"Sette sürekli sorun çıkarıyor" (Pelin Akil&Anıl Altan)
Geçtiğimiz yıl dünyaevine giren oyuncu meslekteşlar Pelin Akil Altan ile Anıl Altan birlikte rol aldıkları Çember'den ve merak edilenlerinden bahsetti. Akil eşi için esprili bir dille, "Çok asi sette sürekli sorun çıkarıyor" dedi.
Haberler ntv.com.tr 11.10.2017 - 16:10
-
Nasıl Gidiyor?
Anıl Altan: Hayatımız beklemekle geçiyor (Pelin Akil’i beklerken)
Pelin Akil: Çok asi, sette sürekli sorun çıkarıyor. Kaprisli biz de ne yapacağımızı bilemiyoruz (Gülüyor) Gelecek sezon galiba seninle çalışmayacağız.
Anıl Altan: O yapımcımızın vereceği bir karar (Gülüyor)
-
-
Evde nasıldır peki?
Pelin: Evde çok düzenli, hep yemekleri o yapar, bunların tam tersidir.
Anıl: Tamam doğruyu söylüyorum, yemeklerim bir firmayla anlaştım oradan geliyor.
-
Çember dizisi, sezonun en iddialı yapımlarından biri, geçen sezon da çok konuşulmuştu, set ortamınız nasıl?
Anıl: Şuanda bulunduğumuz yer, bizim birimimiz, özel birim ise tek sabit mekanımız. Her bölüm diğerlerinden farklı mekanlar kullanılıyor. Çember dizi olarak geçmiyor, film serisi olarak adlandırılıyor.
Pelin: Bu noktada şunun altını çizmek gerekiyor, film olduğu için devamı olmayacağı düşünülüyor. Çember dizi gibi devamlılığı olan bir film serisi. Her bölüm yeni bir konu ile devam ediyoruz.
Anıl: Çok güzel bir filmdi keşke devamı olsa diye söylüyorlar bazen ama devamı var zaten, bu konuda bir kafa karışıklığı oluyor bazen.
-
-
Değişik bir senaryo oynamanın artıları / eksileri nelerdir?
Anıl: Artısı daha fazla ama eksisi, tek sabit mekanımız burası, diğer tüm mekanlar farklı olduğu için sürekli ön hazırlık gerekiyor.
Pelin: Belirli bir mekanımız olmuyor.
Anıl: Bu aslında setin eksisi, artısı ise her bölüm farklı oyuncularla çalışma çalışma imkanı buluyoruz, bu gelen oyuncu abla abilerimizden çok fazla şey öğreniyoruz. Serhat Kılıç, Olgun Toker gibi isimlerle çalıştık.
-
Pelin: Şimdi sürpriz bir yeni isim var ama söyleyemiyoruz. Ama şunu söylemek istiyorum. Kendisini çok seviyorum üniversiteden oyunculuk hocam kendisi ve öğretmenimle ekip arkadaşı oluyorum şimdi. Onun adını duyunca çok heyecanlanmıştım. Bunun dışında diziye gelen konuk oyunculardan Menderes Samancılar, Melisa Sözen gibi çok Değerli arkadaşlarımız geldi. Bu bizim için çok büyük bir artı.
Anıl: Bir bölümümüzde Şile’de araçların girmediği bir yere gidiyoruz, başka gün Kemerburgaz’da bir set mekanımız oluyor, normalde gitmeyeceğimiz yerlere gitme imkanı buluyoruz. Bu da çok keyifli.
-
-
Dışarıdan gelen tepkiler nasıl dizi sosyal medyada da çok konuşuluyor?
Pelin: Çok seviyorlar, her bölüm bu bölüm de şahaneydi bu bölüm de bulamadık katili şeklinde araştırmaya çalışıyorlar, hep de düşündüklerinin tersi bir hikayeye bağlanıyor. Bir bölümünü kaçırırsan da aslında herhangi bir yerden devam edebiliyorsun her bölüm ayrı bir hikaye işlenildiği için bu da seyirci için güzel bir şey sürükleyiciliği artıyor.
Anıl: Bu sebeple Televizyon Serisi diyoruz aslında, 1den de başlayabilir 9u da izleyebilir. Ilk başlarda korkmuştuk insanlar evlerine gelip kafa dağıtmak için televizyon izliyor, bizde ise kafa yorucu bir şey olunca ama tam tersi gelen mesajlar çok mutlu ediyor, bulmaca gibi bulup, başından ayrılmadıklarını söylüyorlar. Sosyal medyadan da takip ediyorum, birbirleri ile katil üzerinde yorumlarda bulunuyorlar. Bize de soruyorlar.
Pelin: Ben bu işte olmasaydım da izlerdim. Çok keyifli ve kaliteli bir iş.
-
Set dışında neler yapıyorsunuz?
Pelin & Anıl: Pek set dışı vaktimiz yok. (Gülüyorlar)
Pelin: Uyuyoruz.
Anıl: Kurulu bir düzenimiz olmadığı için setten arta kalan pek vaktimiz olmuyor.
Sette nasıl vakit geçiriyorsunuz, nelere / kimlere gülüyorsunuz?
Pelin: Serhat Kılıç’a çok gülüyorduk, aramızdan ayrıldı.
Anıl: Burdan Serhat Kılıç’a da selam yollayalım. Onu da işi çok iyi gidiyor.
Evde neler yapıyorsunuz?
Anıl: Bir iki dizimiz var takip ettiğimiz onun dışında oyunlar oynuyoruz.
Pelin: Aa ne oynuyoruz?
Anıl: Saklanmaç oynuyoruz mesela
-
-
Şatoda kalıyorsunuz galiba?
Anıl: Neden ufak bir alan yeter oynamak için neden şaşırdınız ki?
Pelin: Saklanmaç oynamıyoruz yani (Gülüyor)
Anıl: Masa tenisi, Scrabble
Pelin: Scrabble ne zaman oynadık ya? O ben değilim. (Gülüyor)
Anıl: Spor yapıyoruz çok fazla, ikimiz de spora sardık bu ara.
-
Aynı zamanda çok iyi bir arkadaş gibisiniz bunu nasıl sağladınız?
Anıl: Bence zaten ilişkinin temelinde iyi arkadaş olmak önemli olan. Bunu nasıl başardık? Özel bir çabamız olmadı. Bir birimizi dinlemeyi biliyoruz.
Pelin: İyi arkadaştık zaten en başta.
Kendinizi izliyor musunuz ekranda? Bazı oyuncular kendini izleyemiyor?
Pelin: Ben izleyemiyorum malesef ama bu oyuncuların genel bir derdi galiba çünkü hep daha iyisi var onu biliyorsun. Burayı neden böyle oynamışım diyerek eleştirerek izlediğim için sakıncaları var.
Anıl: Ben tam tersi görmek istiyorum. Eksiğim varsa nasıl kapatabilirim diyerek bakıyorum.
-
-
Oyunculuk anlamında idolleriniz var mı, kimleri kendinize idol olarak görüyorsunuz?
Pelin: Böyle spesifik sorular sorulduğunda biraz zorlanıyorum. Marion Cotillard’ı çok beğeniyorum. Türkiye’den de Melisa Sözen’i çok beğeniyorum.
Anıl: Son izlediğim filmler geliyor aklıma. Ben Ryan Reynolds’ı beğeniyorum. Türk olarak kendi yaşıtlarımdan Aras Bulut İynemli’yi çok beğeniyorum.
Sinemaya nasıl bakıyorsunuz?
Pelin: Benim sinemam giriyor 20 Ekim’de, Damat Takımı, buradan da davet edelim. Onun da ayrı bir heyecanı var. Doğacan Anafarta bizim yönetmenimiz, küçük kesitler gösteriyor çok güzel şeyler çıkmış. Oyuncu kadrosu da çok güzel. Enerjisi çok güzel bir iş.
Anıl: Ben de bir kaç kere set ziyaretinde bulundum çok keyifli bir ortam.
-
Çember’de sürekli cinayet çözüyorsunuz bu işinize yarıyor mu?
Anıl: Ben şunu gördüm, biz polisi canlandırıyoruz komiser yardımcısını. Biz bir gündeki çekimimizde bile ne kadar zorlanıyoruz. Bunu meslek olarak yapan onlara kolay gelsin diyorum. Bizim için kendi canlarını tehlikeye atıyorlar. Biz filmde kaçırılıyoruz ama rol icabı kaçırılıyoruz ya da bir komiser arkadaşımızı kaybediyoruz ama rol icabı.
Pelin: Ama bunlar gerçek hikayeler…
Anıl: Kahraman diyeceksek, onlar kahramanlar.
-
-
Herkül’ü ne yapıyorsunuz sürekli sizinle mi?
Pelin: Sürekli yanımızda, evde durmasındansa bizim yanımızda daha mutlu. Daha 7 aylık.
Anıl: Ben evde bırakamıyorum.
Kediniz var bir de onlar iyi anlaşıyor mu?
Pelin: Evet, ilk başta korkuyorduk anlaşamayacaklar diye, ama şimdi bizden iyi anlaşıyorlar.