Durban’da geçen hafta yapılan 21. Uluslararsı AIDS Konferansının en ilgi çeken oturumu “Muhafazakar Toplumlarda HIV/AIDS ve İncinebilir Gruplara Yönelik İnsan Hakları Temelli Yaklaşımlar” oldu. Oturumu ilgi çekici kılan ise Lübnanlı imam, hakim ve aktivist Mohammad Abou Zeid’in elindeki kondomu sallayarak konuşmasıydı.
Abou Zeid, bu konferansta din adamı ve hakim kimliğiyle değil, aktivist kimliği ile bulunduğunu vurgulayarak HIV/AIDS alanında dini liderlerin yaklaşımına eleştirel bir bakış getirdi. Konferans boyunca tüm şehirde ücretsiz olarak dağıtılan prezervatiflerden birini elinde sallayarak kürsüde konuşma yapan Zeid şöyle dedi:
“Benim ülkemde, elinde prezervatif tutan bir din adamı göremezsiniz. Hatta çoğu, eczanede bile kondomların yanında duramaz. Burada bunu yapıyorum çünkü biz din adamları olarak bu konuyu konuşmalı, bu konuya temas etmeliyiz. Ayrıca HIV ile yaşayanları ve eşcinseller dahil olmak üzere damgalanan grupları bizler dışlamamalı, onlara manevi destek başta olmak üzere tüm hizmetleri eşit olarak sunmalıyız.”
Abou Zeid, bu konferansta din adamı ve hakim kimliğiyle değil, aktivist kimliği ile bulunduğunu vurgulayarak HIV/AIDS alanında dini liderlerin yaklaşımına eleştirel bir bakış getirdi. Konferans boyunca tüm şehirde ücretsiz olarak dağıtılan prezervatiflerden birini elinde sallayarak kürsüde konuşma yapan Zeid şöyle dedi:
“Benim ülkemde, elinde prezervatif tutan bir din adamı göremezsiniz. Hatta çoğu, eczanede bile kondomların yanında duramaz. Burada bunu yapıyorum çünkü biz din adamları olarak bu konuyu konuşmalı, bu konuya temas etmeliyiz. Ayrıca HIV ile yaşayanları ve eşcinseller dahil olmak üzere damgalanan grupları bizler dışlamamalı, onlara manevi destek başta olmak üzere tüm hizmetleri eşit olarak sunmalıyız.”
İmam, hakim ve aktivist Mohammad Abou Zeid
Oturumda genel olarak HIV/AIDS’e yönelik önleme ve tedavi çalışmalarında dinin ve dini liderlerin etkisi masaya yatırıldı. HIV pozitif bireylerin ve AIDS hastalarının sosyal damgalanmaya maruz kalmalarının önüne geçmek için dini liderlerin oynayabileceği role vurgu yapıldı.
Albany New York Devlet Üniversitesi Profesörü ve Küresel Sağlık ve İnsan Hakları Enstitüsü müdürü Arash Alaei ve Kamiar Alaei tarafından düzenlenen oturumda, Ocak 2016’da İstanbul’da yapılan ve Pozitif Yaşam Derneği’nin de katıldığı Yüksek Düzey HIV/AIDS Toplantısının raporu da paylaşıldı.
Albany New York Devlet Üniversitesi Profesörü ve Küresel Sağlık ve İnsan Hakları Enstitüsü müdürü Arash Alaei ve Kamiar Alaei tarafından düzenlenen oturumda, Ocak 2016’da İstanbul’da yapılan ve Pozitif Yaşam Derneği’nin de katıldığı Yüksek Düzey HIV/AIDS Toplantısının raporu da paylaşıldı.
Pozitif Yaşam Destek Merkezi Koordinatörü Yasin Erkaymaz konuşmasında, Türkiye’de HIV ile yaşayanların karşılaştıkları sosyal damgalanmaya dikkat çekti.
Pozitif Yaşam Derneği İletişim Danışmanı Çiğdem Şimşek ise HIV enfeksiyonunun en yaygın bulaş yolunun korunmasız cinsel ilişki olmasının, HIV pozitiflere yönelik önyargıların da en önemli nedeni olduğunu söyledi.
Oysa toplumun her kesiminde HIV pozitif bireyin bulunduğunu vurgulayan ve Lübnanlı din adamının kondomla kürsü konuşması yapmasının önemli olduğunu belirten Şimşek, “Din adamları gibi toplum liderlerinin HIV/AIDS'e dikkat çekmeleri, HIV'in ahlaki değil, sadece tıbbi bir durum olduğunu anlatmaları, pozitif bireylere yönelik önyargıları engelleyecegi gibi, HIV yayılımının durmasında büyük fark yaratacaktır. Sağlanan bu olumlu katkı ile hem HIV pozitifler ayrımcılığa ugramayacak hem de toplum sağlığı korunacaktır” diye konuştu.
Pozitif Yaşam Derneği İletişim Danışmanı Çiğdem Şimşek ise HIV enfeksiyonunun en yaygın bulaş yolunun korunmasız cinsel ilişki olmasının, HIV pozitiflere yönelik önyargıların da en önemli nedeni olduğunu söyledi.
Oysa toplumun her kesiminde HIV pozitif bireyin bulunduğunu vurgulayan ve Lübnanlı din adamının kondomla kürsü konuşması yapmasının önemli olduğunu belirten Şimşek, “Din adamları gibi toplum liderlerinin HIV/AIDS'e dikkat çekmeleri, HIV'in ahlaki değil, sadece tıbbi bir durum olduğunu anlatmaları, pozitif bireylere yönelik önyargıları engelleyecegi gibi, HIV yayılımının durmasında büyük fark yaratacaktır. Sağlanan bu olumlu katkı ile hem HIV pozitifler ayrımcılığa ugramayacak hem de toplum sağlığı korunacaktır” diye konuştu.