Yaz mevsiminde sık görülen sorunlardan birinin de güneş çarpması olduğunu söyleyen Beyin Cerrahi Prof. Cengiz Kuday, güneş çarpmasında beynin ısı düzenleme merkezinin bozulduğunu belirtti. Vücut ısısının hızla yükselmesinin beyin hücrelerinde tahribata yol açtığını vurgulayan Prof. Kuday, zamanında müdahale edilmediğinde durumun ölümle sonuçlanabileceğini aktardı.
Kuday, terle birlikte tuz ve su yitirilmesinin sıcak yorgunluğuna da yol açtığına dikkati çekerek, "Sıcak yorgunluğu denetim altına alınmazsa, bedenin ısı ayarlayıcı mekanizmalarını iflasa kadar götürür. Çocuklar ve yaşlı insanlar,bedenlerindeki ısı düzenleyici mekanizmalar yetersiz olduğundan, sıcaklık değişikliklerinden fazla etkilenirler. Sıcağa alışkın olmayanlar, şişman kişiler, çok alkol alanlar ve ateşli hastalık geçirmekte olanlar için de sıcak çarpması tehlikesi daha fazladır" diye konuştu.
BU BELİRTİLERDE DOKTORA BAŞVURULMALI
Güneş çarpmasının 41 dereceden fazla ateş, şiddetli baş ağrısı, bulantı, deride kızarıklık, kuruluk, gerginlik, yüksek nabız, terleyememe, ruhsal durum bozuklukları, uyumsuzluk, sersemlik ve yürümede zorluk gibi belirtiler gösterdiğini anlatan Prof. Dr. Kuday, şu önerilerde bulundu:
“Belirtiler ortaya çıkar çıkmaz doktor çağırılması, bu arada hastanın ateşinin düşürülmeye çalışılması gerekmektedir. Hasta gölge bir yere götürülmeli, soğuk-ılık arası duşa sokulmalı ve çok acele tıbbı yardım çağrılmalıdır. Güneş çarpmasına karşı en etkili yol güneşten ve sıcaktan korunmaktır. Bu nedenle bedenin aşırı ısınmamasına, güneş altında fazla kalmamaya, sıcakta bol ve serin tutan giysiler giymeye, sıcak iklimde çalışırken fazla su içip tuz almaya dikkat etmeliyiz."
"GÖLGEN SENDEN KÜÇÜKSE GÜNEŞ ALTINDA KALMA"
Bronzlaşmak isteyenleri de uyaran Prof. Kuday, "Özellikle yaz aylarında insanların bronzlaşma hevesleri ağır sonuçlara yol açabildiğinden, güneşe yavaş yavaş alışmakta yarar vardır. Kısa sürede yanık bir tene sahip olmak isteyen çoğu kişinin güneşe çıktıkları ilk gün çok uzun süre güneş altında kalmasının sıcak çarpmasının yanı sıra yanıklara da yol açması gibi ciddi sonuçları vardır" diye konuştu.
Sabah 10.00 ile öğleden sonra 15.00 arasında çocukları doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamasını öneren Prof. Kuday, "Gölgen senden küçükse güneş altında kalma" uyarısının çocuklara öğretilmesi ile koruyucu kremlerin kullanılmasında yarar olduğunu söyledi.
Kuday, terle birlikte tuz ve su yitirilmesinin sıcak yorgunluğuna da yol açtığına dikkati çekerek, "Sıcak yorgunluğu denetim altına alınmazsa, bedenin ısı ayarlayıcı mekanizmalarını iflasa kadar götürür. Çocuklar ve yaşlı insanlar,bedenlerindeki ısı düzenleyici mekanizmalar yetersiz olduğundan, sıcaklık değişikliklerinden fazla etkilenirler. Sıcağa alışkın olmayanlar, şişman kişiler, çok alkol alanlar ve ateşli hastalık geçirmekte olanlar için de sıcak çarpması tehlikesi daha fazladır" diye konuştu.
BU BELİRTİLERDE DOKTORA BAŞVURULMALI
Güneş çarpmasının 41 dereceden fazla ateş, şiddetli baş ağrısı, bulantı, deride kızarıklık, kuruluk, gerginlik, yüksek nabız, terleyememe, ruhsal durum bozuklukları, uyumsuzluk, sersemlik ve yürümede zorluk gibi belirtiler gösterdiğini anlatan Prof. Dr. Kuday, şu önerilerde bulundu:
“Belirtiler ortaya çıkar çıkmaz doktor çağırılması, bu arada hastanın ateşinin düşürülmeye çalışılması gerekmektedir. Hasta gölge bir yere götürülmeli, soğuk-ılık arası duşa sokulmalı ve çok acele tıbbı yardım çağrılmalıdır. Güneş çarpmasına karşı en etkili yol güneşten ve sıcaktan korunmaktır. Bu nedenle bedenin aşırı ısınmamasına, güneş altında fazla kalmamaya, sıcakta bol ve serin tutan giysiler giymeye, sıcak iklimde çalışırken fazla su içip tuz almaya dikkat etmeliyiz."
"GÖLGEN SENDEN KÜÇÜKSE GÜNEŞ ALTINDA KALMA"
Bronzlaşmak isteyenleri de uyaran Prof. Kuday, "Özellikle yaz aylarında insanların bronzlaşma hevesleri ağır sonuçlara yol açabildiğinden, güneşe yavaş yavaş alışmakta yarar vardır. Kısa sürede yanık bir tene sahip olmak isteyen çoğu kişinin güneşe çıktıkları ilk gün çok uzun süre güneş altında kalmasının sıcak çarpmasının yanı sıra yanıklara da yol açması gibi ciddi sonuçları vardır" diye konuştu.
Sabah 10.00 ile öğleden sonra 15.00 arasında çocukları doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamasını öneren Prof. Kuday, "Gölgen senden küçükse güneş altında kalma" uyarısının çocuklara öğretilmesi ile koruyucu kremlerin kullanılmasında yarar olduğunu söyledi.