İlişkili Haberler
Tüm ilgili kurumların onayının alınmasını takiben anlaşma resmi olarak sonuçlandı. Böylece Kamil Koç'un ülke çapında sunduğu seferler, Avrupa ve ABD'de 29 ülkede, 2 binden fazla noktada günde 350 bin sefer sunan FlixBus ağının bir parçası haline geldi.
Anlaşmanın resmi olarak sonuçlanmasıyla FlixBus'ın ve Kamil Koç'un organizasyon yapılarının ve sefer ağlarının entegrasyon süreci için çalışmalara başlandı. Şirketin Türkiye'de hangi isimle devam edeceği ise henüz kesinleşmedi.
"GÜÇLÜ BİR OYUNCUYU SATIN ALARAK YATIRIM YAPMAYA KARAR VERDİK"
FlixBus Kurucu Ortağı ve Üst Yöneticisi (CEO) Andre Schwammlein, Türkiye'de otobüs seyahatinin sıkça tercih edildiğini, her yıl neredeyse 200 milyon kişinin otobüsle seyahat ettiğini söyledi.
Otobüsün, Türkiye'de orta ve uzun mesafe yolculuklarda tercih edilen en önemli ulaşım şekli haline geldiğine dikkati çeken Schwammlein, "Bu yüzden pazarın büyüklüğü ve yapısının, hizmetlerimiz için potansiyel bir büyüme fırsatı sunduğuna inanıyoruz. Bu nedenle Kamil Koç gibi güçlü bir oyuncuyu satın alarak Türkiye otobüs pazarına yatırım yapmaya karar verdik. Türkiye'de birçoğu aile şirketi olarak başlayan otobüs şirketlerinin uzun yıllardır süregelen, kemikleşmiş bir marka imajı ve itibarı var. Kamil Koç da bu şirketlerden biri. Şirket 1926'dan beri faaliyetlerine başarılı bir şekilde devam ediyor ve 60 ilde yılda 20 milyon yolcu taşıyor." diye konuştu.
Schwammlein, "Kamil Koç'un yerel deneyimi ve bilgi birikimi ile bizim en yeni teknolojimiz, hizmetlerimiz ve özgün iş modelimizi birleştirerek sadece Türkiye'deki yolcular için değil, tüm sektör için değer yaratacağımıza inanıyoruz. Amacımız; herkes için çevreci ve akıllı seyahat imkanı sunmak. Şimdi bu vizyonu Türkiye'de genişletiyoruz." ifadelerini kullandı.
"PAZARA ÖZEL İHTİYAÇLARI ANLAMAYA VE DEĞERLENDİRMEYE ZAMAN AYIRACAĞIZ"
Andre Schwammlein, Avrupa'da düşük ücretlerle bilet satan, muavin ve atıştırmalık ikramı gibi hizmetleri bulunmayan FlixBus'ın Türkiye'deki hizmet politikalarına da değindi.
Geleneksel bir iş kolunu yeniden tasarladıklarını belirten Schwammlein, müşteri ihtiyaçlarını her zaman ön planda tutarken bunu yeni teknolojiler ve uluslararası bir ekibin girişimci ruhuyla birleştirdiklerini dile getirdi.
Schwammlein, "Türkiye için vizyonumuz müşteri dostu hüküm ve şartlar, kolay iptal ve yeniden rezervasyon imkanı, elektronik check-in, FlixBus uygulamasıyla anlık bildirimler, uygulama içi satın alma, Wi-Fi gibi diğer ülkelerde müşterilerimize sunduğumuz özgün kalite ve standartları Türkiye'de de sunmak... Ancak Türkiye'deki seyahatseverlere en iyi ve bütüncül bir seyahat deneyimi sunmak için hizmetlerimizi nasıl iyileştireceğimize karar vermeden önce pazara özel ihtiyaçları anlamaya ve değerlendirmeye biraz daha zaman ayıracağız" dedi.
Her zaman kalite ve fiyat arasındaki en optimal dengeyi oluşturmak için çaba harcadıklarını vurgulayan Schwammlein, şöyle devam etti:
"Halihazırda otobüslerimizde pek çok standart, yüksek kalite hizmetlerimiz zaten bulunuyor. Tüm otobüslerimizde ücretsiz Wi-Fi, ekstra diz mesafesi, tuvalet, birden fazla priz ve bagajlarınız için çokça yer var. Bu hizmetlerle Türkiye'deki müşterilerimize uygun maliyetlerle en iyi ve kapsayıcı seyahat deneyimini sunabileceğimize inanıyoruz, ancak ister yeni ister halihazırda faaliyet gösterdiğimiz pazarlar olsun, iş modelimizi uygularken her zaman pazarın kendine özgü ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak hareket ediyoruz. Bu yüzden Türkiye'de de seyahatseverlere kusursuz bir rezervasyon ve seyahat deneyimi sunmak adına müşteri beklentilerini ve pazara özgü ihtiyaçları doğru analiz edebilmek için zaman ayıracağız"
"TÜRKİYE VE AVRUPA'DAKİ ŞEHİRLERİ BİRBİRİNE BAĞLAMA VİZYONUMUZ VAR"
Andre Schwammlein, ucuz bilet politikasının Türkiye'de de devam edip etmeyeceği yönündeki soruyu, "Faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde temel önceliğimiz müşterilerimize uygun fiyata muhteşem bir seyahat deneyimi sunmak. Dinamik fiyatlandırma bizim iş modelimizin önemli bir parçası; ancak biz her zaman bulunduğumuz ülkedeki yerel kanun ve kurallara uygun hareket etmeyi önceliklendiriyoruz. Türkiye'deki mevcut regülasyonlar nedeniyle dinamik fiyatlandırma alanı şu an için oldukça sınırlı. Biz yine de Türkiye'deki müşterilerimiz için en iyi kalite ve fiyat dengesini yaratmak için çalışacağız. Türk insanına ülke çapında uygun maliyetli seyahat imkanları sunmayı amaçlıyoruz" şeklinde yanıt verdi.
Bu satın almayla Kamil Koç'un, Avrupa'da 28 ülkede ve ABD'de 2 binden fazla noktada günde 350 bin sefer sunan FlixBus ağının bir parçası haline geldiğini anlatan Schwammlein, şunları söyledi:
"İlk etapta yerel güzergahları genişletmeye ve Kamil Koç'u teknoloji platformumuza entegre etmeye odaklanacağız. Bu entegrasyon Almanya'dan gelen turistlerin tek bir uygulama üzerinden güzergahlarını seçmelerine, bilet almalarına ve otobüslerimizle kıtalar arası seyahat etmelerine olanak sağlayacak. Almanya'dan Türkiye'ye direkt bir hattın olup olmayacağı hakkında net bir şey söylemek için henüz çok erken; ancak Türkiye ve Avrupa’daki şehirleri birbirine bağlamak gibi bir vizyonumuz elbette var. İlk etaptaki önceliğimiz yerel güzergahlar olacak. Bununla birlikte Türkiye'deki büyük şehirleri Avrupa'daki FlixBus KOBİ ailemiz ile bölgedeki şehirlerle bağlamak tabii ki şirket vizyonumuzla örtüşüyor. Kamil Koç'un zaten halihazırda Yunanistan'a seferleri bulunuyor. Önümüzdeki süreçte Bulgaristan'a sefer koymak da gündemimizde"
"KAMİL KOÇ, HİZMETLERİNİ YENİ BİR SEVİYEYE TAŞIYACAK"
Kamil Koç Genel Müdürü Kadir Boysan ise konuya ilişkin, "Kamil Koç olarak Türkiye'nin en büyük ve köklü şehirler arası otobüs şirketi olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Neredeyse bir asırlık tarihimiz boyunca yerel pazara değer katan ve müşteri ihtiyaçlarını her zaman en önde tutan pek çok ilke imza attık. Şimdi ise FlixBus ile hizmetlerimizi yepyeni bir seviyeye taşımaya ve Türkiye'deki milyonlarca insanın seyahat etme biçimlerini daha iyiye götürmeye hazırız" değerlendirmelerinde bulundu.