Komünist Parti lideri Raul Castro, üç aydan fazla bir aradan sonra ilk kez halka seslendiği konuşmasında, ABD'nin Venezuela ve Küba'ya uyguladığı baskının, gelecek aylarda keskin şekilde artan ciddi ekonomik sıkıntıya yol açabileceğini belirtti.
Kübalıları söz konusu duruma karşı hazırlıklı olmaya çağıran Castro, "Ekonominin gelişmesine odaklanmak, ekonomik kuşatmanın sertleşmesinin getirdiği yeni engellere direnmek ve bu engellerin üstesinden gelmek için bir dizi karar aldık. Büyüyen sorunların farkında olmamız gerekiyor ve bu durum gelecek birkaç ay içinde daha da kötüleşebilir." dedi.
Halkı çeşitli ürünlerde yaşanan kıtlık konusunda uyaran Castro, 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Küba'da yaşanan aşırı yoksulluk ve çaresizliğe Küba'nın çeşitlendirilmiş ekonomisi sayesinde
geri dönülmeyeceğini dile getirdi.
Yerli ürünleri işlemek üzere ekipman veya ithal mal satın almak için büyük oranda para sıkıntısı çekilen Küba'da bu yıl tavuk, yemeklik yağ, yumurta ve un gibi temel gıda maddelerini temin etmek zorlaştı.
Küba hükümeti, bu ayın başında, ülkedeki kağıt sıkıntısı nedeniyle devlete ait en az 6 gazetenin sayfa sayısının azaltılacağını duyurmuştu.
Castro, hükümetin nakit sıkıntısı dolayısıyla daha fazla kesintiye gideceğini bildirdi.
Diğer yandan, tüm baskılara rağmen Küba'nın, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve yönetimini yalnız bırakmayacağını vurgulayan Castro, "Venezuela ile dayanışma içinde olma görevimizi asla bırakmayacağız. Tüm baskı ve şantajları reddediyoruz." ifadesini kullandı.
60 YILLIK CASTRO DÖNEMİ SONA ERMİŞTİ
Ulusal Meclis, geçen yıl nisan ayında, milletvekilleri tarafından Castro'nun yerine tek aday olarak gösterilen Miguel Mario Diaz-Canel Bermudez'in devlet başkanı olarak onaylandığını duyurmuştu.
Devlet Başkanı seçilen Diaz-Canel, ülkedeki yaklaşık 60 yıllık Castro dönemini resmen sona erdirmişti.
Abisi Fidel Castro'dan devraldığı devlet başkanlığı görevini 12 yıl yürüttükten sonra bırakan 87 yaşındaki Raul Castro, "Bundan sonrası için devrimi savunan herhangi bir asker olacağım." demişti.
Castro, 2021'ye kadar Komünist Partinin lideri olmayı sürdürecek.
TRUMP KÜBA İLE NORMALLEŞMEYİ İPTAL ETMİŞTİ
ABD Başkanı Donald Trump, 2017'de, eski Başkan Barack Obama'nın Küba ile başlattığı normalleşme sürecini iptal ettiğini açıklamıştı.
Trump, Obama yönetiminin, 2014'ün sonunda 50 yılı aşkın süredir diplomatik bağı bulunmayan ve ekonomik yaptırım uygulanan Küba ile aldığı ilişkileri normalleştirme kararının sadece Küba hükümetinin menfaatine olduğunu söylemişti.
ABD'nin Küba politikasını değiştirdiklerini belirten Trump, "Derhal yürürlüğe girmek üzere önceki ABD yönetiminin Küba ile yaptığı tek taraflı anlaşmayı iptal ediyorum." demişti.
Küba'da yaşanan insan hakları ihlallerini takip ettiklerini belirten Trump, "Yakında özgür bir Küba'ya kavuşacağız." diye konuşmuştu.
Trump, bu süreçte iki ülkenin büyükelçiliklerinin görevlerine devam edeceğini bildirmişti.
Kübalıları söz konusu duruma karşı hazırlıklı olmaya çağıran Castro, "Ekonominin gelişmesine odaklanmak, ekonomik kuşatmanın sertleşmesinin getirdiği yeni engellere direnmek ve bu engellerin üstesinden gelmek için bir dizi karar aldık. Büyüyen sorunların farkında olmamız gerekiyor ve bu durum gelecek birkaç ay içinde daha da kötüleşebilir." dedi.
Halkı çeşitli ürünlerde yaşanan kıtlık konusunda uyaran Castro, 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Küba'da yaşanan aşırı yoksulluk ve çaresizliğe Küba'nın çeşitlendirilmiş ekonomisi sayesinde
geri dönülmeyeceğini dile getirdi.
Yerli ürünleri işlemek üzere ekipman veya ithal mal satın almak için büyük oranda para sıkıntısı çekilen Küba'da bu yıl tavuk, yemeklik yağ, yumurta ve un gibi temel gıda maddelerini temin etmek zorlaştı.
Küba hükümeti, bu ayın başında, ülkedeki kağıt sıkıntısı nedeniyle devlete ait en az 6 gazetenin sayfa sayısının azaltılacağını duyurmuştu.
Castro, hükümetin nakit sıkıntısı dolayısıyla daha fazla kesintiye gideceğini bildirdi.
Diğer yandan, tüm baskılara rağmen Küba'nın, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve yönetimini yalnız bırakmayacağını vurgulayan Castro, "Venezuela ile dayanışma içinde olma görevimizi asla bırakmayacağız. Tüm baskı ve şantajları reddediyoruz." ifadesini kullandı.
60 YILLIK CASTRO DÖNEMİ SONA ERMİŞTİ
Ulusal Meclis, geçen yıl nisan ayında, milletvekilleri tarafından Castro'nun yerine tek aday olarak gösterilen Miguel Mario Diaz-Canel Bermudez'in devlet başkanı olarak onaylandığını duyurmuştu.
Devlet Başkanı seçilen Diaz-Canel, ülkedeki yaklaşık 60 yıllık Castro dönemini resmen sona erdirmişti.
Abisi Fidel Castro'dan devraldığı devlet başkanlığı görevini 12 yıl yürüttükten sonra bırakan 87 yaşındaki Raul Castro, "Bundan sonrası için devrimi savunan herhangi bir asker olacağım." demişti.
Castro, 2021'ye kadar Komünist Partinin lideri olmayı sürdürecek.
TRUMP KÜBA İLE NORMALLEŞMEYİ İPTAL ETMİŞTİ
ABD Başkanı Donald Trump, 2017'de, eski Başkan Barack Obama'nın Küba ile başlattığı normalleşme sürecini iptal ettiğini açıklamıştı.
Trump, Obama yönetiminin, 2014'ün sonunda 50 yılı aşkın süredir diplomatik bağı bulunmayan ve ekonomik yaptırım uygulanan Küba ile aldığı ilişkileri normalleştirme kararının sadece Küba hükümetinin menfaatine olduğunu söylemişti.
ABD'nin Küba politikasını değiştirdiklerini belirten Trump, "Derhal yürürlüğe girmek üzere önceki ABD yönetiminin Küba ile yaptığı tek taraflı anlaşmayı iptal ediyorum." demişti.
Küba'da yaşanan insan hakları ihlallerini takip ettiklerini belirten Trump, "Yakında özgür bir Küba'ya kavuşacağız." diye konuşmuştu.
Trump, bu süreçte iki ülkenin büyükelçiliklerinin görevlerine devam edeceğini bildirmişti.