Çarşıda, pazarda ve markette artan gıda fiyatları tüketici için büyük bir problem haline gelirken 'fahiş fiyatlar' konusunda yeni denetimler gerçekleştiriliyor. Üreticiler artan hammadde, enerji ve diğer girdi maliyetlerini işaret ederken perakendeciler ise fiyatlardaki artışının enflasyondan kaynaklandığını söylüyor. Ancak hem üretimdeki maliyet artışları hem de tarladan sofraya uzanan yolculukta eklenen maliyetler tüketicinin belini büküyor.
Hürriyet gazetesinde konuyu değerlendiren Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Cumartesi ve pazar günü Market fiyatlarına bakın. Denetim söylemi bile fiyatların inmesine neden oluyor. Zincir marketler fiyatları indirdi, kampanyalar yaptı" dedi.
"REKABETİ BOZUYORLAR"
Fiyat istikrarının sağlanması için hala geç kalındığını aktaran Palandöken, “Bu adım perakende ticaretinde yeni bir yasal düzenleme. Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin hızla Meclis’ten geçmesi lazım. Bu geciktikçe fiyat istikrarı bozuluyor. Piyasayı kontrol altında tutanlar rekabet ortamını bozuyor. Anlık olarak ihtiyaç oluşan ürünü tekellerinde topluyorlar” diye konuştu.
Perakende piyasasında kalıcı adımların atılması gerektiğinin altını çizen Palandöken, yeni perakende kanunu ile muhtemel değişim ve yeni uygulamaları şöyle sıraladı:
* “Zincir marketler İstanbul’daki merkezlerinden bir düğmeye basıyor istedikleri ürünle ilgili fiyat ayarlaması yapabiliyor. İstanbul’dan Antalya’daki, Mersin’deki, Hakkari’deki domatesin ve peynirin fiyatını belirliyor. Hepsi ortak hareket ediyor. Yasa ile bu ortak fiyat ayarlamasının önüne geçilecek.
* Günlük, haftalık ve mevsimlik olarak hangi gün ne satılacağını çok iyi biliyorlar. Önceden stok yapıyorlar. Yazın kamp sandalyesi, şemsiye ne varsa topluyorlar piyasada stoklarına alıyorlar. Sonra aynı anda kampanya yapıyorlar. Piyasayı bozuyorlar. Markette kampanyalı ürünle müşteriyi çekiyorlar. Yasa bu ürünlerin kampanyalı satılması için meslek odalarından izin alma zorunluğu getirecek.
* Sürekli yapılan kampanya ve indirimlerle tüketicinin kafası karıştırılıyor. 365 gün boyunca nasıl Indirim olabilir? Bu yanıltıcı indirimler ortadan kalkacak. Gerçekten indirim yapan bu belli kurallara göre kısıtlı zamanlarda yapacak.
* Ürünlerin gramajı ile oynanıyor. Satılan ürünleri inceleyip bakın gerçekten durumu anlarsınız. Bir kilogram şeker paketi neden 935 gram, 250 gramlık tereyağı neden 220 gram? Bunun bir anlamı var mı? Tüketici kafasında hepsi 250, 500 ya da 1000 gram. Ancak küçük oyunlarla tüketici kandırılıyor. Bunlara bir standart getirilecek ve paketler net 250, 500, 1500, 2 bin ve 2 bin 500 gram gibi net, anlaşılır gramajlarla satılacak.
* Zincir marketlerde A’dan Z’ye her ürün satılıyor. Dün 300 liraya gömlek satan market yarın aynı gömleği 70 liraya satıyor çeşitli kampanyalarla. Burada hangi fiyat doğru. Ayrıca diğer esnaflar bunlardan mağdur oluyor. Marketlerde satılacak ürünlere standart getirilecek. Her market her ürünü satamayacak.
* Marketlerin çalışma saatleri net olarak belirlenecek. Açma ve kapama saatleri planlanacak. Çok geç saate kadar açık olmayacaklar. Bulundukları bölgedeki ekonomik hareketi riske atmayacaklar.
* Türkiye’de zincir marketlerin hepsi şehir içlerinde. Küçük kasabalarda bile 3’ü yanyana dizilmiş duruyor. Biz sadece dünya standartların Türkiye’de de uygulanmasını istiyoruz. Artık şehir merkezlerinde bu marketlerin açılmasına gerek yok. Şehir girişlerinde açılabilir. Hepsi aynı anda aynı fiyat politikasını uyguluyor. Ne bakkal ne kasap ne manav bunlarca mücadele edemiyor. Hepsi dükkanını kapatıyor. KOBİ’ler için kötü bir uygulama.
* Marketler artık markalara fason ürün yaptıramayacaklar. Bu ürünleri yaparak piyasadaki tüm tedarik dengesini bozuyorlar. Ayrıca tüm ürünlerde detaylı künye zorunluluğu olacak.”