Ayasofya'nın tarihi ikonalarına konservasyon
İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuvar Müdürlüğü restoratörleri, Türkiye'nin farklı illerinden alınarak Ayasofya'da muhafaza edilen 100-300 yıllık 452 parça ikonaya tarihi dokunuşlar yaparak, gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlıyor. Üzerlerinde dini ritüellerin, inanca dayalı hikayelerin tasvir edildiği resimlerin yer aldığı 452 parça ikona, renk, boya ve ahşap analizlerinin ardından fumigasyon yöntemiyle bakteri, böcek ve haşerattan arındırılıyor
Haberler 06.01.2018 - 09:43
-
İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuvar Müdürlüğü İkona Laboratuvarı'nda yürütülen çalışma kapsamında, Ayasofya Müzesi envanterine kayıtlı ahşap ikonalar, elden geçiriliyor.
-
-
Laboratuvarda 45 adetlik gruplar halinde konservasyonları gerçekleştirilen tarihi esere ilişkin bilgi veren İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuvar Müdürü Ali Osman Avşar, Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Doğan'ın, projenin sanat tarihi yönünü, kendilerinin de konservasyon yönünü çalıştıklarını söyledi.
-
Bu ortak çalışma ile hem eserleri korumaya aldıklarını hem de eserlerle ilgili gerekli yayınların yapılmasını sağlamış olacaklarını anlatan Avşar, "Bu açıdan bizim için önemli bir proje. Bu eserleri ilk etapta 45 adetlik gruplar halinde konservasyonlarını yapıp müzeye teslim etmeyi düşünüyoruz. İlk 45 adeti bitmek üzere" dedi.
-
-
İkonalar laboratuvara geldiğinde kondüsyonlarının bozuk olduğunu ifade eden Avşar, "Öncelikle ikonaların belgelemesi yapıldı, koruma-onarım öncesi fotoğrafları çekildi. Üzerindeki renk ve boyaların, ahşapların analizleri gerçekleştirildi. Ardından içindeki bakteri, böcek ve haşerattan kurtulmak için fumigasyonları yapıldı. Daha sonra da uygulama çalışmalarına geçildi" diye konuştu.
-
Üzerinde dini ritüellerin, inanca dayalı hikayelerin tasvir edildiği resimlerin yer aldığı ikonaların Ayasofya'nın galeri katında muhafaza edildiğini aktaran Avşar, "Bu ikonalar tarihi değer. Onları korumamız gerekiyor. Şu ana kadar 45 adet ikonanın konservasyonu tamamlandı. Hepsini bitirdikten sonra oluşturulacak müzede sergilemek istiyoruz. Çünkü Ayasofya'da bunları sergilemek için yeterli alan yok" dedi.
-
-
Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Doğan, 2015 yılında başladıkları Ayasofya Müzesi İkonalarını konu alan projenin, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü bünyesinde Ayasofya Müzesi Müdürlüğü ile yapılan protokol çerçevesinde yürütüldüğünü söyledi.
-
Ayasofya Müzesi'nin deposunda yer alan 452 adet ahşap ikonanın bilimsel incelemeleri ile restorasyon ve konservasyon uygulamalarını içeren bu projenin, Hacettepe Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimince desteklenerek başlatıldığını anlatan Doğan, şu anda halen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ilgili birimleri ile devam eden çalışmalarda ikonaların restorasyon ve konservasyonları için gereken fiziksel ortam ve teknik donanımın İstanbul Restorasyon-Konservasyon Merkez Müdürlüğü'nde sağlandığını aktardı.
-
-
Bilimsel çalışmaların Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz, Müze Uzmanları Dr. Defne Bali ve Sabriye Parlak ile iş birliği içerisinde yürütüldüğünü ifade eden Doğan, ikonaların temizlik, konservasyon ve restorasyonları, resim alanında uzman restoratör Gülseren Dikilitaş yönetiminde, İstanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez ve Bölge Laboratuvarı restoratörlerinden Şirin Kaya Aydın ve Gülçin Tuna, Nevşehir Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı restoratörü Tuğba Eryaşar, Ankara Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı restoratörü Mustafa Güllüpınar, Antalya Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı restoratörü Ebru Atlar, Trabzon Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı restoratörü Hande Kılıç ve proje restoratörü Yılmaz Bahadır Işık’ın katılımıyla sürdürüldüğünü kaydetti.
-
Prof. Dr. Doğan, doğru uygulamalar ile ikonaların özgün durumlarını bozmadan korunmasını amaç edindikleri bu hassas çalışmada, İtalya'dan belli aralıklarla gelen ikona restorasyonu konusunda iki uzman Prof. Lorenzo Casametti ve Rafaella Greca'nın, Ayasofya ikonalarını yerinde inceleyerek seminerler verdiğini söyledi.
-
-
Bu süreçte Gülseren Dikilitaş'ın Floransa Medici Enstitüsü’ne (Istituto Lorenzo di Medici) ve Bükreş Ulusal Sanat Üniversitesi Konservasyon Restorasyon Bölümü'ne (Univesitatii Nationale de Arte din Bucuresti, departamentul de Con-servare-Restaurare) yaptığı ziyaretlerde ikona uzmanları ile bilgi alışverişinde bulunduğunu ifade eden Doğan, proje kapsamında bilimsel çalışmaların sürdürüldüğünü, aynı zamanda Hacettepe Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü'nde iki doktora tezi hazırlandığını kaydetti.
-
Doğan, ikonalarla ilgili yürütülen çalışmalara ilişkin şu bilgileri verdi: "452 ahşap ikonanın sağlamlaştırılması, özgün durumlarıyla gelecek kuşaklara aktarılması çok zahmetli ve yavaş çalışmayı gerektiren uzun soluklu bir projedir. Nitekim şu anda sadece 45 ikonanın konservasyonu gerçekleştirilmiştir. Ortodoks Hristiyan dünyasında ikonaların yeri günümüze dek önemini koruyan dini objelerdir. İncil'den alınan Hazreti İsa'nın, Hazreti Meryem’in, azizlerin, önemli dini kişilerin imgelerini ve yaşamlarından sahneleri konu alan ikonalar, sadece ahşap üzerine boya ile yapılmayıp, maden, taş, mozaik, fildişi gibi farklı malzemeler ve tekniklerle üretilmişlerdir"
-
-
Doğan "Kiliselerde özellikle ikonostasislerde yer alan ikonalar, aynı zamanda evlerin özel ayrılmış bir köşesinde ibadet amaçlı kullanılmakta, koruyucu oldukları inancıyla kişiler üzerlerinde taşımaktadırlar. Hristiyan sanatında özel bir önemi olan ikonalar Türkiye'nin farklı bölgelerindeki Arkeoloji Müzeleri'nde sergilenmekte ve depolarda korunmaktadır" dedi.
-
Ayasofya Müzesi'nde bulunan ahşap ikonaların bir bölümünün, 17. yüzyılda Kırım'dan gelen Kazakların yerleştiği Balıkesir Manyas – Kocagöl'deki iki Kilise'den Ayasofya'ya getirildiğini anlatan Doğan, "Diğer bir bölümü satın alma ve bağış yoluyla, büyük bir bölümü ise Galata Gümrük ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’nden gelmiştir. Çalışmalarımızda ikonalar öncelikle geliş yerlerine göre ayrıldıktan sonra kendi içinde konularına göre tasnif edilip üslup ve ikonografik çözümlemeleri yapılmaktadır. Bilimsel çalışmaların, ikonaların temizlik ve konservasyonunun ardından özgün renkleri ve şu anda görülemeyen bazı ayrıntıların açığa çıkmasından sonra doğru sonuçlarla yayına dönüştürülmesi amaçlanmaktadır " diye konuştu.
-
-
Prof. Dr. Doğan, çoğunluğu 17. ve 18. yüzyıla ait olan Ayasofya Müzesi'ndeki ikonaların, bilimsel çalışmalar sonucunda yayınlar ve konferans gibi etkinliklerle bilim dünyasına sunulması, restorasyon ve konservasyonları yapılarak varlıklarının korunması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının en büyük hedefleri olduğunu belirterek, " Tarihte Bizans İmparatorluğu’nun başkentinde, dini geleneğin sonraki yüzyıllarda devam eden değerlerini barındıran bir ikona müzesinin kurulması bu eserlerin toplumla paylaşılması açısından önem taşımaktadır." diye konuştu.