İlişkili Haberler
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, "Suriye'de siyasi bir geçiş olana kadar yaptırımlar sonlandırılmayacak, normalleşme olmayacak, yeniden inşa çalışmaları desteklenmeyecek" dedi.
Borrell, Suriye'deki iç savaşın 10'uncu yılını doldurması dolayısıyla Avrupa Parlamentosu'nda düzenlenen oturumda konuştu.
Suriyelilerin 10 yılda ölüm, açlık, işkence, varil bombaları ve kimyasal silahlara maruz kaldığını belirten Borrell, "Rusya ve İran'ın desteğine rağmen Esad bu savaşı kazanamayacak. Sürdürülebilir tek yol siyasi çözümdür." dedi.
Borrell, BM'nin yürüttüğü siyasi sürecin tıkandığını ve Esad rejiminin, yeni anayasa için oluşturulan komisyonun çalışmasını engellediğini ifade ederek, "Esad, özgür ve adil seçimler yapılmasını istemiyor. Esad kendi kazanacağı bir seçim istiyor." diye konuştu.
Barışın halkı ezerek elde edilemeyeceğini vurgulayan Borrell, ülkede bugüne kadar 500 bin kişinin hayatını kaybettiğini, ekonominin çöktüğünü, nüfusun yarısının evlerinden kaçmak zorunda kaldığını ve yüzbinlerce kişinin çadırlarda yaşadığını hatırlattı.
Borrell, Suriye halkının yüzde 80'inin yoksulluk sınırının altında yaşadığını dile getirerek, "Bütün bunlar bizim sınırlarımızda, yakın çevremizde, yani Akdeniz'in diğer tarafında yaşanıyor. Suriye'nin unutulmasına izin vermemeliyiz ve vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.
Yüksek Temsilci Borrell, bu ay düzenlenecek Suriye'nin Geleceği Konferansına eş başkanlık edeceğini belirterek, BM'nin siyasi çözüm çabalarına destek verilmesi gerektiğini vurguladı.
Suriye'deki savaş suçlarının cezalandırılmasını isteyen ve bu yapılana kadar baskı uygulamaya devam edeceklerini söyleyen Borrell, "Siyasi bir geçiş olana kadar yaptırımlar sonlandırılmayacak, normalleşme olmayacak, yeniden inşa çalışmaları desteklenmeyecek. Brüksel'deki konferansın mesajı bu olmalı." dedi.
Borrell, AB'nin Suriye içindeki ve özellikle Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerdeki ihtiyaç sahibi Suriyelilere yardıma devam etmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu ülkeler milyonlarca Suriyeliye ev sahipliği yapıyor ve yardımımızı hak ediyor. 10 yılda AB ve üye ülkeler, Suriyelilerin ve ev sahibi ülkelerin desteklenmesi için 22 milyar avroluk yardımda bulundu. En büyük bağışçı biziz ve dayanışmamızı göstermeye devam etmeliyiz. Bu yardımlar hayati önem taşıyor. Diğer bağışçılara da yardım çağrısı yapıyoruz çünkü her şeyi kendi başımıza yapamayız."
"AB TEK BAŞINA ÇÖZEMEZ"
Borrell, milletvekillerinin konuşmalarından sonra söz alarak sorulara ve eleştirilere yanıt verirken de "Kaç kişinin öldüğünü, kaç kişinin mülteci konumuna düştüğünü, yabancı askerlerin çekilmesi gerektiğini tekrarlamanın faydası yok. Bunlar gerçekleri değiştirmiyor. AB bu sorunu tek başına çözemez" dedi.
Sorunu çözmek için benzer düşünen Batılı ülkelerin bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, uluslararası ortak anlayışın bile tek başına yetmeyeceğini, Suriye'de geçişin sağlanması için baskı uygulanması gerektiğini söyledi.
BM'nin çözüm sürecinin yeniden canlandırılması gerektiğinin altını çizen Borrell, önceliğin Suriyelilere insani yardımın artırılması olacağını belirterek, "Korkarım 10 yılın ardından uluslararası camiada Suriyelilerin geleceğini desteklemeyi sürdürme konusunda bir yorgunluk var" ifadesini kullandı.
Borrell, milletvekillerine hitaben, "Tek başına AB'nin çözemeyeceği bir sorunu çözmemizi istemeyin. Öncelikle yardıma ihtiyacı bulunan kişilere yardım götürerek, BM'nin İdlib'e insani erişim sağlaması için çalışarak başlayalım" diye konuştu.
Borrell, Suriye'deki iç savaşın 10'uncu yılını doldurması dolayısıyla Avrupa Parlamentosu'nda düzenlenen oturumda konuştu.
Suriyelilerin 10 yılda ölüm, açlık, işkence, varil bombaları ve kimyasal silahlara maruz kaldığını belirten Borrell, "Rusya ve İran'ın desteğine rağmen Esad bu savaşı kazanamayacak. Sürdürülebilir tek yol siyasi çözümdür." dedi.
Borrell, BM'nin yürüttüğü siyasi sürecin tıkandığını ve Esad rejiminin, yeni anayasa için oluşturulan komisyonun çalışmasını engellediğini ifade ederek, "Esad, özgür ve adil seçimler yapılmasını istemiyor. Esad kendi kazanacağı bir seçim istiyor." diye konuştu.
Barışın halkı ezerek elde edilemeyeceğini vurgulayan Borrell, ülkede bugüne kadar 500 bin kişinin hayatını kaybettiğini, ekonominin çöktüğünü, nüfusun yarısının evlerinden kaçmak zorunda kaldığını ve yüzbinlerce kişinin çadırlarda yaşadığını hatırlattı.
Borrell, Suriye halkının yüzde 80'inin yoksulluk sınırının altında yaşadığını dile getirerek, "Bütün bunlar bizim sınırlarımızda, yakın çevremizde, yani Akdeniz'in diğer tarafında yaşanıyor. Suriye'nin unutulmasına izin vermemeliyiz ve vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.
Yüksek Temsilci Borrell, bu ay düzenlenecek Suriye'nin Geleceği Konferansına eş başkanlık edeceğini belirterek, BM'nin siyasi çözüm çabalarına destek verilmesi gerektiğini vurguladı.
Suriye'deki savaş suçlarının cezalandırılmasını isteyen ve bu yapılana kadar baskı uygulamaya devam edeceklerini söyleyen Borrell, "Siyasi bir geçiş olana kadar yaptırımlar sonlandırılmayacak, normalleşme olmayacak, yeniden inşa çalışmaları desteklenmeyecek. Brüksel'deki konferansın mesajı bu olmalı." dedi.
Borrell, AB'nin Suriye içindeki ve özellikle Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerdeki ihtiyaç sahibi Suriyelilere yardıma devam etmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu ülkeler milyonlarca Suriyeliye ev sahipliği yapıyor ve yardımımızı hak ediyor. 10 yılda AB ve üye ülkeler, Suriyelilerin ve ev sahibi ülkelerin desteklenmesi için 22 milyar avroluk yardımda bulundu. En büyük bağışçı biziz ve dayanışmamızı göstermeye devam etmeliyiz. Bu yardımlar hayati önem taşıyor. Diğer bağışçılara da yardım çağrısı yapıyoruz çünkü her şeyi kendi başımıza yapamayız."
"AB TEK BAŞINA ÇÖZEMEZ"
Borrell, milletvekillerinin konuşmalarından sonra söz alarak sorulara ve eleştirilere yanıt verirken de "Kaç kişinin öldüğünü, kaç kişinin mülteci konumuna düştüğünü, yabancı askerlerin çekilmesi gerektiğini tekrarlamanın faydası yok. Bunlar gerçekleri değiştirmiyor. AB bu sorunu tek başına çözemez" dedi.
Sorunu çözmek için benzer düşünen Batılı ülkelerin bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, uluslararası ortak anlayışın bile tek başına yetmeyeceğini, Suriye'de geçişin sağlanması için baskı uygulanması gerektiğini söyledi.
BM'nin çözüm sürecinin yeniden canlandırılması gerektiğinin altını çizen Borrell, önceliğin Suriyelilere insani yardımın artırılması olacağını belirterek, "Korkarım 10 yılın ardından uluslararası camiada Suriyelilerin geleceğini desteklemeyi sürdürme konusunda bir yorgunluk var" ifadesini kullandı.
Borrell, milletvekillerine hitaben, "Tek başına AB'nin çözemeyeceği bir sorunu çözmemizi istemeyin. Öncelikle yardıma ihtiyacı bulunan kişilere yardım götürerek, BM'nin İdlib'e insani erişim sağlaması için çalışarak başlayalım" diye konuştu.