İlişkili Haberler
DHL ile New York Üniversitesi Stern İşletme Fakültesi tarafından ortak hazırlanan DHL Küresel Bağlantılılık Endeksi 2020 raporu açıklandı.
Yedinci kez yayınlanan rapor, Covid-19 pandemisinin yayılım sürecinde gerçekleştirilmiş ilk kapsamlı küreselleşme değerlendirmesi olma özelliği taşıyor.
DHL Küresel Bağlantılılık Endeksi'nin baş yazarı Steven A. Altman'ın da katıldığı toplantının açılışında konuşan DHL CEO'su Pearson, zor ve olağanüstü zamanlarda küreselleşmeyi korumanın zor ama üstesinden gelinmesi gereken bir şey olduğunu söyledi.
Pearson, ticaret yüzyıllardır bilinen bir şey olduğunu, küreselleşmenin son zamanlarda bilinmeye başladığını anımsatarak, küreselleşme ve ticaretin toplumlara katkısı olduğunu, ekonomilerin gelişimini hızlandırdığını ve insan yaşamını iyileştirdiğini dile getirdi.
DHL Express olarak gerçekten herkesi ticaret akışına devam etmesi ve küreselleşmeyi her şeyin merkezinde tutması için teşvik ettiklerinin altını çizen Pearson, bu sene özellikle küreselleşme ve küresel bağlantılılığın yardıma ihtiyacı olduğunu ama asla engellenemediğini kaydetti.
Pearson, bu sene Covid-19 salgını ile baş edebilmek açısından kamu özel iş birliği projeleri, e-ticaret, elektronik ve dijital medyanın önemine işaret ederek, zorlu koşula rağmen toplum hayatının aksamadığını, ticaretin hareketli kaldığını ve e-ticaretin zirve yaptığını söyledi.
DHL Express olarak bu sene gerçekten en yoğun yıllardan birini yaşadıklarını vurgulayan Pearson, şunları kaydetti:
"Bu sene, toplumun Covid-19 krizinden kurtulabilmesi gereken insani derecede ticaretin devam etmesi için çok yoğunduk. Bunları yapmak DHL Express olarak kuruluş misyonumuz merkezinde yer alıyor. Yaşanan Covid-19’un etkilerinden kurtulabilmesi için insanlara ve şirketlere yardımcı olduk.
Ticaret çerçevesinde insanlar bir araya gelmesi ve yaşamlarını iyileştirmelerine yardımcı oluyoruz. Küresel bağlantılılık, şirket olarak inandığımız her şeyin ortasında yer alıyor. Dünyanın daha iyi bir bağlantılılık ile daha iyi bir yer olacağına inanıyoruz."
"TÜRKİYE’NİN KÜRESELLEŞMENİN FARKLI ELEMENTLERİNDE BU YILKİ YÜKSELİŞİ OLDUKÇA GENİŞTİ"
DHL Küresel Bağlantılılık Endeksi baş yazarı Steven A. Altman ise pandeminin şu an küreselleşme için ölüm gibi gözükse de dünyanın bugün bile küresel finans krizlerinin yaşandığı dönemlere göre çok daha bağlantılı olduğunu dile getirdi.
Altman, Covid-19’un insanları birbirinden uzaklaştırmaya zorladığını ancak biz çok daha fazla bağlantılı kalabilecek yolları bulmayı başarıldığının altını çizerek, DHL bağlantılılık endeksinin küreselleşmenin farklı yönlerinin nasıl geliştiğine ilişkin ölçümleri içerdiğini belirtti.
DHL bağlantılılık endeksinin bu yıl küreselleşmenin farklı yönlerinin nasıl geliştiğini ölçtüğünü ifade eden Altman, “Endeks küreselleşmeyi ticaret, sermaye, bilgi ve insan akışı açısından ölçüyor. Bunlara ek olarak endeks uluslararası akışın boyutunu ve coğrafi erişimini eşsiz bir şekilde ölçüyor. Uluslararası akışların yurtiçi faaliyetlere oranla ne kadar büyük olduğuna bakıyor” yorumunu yaptı.
Altman, "Türkiye’nin küreselleşmenin farklı elementlerinde bu yılki yükselişi oldukça genişti. Türkiye son zamanlarda bazı ekonomik zorluklarla karşı kaşıya kaldı. Söz konusu süreçte uluslararası akışların rolü Türkiye’nin ekonomisinde daha önemli bir hale geldi. Uluslararası akışa katılım Türkiye’nin faaliyetlerinin daha büyük bir parçası oldu” değerlendirmesinde bulundu.
"AŞI BULUŞU, ULUSLARARASI DAĞITIMI DÜNYA ÇAPINDA FİİLEN MÜMKÜN KILACAK"
DHL Express Türkiye CEO’su Claus Lassen, rapora ilişkin açıklamada, mevcut krizin, küresel ekonominin ayakta kalması, insanların geçim kaynaklarının teminat altına alınması ve şirketlerin ticaret seviyelerini yükseltmelerine yardımcı olması bakımından uluslararası bağlantıların ne kadar vazgeçilmez olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti.
Lassen, birbiriyle bağlantılı tedarik zincirleri ve lojistik ağlarının, özellikle global etkileri olan bir kriz döneminde, dünyanın işleyişini sürdürmesi ve küreselleşmede istikrar sağlanması açısından kritik bir rol oynadığının altını çizdi.
Lassen, “Yakın zamanda gerçekleşen aşı buluşu, uluslararası dağıtımı dünya çapında fiilen mümkün kılacak, birbiriyle bağlantılı bir ağın varlığını gerektiren hızlı ve güvenli tıbbî lojistik hizmetinin sistemsel önemini gözler önüne serdi.
Küresel bağlantılılığın güçlenmesi, dünyanın Covid-19 salgınının etkilerinden kurtulmasını hızlandırabilir zira uluslararası akışlar ile bağlantısı daha fazla olan ülkeler daha hızlı ekonomik büyüme avantajı elde etme eğilimindeler. Örneğin Türkiye’nin bu anlamda bağlantılı olduğu ülkelerin başında sırasıyla Almanya, Rusya, Suriye, Birleşik Krallık, Fransa, ABD, Hollanda, Hollanda, Bulgaristan, Irak ve Çin geliyor” değerlendirmesinde bulundu.
DHL KÜRESEL BAĞLANTILILIK ENDEKSİ 2020 RAPORU
Yedinci kez yayınlanan rapor, Covid-19 pandemisinin yayılım sürecinde gerçekleştirilmiş ilk kapsamlı küreselleşme değerlendirmesi olma özelliği taşıyor. Rapor, 169 ülke ve bölgede uluslararası ticaret, sermaye, bilgi ve insan akışını takip ediyor.
Raporda, güncel tahminler, geçen yıl istikrarlı bir seyir izleyen endeksin, sınırların kapanması, seyahat yasakları ve yolcu taşıyan havayollarının uçuşa kapanması gibi Covid-19 kaynaklı toplumsal etkiler nedeniyle önemli ölçüde düşüş göstereceğine işaret ediliyor.
Pandeminin, dünyanın genel “birbirine bağlantılılık” seviyesini 2008-09 global finansal krizinde bulunduğu noktanın altına taşımasının beklenmediği rapora göre, ticaret ve para akışı şimdiden toparlanmaya başlamış durumda ve yüz yüze temas çevrimiçi dünyaya kayarak uluslararası internet trafiğini, telefon görüşmelerini ve e-ticareti büyük ölçüde artırdığından, uluslararası veri akışı da pandeminin yayılma süreci boyunca giderek yükseldi.
Uluslararası turizmin, 2023’e kadar pandemi öncesi seviyesine geri dönemeyebileceği ifade edilen raporda, ticaret, sermaye ve bilgi akışları şaşırtıcı derecede iyi durumda olduğu, uluslararası ticaretin, salgının başlangıcında gösterdiği keskin düşüşün ardından güçlü bir sıçrama gerçekleştirdiği ve dünya çapında ülke ekonomileri için hayati bir organ vazifesi gördüğü kaydedildi.
Sermaye akışları süreçten daha sert etkilenmişti. Yine BM tarafından öngörüldüğü üzere, şirketlerin yurt dışında operasyonlar satın alması, kurması ya da mevcuda ek tekrar yatırım yapmasını ifade eden Doğrudan Yabancı Yatırım (FDI) akışları, bu yıl yüzde 30-40 oranında düşebilir.
Rapora göre, hükümetlerin ve merkez bankalarının güçlü politika tepkileri piyasaların istikrara kavuşmasına yardımcı oldu, pandemi nedeniyle çalışma hayatı, eğitim ve oyun çevrimiçi alana kayınca dijital bilgi akışları büyük bir ivme kazandı, insanlar ve şirketler dijital olarak bağlantıda kalmak için birbirleriyle yarışınca küresel internet trafiğinde çift haneli artışlar söz konusu oldu.
VİDEO: ONLINE SATIŞLARDA TALEP PATLAMASI-ARŞİV