İlişkili Haberler
İlaç firması GSK’nın Türkiye kolu, 15 Kasım Dünya KOAH Günü kapsamında “Dede Senin Sesin Neden Bu Kadar Korkunç?” projesi ile KOAH hastalığına dikkat çekiyor.
Firmanın Solunum Medikal Danışmanı Prof. Nurhayat Yıldırım akciğer ve hava yollarında oluşan iltihabi kronik bir hastalık olan KOAH ile ilgili şunları söyledi:
“Tüm dünyada yaklaşık 380 milyon KOAH hastası var. Farklı coğrafyalarda, 40 yaş üstü nüfusta ortalama her 10 kişiden birinin KOAH’lı olduğu kabul ediliyor.”
KOAH’ın önemli bir küresel halk sağlığı sorunu olduğunu söyleyen Prof. Yıldırım, şöyle devam etti:
“KOAH, başta sigara olmak üzere, evlerde ısınma ve yemek pişirme amacıyla kullanılan çeşitli bitkisel, hayvansal kaynaklı yakıtlar ve özellikle kırsal kesimde kullanılan tezek gibi maddelerin uzun süreli solunmasına bağlı olarak meydana bir hastalıktır. KOAH’ta, kronik bronşit ve akciğerdeki hava keseciklerinin harabiyeti sonucu hava akımında kısıtlanma görülür. KOAH hastalarının %47’sinde orta veya şiddetli derecede nefes darlığı mevcuttur. Kalp hastalıkları, inme ve alt solunum yolu enfeksiyonlarından sonra dördüncü en sık ölüm nedeni KOAH’tır. Hastalık sinsi bir şekilde ilerler ve hastaların çoğu geç teşhis alır. Türkiye’deki sigara içme oranının yüksekliği ve kırsalda biyoyakıtın bilinçsizce kullanılması sonucunda, KOAH’a sık rastlanıyor. Dünyada KOAH hastalarının tedaviye uyumu yüzde 10 ile 40 arasında değişiyor. Tedavisini zamanında ve düzenli kullanmayan hastalarda hastaneye yatış kaynaklı maliyet, hasta başına yıllık yüzde 39 daha fazla olarak gözleniyor.”
Firmanın Solunum Medikal Danışmanı Prof. Nurhayat Yıldırım akciğer ve hava yollarında oluşan iltihabi kronik bir hastalık olan KOAH ile ilgili şunları söyledi:
“Tüm dünyada yaklaşık 380 milyon KOAH hastası var. Farklı coğrafyalarda, 40 yaş üstü nüfusta ortalama her 10 kişiden birinin KOAH’lı olduğu kabul ediliyor.”
KOAH’ın önemli bir küresel halk sağlığı sorunu olduğunu söyleyen Prof. Yıldırım, şöyle devam etti:
“KOAH, başta sigara olmak üzere, evlerde ısınma ve yemek pişirme amacıyla kullanılan çeşitli bitkisel, hayvansal kaynaklı yakıtlar ve özellikle kırsal kesimde kullanılan tezek gibi maddelerin uzun süreli solunmasına bağlı olarak meydana bir hastalıktır. KOAH’ta, kronik bronşit ve akciğerdeki hava keseciklerinin harabiyeti sonucu hava akımında kısıtlanma görülür. KOAH hastalarının %47’sinde orta veya şiddetli derecede nefes darlığı mevcuttur. Kalp hastalıkları, inme ve alt solunum yolu enfeksiyonlarından sonra dördüncü en sık ölüm nedeni KOAH’tır. Hastalık sinsi bir şekilde ilerler ve hastaların çoğu geç teşhis alır. Türkiye’deki sigara içme oranının yüksekliği ve kırsalda biyoyakıtın bilinçsizce kullanılması sonucunda, KOAH’a sık rastlanıyor. Dünyada KOAH hastalarının tedaviye uyumu yüzde 10 ile 40 arasında değişiyor. Tedavisini zamanında ve düzenli kullanmayan hastalarda hastaneye yatış kaynaklı maliyet, hasta başına yıllık yüzde 39 daha fazla olarak gözleniyor.”
HAVANIZI TEMİZ TUTUN, FİZİKSEL AKTİVİTENİZİ ARTIRIN
KOAH’da en sık görülen şikayetin nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarma olduğunu belirten Yıldırım, hastalığın diğer belirtilerine dikkat çekti ve fiziksel aktivitenin tıbbi tedaviye önemli destek sağladığının altını çizdi:
“KOAH hastalarında göğüs sıkışması, hırıltı olabilir. Fiziksel aktiviteler de giderek azalır ve hastanın yaşam kalitesini bozar. Haftada iki saat ve daha fazla yürüyüş yapan hastalarda hem KOAH nedeniyle hastaneye başvurularda hem de bu hastalık nedeniyle ortaya çıkan ölüm oranlarında yaklaşık yüzde 30 azalma saptanmıştır. Bu nedenle, hastalığın önlenmesi ve ilerlemesinin önüne geçmek için fiziksel aktivitenin arttırılması önemlidir.”
KOAH’da en sık görülen şikayetin nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarma olduğunu belirten Yıldırım, hastalığın diğer belirtilerine dikkat çekti ve fiziksel aktivitenin tıbbi tedaviye önemli destek sağladığının altını çizdi:
“KOAH hastalarında göğüs sıkışması, hırıltı olabilir. Fiziksel aktiviteler de giderek azalır ve hastanın yaşam kalitesini bozar. Haftada iki saat ve daha fazla yürüyüş yapan hastalarda hem KOAH nedeniyle hastaneye başvurularda hem de bu hastalık nedeniyle ortaya çıkan ölüm oranlarında yaklaşık yüzde 30 azalma saptanmıştır. Bu nedenle, hastalığın önlenmesi ve ilerlemesinin önüne geçmek için fiziksel aktivitenin arttırılması önemlidir.”