Genetik yatkınlığın da neden olabildiği bu sorun ağrısız olmakla birlikte kozmetik açıdan sıkıntı yaratıyor. Göz altı morlukları kişinin yorgun, uykusuz, yaşlı ve depresif görünmesine yol açabiliyor. Açık tenlilerde de olmakla beraber daha çok esmer tenlilerde görülüyor.
Op. Dr. Nuri Battal göz altı morluklarının, göz çevresindeki kan damarlarının cilde yakın olması, yağ torbalanmaları ve bu bölgelerdeki kan dolaşımının iyi olmaması gibi nedenlerden kaynaklandığını söylüyor:
“Yaşlanma sürecinde dokuları etkileyen erime, gevşeme ve sarkmalar göz kapaklarında da görülür. Ayrıca genetik faktörlere bağlı olarak göz altlarında torbalanmalar ve üst kapaklarda kötü biçimlenme oluşur. Göz altı morlukları burada torbalanmaya neden olan yağları besleyen damarların sıkışması sonucu “kan göllenmesi” yapar. Göz altı morluklarının nedeni, bu bölgedeki damarlarda biriken kandır.”
DAHA GENÇ VE ETKİLEYİCİ BİR GÖRÜNÜM İÇİN...
Dr. Battal, ameliyatla bu yağların yeri düzeltilirse morlukların da ortadan kalkacağını belirterek, “Bu problemin düzeltilmesi ile gözlerin ve yüzün görünümü ciddi şekilde değişir. Hatta tüm yüz ifadesinin daha canlı, etkili, genç, güzel ve dinamik görünmesi sağlanır” diyor.
Blefaroplasti de denilen göz kapağı cerrahisi ile alt ve üst göz kapağındaki sarkmalar gideriliyor. Op. Dr. Nuri Battal, kadınlar kadar erkekler tarafından da başvurulan bir yöntem olan ameliyatla göz kapağı ve gözün dış kenarındaki ince kırışıklıkların da bir miktar azaldığını ifade ediyor.
Battal, söz konusu ameliyatın uygulanabileceği durumları şöyle sıralıyor: “Üst göz kapaklarının doğal çizgisini örten deri fazlalığı, üst göz kapağı derisinin, görmeye bile engel olacak derecede sarkması, alt göz kapağında torbalanma ve kırışık, göz altında halka ve morluklar alt göz kapağının irisinin altındaki göz akını gösterecek kadar sarkması. Gençlerde ise bu ameliyat genellikle sadece göz kapağının altındaki yağ dokusunu almak için uygulanır.”
AMELİYATLA MORLUKLAR YOK OLUYOR
Üst ve alt kapaklar bazen beraber, bazen de ayrı ayrı ameliyat ediliyor. Sarkık deri üst kapakta daha fazla oluyor. Bu fazla deri ağırlığı nedeniyle kirpik çizgisinin aşağıda durmasına neden olarak hastanın görüş kalitesini bozabiliyor. Dr. Battal'a göre, kişi bu duruma alıştığı için farkına varmasa da, kaşlarını çatarak bakıyor ve sebepsiz baş ağrıları çekiyor.
Göz çukurundan fırlamış yağ, torbalanmaya ve gözaltında mor, siyah halkalara neden oluyor. Bu da yüze yorgun ve yaşlı bir ifade veriyor. Gençlerde genetik olarak görülen bu durum, ilerleyen yıllarda yaşlanmanın bir parçası olarak ortaya çıkıyor. Op. Dr. Nuri Battal, bu yağların lazer yardımı ile çıkarılması veya yerine itilmesiyle kişinin yüzündeki yorgun ve yaşlı görünümün düzeleceğini belirtiyor.
Genel ya da lokal anestezi altında, lazer yardımı ile yapılan ameliyatlarda, fazla deri sarkmaları ve göz altındaki torbalar alınırken, sarkmış kaslar da düzeltiliyor. Ameliyat 1-2 saat sürebiliyor. Battal, hafif bir ağrı olma durumunda ameliyat sonrası birkaç gün ağrı kesici alınabileceğini söyleyerek, şişme ve morarmayı önlemek için de yüksek yastıkta yatmayı, gözlere soğuk kompres yapmayı öneriyor. Şişme ve morarma bir haftada azalırken, göz kapağında meydana gelen renk değişimi hafif bir makyajla kapatılabiliyor. Ameliyattan kısa bir süre sonra gözyaşı salgısı artabiliyor ve parlak ışığa karşı hassasiyet olabiliyor.
AMELİYAT SONRASI NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Hastanın, ameliyatın ertesi günü ayağa kalkabildiğini, dikişlerin üç günde alındığını ve hastanın normal hayatına 4 günde dönebildiğini belirten Op. Dr. Nuri Battal, kısa sürede iyileşebilmek için 2-3 hafta aşırı hareket etmekten, öne doğru eğilmekten kaçınmak, gözleri rüzgar ve güneşten korumak gerektiğine dikkat çekiyor. Yara izi ise 6-8 ay içinde zor fark edilir hale geliyor.
Op. Dr. Nuri Battal göz altı morluklarının, göz çevresindeki kan damarlarının cilde yakın olması, yağ torbalanmaları ve bu bölgelerdeki kan dolaşımının iyi olmaması gibi nedenlerden kaynaklandığını söylüyor:
“Yaşlanma sürecinde dokuları etkileyen erime, gevşeme ve sarkmalar göz kapaklarında da görülür. Ayrıca genetik faktörlere bağlı olarak göz altlarında torbalanmalar ve üst kapaklarda kötü biçimlenme oluşur. Göz altı morlukları burada torbalanmaya neden olan yağları besleyen damarların sıkışması sonucu “kan göllenmesi” yapar. Göz altı morluklarının nedeni, bu bölgedeki damarlarda biriken kandır.”
DAHA GENÇ VE ETKİLEYİCİ BİR GÖRÜNÜM İÇİN...
Dr. Battal, ameliyatla bu yağların yeri düzeltilirse morlukların da ortadan kalkacağını belirterek, “Bu problemin düzeltilmesi ile gözlerin ve yüzün görünümü ciddi şekilde değişir. Hatta tüm yüz ifadesinin daha canlı, etkili, genç, güzel ve dinamik görünmesi sağlanır” diyor.
Blefaroplasti de denilen göz kapağı cerrahisi ile alt ve üst göz kapağındaki sarkmalar gideriliyor. Op. Dr. Nuri Battal, kadınlar kadar erkekler tarafından da başvurulan bir yöntem olan ameliyatla göz kapağı ve gözün dış kenarındaki ince kırışıklıkların da bir miktar azaldığını ifade ediyor.
Battal, söz konusu ameliyatın uygulanabileceği durumları şöyle sıralıyor: “Üst göz kapaklarının doğal çizgisini örten deri fazlalığı, üst göz kapağı derisinin, görmeye bile engel olacak derecede sarkması, alt göz kapağında torbalanma ve kırışık, göz altında halka ve morluklar alt göz kapağının irisinin altındaki göz akını gösterecek kadar sarkması. Gençlerde ise bu ameliyat genellikle sadece göz kapağının altındaki yağ dokusunu almak için uygulanır.”
AMELİYATLA MORLUKLAR YOK OLUYOR
Üst ve alt kapaklar bazen beraber, bazen de ayrı ayrı ameliyat ediliyor. Sarkık deri üst kapakta daha fazla oluyor. Bu fazla deri ağırlığı nedeniyle kirpik çizgisinin aşağıda durmasına neden olarak hastanın görüş kalitesini bozabiliyor. Dr. Battal'a göre, kişi bu duruma alıştığı için farkına varmasa da, kaşlarını çatarak bakıyor ve sebepsiz baş ağrıları çekiyor.
Göz çukurundan fırlamış yağ, torbalanmaya ve gözaltında mor, siyah halkalara neden oluyor. Bu da yüze yorgun ve yaşlı bir ifade veriyor. Gençlerde genetik olarak görülen bu durum, ilerleyen yıllarda yaşlanmanın bir parçası olarak ortaya çıkıyor. Op. Dr. Nuri Battal, bu yağların lazer yardımı ile çıkarılması veya yerine itilmesiyle kişinin yüzündeki yorgun ve yaşlı görünümün düzeleceğini belirtiyor.
Genel ya da lokal anestezi altında, lazer yardımı ile yapılan ameliyatlarda, fazla deri sarkmaları ve göz altındaki torbalar alınırken, sarkmış kaslar da düzeltiliyor. Ameliyat 1-2 saat sürebiliyor. Battal, hafif bir ağrı olma durumunda ameliyat sonrası birkaç gün ağrı kesici alınabileceğini söyleyerek, şişme ve morarmayı önlemek için de yüksek yastıkta yatmayı, gözlere soğuk kompres yapmayı öneriyor. Şişme ve morarma bir haftada azalırken, göz kapağında meydana gelen renk değişimi hafif bir makyajla kapatılabiliyor. Ameliyattan kısa bir süre sonra gözyaşı salgısı artabiliyor ve parlak ışığa karşı hassasiyet olabiliyor.
AMELİYAT SONRASI NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Hastanın, ameliyatın ertesi günü ayağa kalkabildiğini, dikişlerin üç günde alındığını ve hastanın normal hayatına 4 günde dönebildiğini belirten Op. Dr. Nuri Battal, kısa sürede iyileşebilmek için 2-3 hafta aşırı hareket etmekten, öne doğru eğilmekten kaçınmak, gözleri rüzgar ve güneşten korumak gerektiğine dikkat çekiyor. Yara izi ise 6-8 ay içinde zor fark edilir hale geliyor.