter mi yetmez mi bir düşünün” şeklinde konuştu.
“MALİ BAĞIMSIZLIĞIMIZI SAĞLAMALIYIZ”
“Galatasaray’ın buradan çıkması lazım” diyen Dursun Özbek, “Birbirimizi ikna ederek, ne yapabilirizi ortaya koymak istiyorum. Yönetim olarak bu toplantıların hepsine geliyorum çünkü Galatasaray üyelerinin fikirlerine önem veriyorum. Sami Çölgeçen dedi ki geçen toplantıda, Galatasaray’ın bir kriterleri olması lazım. Galatasaray’ın mali kriterleri olması lazım, sportif, yönetim kriterleri olması lazım dedi. Uluslararası temsil edilirken, dikkatte alması gereken kriterler olması lazım. Bu kriterler bütün yönetimlerin önünde olması ve uyma zorunluluğu olması lazım. Galatasaray’ın en önemi sorunlarından birisi, bir spor kulübü olduğumuzu 500 yıllık gelenekten gelen ve demokratik bir kurum olduğumuzu düşürsek; değerleri koruyabilmek arzusundaysak birinci önceliğimiz bizi erezyona uğratan şeylere karşı tedbir almamız lazım. Bunun başında mali bağımsızlığımı sağlamak geliyor. Mali bağımsızlığımı sağlamak birçok yönden bize katkı sağlayacaktır. Onun için Galatasaray kriterleri oluşturmamız lazım. Bunu da ben yaptım oldu demiyorum, her konuyu buraya getirip tartıştığım gibi bunu da bir komisyon kuruyorum. Bu komisyonun amacı yönetim kurullarına uyması gereken kriterleri tespitini yapacak. Bu komisyonun çalışmalarına başlandı” ifadelerini kullandı.
“GALATASARAY BU ŞEKİLDE DEVAM EDEMEZ”
Sporda başarının bu kriterlerden sonra geleceğinin altını çizen Özbek, “Mali bağımsızlıktan kastım, bu son derece yüksek faiz oranlarıyla borçlandığımız finansal kuruluştan sıyrılabilirsek, kara geçen bir kurum haline geleceğiz. Mali bağımsızlığı çok önemsiyorum. 22 Ekim’deki genel kurulda da bu esas yatıyor. Galatasaray bu şekilde devam edemez. Bu şekilde biz önümüzdeki nesillere bu şartlarda kulübü teslim edemiyoruz. Nereye gittiğimizi sizin hayal gücünüze bırakıyorum” dedi.
“BU İÇİMİZDE SANCI OLARAK KALMIŞ”
Stat konusuna değinen Başkan Özbek, çatı ve üst kullanım hakkı ile ilgili ise, “Bildiğiniz gibi Galatasaray gayrimenkullerini değerlendirirken bazı faaliyetlerde bulunmuş. Mecidiyeköy’den çıkarak Aslantepe’ye gelmiş. Stadımız öyle veya böyle yapılmış. Stat yapıldıktan sonra ana projesinde stat üstü açılı kapanır şekilde projelendirilmiş. Statta sona yaklaşırken, şöyle bir talepte bulunmuşlar, üstünü kapatmaya gerek yok, siz oraya verilecek fonu bize verin veya istediğimiz şekilde kullanın denilmiş. Bu şöyle yansıyarak geldi. Üst kullanım hakkı şu an stadın bizde değil. Bu taahhütlerin yerine getirilmemesi sebebiyle üst kullanım hakkı bize verilmemiş. 2011’den bu yana da kimse konuya ilgi duymamış. Problem bugüne kadar geldiğine göre, bu içimizde bir sancı olarak kalmış. Her konuşmada bunu söylüyorum, stadın intifa hakkı bizde yok, niye yok gibi. Seçime giderken değerli genel kurul beni seçtiğinde, bu stadın kapatılması ile ilgili durumu çözmeyi vaad ettim. Geçtiğimiz 6 ayda çalışmalar sonucunda Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nü şu konuda ikna etik. Bizim bir kapalı spor salonuna ihtiyacımız var. Biz bu salonu yapacağız. Parça parça yerlerde oynuyoruz. Bunu yapma gayemiz sportif faaliyetleri merkezileştirmek. İkincisi ise, bakın genel müdürlük, bu arazi sizin. Bu salon yine sizin malınız. Ancak 49 yıllık üst kullanım hakkı bizim olması gerekir. Çatı kapanmasıyla ilgili borcundan daha fazla bir yatırım yapıyor Galatasaray kamuya. Kamu buna neden hayır desin. Galatasaray sizin işinizi de kolaylaştırıyor. Hem çatıdan gelen üst kullanım hakkı gibi, borçlu kalmak gibi sorunları çözüyor hem de önemli bir spor salonu kazandırıyor. 6 ay peşinden konuşuyorum, olmaması için bir sebep yoktu. Geçen hafta Spor Bakanımızı ziyarete gittik, gelişmeler olgunlaştı, kendisine buraya kadar geldik, siz buna onay verin, inşaata başlayalım dedik ve bakan imzaladı. Genel müdürlüğüne protokol yapılması için söz verildi. Şimdi protokolü yapıyoruz. Konuyla ilgili Galatasaray’ın önünün nasıl açıldığını daha detaylı anlatacağım. İş bitmiştir” şeklinde konuştu.
“7-8 MİLYON KİRA GETİRECEK”
Galatasaray’ın geçmişten gelen sorunları olduğuna dikkat çeken Dursun Özbek, “Galatasaray’ın büyüklüğü çerçevesinde sorunları da bu derece büyük. Elbette ki şunu merak ediyor Galatasaraylılar; böyle bir finansal sıkıntı içinde bu salonu nasıl yapıyorsun. Haklılar, eğer şu bilgiyi vermezsek; değerli Galatasaraylılar bu salonu biz Galatasaray’ın cebinden 5 kuruş para çıkmadan yapmaya çalışıyoruz. Dikkate alınması gereken tek husus 10 yıllığına isim hakkı ile oluşturulacak fon. Bu salonun kendisini yapıyor. Sadece sportif faaliyet olarak da hizmet etmeyecek. Uygun ticari alanlar yapılacak. Ticari olarak 7-8 milyon Dolar kira getirebilecek yerler burada olacak. Bir teşekkürü burada Nef’e göndermek istiyorum. Kendisi bize salonun daha da geliştirmesi için proje desteği verecek. Kaba inşaatı için de görüşüyorum, çok yakın gelecekte de bunu size açıklayacağım. Nef bizim için önemli bir sponsor” açıklamasında bulundu.
“DAR BOĞAZI ÇÖZMEK MÜMKÜN”
Bu borçlardan ve dar boğazdan gayrimenkuller ile çıkmanın mümkün olduğunu dile getiren Özbek, “Bütün gelirlerimiz temlik edilmiş veya rehin edilecek gayrimenkul, ne hissesi kalmış, ne sponsorluk gelirleri kalmış. O zaman ne yapmak lazım, yeni kaynak yaratmak zorundayız. Bu kaynaklar neler olabilir diye düşündük. Bunların başında sahip olduğumuz gayrimenkuller var. Bu gayrimenkulleri değerlendirmek suretiyle bu dar boğazı çözmek mümkün. Bu araziyi bize çok değerli başkanım Selahattin Beyazıt kazandırdı. Çok saygıdeğer başkanımız Selahattin ağabey, Galatasaray’ın zor günlerini düşünerek o günkü zor şartlarda bu araziyi Galatasaray’a kazandırmış. Hangi şartlarda aldığını ben biliyorum. O günkü derin muhalefete rağmen. Bugün Galatasaray’ın çıkış noktalarından birisi haline geldi. Kendisine tekrar teşekkür ediyorum” dedi.
“RİVA’NIN BİZE GETİRİSİ 300 MİLYON DOLAR”
Riva’nın alındığını ve uzun süre o şekilde kaldığını hatırlatan Özbek, “2010 senesinde Adnan Polat döneminde imar çıkarmış buraya. Ona da buradan teşekkür ediyorum. İmarsız araziye imar çıkartmış. Projeler yapılmış, 840 villa yapılmış o tarihlerde ve ruhsat alınmış, ihalesi yapılmış, ihaleye 2 firma girmiş, 68 milyon karlılık, diğeri 200 milyon gibi değerler yapılmış. Sayın Ünal Aysal gelince bu ihaleler yapılamamış. O günkü tartışmalar sonucu firma vazgeçmiş. O dönemden beri Sayın Aysal yönetimi denemiş ama hiçbirisi muvaffak olmamış. Bu gayrimenkulu en iyi şekilde değerlendirip, bize bu çıkmazda destek olması için herkesin mutabık olması lazım. Yeni yaptığımız şekliyle Riva’daki arazinin bize getirisi yaklaşık 300 milyon dolar olacak. Emlak Konut’la yapılacak işin içinde bu arazi de var. Yapılan ön protokol kar paylaşımıdır. Bugün itibariyle arsanın el değiştirme protokolü değildir. Buranın imar edilmesi, satılması ve buna müteakip masrafların alınması ve geriye kalan yüzde 80 karlılığın Galatasaray’a kalmasıdır. Galatasaray’ın birliğe, beraberliğe ihtiyacı var, özellikle bu günlerde” ifadelerini kullandı.
“GEÇMİŞTEKİ BAŞKANLARIMIZIN YAPTIĞINI YAPMAMIZ LAZIM”
Florya konusuna da değinen Başkan Özbek, “Galatasaray genel kuruluna söz verdiğim taahhüt ettiğim dışında hiçbir şey yapmıyorum. O taahhütün içinde unuttuğum konu varsa yine Galatasaray önüne getirip, onun onayını aldıktan sonra yapıyorum. Galatasaray’a en faydalı haline getirmek için çalışıyorum. Söz konusu projenin içinde ikinci arazi de Florya’daki 23 dönümlük arazi. Bir dönem okulda idman yapmıştır, bir dönem yandaki kömürlükte yapmışlar. Papaz çayırında yapmışlar, tam bir göçebe şeklinde maçlara hazırlanmışlar. Ne güzel ki o zaman sevgili Supi Batur, Florya’daki arsayı almış ve sahayı oluşturmuş. Alt gruplardaki oyuncular ebatlara uymayan sahalarda oynuyor burada. Ayrıca A takım hep aynı sahada yaptığı için saha deforme oluyor. Sinan Gümüş ve Cavanda’nın sakatlığı bu yüzdendir. Ünal Aysal döneminde de çalışmalar yapılmış. Çıkan proje kapsamında, altyapı için 8 tane sahaya ihtiyaç var ve bunların hepsinin Aslantepe ile aynı zeminde olması gerekiyor. Çok yakın tarihte Kasımpaşa’yı ziyaret ettim. 5 tane nizami sahaları var. Dolayısıyla her zaman sahanın uygun durumda kalmasını sağlıyorlar. Şimdi uluslararası boyutta baktım. Avrupa’daki kulüpler nasıl diye baktım. Her birinin 800 dönem, 1 bin dönüm arazileri var ve 18 sahası olanlar var. Biz geçmişte değerli başkanlarımızın yaptığını yapmamız lazım. Eğer uygun olsaydı Galatasaray Kulübü lisede idman yapardı. Geçmişte dolaştığımız gibi orda burada idman yapardık. Bizim de bugün bu gelişen ekonomi çerçevesinde uygun yapılaşmaya ihtiyacımız var. Sakın böyle anlamayın, bu projenin içinde Florya kalsın diye demiyorum bunu, gereklilik olduğunu için söylüyorum. Biz Florya’yı daha geniş bir yere taşımak zorundayız. Biz bunu Riva’ya taşınabiliriz diye söylemiştim. Tabi bunu yaparken şu da gündeme geldi; Florya’daki mevcut arazinin değerlendirilmesi gündeme geldi. 23 dönümlük tapulu arazimiz var, diğer bölümlerde de kullanım hakkımız var. Biz bu arsayı değerlendirip, Galatasaray’ın ekonomisine destek vermesi için çalışma yapmak zorundayız. Bize stada daha yakın bir yer gösterin, biz kulübü oraya taşıyalım. E kulübü nasıl taşıyacaksın, kulübü sen taşıyacaksın. Emlak Konut ile konuşuyorum; Biz buradan çıkıyoruz, Florya’daki bu projeden 200 milyon getiri bekliyor. Yeni sahalarımızı yapın biz oraya taşınalım ancak o zaman biz Florya’dan ayrılırız” diye konuştu.
“BU ANLAŞMA, MALİ BAĞIMSIZLIĞIMIZIN TESCİLİ OLACAK”
Müjdeli bir haber verdiğine dikkat çeken Başkan Özbek, “Biz buradaki yerlerin takası olarak Galatasaray Kulübü’ne daha büyük bir yeri kazandıracağız. Biz ola ki böyle bir protokol yaptık ve genel kuruldan geçerse çok kıymetli bir anlaşma olacak. Bu anlaşma mali bağımsızlığımızın tescili olacak. Elimizde böyle bir kuvvet varken, o zaman hiç düşünmeden aynı şeyi yapmamız lazım. Şimdi artık paramızla var, ileriye dönük 1 milyon, 2 milyon metrekare arsa satın. Bu konuda talebimizi Sayın Bakana birinci ağızdan ilettim. Değerli Galatasaraylılar, bu paranın, bu fonun yüzde 90-95’i önce banka borçları için harcanarak. Sonra taahhütten gelen borçlar var. Bir kısmı da yeni arazi satın alınması ve Galatasaray’ın ileri dönemlerine daha rahat bakmalarını sağlayacağız. Florya bizim yuvamız. Biz buradan ancak daha genişlemeye yönelik ve uygun bir arsayı alırsak çıkarız. Size söz verdim. Bu sözler için beni başkan yaptınız. Bu sözler dışında bir şey yapmıyorum. Öyle de bir niyetim yok” dedi.
Başkan Özbek ayrıca, Galatasaray için en ufak bir projesi olanın, yaptıkları işleri beğenip beğenmeyen herkesin kendisini araması istedi.
“BİTMESİ İÇİN FİNANSAL PROBLEM YOK”
Mecidiyeköy’de inşaatı devam eden otel hakkında da konuşan Özbek, “Otelin inşaatının bitmesi için finansal problemi yok. Çok güzel örnek teşkil edecek şekilde burayı projelendirdim. Galatasaray’ın çok önemli değerlerinden birisi burası. Alp Yalman burayı Galatasaray’a kazandırmış, tapu etmiş. Galatasaray’ın bu tip yatırımlar için kasasında parası yok. Yönetimin önüne şöyle getirdim, bu arsa güzel ve önemli bir arsa. Zaten sektörün içindeyim. Dedim ki otel çok iyi kira getirebilir. Birçok kişi tenkit etti, haklı da olabilirler. Buranın kefili benim dedim. Bu proje böyle bir proje. Bu oteli söz verdiğim şekilde açtığım an benim kefaletimi serbest bırakacaksınız. Bu şekilde bu bina bu hale gelmiştir. Bitmesi için fon sıkıntısı yoktur. Durması söz konusu değildir. Artık turizmde de eski performansımıza kavuşuyoruz. 100-150 milyon değeri var. Galatasaray’ın gayrimenkullerini değerlendirmekten başka çaresi yok. 22 Ekim’deki genel kurulda bunun tartışmasını yapacağız” şeklinde konuştu.
"GALATASARAYLILARDAN SAKLADIĞIMIZ BİR ŞEY YOK"
Özbek, son olarak UEFA’nın verdiği kararlarla ilgili tartışmalara değindi. Başkan Özbek, “UEFA diyor ki, ey Galatasaray, senin 2011-2012 -2012-2013 ve 2013-2014 yılındaki yaptığın harcamalarla yaptığımız anlaşmaya uymadığını gördük. Biz size şöyle bir ceza veriyoruz; Önümüzdeki 2 sene içinde eğer UEFA’ya katılırsanız, o turnuvaya katılmayacaksınız. Biz size 1 yıl ceza veriyoruz. 2 yıl hiçbir şey yapmazsanız da 3. yıl katılabilirsiniz. Ayrıca bir satırında da diyor ki, Bu nihai bir karardır. Bu karar bütün tartışmaların üzerindedir. Bir de diyor ki, Geçtiğimiz sezon sonunda 65 milyon üzeri para, prim ödeyemezsin futbolculara. UEFA bize bunu söylüyor çünkü bu rakam 92 milyon Euro’lardaydı. Bu sene 64 küsürle kapattık. Elimizde taahhüt şeklinde çok eski kontratlar var. Bunların bazılarından kurtulduk, bazıları devam diyor. Asıl hedefimiz bunu daha aşağı çekmek. 2017 var önümüzde. 2017’de de sporcu ödemesi olarak 65 milyon üstüne çıkamazsın. Bu iyi ki de var, dursun ama ileriye dönük Galatasaray ceza aldı diye konuşmak zarar dışında hiçbir şey getirmez. Bizim genel kurul üyelerinden, Galatasaraylılardan sakladığımız hiçbir şey yok. Bize sorun her bilgiyi verelim” şeklinde konuştu.