İlişkili Haberler
Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği Bölümü'nden 2007'de mezun olduktan sonra tarihte ilk kez Türkiye'den Harvard Üniversitesi Genç Akademi Üyeliği'ne seçilen 32 yaşındaki Dr. Canan Dağdeviren, ABD'de malzeme bilimi ve mühendisliği bölümünde doktora çalışmalarını tamamladı.
Bugüne dek giyilebilir kalp pili üretip cilt kanserini teşhis eden cihaz geliştiren Dağdeviren, 'İnsan Vücudu ile Uyumlu Piezoelektrik Mekanik Enerji Hasadı' çalışmasıyla da adından söz ettirdi.
Başarılı bilimsel çalışmalarıyla dünya basınına konu olan Dr. Canan Dağdeviren, Adana'daki Çukurova Üniversitesi'nde akademisyen ve öğrencilere yönelik, 'Amerika'da bilimsel ve akademik kurumlardaki çalışma deneyimleri ve bilimsel buluşları' konulu konferans verdi.
"BEN YAPTIYSAM ONLAR DA YAPABİLİR"
Dr. Canan Dağdeviren, öğrencilere ve genç akademisyenlere öneriler sunarken şöyle dedi:
"Tarihte Harvard Üniversitesi Genç Akademi'ye seçilen ilk Türk benim. Kendi kişisel başarılarımın yanı sıra ülkemizi temsil etmek gibi güzel bir göreve sahibim. Mutluluk verici bir duygu. İnsanların özellikle genç arkadaşların kafasında 'Ben de yapabilirim' fikrini oluşturmak benim misyon edindiğim bir duyguydu, görevdi. Bunu gerçekleştirdiğim ve toplumsal hayatta bilimsel farkındalığı arttırdığım için mutluyum. Genç öğretim üyeleri, akademisyenler ve öğrencilere motivasyonla ilgili önerilerim var. Ben de diğer öğrenciler gibi aynı sıralardan geçtim. Ben yaptıysam onlar da yapabilir. Bu mesajı vermeye çalışıyorum."
"İCAT ÇIKARMAYIN"A TEPKİ
Bir ülkede bilimin konuşulmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Canan Dağdeviren, şöyle devam etti:
"Bilimin ve sanatın konuşulmadığı bir ülkenin gelişebileceğine inanmıyorum. O nedenle genç arkadaşların ve çocukların bilime merakını uyandırmak çok önemli. Bu noktada anne ve babalara çok görev düşüyor. Bilimin olduğu ülkede hem mutluluk oluyor, hem gelişim oluyor. Ben de bir şekilde bunu insanlara anlatmaya çalışıyorum, yaptığım çalışmalar ve verdiğim konuşmalarla birlikte. 'Başımıza icat çıkarmayın' sözü gereksiz bir söz. İnsanlar kendine güvenmeli. Bence herkes her şeyi yapabilir. Yeter ki istesinler."
"BEYİN İĞNESİ GELİŞTİRDİK"
Üzerinde çalıştığı son projesiyle ilgili de konuşan Dağdeviren, şunları kaydetti:
"Son projem aslında Parkinson hastalığıyla ilgili. Özellikle Parkinson hastalarının tedavi amaçlı kullanabileceği bir beyin iğnesi üzerine çalıştık. Parkinson hastasıysanız, ilaçları ağız veya damar yoluyla almak zorundasınız. Bu da sadece beyine değil vücudun bir çok noktasına etki ediyor maalesef. Biz bu etkiyi yok edip, direk ilaçları beyine iletebileceğiz ve beyinde fonksiyonu yerinde olmayan bölgelerin tekrar fonksiyonlu hale gelmesini sağlayacağız bu iğneyle birlikte. Yeni bitti çalışmalarımız. Sonuçları bekliyoruz. En kısa zamanda herkes sonuçlarını öğrenecek."
Bugüne dek giyilebilir kalp pili üretip cilt kanserini teşhis eden cihaz geliştiren Dağdeviren, 'İnsan Vücudu ile Uyumlu Piezoelektrik Mekanik Enerji Hasadı' çalışmasıyla da adından söz ettirdi.
Başarılı bilimsel çalışmalarıyla dünya basınına konu olan Dr. Canan Dağdeviren, Adana'daki Çukurova Üniversitesi'nde akademisyen ve öğrencilere yönelik, 'Amerika'da bilimsel ve akademik kurumlardaki çalışma deneyimleri ve bilimsel buluşları' konulu konferans verdi.
"BEN YAPTIYSAM ONLAR DA YAPABİLİR"
Dr. Canan Dağdeviren, öğrencilere ve genç akademisyenlere öneriler sunarken şöyle dedi:
"Tarihte Harvard Üniversitesi Genç Akademi'ye seçilen ilk Türk benim. Kendi kişisel başarılarımın yanı sıra ülkemizi temsil etmek gibi güzel bir göreve sahibim. Mutluluk verici bir duygu. İnsanların özellikle genç arkadaşların kafasında 'Ben de yapabilirim' fikrini oluşturmak benim misyon edindiğim bir duyguydu, görevdi. Bunu gerçekleştirdiğim ve toplumsal hayatta bilimsel farkındalığı arttırdığım için mutluyum. Genç öğretim üyeleri, akademisyenler ve öğrencilere motivasyonla ilgili önerilerim var. Ben de diğer öğrenciler gibi aynı sıralardan geçtim. Ben yaptıysam onlar da yapabilir. Bu mesajı vermeye çalışıyorum."
"İCAT ÇIKARMAYIN"A TEPKİ
Bir ülkede bilimin konuşulmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Canan Dağdeviren, şöyle devam etti:
"Bilimin ve sanatın konuşulmadığı bir ülkenin gelişebileceğine inanmıyorum. O nedenle genç arkadaşların ve çocukların bilime merakını uyandırmak çok önemli. Bu noktada anne ve babalara çok görev düşüyor. Bilimin olduğu ülkede hem mutluluk oluyor, hem gelişim oluyor. Ben de bir şekilde bunu insanlara anlatmaya çalışıyorum, yaptığım çalışmalar ve verdiğim konuşmalarla birlikte. 'Başımıza icat çıkarmayın' sözü gereksiz bir söz. İnsanlar kendine güvenmeli. Bence herkes her şeyi yapabilir. Yeter ki istesinler."
"BEYİN İĞNESİ GELİŞTİRDİK"
Üzerinde çalıştığı son projesiyle ilgili de konuşan Dağdeviren, şunları kaydetti:
"Son projem aslında Parkinson hastalığıyla ilgili. Özellikle Parkinson hastalarının tedavi amaçlı kullanabileceği bir beyin iğnesi üzerine çalıştık. Parkinson hastasıysanız, ilaçları ağız veya damar yoluyla almak zorundasınız. Bu da sadece beyine değil vücudun bir çok noktasına etki ediyor maalesef. Biz bu etkiyi yok edip, direk ilaçları beyine iletebileceğiz ve beyinde fonksiyonu yerinde olmayan bölgelerin tekrar fonksiyonlu hale gelmesini sağlayacağız bu iğneyle birlikte. Yeni bitti çalışmalarımız. Sonuçları bekliyoruz. En kısa zamanda herkes sonuçlarını öğrenecek."