Eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk: Darbeyi yönetmedim, yöneteni bilmiyorum
Darbe girişimiyle ilgili soruşturma kapsamında tutuklanan Akın Öztürk'ün savcılık ifadesinde hakkındaki iddiaları reddettiği öğrenildi.
Darbe girişimi sonrası başlatılan soruşturma devam ediyor.
Darbe girişimiyle ilgili gözaltına alınan eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün de aralarında bulunduğu 26 general tutuklandı.
Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu'nda sorgulanan isimlerden Akın Öztürk'ün ifadesi ortaya çıktı. Savcılık tutanağına yansıyan ifadesinde Öztürk, şunları kaydetti:
"Ben askeri darbeyi planlayıp, yöneten bir kimse değilim. Bu darbeyi kimin planlayıp yönettiğini bilmem. İstanbul'da olay günü bir arkadaşımın kızının düğünü vardı. O düğüne katılmam gerekiyordu, ben İstanbul'a gidemedim. İzmir'deki noter işlerim dolayısıyla gidemedim. İzmir'de noter işlemleri yaptırdığımı ispat edebilirim.
İzmir'de saat 11.30 civarında noter işlerim bitti. 13.30 sıralarında askeri uçakla Ankara'ya gittim. Yanımda Kara Kuvvetleri Komutanı ile geldim. Doğrudan torunlarımı görmek üzere Akıncı Üssü'ne gittim. Ben Akıncı Üssü'ndeki lojmanda akşama kadar vakit geçirdim. Akıncı Üssü'nde uçak iniş kalkışları oluyordu.
Devamlı hareketlilik olduğu için ben önce bir şey fark etmedim. Düğün sahibi Mehmet Şanver'i aradım tebrik ettim. Bir süre sonra o da beni geri aradı. Uçakların alçak uçuş yaptığını, ne olduğunu sordu. Ben de bu sırada televizyonda gelişmeleri izliyordum.
Hava Kuvvetlerı Komutanı Abidin Ünal beni aradı ve uçakların alçak uçuş yaptığını söyledi. Duruma müdahale etmemi istedi. Üsse vardım. Bir oda içinde Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Tümgeneral Kubilay Selçuk ve Tuğgeneral Mehmet Dişli ile birlikte çay içiyordu. Hulusi Akar bana, "Bu ikisi bu işi yaptı bunlarla konuş ikna et" dedi. Selçuk ve Dişli'ye darbenin başarılı olamayacağını demokratik kurumların işlediğini halkın bu duruma tepki gösterdiğini söyleyerek ikna etmeye çalıştım.
Genelkurmay Başkanı da onları ikna etmeye çalıştı. Selçuk ve Dişli itiraz ettikçe onlara bağırdım. Telkinlerim sonuç verdi, sonunda ikna oldular. Üsten yeni uçak kaldırılmadı. Genelkurmay Başkanı, Başbakan’la görüştü, ardından helikopterle Başbakanlığa gitti. Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler'in de üste olduğunu öğrendim. Bulunduğu odaya gittim. Gözleri bağlıydı, gözlerini açtım. El ve ayakları bağlıydı çözdüm.
Aynı şekilde Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal'ı kurtardım. Özel Kuvvetler Komutanı da Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ve Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak'ı kurtardı. Darbecilerle birlikte değildim
Benim bu darbeye iştirak etmediğime Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal, genelkurmay 2. Başkanı ve orada bulunan diğer generaller tanıktır. Onların da dinlenmesini isterim. Paralel yapıya karşı da mücadele eden biriyim. Bu konuda da eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, MİT Müsteşarı Hakan Fidan dinlenebilir."
"GÜÇSÜZ TÜRKİYE İSTEYEN YABANCI MİSYONLARIN İŞİ OLABİLİR"
Akın Öztürk ifadesinde son olarak askeri darbe girişiminin güçsüz bir Türkiye isteyen yabancı misyonların işi olabileceğini, Fethullah Gülen'in emir verip bu işi yaptıracak gücü olmadığını ancak bu olayda paralel yapının kullanılmış olabileceğini söyledi.
AA DÜZELTME GEÇTİ
Anadolu Ajansı ise Akın Öztürk'ün, savcılığa verdiği ifadede "Darbe yapmak isteğiyle hareket ettiğini söylediği öğrenildi" şeklinde bir haber geçmişti. Ancak daha sonra bu haberini şu şekilde düzeltti:
Askeri darbeyi planlayıp yöneten bir kimse değilim. Kimin planlayıp, yönettiğini bilmem. Tecrübelerime göre bu askeri darbeye teşebbüsü paralel yapının gerçekleştirdiğini düşünüyorum. Ancak bu işi TSK içerisinde kimin organize edip gerçekleştirdiğini kestiremiyorum. Benim bu konuda herhangi bir bilgim yoktur. Ben bu yapıya yönelik çok mücadele ettim.
57 KİŞİ CEZAEVİNDE
Öte yandan Ankara Batı Adliyesi’ne sevk edilen 57 darbeci asker, tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne götürüldü.
- Etiketler :
- Haberler -
- Türkiye
- Genel