İlişkili Haberler
Dünya Sağlık Örgütü, yetişkin bireylerin günlük 150 mikrogram, hamileler ve süt veren annelerin 200-250 mikrogram, çocukların ise 50-120 mikrogram iyot alımını öneriyor.
İYOT EKSİKLİĞİNDE HANGİ SORUNLAR YAŞANIR?
Türkiye iyot eksikliği açısından endemik bir bölge. Gıda ve içme suları ile vücuda alınan iyot ülkemizde toprak ve su kaynaklarındaki azlığa bağlı olarak bölgesel farklılıklarla beraber genel olarak düşük. İyodun eksik olması tiroit dokusunun bu iyodu tutmak için daha çok büyümesine ve sonuçta guatrın oluşmasına yol açar. Buna göre gelişen guatr prevalansı ülkemizde bölgelere göre değişmek üzere % 5-56 ve idrar iyot atılım miktarı ise ortalama 14-78 mg/L bulunmuştur. Bu oranlar ülkemizde orta- şiddetli derecede iyot yetersizliği olduğu göstergesidir. Bu nedenle 1999 yılından beri tuzlara iyot eklenmesine karar verilmiştir.
Ülkemizde yeterli iyotlu tuz tüketimi yüzde 56.5’larda. İyotlu tuz kullanımı sanayi verilerine göre şehir merkezlerinde yeterli, ancak himalaya tuzu gibi bazı tuzların kullanımı günlük iyot ihtiyacının karşılanmasında eksikliğe sebep olmakta.
EKSİKLİĞİ DE FAZLALIĞI DA ZARARLI
İyot eksikliği erken evrede belirti vermiyor. Daha ileri evrede hipotiroidiye yol açtıktan sonra, halsizlik, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, ciltte kalınlaşma, kabızlık, soğuğa tahammülsüzlük, adet düzensizlikleri, saç ve tırnaklarda kırılma, kilo artışı, hipotirodiye bağlı ödem, unutkanlık, konsantrasyon güçlüğü, depresyon, duygu durumunda dalgalanmalar daha da ileri evrede ise kalp ve akciğer yetersizliği belirtilerine yol açıyor.
İyodun eksikliği gibi fazlalığı da sağlık açısından zararlı. Bu nedenle kontrollü şekilde alınması öneriliyor.