Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre 2022’de evlenen çift sayısı kayıtlara 574 bin 358 olarak geçerken, boşanan çiftlerin ise 180 bin 954’e ulaştığı görüldü.
Bunun yanı sıra boşanmaların %32,7'sinin evliliğin ilk 5 yılında, %21,6’sının ise 6 ila 10 yıl süren evliliklerde yaşandığı belirtildi. Mil Hukuk Bürosu Kurucu Ortağı ve Boşanma Avukatı Bilgehan Utku ise maddi sıkıntılar, sadakatsizlik, aile içi şiddet ve daha birçok konudan kaynaklı olarak boşanma aşamasına gelen çiftlerin dava sürecinde dikkat etmesi gereken hususları açıkladı.
ÇEKİŞMELİ BOŞANMALARDA SUNULAN DELİLLERİN YASAL OLMASI GEREKİYOR
Anlaşmalı olarak açılan boşanma davaları tek celsede son bulabilirken, anlaşamayan çiftlerin açtığı çekişmeli davalarda süreç uzayabiliyor. Birbirleri hakkındaki iddiaları kanıtlamakla yükümlü olan taraflar ise hakim karşısına yasal delillerle çıkmadığı sürece davanın boşanma kararıyla sonuçlanması mümkün olmuyor.
Çekişmeli boşanma davalarında kullanılan delillerde nelere dikkat edilmelidir?
Boşanma davalarında tarafların sunduğu yasadışı deliller hakim tarafından kabul edilmemektedir. Bunun için;
-Casus yazılımlar kullanılmamalıdır.
-Yasadışı ses kaydı tutulmalıdır.
-Taraflardan birinin diğerini özel dedektifle takip ettirmemeli, fotoğraflarını çektirmemelidir.
-Hakim tarafından telekomünikasyon şirketinden talep edilen telefon görüşmeleri ve mesajlaşma kayıtları yasal delil olarak dosyaya eklenebilir.
-Mahkemeye yalancı şahit getirilmemelidir. Tanığın yalan beyanda bulunduğu ispatlanırsa hakkında adli işlem başlatmak mümkündür.
Özellikle zina suçlaması ile açılan davalarda sunulan kanıtlar oldukça önemlidir. Habersiz ses kayıtları, araçlara yerleştirilen takip cihazları özel hayatın ihlal edilmesinden dolayı yasal delil olarak mahkemeye sunulamıyor. Bunun yanı sıra telefonlara ilişkin veriler mahkeme kararıyla alınabiliyor. GSM operatörleri sadece arama kayıtlarına ilişkin dekontlar ile karşı tarafın sıkça yaptığı konuşmalara ilişkin numaraları tespit edebiliyor.
Boşanma davaları çiftlerin iletişimine göre farklılık gösteriyor. Dilekçe ile yazılı yapılan başvurunun ardından sözlü olarak yargı süreci başlıyor. Dilekçede yazılı olmayan beyanlar sözlü yargılamada dile getirilse de geçerli olmuyor. Davaların başından sonuna kadar tam anlamıyla takibinin doğru yapılabilmesi için uzman bir boşanma avukatından destek alınması tavsiye ediliyor.
-Hakim, davayı açan tarafın yargılama harç ve giderlerini aile mahkemesi veznesine yatırıp yatırmadığını kontrol eder.
-Boşanma davasında okunamayan ya da uygunsuz dilekçeye rastlarsa dilekçenin yeniden düzenlenmesi için ek süre verebilir.
-Hakim, maddi veya hukuki açıdan çelişkili meselelerin düzenlenmesi için sorular sorabilir, delil talep edebilir.
-Aile mahkemesi hakimi, davada belirtilen sebepler ispatlanmışsa boşanmaya karar verebilir.