İlişkili Haberler
Günümüzde çocuklarda hipertansiyonun artmasının başlıca sebepleri olarak fazla yağlı ve şekerli beslenme ile fast food beslenme tarzının yaygınlaşması ve buna bağlı obezitenin artışı, fiziksel aktivitenin azalması, ekran başında (bilgisayar, tablet, televizyon) geçirilen zamanın artması gösteriliyor. Ülkemizde çocuklarda hipertansiyon görülme sıklığının yaşlara göre yüzde 1 ila 3.5 arasında değiştiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Köşeli, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü’nde aileleri hastalığa karşı uyardı.
ÖNLEM ALINMAZSA SONU KÖTÜ!
Çocuklarda hipertansiyonun erişkinlerdeki sebeplerden farklı olarak çoğunlukla altta yatan başka bir hastalığa bağlı olduğunu belirten Dr. Köşeli, “En sık olarak böbrek hastalıkları, doğuştan kalp damar hastalıkları, tiroid veya böbrek üstü bezlerinden kaynaklanan hormonal hastalıklar, metabolik hastalıklar, romatizmal hastalıklar, öksürük şurupları ve kortizon gibi bazı ilaçlar, prematürelik, düşük doğum ağırlığı ve bazı alerjik reaksiyonlar hipertansiyona sebep olabilir. Ayrıca başta sınav stresi olmak üzere aşırı heyecan ya da üzüntülü durumlar da hipertansiyonu tetikleyebilir” dedi.
Gözden kaçan ve tedavi edilmeyen hipertansiyonun böbrekte, kalpte, beyinde ve gözde şiddetli hasara neden olabildiğini söyleyen Uzman, zihinsel fonksiyonlarda bozulma, damarlarda sertleşme, görmede azalma veya görme kaybı, böbrek fonksiyonlarında bozulma veya böbrek yetmezliği, kalp duvarında kalınlaşma veya kalp kasılmasında bozulma, kalp yetmezliği, beyin kanaması ve felç gibi ciddi durumlar gelişebileceğini dile getirdi.
ÇOCUK SÜREKLİ “BAŞIM AĞRIYOR” DİYORSA DİKKAT
Dr. Köşeli’nin verdiği bilgiye göre, çocuklarda hipertansiyon genellikle fark edilmiyor. Bu nedenle sürekli baş ağrısı, açıklanamayan bulantı kusmalar, kulak çınlaması, baş dönmesi, burun kanaması ve görmede bulanıklık gibi şikâyetler olması aileler için hipertansiyon açısından uyarıcı olmalı. Tansiyon ile ilgili bir hastalığı olmayan çocuklarda 3 yaştan başlayarak yılda 1 kez ölçülmesi uygun görülüyor. Ölçüm yapılırken çocuğun yaşına göre doğru kalınlıkta manşon kullanılmalı. Kalın manşon kullanımı düşük, ince manşon kullanımı ise yüksek tansiyon ölçülmesine sebep olabiliyor. Yine hastanede yapılan tek ölçüme göre karar verilmemeli, hastanede olmaktan kaynaklanan beyaz önlük hipertansiyonunu engellemek için evde de ölçüm yapılmalı.
TUZUN ÖLÇÜSÜNÜ KAÇIRMAYIN
Hipertansiyon tedavisi en başta yaşam tarzı değişiklikleri ile mümkün olduğundan ailenin aşağıdaki uyarıları dikkate almasında fayda var:
- Kilo kontrolü hipertansiyon için ilk basamak olup, yağdan ve işlenmiş şekerden fakir, taze sebze ve meyveden zengin besinler tercih edilmeli.
- Enerji içecekleri ve kafeinli içecekler hem tansiyonu hem de kilo kontrolünü olumsuz etkilediğinden uzak durulmalı.
- Tuz tüketiminden kaçınılmalı, özellikle yüksek tuz içeren hazır gıdaların tüketimi bırakılmalı veya çok aza indirilmeli.
- Tansiyon kontrolü için egzersiz gerekli olduğundan çocukların günlük rutini haline getirilmeli.
- Çocuklar ve aileler tütün ürünlerinin zararları hakkında bilgilendirilerek bu ürünlerden uzak durulması sağlanmalı.
ÖNLEM ALINMAZSA SONU KÖTÜ!
Çocuklarda hipertansiyonun erişkinlerdeki sebeplerden farklı olarak çoğunlukla altta yatan başka bir hastalığa bağlı olduğunu belirten Dr. Köşeli, “En sık olarak böbrek hastalıkları, doğuştan kalp damar hastalıkları, tiroid veya böbrek üstü bezlerinden kaynaklanan hormonal hastalıklar, metabolik hastalıklar, romatizmal hastalıklar, öksürük şurupları ve kortizon gibi bazı ilaçlar, prematürelik, düşük doğum ağırlığı ve bazı alerjik reaksiyonlar hipertansiyona sebep olabilir. Ayrıca başta sınav stresi olmak üzere aşırı heyecan ya da üzüntülü durumlar da hipertansiyonu tetikleyebilir” dedi.
Gözden kaçan ve tedavi edilmeyen hipertansiyonun böbrekte, kalpte, beyinde ve gözde şiddetli hasara neden olabildiğini söyleyen Uzman, zihinsel fonksiyonlarda bozulma, damarlarda sertleşme, görmede azalma veya görme kaybı, böbrek fonksiyonlarında bozulma veya böbrek yetmezliği, kalp duvarında kalınlaşma veya kalp kasılmasında bozulma, kalp yetmezliği, beyin kanaması ve felç gibi ciddi durumlar gelişebileceğini dile getirdi.
ÇOCUK SÜREKLİ “BAŞIM AĞRIYOR” DİYORSA DİKKAT
Dr. Köşeli’nin verdiği bilgiye göre, çocuklarda hipertansiyon genellikle fark edilmiyor. Bu nedenle sürekli baş ağrısı, açıklanamayan bulantı kusmalar, kulak çınlaması, baş dönmesi, burun kanaması ve görmede bulanıklık gibi şikâyetler olması aileler için hipertansiyon açısından uyarıcı olmalı. Tansiyon ile ilgili bir hastalığı olmayan çocuklarda 3 yaştan başlayarak yılda 1 kez ölçülmesi uygun görülüyor. Ölçüm yapılırken çocuğun yaşına göre doğru kalınlıkta manşon kullanılmalı. Kalın manşon kullanımı düşük, ince manşon kullanımı ise yüksek tansiyon ölçülmesine sebep olabiliyor. Yine hastanede yapılan tek ölçüme göre karar verilmemeli, hastanede olmaktan kaynaklanan beyaz önlük hipertansiyonunu engellemek için evde de ölçüm yapılmalı.
TUZUN ÖLÇÜSÜNÜ KAÇIRMAYIN
Hipertansiyon tedavisi en başta yaşam tarzı değişiklikleri ile mümkün olduğundan ailenin aşağıdaki uyarıları dikkate almasında fayda var:
- Kilo kontrolü hipertansiyon için ilk basamak olup, yağdan ve işlenmiş şekerden fakir, taze sebze ve meyveden zengin besinler tercih edilmeli.
- Enerji içecekleri ve kafeinli içecekler hem tansiyonu hem de kilo kontrolünü olumsuz etkilediğinden uzak durulmalı.
- Tuz tüketiminden kaçınılmalı, özellikle yüksek tuz içeren hazır gıdaların tüketimi bırakılmalı veya çok aza indirilmeli.
- Tansiyon kontrolü için egzersiz gerekli olduğundan çocukların günlük rutini haline getirilmeli.
- Çocuklar ve aileler tütün ürünlerinin zararları hakkında bilgilendirilerek bu ürünlerden uzak durulması sağlanmalı.