İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Yaklaşık 7 yıl önce 30 bin metrekarelik alanda hizmete açılan Zeugma Mozaik Müzesi, Gaziantep'e gelen yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği mekanların başında geliyor.
"Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü"ne de sahip müzede, "Çingene Kızı", "Mars Heykeli", Roma dönemine ait çeşmeler ve Fırat Nehri kenarındaki villalarda bulunan mozaikler sergileniyor.
ABD'den 52 yıl sonra Türkiye'ye iadesi sağlanan Çingene Kızı mozaiğinin 12 kayıp parçasının da sergilendiği müze son dönemde ziyaretçi akınına uğruyor.
"HEDEF 1 YILDA 1 MİLYON ZİYARETÇİ"
Zeugma Müze Müdürü Emine Öztürk, Zeugma Mozaik Müzesi'nin hem kentin hem de ülkenin en büyük markalarından biri haline geldiğini söyledi.
Her yıl ziyaretçi sayısının hızla arttığını belirten Öztürk, 2011'de açılan müzenin 1,5 milyon ziyaretçi sayısına ulaştığını ifade etti.
Öztürk, yılın ilk dört ayında kendi rekorlarını kırdıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"İlk dört aylarda 2016'da 48 bin, 2017'de 51 bin, 2018'de 95 bin ve bu yıl ise 113 bin ziyaretçi müzemizi gezdi. Böylelikle toplamda 1,5 milyonu geçtik. Ziyaretçi sayımız her yıl katlanarak devam ediyor. Bu yıl kendimize 1 yılda 1 milyon ziyaretçi hedefi koyduk. İnşallah yıl sonunda bu sayıya ulaşacağız. Daha sonraki yıllarda bu sayı katlanarak devam edecek."
ÇİNGENE KIZI FAKTÖRÜ
Öztürk, Amerika'dan 52 yıl sonda getirilen "Çingene Kızı" mozaiğinin kayıp parçalarının ziyaretçi sayısına önemli katkı sunduğunu aktararak, "8 Aralık tarihinde Amerika'dan getirilen eserler yerine konuldu ve ziyaretçilere açıldı. O günden sonra müzemiz adeta ziyaretçi akınına uğradı. O günden bu güne yaklaşık 126 bin kişi müzemizi ziyaret etti. Gelen herkes mutlaka o eserlerin olduğu yere ayrı bir özen ve ilgi gösteriyor. Ziyaretçi sayımızın artmasında önemli bir rolü oldu" diye konuştu.
2019'un "Göbeklitepe Yılı" ilan edilmesi sayesinde bölge turizminin altın dönemini geçirdiğini dile getiren Öztürk, Gaziantep'in bölgenin turizm anlamında lokomotifi olduğunu ve bu yıl pastadan büyük pay almayı hedeflediğini aktardı.
Müzelerde artık sadece eserlerin yer almadığını anlatan Öztürk, "Müzeler eski o soğuk mekanlar olmaktan çıktı. Eskiden ziyaretler eser odaklı oluyordu şimdi ise daha farklı oluyor. Siz bir müzeye geldiğinizde her anlamda orada bir gününüzü geçirebiliyorsunuz. Kafeler, hediyelik eşya mağazaları sergi alanları gibi yerlerde rahatlıkla zaman geçirebilir ziyaretçiler. O bakımdan Avrupa'da bulunan müzelerle yarışabilecek konumda müzelerimiz var. Bunlardan biri de Zeugma Mozaik Müzemizdir" şeklinde konuştu.
"ÖNCE KENDİ ZENGİNLİKLERİMİZİ GÖRMELİYİZ"
İzmir'den müzeyi ziyaret etmek için gelen Esra Taylan da Türkiye'nin yeraltı ve yerüstü eser bakımından bir cennet olduğunu söyledi.
Bölgeye hayran kaldığını, herkesin öncelikle yurt içinde bulunan tarihi yerleri gezmesini tavsiye eden Taylan, "Bir çoğumuz öncelikle yurt dışına gidiyoruz. Bence yanlış. Çünkü önce kendi tarihimizi, kendi zenginliklerimizi görmeli ondan sonra yurt dışına açılmalıyız. Burada bulunan bu harika eserleri yerinde görme imkanı bulduk hepsi muhteşem. Daha geniş zamanda buraları bir kez daha gelip görmek lazım" diye konuştu.
Tur rehberi Selda Şendikici ise İzmir'den sürekli bölgeye turlar düzenlediklerini ve yıllardır bölgeyi insanlara keyifle anlattığını aktardı.
Tüm misafirlerinin müzeye büyük ilgi gösterdiğini belirten Şendikici, "Bu müze gerçekten bizim için gurur kaynağı. Yıllardır İzmir'den buraya tur getiriyorum ve gelen herkes Zeugma Mozaik Müzesi'ni gezdikten sonra hayranlığını dile getirmeden geçemiyor. Sadece bir defa gelmekle yetinmiyor ve her seferinde ayrı heyecan duyuyorum" ifadelerini kullandı.
ZEUGMA'NIN MONA LISA'SI