Kılıçdaroğlu: Sigortasız devlet olmaz

Partili cumhurbaşkanı teklifine tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Sigortasız bir devlet olmaz. Cumhurbaşkanı taraflı olduğunda bir partinin başkanı olursa cumhurun başkanı olamaz” dedi.

Kılıçdaroğlu: Sigortasız devlet olmaz

CHP il ve ilçe başkanları ortak toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde yapıldı.

Burada bir konuşma yapan şu ifadeleri kullandı:

Heyecanımızı akılla dengeleyeceğiz. Nerede ne konuştuğumuzu, nasıl konuştuğumuzu çok iyi bileceğiz. Neden, hangi gerekçeyle böyle bir değişikliğe ihtiyaç duyuldu Bunu sokaktaki vatandaşımıza çok iyi anlatmak zorundayız. Bilgiyle, birikimle anlatmak zorundayız. 'Sen evet diyosun, ben hayır diyorum.' diye bir kavga asla olmamalı. Her insanın görüşüne değer vermeliyiz. O nedenle sorumluluğumuz fazladır. Birlikte düşünerek söz söyleyeceğiz. Düşünerek vatandaşlarımızın sandığa gitmesini isteyeceğiz. Gideceksiniz ev ziyaretleri yapacaksınız, kahvelere, köylere gideceksiniz, mahallelerde muhtarlarla görüşeceksiniz, onlara soracağınız ilk soru şu olmalı, 'Cumhurbaşkanı Cumhuriyeti'nde taraflı mı olmalı tarafsız mı olmalı?' Emin olun bu ülkenin halkının yüzde 99'u 'Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı' diyecek. Neden? Çünkü cumhurbaşkanının tarafsızlığı devletin sigortasının garantisidir.

Siyasi partilar arasında uyuşmazlık çıktı. Kim müdahale edecek? Cumhurbaşkanı siyasilerle görüşecek. Bu değişiklik sigortayı devre dışı bırakıyor. Evinizde elektrik söndüğünde önce sigortaya bakarsanız. Sigortasız bir devlet olmaz.

Cumhurbaşkanı taraflı olduğunda bir partinin başkanı olursa cumhurun başkanı olamaz. Cumhurbaşkanı 80 milyonu temsil eder. Arabasında Türk bayrağı taşır. Başbakan, siyasi parti lideri taşıyamaz. Cumhurbaşkanının siyasi görüşü olmaz mı? Elbette olur. Her vatandaş sandığa gidip oy kullanır, cumhurbaşkanı da gider oyunu kullanır. 'Neden bu partiye veya şu partiye oy verdi' diye kimse cumhurbaşkanını eleştiremez, öyle bir hakkı da yoktur ama cumhurbaşkanı her vatandaşına eşit yaklaşmak zorundadır. Tarafsızlık ilkesi bu açıdan çok önemlidir. Hiçbir siyasi partinin genel başkanı Türk bayrağını temsil edemez.

"KAŞ YAPARKEN GÖZ ÇIKARILIYOR"

Deniyor ki cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olsun. Olmaz, yanlıştır. Bir partinin genel başkanı tarafsız davranamaz. Milletvekili yemininde böyle bir şey yoktur. Milletvekili olarak ben parlamentoda seçilip geldiğimde, yemin ettiğimde, 550 milletvekili yemin ettiğinde 'Biz tarafsız davranacağız' diye bir yeminimiz yoktur. O yemin sadece cumhurbaşkanı, hakimler, tarafsız davranması gereken kişiler için vardır. Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin genel başkanı olacak, aynı zamanda Meclise gelecek 'Ben tarafsız davranacağım' diye yemin edecek. Olmaz, doğru değil, inandırıcı değil. Cumhurbaşkanı aynı zamanda bir partinin genel başkanı olduğunda, cumhurbaşkanını kim temsil edecek illerde? CHP Genel Başkanı olarak beni illerde, il başkanları temsil eder, Sayın Binali Yıldırım'ı illerde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin il başkanı temsil eder. Peki cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olduğunda, cumhurbaşkanını kim temsil edecek? Vali mi temsil edecek, üyesi olduğu partinin il başkanı mı temsil edecek Diyorlar ya 'Çift başlılık olmaz', buyurun size çift başlılık daha işin başında. Daha illerde başladı, bırakın merkezi, daha illerde çift başlılık çıkacak. Kaş yaparken, göz çıkarılıyor.

Bir partinin genel başkanı olarak Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinden 12’sini kendisi atayacak. HSYK'ya, Anayasa Mahkemesine, Yargıtaya yargıç atıyacaksın... Bir muhalefet partisine verildiğini düşünün. İktidar partisi kıyameti koparmaz mı? 'Olur mu böyle' derler. Yargının bağımsız, tarafsız olması lazım. Bir siyasi partinin genel başkanı hakim tayin ettikten sonra bu düzen olmaz, bu düzen dikiş tutmaz yanlış olur. Hakimin tarafsızlığına gölge düşmüş olur. Bunu da sağduyu ile bütün vatandaşlarımıza anlatmak zorundasınız. Bir partinin genel başkanı Anayasa Mahkemesine, HSYK'ya hakim atayamaz, yanlıştır, böyle bir örnek yoktur.

Benim tayin ettiğim hakim beni yargılayacak, bu olur mu? Dünyada hangi ülkede var? Tek kişi hükümran olamaz. Demokrasilerde denge, adalet, insan sevgisi, düşünce özgürlüğü vardır.

CHP'LİLERE ÇAĞRI

Kavga etmeden, inatlaşmadan, sakin, elinizde değişiklik, gideceksiniz 'Kardeşim bak böyle, senin vicdanın buna el veriyor mu Bu mesele, bir parti meselesi değildir, demokrasi, , vatan, bayrak meselesidir' diyeceksiniz. Bunun partilerle ilgisi yok. Yürüyüş yapacağız... Buradan bir şey çıkmaz, ev ev gezeceksiniz. Hepimizin sorumluluğu var.

Kılıçdaroğlu: Sigortasız devlet olmaz - 1

"CAMİ, KIŞLA VE ADLİYEYE SİYASET SOKUYORLAR"

Bu düzenlemeyle camiye, kışlaya, adliyeye siyaseti sokuyorlaYazık günahtır bu memlekete. Yazık günahtır. Bunu anlatacaksınız. İnançla anlayacaksınız, inanarak anlatacaksınız, kararlılıkla anlatacaksınız. Yazık günah değil mi bu memlekete? Adaletsiz bir devlet olabilir mi? Bir ülkenin başkanı, görev süresine bakmadan Meclis'in fesh etme yetkisine vicdanınız nasıl bakıyor diye sorun. 

Adalet mülkün temelidir. Adaletin olmadığı bir yerde devlet denilen kavram olmaz.
Başkanların, cumhurbaşkanlarının masada milletvekillerini seçmesini istemiyoruz. Ön seçim sistemini getiren partiyiz. Ön seçim gerekirse zorunlu hale gelmeli.

"BAŞKAN YARDIMCISI SAYISI BİLİNMİYOR"

Cumhuriyeti, bir maceraya teslim edilemez. Akıl var, mantık var… Peki bu başkan yardımcılarının nitelikleri ne olacak belli mi Hayır. Bütün amca çocuklarını başkan yardımcısı yapabilir, dayı çocuklarını yapabilir. Eğitim düzeyleri, hiç önemli değil. Birisi ilkokul mezunu olur, diğeri üniversitede profesör olabilir. Hepsini başkan yardımcısı olarak tayin edebilir. Bunların paralarını kim verecek, bizler vereceğiz. Böyle bir devlet yönetimi olabilir mi, olmaz. Dünyada böyle bir yönetim var mı, böyle bir yönetim de yok. O nedenle söylüyorum; bu olay bir CHP olayı değildir, bir MHP olayı değildir, bir AKP olayı değildir, bir HDP olayı değildir, bir Saadet Partisi, Vatan Partisi, Büyük Birlik Partisi olayı değildir. Bu olay bir meseledir. Olaya böyle bakacağız. Biz 'CHP bayrakları taşınmayacak' diye niye diyoruz, mesele CHP meselesi değil ki. Seçim yapmıyoruz ki mesele vatan meselesi, demokrasi meselesi, bayrak meselesi.

Bu Meclis, Gazi Meclis. Bu Meclis, Kurtuluş Savaşını yöneten Meclis. Bu Meclis, 15 Temmuz darbe girişimini püskürten Meclis. Şimdi bu Meclis, ikinci sınıf bir Meclis haline geliyor. Vatandaşlara sorun, sizin vicdanınız bunu kabul ediyor mu? Benim ne vicdanım, ne ahlakım, ne inancım, ne de demokrasiye saygım bunu kabul etmiyor.

Kılıçdaroğlu: Sigortasız devlet olmaz - 2

DEVLETTE LİYAKAT BOZULUR MU?

Birisi kalktı yolsuzluk yaptı, yandaşa ihale verdi. Bugünkü düzende gensoru verilebiliyor. Bu yeni sistemde gensoru yok. İstediğin kadar malı götür.

550 milletvekili senin neyine yetmiyor da 600 yaptın Hiçbir yetkisi yok. Bu anayasa değişikliğinden sonra hiçbir vatandaş Meclis'e gelmez. Niye gelsin ki? Millet ile Meclisin arası tamamen kopuyor arkadaşlar. Adına niye Büyük Millet Meclisi diyoruz, ona da şaşırıyorum. Meclis'i Gazi Meclis olmaktan, 15 Temmuz'da darbeyi püskürten Meclis olmaktan çıkarıyorsunuz. Getiriyorsunuz oraya maaş alan ve oturan... Yazık günahtır. Böyle bir düzenleme hangi devlette var Allah aşkına?

Bir sabah kalkacak diyecek ki 'Bu Maliye Bakanı hiç işe yaramıyor, kapattım Maliye Bakanlığını. Yerine Finans Bakanlığı kurdum'. Milli Savunma Bakanlığını kapattım, ne Milli Savunma Bakanlığı adını bundan sonra Savaş Bakanlığı yapacağım, başına da bir başkan yardımcısı getiriyorum. Nasıl olsa kimseye hesap vermeyecek. Sadece bu mu hayır. Merkez Bankasını kapattım, Sermaye Piyasası Kurulunu kapattım. Her türlü yetkiyi veriyoruz. Vatandaşlarımıza şunu söyleyin bu yetkileri şimdi kim kullanıyor. Bu yetkiler şu anda Büyük Millet Meclisinin elindedir. Cumhuriyetin kuruluşundan beri bir bakanlık kurulacaksa, bir kuruluş oluşturulacaksa bu Büyük Millet Meclisi kararından sonra olur. Şimdi bu Türkiye Büyük Millet Meclisi atıldı bir köşeye, bir kişi bütün bu yetkilerin hepsine sahip. Şunu söyleyin vatandaşa; 'Elinizi vicdanınıza koyun, hangisi doğru Ortak akıl ürünü olan 550 adamın değişik siyasi partilerden ve milli iradeyi temsil eden bir yapının aldığı karar mı doğru, bir kişinin aldığı karar mı doğru? Elinizi vicdanınıza koyun sandığa öyle gidin'. Emin olun bunları anlattığınız zaman ikna edemeyeceğiniz kimse yoktur. Çünkü ben bu ülkede yaşayan herkesin demokrasiyi istediğine, bayrak ve vatan sevgisi olduğuna, düşünce özgürlüğünden yana olduğuna inanıyorum. Bütün mesele anlatmakta, bütün mesele samimi olarak konuşmakta.

Yeni değişiklikle gelen anayasa Suriye anayasasının aşağı yukarı aynısı. Güçlü bir demokratik parlamenter sistemden güçlü tek adam rejimine geçiyoruz. Bir tek kişiye bütün yetkileri veriyoruz. Bu, tek adam rejimine geçmektir. Devlet yapısını ve işleyişini değiştiriyorsunuz. Vatandaşlarımıza soruyorum; Sizin vicdanınız buna elveriyor mu? Bir kişiye yetki tarihin hiçbir döneminde doğru dürüst verilmemiştir. Verilen ülkeler var mı  Var. O ülkelerde hep kan ve gözyaşı olmuştur.

Devletin işleyişini bir kişi belirleyecek. Kim müsteşar kim büyükelçi olacak... Bir kararname bizim oğlan müsteşar olacak. İlkokul mezunu, olsun diyecekler. Bu yetki verilir mi? Devlette liyakat bozulur mu? Bir kişiye bunların hepsini niye teslim ediyoruz? Türkiye Cumhuriyeti’ni seçimle gelenler yönetti. İtirazımız oldu mu? Olmadı. Seçimle gelmeyen ülkeyi yönetebilecek.

Kılıçdaroğlu: Sigortasız devlet olmaz - 3

Asıl niyetlerinin ne olduğunu Meclis görüşmelerinde zaten açıkladılar, Anayasa'nın ilk dört maddesini değiştirmek. Evet, görüşmeler sırasında açıkladılar. O nedenle diyoruz ki bu CHP'nin sorunu değil, bu bir sorunudur. Bu bir seçim süreci değil, bu bir referandum sürecidir. Hepimizi ilgilendiriyor. Muhtarı düşünecek, ev kadını düşünecek, üniversite öğrencisi düşünecek, sanayici düşünecek, işçim düşünecek, taşeron işçisi düşünecek. Demokrasiyi hep birlikte savunacağız. Dolayısıyla çocuklarımıza bırakacağımız en güzel miras, 'Ben gittim referandumda Anayasa değişikliği için 'Hayır' oyunu kullandım, senin geleceğin için' diyebilmeliyiz.

"DEMOKRASİ ASKIYA ALINIYOR"

Cumhurbaşkanı yurtdışına gitti, kim temsil edecek? Başkan yardımcısı. Milletvekili olacak mı, olmayacak. Vefat etti, kim yönetecek? Seçimle geleni baştacı yapacağız. Bu değişiklikle demokrasiyi askıya alıyorsunuz.

Sayfa Yükleniyor...