Şanlıurfa'da, sadece nisan ayında yetişen keme mantarının etle buluştuğu "keme kebabı", yılın sadece bir ayında tüketilebiliyor.
Patates büyüklüğündeki keme, bölgedeki Karacadağ ve Tek Tek Dağları'nın eteğinde, nisan ayında yağmur sonrası bulunabiliyor.
KİLOSU 120, PORSİYONU 35 LİRA
Topraktan çıkarıldıktan sonra kentin lezzet ustalarının önüne gelen keme, yıkanarak ince ince doğranıyor. Etle karıştırılarak şişe saplanan keme, özenle pişirildikten sonra beraberinde közlenmiş biber ve kuru soğanla servis ediliyor. Hem görüntüsü hem de tadıyla iştah kabartan keme kebabı, aylardır bekleyen müdavimleri tarafından yoğun ilgi görüyor.
Keme kebabının fiyatını, her yıl bölgeye düşen yağış miktarı belirliyor. Bu yıl mevsimin kurak geçmesi nedeniyle kilosu 120 lirayı bulan keme, kebaba dönüştüğünde porsiyonu 35 liradan satılıyor.
"TELEFONLAR SUSMUYOR"
Kentin önde gelen kebap ustalarından Şükrü Akkuş, yaptığı açıklamada, ömrü kısa olan keme kebabına yoğun ilgi gösterildiğini belirterek, "Bahar ayı geldiğinde sipariş için telefonlarımız susmuyor. Hazırlanışı da zor, herkes beceremiyor, ciddi ustalık istiyor. 43 yıllık tecrübemden dolayı benim için çok sıkıntı olmuyor. Yaptığım işten zevk alıyorum" diye konuştu.
Akkuş, yağışın az olması dolayısıyla bu sezon kemenin fiyatında artış olduğunu anlatarak, "Geçmiş yıllarda kilosunu 20-25 liraya aldığımız keme, bu sene 120-130 lira. Keme deyince vatandaş bize geliyor. Porsiyon olarak diğer kebaplarla arasında 10-12 lira fark var. Öbür kebaplar 24 lira, keme kebabı 35 lira. Vatandaş 11 ay keme beklediği için fiyat sormuyor. Tek sorulan 'çıkmış mı, çıkmamış mı' o kadar" ifadelerini kullandı.
ETTEN AŞAĞI KALMIYOR
Keme tutkunlarından Serkan Kılıç da kebabın kentte belirli lokantalarda yapıldığını dile getirerek, şunları söyledi:
"Patlıcanlı, domatesli, sade ve diğer kebapları yılın her döneminde yiyebiliyorsunuz. Keme kebabını ise yılın sadece bir ayında yiyebiliyorsunuz. Şubat veya mayısta bu kebabı bulamıyorsunuz. Kemeyi keme yapan da bu. Diğer kebaplardan farkı, keme kebaba ek bir tat katıyor, etten aşağı kalmıyor, farklı bir lezzet katıyor. Nadir bulunması ve belli bir zamanda çıkması, onu daha da özel yapıyor" diye konuştu.